Hud Suresi (25-35. ayetler) Tevhid şirk, Hak batıl mücadelesinde Risalet önderleri en güzel örnekler

Hud Suresi (25-35. ayetler) Tevhid şirk, Hak batıl mücadelesinde Risalet önderleri en güzel örnekler

Ağustos 4, 2023 0 Yazar: Ramazan Yılmaz

Hz. Nuh (as)’ın Tevhidi Mücadelesi için ayrıca Nuh suresine bakılabilir
Bu bölümde (25-35. ayetlerde) Tevhidi mücadelenin ve Tevhidi esasları insanlara ulaştıran davetçilerin nasıl olmaları gerektiği rasullerin hayatlarından örnekler verilerek anlatılmaktadır.
Tevhidi mücadelenin nasıl olması gerektiği, bu mücadelede karşılaşılacak sorunlara karşı nasıl mücadele edileceği, Tevhidi mücadelenin ne kadar sürmesi gerektiği gibi çok önemli konular, her Rasul’ün mücadelesinden örnekler verilerek açıklanmış, iman edenlerin, bu en güzel örneklikleri almaları emredilmiştir.
“Gerçekten onların kıssalarında, akıl sahipleri için ibretler vardır; (bu), uydurulacak bir söz değildir velakin kendinden öncekilerin doğrulanması ve her şeyin ayrıntılı açıklaması ve bir Hidayet ve rahmettir iman eden topluluklar için.” (Yusuf, 111)
Tevhidi mücadelede her Rasul, kendi döneminin şartlarına uygun Tevhidi mücadeleyi ortaya koymuştur. Tevhidi mücadelede, tüm rasullerin mücadelelerinde değişmeyen tek esas, hepsinin, öncelikle Tevhidi esaslara insanları davet etmeleri, insanların, yüce Allah’ın Uluhiyet, Rububiyet ve Hükümranlığına iman etmelerine davet edilmeleridir. Bu temel esas, tüm rasullerin davetlerinin olmazsa olmaz şartı olmuştur.
“Nuh’a, onunla tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim’e, Musa’ya ve İsa’ya onunla tavsiye ettiğimiz şeyleri, dinde sizin için şeriat yaptı. Muhakkak dini ikame edin ve onda ayrılığa düşmeyin; kendisine onları davet ettiğin şey, müşriklere ağır geldi, Allah, dileyen kimseyi ona seçer ve kim yönelirse ona Hidayet eder.” (Şura, 13)
Tevhidi esaslara insanları davet eden Mü’minler, rasullerin bu Tevhidi mücadelelerini esas almalı, hiçbir şekilde ve şartta bundan şaşmamalıdır. Aksi halde Hidayetten sapıp dalalete düşecek, sapıklık içerisinde, içinde ebedi kalmak üzere cehenneme girecektir.
“Ve kim, Hidayet kendisine açıklanır da sonradan Rasul’e muhalefet eder ve Mü’minlerin yolundan başkasına tâbi olursa, döndüğü yola onu yöneltiriz ve cehenneme atarız; ne kötü bir sonuçtur!” (Nisa, 115)
Yüce Allah’ın, apaçık bir şekilde bildirdiği Tevhidi esaslara davet metodunu, hiçbir Mü’min erkek ve kadın, kendi arzularına göre değiştiremez, üzerinde tasarrufta bulunamaz, aksi halde apaçık bir sapıklıkla dalalete düşer.
“Mü’min erkek ve Mü’min kadın için mümkün değildir ki Allah ve Rasulü, bir işe hüküm verdiğinde onlar, o işi kendilerine göre seçmiş olsunlar, kim Allah’a ve Rasulü’ne isyan ederse artık gerçekten apaçık bir sapıklıkla dalalete düşmüştür.” (Ahzab, 36)
Tevhidi mücadele, uzun soluklu bir mücadeledir.
Tevhidi mücadele, uzun soluklu, zorluklarla dolu bir mücadele olduğu Hz. Nuh (as)’ın örnekliğinde apaçık bir şekilde görülmektedir.
” Andolsun Nuh’u kavmine gönderdik, böylece onların içinde elli yıl müstesna, bin sene kaldı, nihayet onları, zulmederlerken tufan yakaladı.” (Ankebut, 14)
Tevhidi mücadelenin, uzun soluklu bir mücadele olduğu, bunun insana ölüm gelinceye kadar devam etmesi gerektiği yüce Allah (cc) tarafında bildirilmiştir.
“Ve sana yakin gelinceye kadar Rabb’ine kulluk et!” (Hicr, 99)
Yüce Allah (cc), Tevhidi esasların uzun soluklu bir mücadele olduğu konusunda Hz. Nuh (as)’ı örnek vermiştir.
Tevhidi mücadelede temel esas, daveti ortaya koyan davetçilerin, kendilerini gizlemeden hareket etmeleri, Tevhidi esasları açık ve net olarak anlatmalarıdır.
25- Andolsun Nuh’u, kavmine gönderdik ‘Şüphesiz ben, sizin için apaçık bir uyarıcıyım.’
Tevhidi esasları insanlara ulaştıran davetçi, kim olduğunu, ne istediğini, hiçbir kapalılığa meydan vermeden anlatmalıdır. Davetçi, tüm Risalet önderlerinin ortak ve ilk çağrısı olan Tevhidi esasları anlattıktan sonra insan için hayatın ilk ve temel şartının, yüce Allah’a kulluk olduğunu insanlara anlatmalı, onları Rab’lerine kulluk etmeye davet etmelidir.
26- Gerçekten Allah’tan başkasına kulluk etmeyin, doğrusu ben, sizin üzerinize acıklı günün azabından korkuyorum.
Yüce Allah’a kulluk, insanın yaratılmasının temel esasıdır. İnsanlara bu gerçek net olarak anlatılmalı, insanın, hayatını bu esasa göre düzenlemesi gerektiği, bu esasa aykırı her türlü söz ve fiillerin insana açıklı bir azap getireceği açıklanmalıdır.
Tevhidi esasların en büyük düşmanları, toplumun ileri gelen inkârcılarıdır
Tevhidi esaslara ve yüce Allah’a kulluğa çağrı, insanlar ve özellikle de inkârı yol edinmiş inkârcılar tarafından hoş karşılanmayacak, kendilerini toplumun üzerinde gören materyalistler tarafından reddedilecektir.
27- Nihayet kavminden ileri gelen inkârcı kimseler dedi ki: ‘Seni, bizim gibi bir insandan başka görmüyoruz ve kendileri bedevi görüşlü olan bizim rezil kimseler dışında sana tâbi olanı da görmüyoruz; sizin, bizim üzerimizde bir faziletinizi de görmüyoruz, aksine zannediyoruz ki siz yalancılarsınız.’
Maddeyi ilahlaştırmış, dünya hayatını gaye edinmiş, toplum üzerinde zulme dayalı bir üstünlük kurmuş materyalist inkârcılar, her dönem inkârcı materyalistleri gibi Tevhidi esaslara davet edenleri hor görecek, onların davetlerini reddedeceklerdir.