{"id":92,"date":"2020-03-25T18:28:31","date_gmt":"2020-03-25T18:28:31","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/muminlerin-zulme-karsi-tavirlari\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:31","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:31","slug":"muminlerin-zulme-karsi-tavirlari","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/muminlerin-zulme-karsi-tavirlari\/","title":{"rendered":"M\u00fc'minlerin Zulme Kar\u015f\u0131 Tav\u0131rlar\u0131"},"content":{"rendered":"
Hz Adem (as)’\u0131n yarat\u0131l\u0131\u015f\u0131na yap\u0131lan ilk \u015feytani itirazla boy gösteren zulüm, günümüze kadar de\u011fi\u015fik yöntemler ve \u015fekillerle devam etmi\u015f, Rab’lerine isyan eden insanlar taraf\u0131ndan kural ve s\u0131n\u0131r tan\u0131mayacak bir \u015fekilde ortaya konulmu\u015ftur.<\/p>\n
Zulüm, insanl\u0131k için yüz k\u0131zart\u0131c\u0131 bir durum, insanl\u0131k d\u0131\u015f\u0131 ve i\u011frenç bir fiiildir<\/span>. Bu nedenle, insani özelliklerini kaybetmemi\u015f, insanl\u0131\u011f\u0131n mutlulu\u011funu, özgürlü\u011fünü isteyen, adaleti ikame etmeye çal\u0131\u015fan, bar\u0131\u015ftan yana olan kimseler, zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 tav\u0131r almay\u0131 ya\u015famlar\u0131n\u0131n temel gayesi olarak kabul etmi\u015flerdir. Yüce Allah’a isyan, insanl\u0131\u011fa dü\u015fman olan ve yeryüzünü ifsad<\/span> eden zulüm; hak sahibine hakk\u0131n\u0131 vermemek, de\u011ferleri yerli yerine koymamak, ba\u015fkalar\u0131n\u0131n hakk\u0131n\u0131 gasbetmek, özgürlükleri bask\u0131 alt\u0131nda tutmak, insani de\u011ferleri hiçe saymak ve haks\u0131z yere sald\u0131rmak \u015feklinde özetlenebilir. Kur’an<\/span><\/span>, zulmün her türlüsüne ve bu zulmü yapanlara aç\u0131kça sava\u015f açm\u0131\u015f, Kur’an’a<\/span> iman eden mü’minlerin<\/span> de zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 ç\u0131kmalar\u0131n\u0131 emretmi\u015f, yüce Allah’\u0131n zulmü ve zalimleri sevmedi\u011fini aç\u0131kça bildirmi\u015ftir. Mü’minler<\/span> için en güzel örnek ve biricik önder Hz<\/span>. Muhammed (as), hayat\u0131 boyunca zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 mücadele etmi\u015f, zulmü ortadan kald\u0131rmaya çal\u0131\u015fm\u0131\u015ft\u0131r. Kur’an’a<\/span> teslim olan mü’minler<\/span> için en güzel örnek olarak gösterilen risalet<\/span> önderlerinin tümü de kendi dönemlerinde varolan zalim despotlarla ve onlar\u0131n insanlara uygulad\u0131klar\u0131 zulümle u\u011fra\u015fm\u0131\u015f, zulmün kald\u0131r\u0131lmas\u0131 ve zalimlerin zulümlerinden vazgeçip iman etmeleri için çal\u0131\u015fm\u0131\u015f, bu u\u011furda zorluklarla kar\u015f\u0131la\u015fm\u0131\u015f, ac\u0131 çekmi\u015f, s\u0131k\u0131nt\u0131 görmü\u015flerdi. Yeryüzünden zulmü kald\u0131rmak, mü’minler<\/span> için en öncelikli, en önemli görev ve imani<\/span> bir sorumluluktur. Mü’minler<\/span>, bu görev ve sorumluluklar\u0131n\u0131 her zaman ve mekanda hiç aksatmadan ve savsaklamadan yerine getirmekle mükelleftirler. Bu, imani<\/span> bir mükellefiyettir! Ancak mü’minler<\/span>, bu mükellefiyet bilinciyle hareket edip sorumluluklar\u0131 gere\u011fince görevlerini yerine getirirlerken, mutlak manada tabi olduklar\u0131 Kur’an<\/span> do\u011frultusunda ve nebevi örnekli\u011fe uygun hareket etmelidirler. Çünkü ancak bu halde yüce Allah’\u0131n rahmeti ve yard\u0131m\u0131 tahakkuk edecektir. Mü’minlerin<\/span><\/span>, yüce Allah’\u0131n rahmetine ve yard\u0131m\u0131na mazhar<\/span> olmalar\u0131, onlar\u0131n vahyi ku\u015fan\u0131p nebevi metodu esas almalar\u0131yla mümkün olaca\u011f\u0131 gerçe\u011fi, her mü’minde<\/span> imani<\/span> bir bilinçle her an<\/span> canl\u0131 durmal\u0131d\u0131r. Bu bilinç, mü’minleri<\/span> bireysel, toplumsal ve siyasal alanda vahyi prensiplere uygun hareket etmeye yöneltecektir. \u0130\u015fte ancak o durumda zulme kar\u015f\u0131 onurlu bir tav\u0131r ortaya konulacakt\u0131r.Mü’minler<\/span>, bireysel ve toplumsal olarak iki \u015fekilde zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 tav\u0131r alabilirler. Mü’min<\/span><\/span> birey, zulme kar\u015f\u0131 tav\u0131r tak\u0131n\u0131rken hiçbir \u015fekilde hevai<\/span> hareket etmemeli, iman etti\u011fi esaslar\u0131n belirledi\u011fi ölçüler içerisinde hareket etmelidir. \u0130man edilen esaslar, zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 mü’minlerin<\/span> nas\u0131l bir tav\u0131r tak\u0131nacaklar\u0131n\u0131 en ince bir \u015fekilde aç\u0131klam\u0131\u015f, risalet<\/span> önderlerinin \u015fahs\u0131nda örnek hareket metodunu ortaya koymu\u015ftur. Mü’min<\/span> birey, Kur’an’\u0131n<\/span> bildirdi\u011fi esaslar\u0131 ve örnek hareket metodlar\u0131n\u0131<\/span> gözönünde<\/span> bulundurmadan hiçbir \u015fekilde zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 hevas\u0131na<\/span> uyarak hareket edemez. Çünkü mü’min<\/span> birey, iman etmekle pe\u015finen Kur’an’a<\/span> tabi olaca\u011f\u0131n\u0131, her hareketinde peygamberi örnekli\u011fi esas alaca\u011f\u0131n\u0131 ve bu esaslardan kesinlikle ayr\u0131lmayaca\u011f\u0131n\u0131 taahhüt etmi\u015f demektir. Bu ahdine ayk\u0131r\u0131 hareket etmesi halinde mü’min<\/span> birey, yüce Allah’a kar\u015f\u0131 sorumlu olacak ve belki de hesab\u0131n\u0131 veremeyecek bir duruma dü\u015fecektir. Bu ise, hiç arzu edilmeyen bir durumdur. O halde mü’min<\/span> birey zulme kar\u015f\u0131 ne yapacak, zalimlerin zulmüne kar\u015f\u0131 nas\u0131l bir tav\u0131r tak\u0131nacakt\u0131r? Mü’min<\/span> birey, mensup oldu\u011fu \u0130slami<\/span> esaslar\u0131 ve Peygamberi örnekli\u011fi çok iyi ö\u011frenip nefsinde bunlar\u0131 tatbik ettikten sonra a\u015fa\u011f\u0131da belirtilen husular\u0131<\/span> yerine getirecektir. 1-<\/span><\/strong> Öncelikle kendisi gibi iman edip vahyi esaslara tabi olan, peygamberi örnekli\u011fi hareket metodu olarak kabul eden di\u011fer mü’minleri<\/span> arayacak, onlarla diyalog kurmaya çal\u0131\u015facak! 2-<\/span><\/strong> Di\u011fer mü’minlerle<\/span> diyalog kurma sürecinde, (diyalog kurdu\u011fu ana kadar) ferdi olarak zulüm ve zalimler hakk\u0131nda, en yak\u0131nlar\u0131ndan ba\u015flayarak insanlara bilgi verecek ve zulme destek olmamalar\u0131n\u0131 söyleyecek, zulme ve zalimlere destek vermenin ne oldu\u011funu ve destek verenlerin ak\u0131betlerinin ne olaca\u011f\u0131n\u0131 aç\u0131klayacak! 3-<\/span><\/strong> Emr<\/span>-i bil ma’ruf<\/span>, nehy<\/span>-i anil<\/span> münker<\/span> görevini yerine getirecek! 4-<\/span><\/strong> Hiçbir \u015fekilde ve hiçbir nedenle \u015fiddete ba\u015fvurmayacak, \u015fiddete ba\u015fvuranlara hiçbir \u015fekilde destek vermeyecek, \u0130slam’\u0131n rahmet dini oldu\u011funu hat\u0131rlay\u0131p ona göre hareket edecek! 5-<\/span><\/strong> Bireysel ve fevri hareketlerin, ki\u015fiyi yüce Allah(cc<\/span>) indinde sorumlu k\u0131laca\u011f\u0131 gibi, \u0130slam’a ve \u0130slam’\u0131n di\u011fer insanlar tarf\u0131ndan<\/span> kabul edilmesine de zarar verece\u011fini çok iyi bir \u015fekilde bilecek! 6-<\/span><\/strong> \u0130slam’\u0131n cemaatle\u015fmeye önem verdi\u011fini, Kur’an’da<\/span>, yüce Allah(cc<\/span>)’\u0131n<\/span> rahmetinin ancak velayet hukukunu olu\u015fturmu\u015f, cemaat olmu\u015f mü’minler<\/span> üzerinde oldu\u011funu bilecek ve çok süratli bir \u015fekilde di\u011fer mü’minlerle<\/span> cemaatle\u015fmenin\/örgütle\u015fmenin yollar\u0131n\u0131 arayacak; zulmün ve zalimlerin ancak cemaat olunmas\u0131 halinde kald\u0131r\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 bilecektir. \u015eu bir gerçektir ki, örgütlenmi\u015f bir az\u0131nl\u0131k daima örgütlenmemi\u015f ço\u011funlu\u011fa hükmeder. Yeryüzünde kendi egemenli\u011fini mü’minlerin<\/span> eliyle tesis etmek isteyen ve insan\u0131 (iman etmi\u015f insan\u0131) yeryüzünün halifesi k\u0131lan yüce Allah(cc<\/span>), iman edenlerden topluca kendi ipine sar\u0131lmalar\u0131n\u0131 (3\/103)<\/strong>, aralar\u0131nda s\u0131rda\u015fl\u0131k (9\/16) <\/strong>ve velayet hukukunu olu\u015fturmalar\u0131n\u0131 (9\/71)<\/strong> bölünüp parçalanmamalar\u0131n\u0131, çünkü bölünüp parçalanmalar\u0131 halinde zay\u0131flay\u0131p güçlerinin gidece\u011fini ve böylece korkuya kap\u0131lacaklar\u0131n\u0131(8\/46)<\/strong>, mü’minlerin<\/span> sorunlar\u0131n\u0131 kendi aralar\u0131nda halletmelerini ve sorunlar\u0131n\u0131 Kur’an<\/span> ve peygamberi örnekli\u011fe\/ sünnete götürüp çözmelerini (4\/59)<\/strong> böylece topluca hareket edip yeryüzünde din tamamen Allah’a ait olup fitneden eser kalmay\u0131ncaya kadar sava\u015fmalar\u0131n\u0131(2\/193)<\/strong> istemi\u015ftir. Yeryüzünden zulmü kald\u0131rmak isteyen mü’min<\/span> birey, öncelikle kendi nefsine zulmetmemeli ve nefsini, iman etti\u011fi Kur’ani<\/span> esaslara teslim edip belirlenen vahyi ölçüler içerisinde di\u011fer mü’minlerle<\/span> birliktelik sa\u011flay\u0131p onlarla velayet ve s\u0131rda\u015fl\u0131k hukukunu olu\u015fturmal\u0131d\u0131r. Velayet hukuku olu\u015fturulduktan sonra zulme ve zalimlere kar\u015f\u0131 daha etkili tav\u0131r tak\u0131n\u0131lacak ve zulmü insanlara reva gören zalimlere gereken ders daha iyi bir \u015fekilde verilecektir. Mü’minler<\/span><\/span>, zalimlere ve zulümlerine kar\u015f\u0131 en küçük bir müsamaha göstermeyecek, zalimleri insanl\u0131\u011f\u0131n en büyük dü\u015fman\u0131 bilecek ve \u0130brahimi<\/span> bir tav\u0131rla zalimleri ve zulümlerini aç\u0131kça reddedeceklerdir. “\u0130brahim’de ve onunla beraber bulunanlarda sizin için çok güzel bir örneklik vard\u0131r; onlar kavimlerine: ‘biz sizden ve sizin Allah’\u0131 b\u0131rak\u0131p tapt\u0131klar\u0131n\u0131zdan uza\u011f\u0131z, sizi (ve tapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131) tan\u0131m\u0131yoruz. Siz bir tek Allah’a iman edenceye<\/span> kadar sizinle bizim aram\u0131zda sürekli bir dü\u015fmanl\u0131k ve bu\u011fz<\/span> (nefret) belirmi\u015ftir’ demi\u015flerdi.” (60 Mümtehinne<\/span>, 4) Bu tavizsiz, aç\u0131k ve zalimlere kar\u015f\u0131 bir meydan okuma olan tav\u0131r, tüm risalet<\/span> önderlerinin, tevhid<\/span> erlerinin ve onlar\u0131n yolunda yürüyen mü’minlerin<\/span> her dönemdeki zorbalara kar\u015f\u0131 sergiledikleri tav\u0131r olmu\u015ftur. Onlar, günümüz islamc\u0131lar\u0131<\/span> gibi, kimi ç\u0131karlar\u0131n\u0131 önplana<\/span> ç\u0131kararak zalimlerin kar\u015f\u0131s\u0131nda zillet içinde e\u011filip bükülmemi\u015f, yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi esaslar\u0131 tevil etmemi\u015flerdir. \u0130slam tarihi boyunca çe\u015fitli \u015fekilde sapmalar olmu\u015f, mürtedler<\/span>, münaf\u0131klar, fas\u0131k<\/span> ve mü\u015frikler, hatta sahte peygamberler bile ortaya ç\u0131km\u0131\u015ft\u0131r. Ancak tüm bu sap\u0131klar kendi durumlar\u0131n\u0131n fark\u0131nda olmu\u015flar, \u0130slam’dan ç\u0131kt\u0131klar\u0131n\u0131 ya<\/span> da söyleyip yapt\u0131klar\u0131n\u0131n \u0130slam’la uzaktan yak\u0131ndan ilgisinin bulunmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 çok iyi bilmi\u015flerdir. Oysa bugün yüce Allah’\u0131n ayetlerini üç be\u015f kuru\u015fluk ç\u0131karlar\u0131 için çarp\u0131t\u0131p de\u011fi\u015ftirenler ve yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atanlar, ta\u011futa<\/span> kulluk edip putlar\u0131n önünde ibadete durarak ta\u015f ve beton y\u0131\u011f\u0131nlar\u0131na ve tonlarca beton alt\u0131nda yatan bir ölüye kendilerini i\u015fitiyor sanarak dua edip yalvar\u0131p yakaran, bu putlar üzerine yemin edip ta\u011futi<\/span> zorbal\u0131\u011f\u0131n idaresini yürüterek ta\u011futla\u015fan<\/span>, Allah’\u0131n indirdi\u011fi esaslar\u0131 hiçe say\u0131p ta\u011futun<\/span> kurallar\u0131n\u0131 her\u015feyin<\/span> üstünde tutan, Kur’an’da<\/span> kendileri için, Allah’\u0131n hükümleriyle hükmetmediklerinden, ‘kafir’, ‘fas\u0131k<\/span>‘, ‘zalim’<\/em> denilen, ta\u011futa<\/span> kulluk ve hizmette kusur etmeyen kimseler ile bunlara yaltaklanan, kimi basit ç\u0131karlar elde temek için yüce Allah’\u0131n ayetlerini tevil ederek Allah’a ve Rasulüne<\/span> iftira eden, ta\u011futi<\/span> zorbal\u0131\u011f\u0131n hükümlerinin devaml\u0131l\u0131\u011f\u0131 için ta\u011futa<\/span> oy verip biat eden kimseler, üzerlerinde \u0130slam’dan eser kalmad\u0131\u011f\u0131, \u0130slam’dan fersah fersah<\/span> uzak olduklar\u0131 halde kendilerinin hala müslüman<\/span> olduklar\u0131n\u0131 sanmaktad\u0131rlar. Ne yaz\u0131k ki bunlar, destek olduklar\u0131 kafir, fas\u0131k<\/span> ve zalimler gibi küfür, \u015firk, f\u0131sk<\/span> ve nifak içinde olan ve irtidat<\/span> eden kimselerdir. Bu mü\u015frik ve mürtedler<\/span>, kendi sap\u0131kl\u0131klar\u0131 yetmiyormu\u015f gibi bir de kurduklar\u0131 parti, dernek ve vak\u0131flarla oraya toplad\u0131klar\u0131 zavall\u0131 kimseleri de kendileriyle beraber küfre, \u015firke sokup yüce Allah’a isyan ettirmektedirler. \u0130\u015fin en ac\u0131 taraf\u0131 ise, bu yapt\u0131klar\u0131n\u0131n da \u0130slam oldu\u011funu iddia etmektedirler. “Onlardan bir grup var ki, Kitab’ta<\/span> olmayan bir\u015feyi<\/span>, siz Kitab’tan<\/span> sanas\u0131n\u0131z diye dillerini Kitab’a<\/span> e\u011fip bükerler ve: ‘O Allah kat\u0131ndand\u0131r’ derler. Oysa o Allah kat\u0131ndan de\u011fildir. Bile bile<\/span> Allah’a kar\u015f\u0131 yalan söylerler.” (3 Al-i imran<\/span>, 78) Yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi esaslar\u0131, üç-be\u015f kuru\u015fluk ç\u0131karlar\u0131 için tevil edip sapt\u0131ran, anlam\u0131n\u0131 çarp\u0131t\u0131p de\u011fi\u015ftiren mürtedlerden<\/span> baz\u0131lar\u0131, dini bilmeyen, Kurani<\/span> gerçeklerden habersiz olan kimseler de\u011fillerdir. Bunlar tam aksine \u0130slam’\u0131 çok iyi bilen, Kur’ani<\/span> esaslardan haberdar olan, hatta birçoklar\u0131 etraflar\u0131ndaki kimselere Kur’an<\/span> tefsiri yapan, radyo ve televizyonda tefsir ve dini sohbetler yapan kimselerdir. Bu kimseler, okuduklar\u0131 Kur’an’da<\/span> kendilerinin dinden ç\u0131km\u0131\u015f mürtedler<\/span> olduklar\u0131n\u0131 çok iyi bilmektedirler. Ancak bunu ne kendilerine ne de çevrelerine aç\u0131klamaya cesaret edebiliyorlar. Mü’minler<\/span><\/span> herkese oldu\u011fu gibi yukar\u0131da sözü edilen mürtedlere<\/span> de çok aç\u0131k bir \u015fekilde durumlar\u0131n\u0131 anlatmal\u0131, tevbeye<\/span> ve imana davet etmelidirler. Mü’minler<\/span>, zorba sistemin destekçilerine, yöneticilerine ve koruyucular\u0131na kar\u015f\u0131 Kur’ani<\/span> bir bilinçle tav\u0131r koymal\u0131, bunlara kar\u015f\u0131 hiçbir \u015fekilde ve hiçbir nedenle sevgi duymamal\u0131, meyletmemelidirler. Yüce Allah(cc<\/span>) bu konuda mü’minleri<\/span> uyarmakta, aksi halde kar\u015f\u0131la\u015facaklar\u0131 durumu kendilerine bildirmektedir. “Sak\u0131n zulmedenlere en ufak bir meyil duymay\u0131n, sonra size ate\u015f dokunur. Sizin Allah’tan ba\u015fka dostlar\u0131n\u0131z yoktur. Sonra size yard\u0131m da edilmez.” (11 Hud<\/span>, 113) “\u015eayet biz seni sa\u011flamla\u015ft\u0131rmasayd\u0131k, onlara bir parça meyledecektin. O takdirde sana hayat\u0131n da ölümün de kat kat<\/span> (azab<\/span>)\u0131n\u0131<\/span> tatt\u0131r\u0131d\u0131k<\/span>. Sonra bize bir yard\u0131mc\u0131 da bulamazd\u0131n.” (17 \u0130sra<\/span>, 74-75) Mü’minler<\/span><\/span>, bu ilahi uyar\u0131lar nedeniyle hem kendileri zalimlere meyletmeyecekler, hem meyleden insanlar\u0131 uyaracaklar, hem de ta\u011futa<\/span> kulluk eden ta\u011futun<\/span> destekçi ve idarecilerini uyaracaklard\u0131r. Bu görev mü’minler<\/span> için zorunlu bir görevdir. Bu nedenle, birey ya\u015fayan mü’minler<\/span>, bu zorlu görevin alt\u0131ndan tek ba\u015flar\u0131na kalkamayacaklar\u0131 için ve zaten di\u011fer mü’minlerle<\/span> cemaatle\u015fmek farz oldu\u011fundan mutlak manada ve biran önce di\u011fer mü’minlerle<\/span> birlikteliklerini sa\u011flamal\u0131d\u0131rlar. Di\u011fer yandan özellikle bugün evrenselle\u015fen zulme kar\u015f\u0131, bireyin tek ba\u015f\u0131na mücadele etmesi ve zulmü durdurup üstesinden gelmesi hiçmi<\/span> hiç mümkün de\u011fildir. Bu nedenle, mü’min<\/span> birey Kur’an’\u0131n<\/span> ça\u011fr\u0131s\u0131na kulak vererek di\u011fer mü’minlerle<\/span> farz olan vahdeti hemen olu\u015fturmak için harekete geçmeli<\/span> ve heva<\/span> ve arzular\u0131n\u0131n isteklerini bir yana b\u0131rakarak cemaatle\u015fmelidir. Bireysel tav\u0131r ya<\/span> da hareket, her zaman kafirlerin i\u015fine yaram\u0131\u015ft\u0131r; çünkü bireyi yanl\u0131\u015f davran\u0131\u015flara sürüklemek, duygusal davranmas\u0131n\u0131 sa\u011flamak, yanl\u0131\u015f kararlar ald\u0131rt\u0131p yanl\u0131\u015f hareketler yapt\u0131rmak, kafir zorbalar aç\u0131s\u0131ndan arzulanan bir\u015feydir<\/span>. Ayn\u0131 zamanda fevri ve ferdi hareket iman edilen mesaja faydadan çok zarar verecektir. Bu ise, mü’min<\/span> birey için hem dünyada hem de ahirette<\/span>