Batının ve Haçlıların, İslâm âlemine karşı intikam duygusu

Batının ve Haçlıların, İslâm âlemine karşı intikam duygusu

Ocak 13, 2023 0 Yazar: Ramazan Yılmaz

Emperyalizm, Erdoğan’ı ve diğer yerli işbirlikçilerini kullanarak İslâm topraklarını işgal edecektir

Batı emperyalizmi tarihine bakıldığında bunların, İslâm âlemine karşı yaptıkları savaşların temeli Haçlı Seferleri adı altında gerçekleştiği görülecektir. Özellikle İslâm’ın ortaya çıkışı ve yayılışı ile başlayan Haçlı Seferleri, asıl itibarı ile Feodalite ve Burjuvanın düzenledikleri emperyalist gayelere matuf gasp ve sömürü savaşlarıdır.

Feodalite ve Burjuvanın, dini kullanarak kiliseyi de yanlarına alarak İslâm âlemine karşı sürdürdükleri kin ve intikam savaşları, değişik tarihlerde zaman zaman şiddetlenmiş, kimi zaman ise alttan alta alevli bir ateş gibi yandığı halde, kimi nedenlerle üzeri küllenmiş görüntüsüne büründürülmüş, ancak hiçbir zaman sönmemiş, ortadan kalkmamıştır. Görülen o ki, emperyalizm ve emperyalist duygular var olduğu sürece de bitmeyecektir.

Haçlı Seferleri, saldırganlık ve savaş dönemlerinde askeri güç olarak varlık gösterirken, savaş olmadığı dönemlerde politik ve kültürel olarak devam etmiştir.

Osmanlı Devleti’nin, tüm batılı emperyalistlerin birleşip saldırarak yıkılmasından sonra Batı emperyalizmi, İslâm âlemine karşı sürdürdüğü kin ve düşmanlığını her vesile ile ortaya koymuş, içlerindeki İslâm’a karşı olan kinlerini, her vesile ile açıkça ifade etmişlerdir.

İslâm’a karşı olan kin ve düşmanlıklarını hiçbir zaman bırakmayan Haçlı seferlerinin günümüz organizatörü ABD emperyalizmi ve onun başındaki diktatörü Bush, İslâm topraklarına saldırı bahanesi oluşturmak için kendi gizli örgütleri CIA ve FBI’ın organize ettikleri 11 Eylül olayının hemen akabinde, Afganistan’a saldıracağını ve bunun bir Haçlı Seferi olacağını tüm dünya basını önünde şu ifadeleriyle açıklıyordu.

“Bu savaş, Müslümanlara karşı bir Haçlı seferidir.” (ABD diktatörü Bush)

ABD diktatörü, tarih boyunca Haçlıların Müslümanlar karşısında aldıkları yenilgilerin intikamını almayı, yukarıdaki sözleriyle ifade ederken emperyalist ve kâfir duygularını açığa vuruyordu.

Aslında tarih boyunca düzenlenen Haçlı seferlerini hiçbir zaman Hrıstiyanlar yapmamışlardı, yapılan savaşlar, Hrıstiyan-Müslüman çatışması olmamıştır. Hrıstiyan olan halk, Haçlı seferlerini, kendilerine karşı oluşan halkın tepkisini ve dikkatini dışarıya çevirmek, çıkar elde etmek, emperyalist emellerine ulaşmak için Feodalite ve Burjuvanın düzenlediklerini biliyorlardı.

Feodalite ve Burjuva, kiliseyi ve halkı yanlarına almak için düzenledikleri seferlere din kılıfı giydirmişler, bunun Müslümanların yayılmacılığına karşı bir Haçlı seferi olduğunu iddia etmişlerdi.

ABD emperyalizmi, yedeğine aldığı ve her vesile ile kullandığı Batılı eski burjuva kalıntısı devletleri ile Afgan doğal gazına ve Irak petrolüne çöreklenmek için, uyduruk bahanelerle savaşlar yapıyor, masum insanları, günahsız çocukları katlediyor ve bunun adına Haçlı Seferi adını koymuşlardı. Oysa aynı emperyalizm daha önce Kore’ye, Vietnam’a, Küba’ya ve halkı Hrıstiyan olan birçok ülkeye saldırmış, çeşitli bahanelerle Avrupa’da işgal üsleri kurmuştu. Ancak Hrıstiyan olan bu ülkelere açtığı savaşlara, ABD emperyalizmi, Haçlı seferleri olarak adlandırmamıştı.

Emperyalizm kural tanımaz, belli bir din ve millete tabi değildir. O, sömürü ve gasp için her türlü kılığa girer, her türlü değeri istismar eder. ABD, emperyalist ve sömürgeci bir ülke olarak kendi mantığı içinde dünyayı kendisi için bir sömürü alanı olarak görmektedir. Bu nedenle dünya halklarına karşı her türlü zulmü, zorbalığı yapmaktan çekinmemektedir.

Emperyalistlerin işbirlikçileri, Erdoğan ve Kemalist zorbalığın yöneticileridir

Emperyalizme destek veren çıkarcı ve yandaş ülkeler ile Kemalizm benzeri halklarından kopuk diktatör ve emperyalizmin uşağı kuklalar, emperyalizmin tüm sömürü ve zorbalığına yardım ederler. “Küfür tek millettir” bu nedenle zulüm ve sömürüde ortak olmaları doğaldır.

Kemalist zorbalığın Anadolu’yu, çeşitli hilelerle işgal etmesinden sonra M. Kamal ve yamağı İnönü, ABD emperyalizminin Ankara’yı işgal etmesini sağlamış, ABD emperyalizmi ile anlaşmalar yapmış, emperyalizmin manda sistemini kabul ederek ülkenin ABD tarafından yönetilmesini istemişlerdir.

İmzalanan Lozan anlaşması, tamamen Türkiye aleyhinde olmuş, İzmir’in birkaç metre uzağındaki adalar da dahil olmak üzere tüm Ege adaları Yunanistan’a verilmiş, Lozan zaferini, M. Kamal ve yamağı İnönü, Yunanistan’da Yunanlılarla birlikte coşku ile kutlarlarken, M. Kamal, Lozan zaferini, kendisini sahte kahraman ilan eden, bunun karşılığında, savaştan yoksulluk içerisinde çıkmış Anadolu halkında topladığı 450 ton altını İngilizlere vermiş, son Osmanlı Padişahını ülkeden sürdükten sonra İngiliz kralını törenle İstanbul’da karşılamıştır.

Emperyalizmin, Kemalist zorbalığın yöneticileri üzerindeki etkisi Menderes denilen vatan haini zamanında da devam etmiş, ülkede yapılan her türlü askeri sanayi gelişmesini, ABD bu kuklası eliyle kapattırmış ülkeyi kendisine muhtaç durumuna sokmuştur.