{"id":46,"date":"2020-03-25T18:28:25","date_gmt":"2020-03-25T18:28:25","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/kalem-suresi\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:25","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:25","slug":"kalem-suresi","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/tefsir-dersleri\/kalem-suresi\/","title":{"rendered":"Kalem S\u00fbresi"},"content":{"rendered":"

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيم<\/p>\n

KALEM SURES\u0130<\/p>\n

G\u0130R\u0130\u015e<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc) k\u00e2inat\u0131 en g\u00fczel \u015fekilde d\u00fczenleyip yaratt\u0131\u011f\u0131 gibi, ilahi mesaj\u0131n\u0131 da ayn\u0131 g\u00fczellikle ortaya koymu\u015ftur. Alak suresinde g\u00f6rev verilerek m\u00fccadeleye haz\u0131rlad\u0131\u011f\u0131 davet\u00e7iyi, Kalem suresinde yaln\u0131z b\u0131rakmayarak onun ahlaki yap\u0131s\u0131n\u0131 tamamlamas\u0131n\u0131 sa\u011flam\u0131\u015f y\u00fcce Zat\u0131na lay\u0131k bir ki\u015filik olu\u015fturmas\u0131n\u0131 istemi\u015ftir.<\/p>\n

Davetin nas\u0131l yap\u0131laca\u011f\u0131n\u0131, davet\u00e7inin nelere dikkat edip nelerden sak\u0131naca\u011f\u0131n\u0131, hareket stratejisini en g\u00fczel bir \u015fekilde a\u00e7\u0131klayan y\u00fcce Allah (cc), davet\u00e7inin hareket metodunu bir plan i\u00e7erisinde en g\u00fczel \u015fekilde ortaya koymu\u015ftur.<\/p>\n

\u201c\u2026Ger\u00e7ekten Rabb\u2019im diledi\u011fi \u015feyi \u00e7ok ince d\u00fczenler; \u015f\u00fcphesiz O, \u00c2lim, H\u00e2kim olan O\u2019dur \u2026\u201d (Yusuf, 100)<\/p>\n

Kalem suresi, \u0130sl\u00e2m davet\u00e7ilerinin ahlaki yap\u0131s\u0131n\u0131 d\u00fczenlemekte, ruhi olgunlu\u011fa ula\u015fmalar\u0131n\u0131 sa\u011flamaktad\u0131r. Sure, ilahi mesaj\u0131 duyurarak Tevhidi esaslar\u0131 toplum hayat\u0131na h\u00e2kim k\u0131lmaya \u00e7al\u0131\u015fan M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ilerin, s\u0131k\u0131nt\u0131l\u0131 ve zor durumlarla kar\u015f\u0131la\u015facaklar\u0131n\u0131, bu zor ve s\u0131k\u0131nt\u0131l\u0131 zamanlar\u0131nda Rab\u2019lerinin kendileriyle beraber oldu\u011funu bildirmektedir.<\/p>\n

Kalem suresi, davete muhatap olan toplumun, davet\u00e7ilere s\u00f6zel ve fiili olarak sald\u0131racaklar\u0131n\u0131, bu durumda davet\u00e7ilerin, umutsuzlu\u011fa d\u00fc\u015fmemelerini, kendilerine yap\u0131lan hakaret ve ele\u015ftirilere ald\u0131r\u0131\u015f etmemelerini ve y\u00fcce Allah\u2019\u0131n her zaman kendilerinin yan\u0131nda oldu\u011funu bildirmektedir.<\/p>\n

Kalem suresi, Alak suresinin devam\u0131 niteli\u011findedir; bu y\u00fczden birbirleriyle benzerlik g\u00f6steren bir\u00e7ok y\u00f6nleri vard\u0131r. Bu benzerlikler, her \u015feyi tekrar tekrar anlatarak konular\u0131n daha net anla\u015f\u0131lmas\u0131n\u0131 sa\u011flamayan Kur’an b\u00fct\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fcne uygun bir benzerlik ve tamamlamad\u0131r. Her iki suredeki tamamlay\u0131c\u0131 ve ortak noktalar.<\/p>\n

\u0130ki surede de, verilen nimetlerle azan ki\u015filerin varl\u0131\u011f\u0131na dikkat \u00e7ekilmektedir. Alak suresinde \u201c\u0130yi bilin ki \u015f\u00fcphesiz insan, tu\u011fyan eder; kendini m\u00fcsta\u011fni g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcnde\u201d ifadesi kalem suresinde, \u201cHayr\u0131 engelleyen, sald\u0131rgan, g\u00fcnahk\u00e2r, kaba, sonra bununla beraber soysuz, mal ve o\u011fullar s\u00e2hibi oldu diye.\u201d belirtilmektedir.<\/p>\n

Alak suresinde \u201cKesinlikle ona itaat etme\u201d uyar\u0131s\u0131yla Tevhidi esaslara kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131kanlara itaat edilmemesi buyru\u011fu ile davet\u00e7i uyar\u0131l\u0131rken Kalem suresinde, \u201c\u00d6yleyse yalanlayanlara itaat etme,\u201d denilerek davet\u00e7ilerin k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk i\u00e7erisindeki ki\u015fi ve sistemlere itaatini kesinlikle yasaklamaktad\u0131r.<\/p>\n

\u0130sl\u00e2mi davetin, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n bilgisi ve g\u00f6zetimi alt\u0131nda bulundu\u011fu Alak suresinde \u201cMuhakkak d\u00f6n\u00fc\u015f Rabb\u2019inedir!\u201d ve \u201cBilmiyor mu, muhakkak Allah\u2019\u0131n g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc!\u201d \u015feklinde ifade edilir. Bu, Kalem suresinde, \u201cG\u00f6receksin ve onlar da g\u00f6recekler\u201d ve \u201c\u015e\u00fcphesiz Rabb\u2019in O\u2019dur ki, kimin yolundan sapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 en iyi bilendir ve hidayette olanlar\u0131 da en iyi bilen O\u2019dur.\u201d buyru\u011fu, hi\u00e7bir \u015feyin O\u2019nun bilgisi d\u0131\u015f\u0131nda olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 belirtmektedir.<\/p>\n

Azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131 yol edinenlerin rezil edilecekleri ve rezil edildikleri her iki surede birbirini tamamlay\u0131c\u0131 bir \u015fekilde verilmektedir. Alak suresinde \u201cKesinlikle bundan vazge\u00e7mezse, o yalanc\u0131, g\u00fcnahk\u00e2r per\u00e7eminden yakalar s\u00fcrekleriz\u201d denilmekte, Kalem suresinde \u201cYak\u0131nda onun hortumunun \u00fczerini damgalayaca\u011f\u0131z.\u201d ve \u201cDo\u011frusu Biz bunlara da bela verdik, \u015fu bah\u00e7e sahiplerine bela verdi\u011fimiz gibi\u201d denilerek azg\u0131nl\u0131k i\u00e7erisinde bulunanlar\u0131n daha d\u00fcnya hayat\u0131nda iken nas\u0131l rezil olduklar\u0131n\u0131 ortaya koymaktad\u0131r.<\/p>\n

Kalem suresi, M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7inin hem moral d\u00fczeyini y\u00fckseltmekte hem de onun daveti insanlara ula\u015ft\u0131r\u0131rken nas\u0131l bir metot izleyece\u011fini ortaya koymaktad\u0131r. B\u00f6ylece davet\u00e7i M\u00fcsl\u00fcman, nerede, nas\u0131l hareket edece\u011fini, daveti kabul etmeyenlere kar\u015f\u0131 nas\u0131l bir tutum tak\u0131naca\u011f\u0131n\u0131 bilmektedir.<\/p>\n

Surede, ba\u015f\u0131ndan sonuna kadar, M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ide bulunmas\u0131 gereken vas\u0131flar s\u0131ralanmakta, yapmas\u0131 ya da sak\u0131n\u0131lmas\u0131 gereken fiiller belirtilmekte, \u015firk ehline ve zorba g\u00fc\u00e7lere kar\u015f\u0131 nas\u0131l bir kimlik ku\u015fanaca\u011f\u0131 ortaya konulmaktad\u0131r.<\/p>\n

Delilsiz her s\u00f6z ve davran\u0131\u015f\u0131n bo\u015f ve h\u00fcsran oldu\u011fu, bu nedenle davet\u00e7ilerin, mutlaka delil \u00fczere hareket etmeleri surede \u00f6nemli bir yer tutmaktad\u0131r, son pi\u015fmanl\u0131\u011f\u0131n hi\u00e7bir \u015fekilde fayda vermeyece\u011fi, K\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnden bir \u00f6rnek verilerek a\u00e7\u0131klanmaktad\u0131r.<\/p>\n

Sure, davet\u00e7i M\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 m\u00fc\u015friklerin nas\u0131l kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131kla dolu olduklar\u0131n\u0131 bildirerek kurtulu\u015fun ancak Kur’an\u2019a tabi olmakla m\u00fcmk\u00fcn olaca\u011f\u0131n\u0131 ve Kur’an\u2019\u0131n t\u00fcm insanl\u0131k i\u00e7in bir \u00f6\u011f\u00fct oldu\u011funu bildirerek sonu\u00e7lanmaktad\u0131r.<\/p>\n

Surenin a\u00e7\u0131klanmas\u0131<\/p>\n

1- Nun! Andolsun Kaleme ve yazd\u0131klar\u0131na.<\/p>\n

Nun harfi Kur’an’da, yirmidokuz surenin ba\u015f\u0131nda bulunan, harekesiz harflerdendir. Baz\u0131 surelerin ba\u015flar\u0131nda bulunan bu harflere, \u201cHurufu Mukattaa\u201d (kesik kesik harfler) denilmektedir. Bu harfler konusunda \u00e7ok \u00e7e\u015fitli ve de\u011fi\u015fik tan\u0131mlamalar yap\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

Kur\u2019an\u2019da bu harfler, \u00f6zellikle \u00e7ok \u00f6nemli bir konudan s\u00f6z edilece\u011fi zaman kullan\u0131l\u0131yor, bu harflerle s\u00f6z edilecek konuya dikkatler \u00e7ekiliyor. Mekke d\u00f6neminde insanlar, bu harfleri duyduklar\u0131nda, bunlar\u0131n arkas\u0131ndan \u00e7ok \u00f6nemli bir \u015feylerin s\u00f6ylenece\u011fini biliyor ve dikkat kesiliyorlard\u0131. Bu harfler, cahiliye Arap \u015fiirinde de zaman zaman kullan\u0131lm\u0131\u015f, bu nedenle bu harflerin s\u00f6ylenmesine Arap toplumu al\u0131\u015f\u0131kt\u0131.<\/p>\n

Hurufu Mukattaa harfleri, Araplar i\u00e7in bir uyar\u0131 niteli\u011findeydi. Bunlar, T\u00fcrk\u00e7edeki \u201cEy, Bir dakika, durun, dinleyin\u201d vb. hitaplar gibidirler.<\/p>\n

M\u00fcfessirler, s\u00fcrelerin ba\u015f\u0131nda yer alan Hurufu Mukattaa konusunda ihtilafl\u0131d\u0131rlar. Kimileri, bu harfler, Allah’\u0131n bilgisini kendi kat\u0131na saklad\u0131\u011f\u0131 \u015feylerdendir deyip bu konudaki bilgiyi Allah’a havale ederek bunun tefsirine girmemi\u015flerdir. Kimileri ise, Allah ve Rasul\u2019\u00fc aras\u0131nda gizli bir \u015fifredir derken baz\u0131lar\u0131 da, anlam\u0131n\u0131 ancak Allah bilir demi\u015flerdir. Bu harfler, Allah Te\u00e2l\u00e2’n\u0131n isimlerinden bir isimdir diyenler de olmu\u015ftur.<\/p>\n

Sahabe aras\u0131nda Hurufu Mukattaa konusunda \u00e7ok de\u011fi\u015fik tan\u0131mlamalar yap\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

Asl\u0131nda Hurufu Mukattaa harflerinin ne olduklar\u0131, y\u00fcklendikleri manan\u0131n ne oldu\u011fu ba\u015f\u0131na gelen surelere bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda kendili\u011finden anla\u015f\u0131lacakt\u0131r. Kur’an\u2019da hi\u00e7bir \u015fey anlams\u0131z ve bo\u015f de\u011fildir, her harfin, her hecenin, her kelimenin ve her c\u00fcmlenin bir anlam\u0131, bir mesaj\u0131 vard\u0131r. Bu, Kur’an\u2019\u0131n b\u00fct\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fcne bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda \u00e7ok a\u00e7\u0131k bir \u015fekilde g\u00f6r\u00fclmektedir.<\/p>\n

Hurufu Mukattaa harfleriyle ba\u015flayan surelere bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda, bu surelerin hemen giri\u015finde \u00e7ok \u00f6nemli konular\u0131n a\u00e7\u0131kland\u0131\u011f\u0131 g\u00f6r\u00fclecektir. Al-i \u0130mran, (1-2) \u201cAllah\u2019tan ba\u015fka bir ilah\u0131n bulunmad\u0131\u011f\u0131\u201d anlat\u0131l\u0131rken, Meryem suresinde \u2013ki, Kitap ehlini \u00e7ok yak\u0131ndan ilgilendiren bir suredir- Zekeriya (as)\u2019a verilen nimetten, Hz. Meryem (as)\u2019dan ve Hz. \u0130sa (as) ile Hz. Yahya (as)\u2019\u0131n ola\u011fan\u00fcst\u00fc bir \u015fekilde do\u011fmalar\u0131ndan s\u00f6z etmektedir.<\/p>\n

Rum suresinde, (1-3) ehli Kitap olan Rumlar\u0131n, ate\u015fe tapan Mecusilere yenilgilerinden sonra yak\u0131n bir zamanda yeniden galip gelecekleri bildirilmektedir. Kitap ehli olan Rumlar\u0131n ate\u015fe tapan Mecusilere yenilmeleri, Rasulullah (as) ve M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 \u00fczm\u00fc\u015f, Mekke m\u00fc\u015friklerini sevince bo\u011fmu\u015ftu. Bunun \u00fczerine bu sure nazil olmu\u015f, Rumlar\u0131n yeniden galip geleceklerini m\u00fcjdeleyerek Rasulullah (as) ile M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n sevinmelerine neden olmu\u015ftu.<\/p>\n

Kalem suresinde, Rasulullah (as)\u2019\u0131n \u015fa\u015f\u0131rmad\u0131\u011f\u0131na, deli olmad\u0131\u011f\u0131na dikkatler \u00e7ekilerek ilahi mesaj\u0131 ta\u015f\u0131yan Rasul\u2019\u00fcn g\u00fcvenirlili\u011fini ortaya koymu\u015ftur.<\/p>\n

Hurufu Mukattaa harfleri ba\u015flayan di\u011fer yirmibe\u015f surede, ilahi mesaj\u0131 i\u00e7inde ta\u015f\u0131yan bu Kitab\u0131n, y\u00fcce Allah taraf\u0131ndan indirildi\u011fi, ayetlerinin mufassal bir \u015fekilde a\u00e7\u0131kland\u0131\u011f\u0131, ayetlerin muhkem oldu\u011fu, bu Kitab\u0131n, \u015ferefli bir kitap oldu\u011fu ve i\u00e7erisinde hi\u00e7bir \u00e7eli\u015fkinin bulunmad\u0131\u011f\u0131 bildirilmi\u015ftir.<\/p>\n

K\u0131sacas\u0131, Ul\u00fbhiyet ve Tevhidi esaslarla ilgili olan ilahi mesaj ve onun ta\u015f\u0131y\u0131c\u0131s\u0131 konumundaki Kitap ve Rasul gibi \u00e7ok \u00f6nemli konular duyurulaca\u011f\u0131 zaman bu harflerle hitaba ba\u015flanm\u0131\u015f, dikkatler, duyurulacak mesaja \u00e7ekilmi\u015ftir. Bu harflerle hitap, o d\u00f6nem Arap edebiyat\u0131nda bir gelenek ve seslenme \u015feklidir.<\/p>\n

Kur’an, o toplumun edebi kal\u0131plar\u0131n\u0131 kullanarak mesaj\u0131 ortaya koymu\u015ftur ki, o d\u00f6nem Arap toplumu bu hitap \u015fekline yabanc\u0131 de\u011fildi. Zaten o d\u00f6nem Arap toplumu bu harflerle hitap edilmeye al\u0131\u015fk\u0131n olmasayd\u0131, Rasul\u2019\u00fcn bu t\u00fcr hitaplar\u0131n\u0131 yad\u0131rgayacak cahiliye Araplar\u0131, \u00f6zellikle de Kur\u2019an d\u00fc\u015fmanlar\u0131 hemen itiraz edecekler \u201cBu Kur\u2019an, anla\u015f\u0131lmaz, anlams\u0131z harflerle doludur\u201d diye Rasul\u00fc ele\u015ftireceklerdi. M\u00fc\u015frikler, Kur\u2019an\u2019a kar\u015f\u0131 bir\u00e7ok \u015fey s\u00f6ylemelerine ra\u011fmen bu harflerle ilgili olarak hi\u00e7bir \u015fey s\u00f6ylememi\u015fler, bu konuda itiraz ettiklerine dair hi\u00e7bir habere rastlan\u0131lmam\u0131\u015ft\u0131r. Elbette en do\u011fruyu, en iyi bilen Allah’t\u0131r.<\/p>\n

Andolsun Kaleme ve yazd\u0131klar\u0131na.<\/p>\n

Yeminlerin, Kur’an\u2019daki yeri ve \u00f6nemi<\/p>\n

Kur’an’da, Mekki surelerin bir\u00e7o\u011fu baz\u0131 \u015feylere yeminle ba\u015flamaktad\u0131r, bu yeminlerle k\u00f6relen duygular, hassasiyetler uyar\u0131lmak istenmekte, dikkatler anlat\u0131lacak konulara \u00e7ekilmektedir. Anlat\u0131lacak konunun ger\u00e7ek oldu\u011funu, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u015faka yapmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ortaya koyan bu yeminler, genellikle insanlar\u0131n yak\u0131ndan tan\u0131d\u0131\u011f\u0131, bildi\u011fi \u015feylere yap\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n

Ayr\u0131ca \u00fczerine yemin edilen \u015feylere insanlar\u0131n dikkatleri \u00e7ekilerek bunlar\u0131n, yarat\u0131l\u0131\u015flar\u0131 \u00fczerinde d\u00fc\u015f\u00fcnmeleri istenmektedir. Yeminle anlat\u0131lan konular, M\u00fcsl\u00fcmanlara g\u00fcven verirken, m\u00fc\u015frik ve k\u00e2firleri korkutmaktad\u0131r.
\n
2- Sen, Rabb\u2019inin nimetiyle mecnun de\u011filsin.<\/p>\n

Nimet: \u0130nsanlara, y\u00fcce Allah (cc) taraf\u0131ndan verilen maddi ve manevi her \u015feydir. Ancak burada anlat\u0131lan ve Rasul\u2019\u00fcn, onun sayesinde delirip sapmad\u0131\u011f\u0131 belirtilen nimet, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n indirdi\u011fi ilahi h\u00fck\u00fcmlerin manzumesi olan \u0130sl\u00e2m\u2019d\u0131r. Kur’an’da, bir\u00e7ok ayette nimetin \u0130sl\u00e2m oldu\u011fu belirtilmektedir. \u00d6rne\u011fin,<\/p>\n

\u201c\u2026Bug\u00fcn ink\u00e2r eden kimseler, dininizden umudu kesmi\u015flerdir; onlardan korkmay\u0131n, benden korkun! Bug\u00fcn sizin dininizi kemale erdirdim, \u00fczerinizdeki nimetimi tamamlad\u0131m ve sizin i\u00e7in din olarak \u0130sl\u00e2m\u2019a raz\u0131 oldum.\u2026\u201d (Maide, 3)<\/p>\n

\u201cVe Rabb\u2019inin nimetini b\u00f6ylece bildir.\u201d (Duha, 11)<\/p>\n

\u201cKim Allah\u2019a ve Rasul\u2019e itaat ederse i\u015fte onlar, Allah\u2019\u0131n nimet verdi\u011fi nebiler, s\u0131dd\u0131klar, \u015fehitler ve salihlerle beraber olan kimselerdir, i\u015fte onlar, ne g\u00fczel arkada\u015ft\u0131r!\u201d (Nisa, 69)<\/p>\n

\u201cDo\u011fru yola bizi hidayet eyle! Kendilerine nimet verdi\u011fin kimselerin yoluna ki kendileri, gazaba u\u011framam\u0131\u015flar ve dalalete d\u00fc\u015fmemi\u015flerdir!\u201d (Fatiha, 5-6)<\/p>\n

Bir\u00e7ok ayette, \u0130sl\u00e2m nimetinden s\u00f6z edilir, bu nedenle \u201cSen, Rabb\u2019inin nimetiyle mecnun de\u011filsin.\u201d hitab\u0131, vahyi esaslara tabi olan Rasul\u2019\u00fcn, bu vahyi esaslar sayesinde hi\u00e7bir \u015fekilde yanl\u0131\u015f ve delilerin davran\u0131\u015f\u0131na benzer hareketler yapmayaca\u011f\u0131n\u0131 vurgulamaktad\u0131r.<\/p>\n

\u0130sl\u00e2mi esaslar \u00fczerinde bulunan M\u00fcsl\u00fcmanlar, ilahi mesaj\u0131 \u00f6l\u00e7\u00fc edindikleri, hayatlar\u0131n\u0131 bu ilahi mesaja g\u00f6re d\u00fczenledikleri s\u00fcrece yanl\u0131\u015f i\u015f yapamaz, iman ettikleri Tevhidi esaslara ayk\u0131r\u0131 konu\u015famazlar. M\u00fcsl\u00fcmanlar, \u0130sl\u00e2mi esaslara kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131kan \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr cephesinin s\u00f6zel ve fiili sald\u0131r\u0131lar\u0131na kar\u015f\u0131 yaln\u0131zca vahyi bilinci ku\u015fanarak hareket etmeli, hevai hareketten ka\u00e7\u0131nmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

\u0130lahi mesaj\u0131n ortaya konuldu\u011fu her yer ve her d\u00f6nemde, Risalet \u00f6nderlerine ve onlar\u0131n takip\u00e7ileri Tevhid erlerine, ak\u0131l almaz hakaretler, bask\u0131lar, zul\u00fcmler reva g\u00f6r\u00fclm\u00fc\u015f, \u0130sl\u00e2m davet\u00e7ilerine kar\u015f\u0131 alay etme ile ba\u015flayan tepkiler giderek dozunu ve h\u0131z\u0131n\u0131 art\u0131rm\u0131\u015f, bu sald\u0131r\u0131lardan bir\u00e7o\u011fu \u015fehadetle sonu\u00e7lanm\u0131\u015ft\u0131r. Rasulullah (as)\u2019a kar\u015f\u0131 g\u00f6sterilen tepkinin ilk ad\u0131m\u0131 da ona hakaret etmekle ba\u015flam\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

Geleneksel k\u00fclt\u00fcrlerini, atalar\u0131n\u0131n yolunu din edinen Mekke m\u00fc\u015frikleri, onlar\u0131n sap\u0131k inan\u00e7lar\u0131n\u0131 reddedip yaln\u0131zca \u00e2lemlerin Rabb\u2019i ad\u0131na hareket eden Hz. Muhammed (as)\u2019a: \u201cSen delisin, cinlenmi\u015fsin\u201d diyorlard\u0131. Onlar, ak\u0131llar\u0131 s\u0131ra Rasulullah (as)\u2019\u0131 toplumun g\u00f6z\u00fcnde k\u00fc\u00e7\u00fck d\u00fc\u015f\u00fcrecek, onu yaln\u0131zl\u0131\u011fa mahk\u00fbm edecek, onu, kendi davas\u0131ndan \u015f\u00fcpheye d\u00fc\u015f\u00fcrecek, getirdi\u011fi ilahi mesaj\u0131n duyurulmas\u0131n\u0131 engelleyeceklerdi. Ancak k\u00e2firlerin bir hesab\u0131 varsa y\u00fcce Allah\u2019\u0131n da bir hesab\u0131 vard\u0131r, O\u2019nun hesab\u0131, zorba ve sald\u0131rgan m\u00fc\u015friklerin hesaplar\u0131n\u0131 bo\u015fa \u00e7\u0131karacak, Rasul\u00fcne yard\u0131m\u0131n\u0131 yeti\u015ftirecekti.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), Rasul\u00fc\u2019ne \u201cSen, Rabb\u2019inin nimetiyle mecnun de\u011filsin.\u201d diyerek destek olmu\u015f, ona g\u00fc\u00e7 ve g\u00fcven vermi\u015ftir. Y\u00fcce Allah (cc), kendi dinine yard\u0131m edene yard\u0131m edece\u011fini vadetmi\u015f, Rasul\u00fc\u2019n\u00fc de m\u00fc\u015friklerin sald\u0131r\u0131lar\u0131na kar\u015f\u0131 koruyup desteklemi\u015ftir.<\/p>\n

Mekkeli zorbalar\u0131n, daha k\u0131sa bir s\u00fcre \u00f6nce \u201cel-Emin\u201d dedikleri, kendisine her konuda g\u00fcvendikleri Hz. Muhammed (as)\u2019a birdenbire \u201cSen delisin, cinlenmi\u015fsin\u201d demelerinin nedeni asl\u0131nda gayet a\u00e7\u0131kt\u0131r. Hz. Muhammed (as), daha \u00f6nce m\u00fc\u015friklerin \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr olan sistemlerine uyup itaat etmese de, kendisi de alternatif bir mesaj, alternatif bir sistem ortaya koymam\u0131\u015ft\u0131. Bu nedenle m\u00fc\u015frikler ondan bir rahats\u0131zl\u0131k duymuyorlard\u0131, ancak ne zaman ki onlar\u0131n k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk \u00fczerine kurulu d\u00fczenlerine alternatif bir sistem, alternatif bir din getirdi, i\u015fte o zaman k\u00fcf\u00fcr cephesi aya\u011fa kalkt\u0131 ve en seviyesiz bir \u015fekilde sald\u0131r\u0131ya ba\u015flad\u0131.<\/p>\n

\u015eirk ve k\u00fcfr\u00fcn mant\u0131\u011f\u0131nda, hi\u00e7bir \u015feye kar\u0131\u015f\u0131lmad\u0131\u011f\u0131, yapt\u0131klar\u0131 zul\u00fcm ve haks\u0131zl\u0131\u011fa kar\u015f\u0131 susuldu\u011fu s\u00fcrece herkes iyidir, g\u00fcvenilirdir. Ancak ne zaman ki onlar\u0131n, zul\u00fcm ve \u015firk d\u00fczenlerine ayk\u0131r\u0131 bir s\u00f6ylem ortaya konulsa, i\u015fte o zaman b\u00fct\u00fcn kinlerini kusmaya ba\u015fl\u0131yorlar, sald\u0131r\u0131 ve hakaretler yap\u0131yorlar. Bu durum, hemen her Rasul d\u00f6neminde vuku bulmu\u015f, m\u00fc\u015frikler, emin ve g\u00fcvenilir g\u00f6rd\u00fckleri insanlar\u0131n, daha sonra kendilerine yeni bir mesaj getirmeleri kar\u015f\u0131s\u0131nda ona sald\u0131rm\u0131\u015flar, Risalet \u00f6nderlerini ve Tevhid erlerini k\u00f6t\u00fcleyerek karalamaya \u00e7al\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

Hz. \u0130brahim (as)\u2019\u0131n, bir \u00f6m\u00fcr i\u00e7lerinde ya\u015famas\u0131na hi\u00e7bir \u015fey s\u00f6ylemeyen putperest toplum, onun Allah ad\u0131na insanlar\u0131 ilahi mesaja davet etmesinden sonra onu ate\u015fe atm\u0131\u015flar, yurdundan \u00e7\u0131karm\u0131\u015flard\u0131r. Yine daha \u00f6nce namaz k\u0131lmas\u0131na ra\u011fmen insanlara kar\u0131\u015fmayan Hz. \u015euayb (as)\u2019dan rahats\u0131zl\u0131k duymayan Medyen halk\u0131 ve onlar\u0131n zorba y\u00f6neticileri, onun ilahi mesaj\u0131 duyurmas\u0131 \u00fczerine sald\u0131r\u0131ya ge\u00e7mi\u015fler ve onu susturmaya \u00e7al\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

\u201cDediler ki; \u2018Ey \u015euayb, namaz\u0131n m\u0131 sana, babalar\u0131m\u0131z\u0131n tapt\u0131klar\u0131 \u015feyi yahut mallar\u0131m\u0131zdan diledi\u011fimizi yapmam\u0131z\u0131 ger\u00e7ekten terk etmemizi emrediyor? Do\u011frusu sen, halim selim, ak\u0131ll\u0131s\u0131n!\u201d (Hud, 87)<\/p>\n

\u201cDediler ki: \u2018Ey \u015euayb, s\u00f6yledi\u011fin \u015feylerin \u00e7o\u011funu anlam\u0131yoruz ve do\u011frusu biz seni, i\u00e7imizde zay\u0131f g\u00f6r\u00fcyoruz, \u015fayet toplulu\u011fun olmasayd\u0131 elbette seni ta\u015flard\u0131k, senin \u00fczerimizde \u00fcst\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fcn yoktur!\u201d (Hud, 91)<\/p>\n

\u201cDediler ki: \u2018Sen muhakkak b\u00fcy\u00fclenmi\u015flerdensin, sen bizim benzerimiz bir be\u015ferden ba\u015fka de\u011filsin ve do\u011frusu biz seni ger\u00e7ekten yalanc\u0131lardan san\u0131yoruz.\u201d (\u015euara, 185-186)<\/p>\n

\u015euayb (as)\u2019a yap\u0131lan sald\u0131r\u0131n\u0131n benzeri Salih (as)\u2019a da yap\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Kavmi taraf\u0131ndan gelecek vadetti\u011fi i\u00e7in \u00fcmit beslenen Hz. Salih (as), Rabb\u2019inin mesaj\u0131n\u0131 duyurmaya ba\u015flay\u0131nca kavmi taraf\u0131ndan k\u0131nanm\u0131\u015f, sevilmemi\u015f ve \u00f6ld\u00fcr\u00fclmeye bile te\u015febb\u00fcs edilmi\u015ftir.<\/p>\n

\u201cDediler ki: \u2018Ey Salih, do\u011frusu sen, bundan \u00f6nce aram\u0131zda \u00fcmit beslenen biriydin, bu babalar\u0131m\u0131z\u0131n tapt\u0131klar\u0131 \u015feye tapmaktan ger\u00e7ekten bizi men mi ediyorsun? \u015e\u00fcphesiz biz, \u015f\u00fcphe i\u00e7indeyiz, bizi kendisine \u00e7a\u011f\u0131rd\u0131\u011f\u0131n \u015feyden ku\u015fkulan\u0131yoruz!\u201d (Hud, 62)<\/p>\n

\u201cDediler ki: \u2018Do\u011frusu sen, iyice b\u00fcy\u00fclenmi\u015flerdensin.\u201d (\u015euara, 153)<\/p>\n

\u201c\u015eehirde dokuz ki\u015filik bir grup vard\u0131, yery\u00fcz\u00fcnde bozgunculuk yapar, \u0131slah etmiyorlard\u0131. Dediler ki Allah\u2019a andolsun: \u2018Muhakkak gece ona ve ailesine gidelim, sonra onun velisine diyelim, ailesinin \u00f6ld\u00fcr\u00fcl\u00fc\u015f\u00fcne \u015fahit olmad\u0131k ve elbette biz, do\u011fru olanlar\u0131z.\u201d (Neml, 48-49)<\/p>\n

\u015eirk ve k\u00fcf\u00fcr ehlinin, \u0130sl\u00e2m davet\u00e7ilerine sald\u0131r\u0131lar\u0131 yaln\u0131zca Risalet \u00f6nderleriyle s\u0131n\u0131rl\u0131 kalmam\u0131\u015f, Tevhid erlerine de yap\u0131lm\u0131\u015f, kimileri, Ashab\u0131 Uhdud\u2019a giden davet\u00e7ilerde oldu\u011fu gibi ate\u015fte yak\u0131l\u0131rlarken, kimilerini, kasaba halk\u0131na giden davet\u00e7iler de oldu\u011fu gibi, ta\u015flanarak \u00f6ld\u00fcr\u00fclm\u00fc\u015flerdir.<\/p>\n

Fir\u2019avn\u2019\u0131n, daha \u00f6nce kendisine itaat ettiklerinde \u00f6d\u00fcllendirdi\u011fi sihirbazlar\u0131n, iman etmeleri \u00fczerine kol ve bacaklar\u0131n\u0131 \u00e7apraz kesip kaz\u0131klara \u00e7akmak istemesi ve Ashab\u0131 Kehf\u2019in, en yak\u0131n arkada\u015flar\u0131 ve halk\u0131 taraf\u0131ndan sald\u0131r\u0131ya u\u011framalar\u0131 yine Tevhid \u015firk m\u00fccadelesinin \u00f6rneklerindendir.<\/p>\n

Hz. Muhammed (as)\u2019\u0131n, Allah ad\u0131na hareket ederek ilahi mesaj\u0131 ortaya koymas\u0131, Mekke ileri gelenlerini ve onlar\u0131n destek\u00e7ilerini \u00e7\u0131lg\u0131na \u00e7evirmi\u015f, daha birka\u00e7 saat \u00f6nce \u201cel-Emin\u201d dedikleri insan\u0131, deli ve mecnun olarak vas\u0131fland\u0131rmaya ba\u015flam\u0131\u015flard\u0131.<\/p>\n

Mekke m\u00fc\u015frikleri, Hz. Muhammed (as)\u2019a yak\u0131\u015ft\u0131rmaya \u00e7al\u0131\u015ft\u0131klar\u0131 deli s\u0131fat\u0131na asl\u0131nda kendileri de inanm\u0131yorlard\u0131. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar, bir \u00f6m\u00fcr boyu i\u00e7lerinde ya\u015fayan Hz. Muhammed (as)\u2019\u0131n, ak\u0131ll\u0131 biri oldu\u011funu, hi\u00e7bir \u015fekilde yanl\u0131\u015f yapmayaca\u011f\u0131n\u0131, yalan s\u00f6ylemeyece\u011fini \u00e7ok iyi biliyorlard\u0131. Onlar\u0131n Hz. Muhammed (as) ile bir sorunlar\u0131 yoktu, onlar\u0131n sorunu onun getirdi\u011fi mesaja y\u00f6nelikti. \u015eayet Hz. Muhammed (as) o dakikada o mesaj\u0131 b\u0131raksayd\u0131, m\u00fc\u015frikler onu eskisi gibi yine sevecek, ona yine g\u00fcveneceklerdi. Onlar, asl\u0131nda Hz. Muhammed (as)\u2019\u0131 de\u011fil, onun \u015fahs\u0131nda y\u00fcce Allah\u2019\u0131 ink\u00e2r ediyorlard\u0131.<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczdeki \u015firk ve k\u00fcfr\u00fcn mant\u0131\u011f\u0131, ge\u00e7mi\u015fin \u015firk mant\u0131\u011f\u0131 ile moda mod ayn\u0131d\u0131r. G\u00fcn\u00fcm\u00fcz m\u00fc\u015frikleri de, atalar\u0131n\u0131n yolundan hareket ederek Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koyan M\u00fcsl\u00fcmanlara, ayn\u0131 kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131kla sald\u0131rmakta, onlar\u0131, gerici, yobaz \u00e7a\u011fd\u0131\u015f\u0131 gibi \u00e7e\u015fitli yaftalarla karalamakta, kimilerini zindanlar\u0131nda tutarlarken kimilerini \u015fehit etmektedirler.<\/p>\n

Risalet tarihinde g\u00f6r\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc \u00fczere, Tevhidi esaslara iman edip hayatlar\u0131n\u0131 ilahi mesaja uygun d\u00fczenleyen insanlar\u0131n, \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr rejimi i\u00e7erisinde eski konumlar\u0131n\u0131 ayn\u0131 \u015fekilde korumalar\u0131 m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir, olmam\u0131\u015ft\u0131r da. Tevhidi esaslara iman ettiklerini iddia etmelerine ra\u011fmen, sosyal ve toplumsal stat\u00fclerinde, eskisine oranla hi\u00e7bir de\u011fi\u015fiklik olmayanlar, kesinlikle Tevhidi esaslara iman etmemi\u015flerdir. Onlar, Tevhidi esaslar\u0131, m\u00fcnaf\u0131k\u00e7a bir tav\u0131rla kabul etmi\u015f g\u00f6r\u00fcnmekte, ancak eski k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk durumlar\u0131n\u0131 muhafaza etmektedirler.<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde ta\u011futi Kemalist zorbal\u0131\u011f\u0131n \u00fcniversitelerinde prof.l\u00fck, dekanl\u0131k, rekt\u00f6rl\u00fck unvanlar\u0131na sahip olduklar\u0131 halde m\u00fcnaf\u0131k\u00e7a bir tav\u0131rla \u0130sl\u00e2mi esaslar\u0131 kabul ettiklerini s\u00f6yleyenler, y\u00fcce Allah\u2019a de\u011fil, kendilerini m\u00fck\u00e2fatland\u0131ran ta\u011futi sisteme iman edenlerdir. Ayn\u0131 \u015fekilde k\u00fcf\u00fcr sisteminden izin ve icazet alarak kurduklar\u0131 \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131nda Kur’an tefsirleri yapt\u0131klar\u0131 iddias\u0131nda olanlar da, insanlar\u0131 aldatan, kendi \u015firk ve k\u00fcf\u00fcrlerini gizleyen kimselerdir.<\/p>\n

Tevhidi esaslara iman ettikleri iddias\u0131nda bulunan kimselerin, \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015fman\u0131 k\u00fcf\u00fcr sisteminde konumlar\u0131n\u0131n aynen korunmalar\u0131na S\u00fcnnetullah\u2019ta \u00f6rne\u011fine rastlan\u0131lmayan bir durumdur. Bu kimselerin iman iddialar\u0131, S\u00fcnnetullah\u2019a ayk\u0131r\u0131 bir inanma \u015feklidir.<\/p>\n

Allah yolunda m\u00fccadele eden, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n indirdi\u011fi esaslar do\u011frultusunda, Rabb\u2019i ad\u0131na hareket eden Tevhid erlerine y\u00fcce Allah (cc), daha \u00f6nce oldu\u011fu gibi yard\u0131m edecek ve onlar i\u00e7in her iki cihanda da sonsuz m\u00fck\u00e2fatlar verecektir.<\/p>\n

3- Ve \u015f\u00fcphesiz senin i\u00e7in elbette kesintisiz bir m\u00fck\u00e2fat vard\u0131r.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), indirdi\u011fi esaslar\u0131 kabul edip hayat\u0131n\u0131 buna g\u00f6re d\u00fczenleyenlere kesintisiz bir m\u00fck\u00e2fat vadetmektedir. M\u00fck\u00e2fat\u0131n s\u00fcrekli olabilmesi i\u00e7in iman eden kimsenin, hayat\u0131n\u0131n her alan\u0131nda, her konu ve durumda Kur’an’\u0131 \u00f6l\u00e7\u00fc edinip Rasulullah (as) gibi Kur’an’\u0131 ahlak edinmesi gerekir.<\/p>\n

Kur\u2019an\u2019dan en k\u00fc\u00e7\u00fck bir sapma, m\u00fck\u00e2fat\u0131n kesilmesine neden olacak, sapan kimse sorumluluk alt\u0131na girecektir. T\u0131pk\u0131 \u0131\u015f\u0131kland\u0131r\u0131lm\u0131\u015f bir yolda giden birinin, o yol \u00fczerinde bulundu\u011fu s\u00fcrece \u0131\u015f\u0131ktan yararlanmas\u0131, yoldan sapmas\u0131 halinde ise karanl\u0131kta kalmas\u0131 gibi.<\/p>\n

Ki\u015fi, ancak hayat\u0131n her alan\u0131nda, t\u00fcm ili\u015fkilerinde, Tevhidi esaslar\u0131 \u00f6ncelemesi durumunda do\u011fru yolda bulunabilir, ancak bu durumda y\u00fcce Allah\u2019\u0131n verece\u011fi m\u00fck\u00e2fattan ve yard\u0131mdan yararlanabilir.<\/p>\n

Hayat\u0131n\u0131n bir b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc vahyi esaslara, di\u011fer b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc hevas\u0131na ya da i\u00e7erisinde ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 siyasal ve toplumsal kurallara g\u00f6re d\u00fczenleyen kimse, dinin bir b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc al\u0131p bir b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc b\u0131rakt\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in hem y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yard\u0131m\u0131ndan mahrum olur hem de d\u00fcnya ve Ahirette hayat\u0131nda rezil olur.<\/p>\n

\u201c\u2026Kitab\u0131n bir k\u0131sm\u0131na inan\u0131p bir k\u0131sm\u0131n\u0131 ink\u00e2r m\u0131 ediyorsunuz; art\u0131k sizden bunu yapan kimsenin cezas\u0131, d\u00fcnya hayat\u0131nda rezil olmaktan ba\u015fka nedir ve K\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde onlar, azab\u0131n en \u015fiddetlisine itilirler. Allah yapt\u0131klar\u0131n\u0131zdan gafil de\u011fildir.\u201d (Bakara, 85)<\/p>\n

Kur’an, insan hayat\u0131n\u0131n t\u00fcm\u00fcn\u00fc d\u00fczenleyen kurallar b\u00fct\u00fcn\u00fcd\u00fcr. Bu nedenle iman eden bir kimse, namaz, oru\u00e7, hac ibadetleri gibi bireysel davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131, her s\u00f6z ve hareketini, ailesine, \u00e7evresine, M\u00fcsl\u00fcman, m\u00fc\u015frik, k\u00e2fir, fas\u0131k ve m\u00fcnaf\u0131klara kar\u015f\u0131 tutumunu, siyasi, ekonomik, ticari, hukuki, sosyal ve toplumsal ya\u015fam\u0131n\u0131, evlenme, miras gibi ailevi hayat\u0131n\u0131n t\u00fcm\u00fcn\u00fc Kur\u2019ani esaslara g\u00f6re d\u00fczenlemelidir.<\/p>\n

4- Ve muhakkak ki sen, b\u00fcy\u00fck bir ahl\u00e2k \u00fczerindesin.<\/p>\n

Ahlak; ki\u015finin ya\u015fant\u0131s\u0131nda ortaya koydu\u011fu davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131n t\u00fcm\u00fcd\u00fcr. Hulk diye de adland\u0131r\u0131lan bu davran\u0131\u015flar, g\u00fczel ve iyi bir \u015fekilde ortaya konuldu\u011funda ki\u015fiyi sayg\u0131n k\u0131lar, y\u00fcceltir, onun b\u00fcy\u00fck bir ahlak \u00fczerinde olmas\u0131n\u0131 sa\u011flar. Davran\u0131\u015flar\u0131n k\u00f6t\u00fc ve \u00e7irkin olmas\u0131 durumunda ise ki\u015fi, sayg\u0131nl\u0131\u011f\u0131n\u0131 yitirerek al\u00e7al\u0131r, k\u00fc\u00e7\u00fcl\u00fcr, toplumda ahlaks\u0131z diye an\u0131l\u0131r.<\/p>\n

\u0130nan\u00e7 de\u011ferlerine uygun bir ya\u015fam ortaya koyanlar, b\u00fcy\u00fck bir ahlak \u00fczerindedirler. Rasulullah (as), Kur\u2019ani esaslara uygun ya\u015fayan canl\u0131 bir Kur’an\u2019d\u0131. Rasulullah (as), s\u00f6zel olarak inzal olan ayetlerin ya\u015fayan pratik y\u00fcz\u00fc idi. Nitekim bir\u00e7ok sahabe Hz. Ai\u015fe (r.anha) Rasulullah (as)\u2019\u0131n ahlak\u0131n\u0131 sorduklar\u0131nda onun verdi\u011fi cevap Rasulullah (as)\u2019\u0131n ahlak\u0131n\u0131n Kur’an oldu\u011funu g\u00f6steriyordu.<\/p>\n

Katade der ki, Hz. Ai\u015fe’ye. Rasulullah (as)\u2019\u0131n ahl\u00e2k\u0131 soruldu\u011funda \u015f\u00f6yle dedi: \u201cOnun ahl\u00e2k\u0131 Kur’an’\u0131n kendisiydi\u201d demi\u015ftir. Sa\u00eed \u0130bn Ebu Ar\u00fbbe de: \u00abMuhakkak ki sen, b\u00fcy\u00fck bir ahl\u00e2k \u00fczerindesin.\u00bb kavli hakk\u0131nda \u015f\u00f6yle der: Bize anlat\u0131ld\u0131\u011f\u0131na g\u00f6re, Hi\u015fam o\u011flu Sa’d Hz. Ai\u015fe (r.anha) Rasulullah (as)\u2019\u0131n ahl\u00e2k\u0131n\u0131 sormu\u015f, o da: \u201cSen Kur’an okumaz m\u0131s\u0131n?\u201d O, \u2018evet\u2019 deyince; \u201c\u0130\u015fte Rasulullah (as)\u2019\u0131n ahl\u00e2k\u0131 Kur’an idi\u201d demi\u015ftir.<\/p>\n

Ebu H\u00fcreyre’den nakledilen bir hadiste Rasulullah (as): \u201cMuhakkak ki ben, yaln\u0131zca ahl\u00e2k\u0131n iyisini tamamlamak i\u00e7in g\u00f6nderildim\u201d buyurmu\u015ftur.<\/p>\n

Rasulullah (as) Kur\u2019an’\u0131n temsilcisi idi ve Kur’an, ona neyi yapmay\u0131 emrettiyse o, onu yapm\u0131\u015f, neyi yasaklad\u0131ysa, onu terk etmi\u015fti. Bu Kur\u2019ani hareket, onun karakteri (seciyesi) haline gelmi\u015fti. Allah’\u0131n yarat\u0131l\u0131\u015ftan ona l\u00fctfetti\u011fi y\u00fcce ahl\u00e2k, hay\u00e2, kerem, \u015fecaat, k\u00f6t\u00fcl\u00fcklerden vazge\u00e7me, hilm ve her t\u00fcrl\u00fc g\u00fczel huy onun tabiat\u0131nda yer etmi\u015f, Kur’an ile iyice per\u00e7inle\u015fmi\u015fti.<\/p>\n

Rasulullah (as)\u2019\u0131n en g\u00fczel \u00f6rnek olmas\u0131, onun ya\u015fayan bir Kur’an olmas\u0131ndand\u0131r. O, Kur’an’\u0131 en g\u00fczel bir \u015fekilde b\u00fct\u00fcn y\u00f6nleri ile ya\u015fam\u0131\u015ft\u0131r. Bu nedenle y\u00fcce Allah (cc), Rasulullah (as)\u2019\u0131n en g\u00fczel \u00f6rnek olarak al\u0131nmas\u0131n\u0131 istemi\u015ftir.<\/p>\n

\u201cAndolsun sizin i\u00e7in Allah\u2019\u0131n Rasul\u00fc\u2019nde, Allah\u2019\u0131 ve ahiret g\u00fcn\u00fcn\u00fc uman ve Allah\u2019\u0131 \u00e7ok hat\u0131rlayan kimseler i\u00e7in g\u00fczel bir \u00f6rnek vard\u0131r.\u201d (Ahzab, 21)<\/p>\n

Kur’an’\u0131, hayatlar\u0131nda ya\u015famak isteyen kimselerin, mutlak anlamda Rasul (as)\u2019\u0131 \u00f6rnek edinmeleri ve onun gibi kendi hayatlar\u0131nda Kur’an’\u0131 ya\u015fad\u0131ktan sonra Tevhidi esaslar\u0131 insanlara duyurmalar\u0131 gerekir. Bu yap\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yard\u0131m\u0131 m\u00fc\u2019minlerle beraber olacak ve art\u0131k \u015firk ve k\u00fcfr\u00fcn hakaret, bask\u0131, sald\u0131r\u0131 ve zul\u00fcmleri hi\u00e7bir \u015fey ifade etmeyecektir.<\/p>\n

5-7- Art\u0131k yak\u0131nda g\u00f6receksin ve onlar da g\u00f6recekler; hanginiz fitnelenmi\u015f. \u015e\u00fcphesiz Rabb\u2019in O\u2019dur ki, kimin yolundan sapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 en iyi bilendir ve hidayette olanlar\u0131 da en iyi bilen O\u2019dur.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), Kur’an’da Hakk\u2019\u0131 ve bat\u0131l\u0131 a\u00e7\u0131klam\u0131\u015f, insanlar\u0131n neyi, nas\u0131l, neye g\u00f6re, ne \u015fekilde yapacaklar\u0131n\u0131, nas\u0131l hareket edeceklerini, do\u011fru ve yanl\u0131\u015f olan\u0131 ortaya koymu\u015f, kimin do\u011fru, kimin yanl\u0131\u015f yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 Kur’an\u2019a g\u00f6re belirleyecek, hesab\u0131n\u0131 soracakt\u0131r.<\/p>\n

\u201cOnlar yar\u0131n, kim yalanc\u0131 \u015f\u0131mar\u0131kt\u0131r bilecekler.\u201d (Kamer, 26)<\/p>\n

\u201cHer \u00fcmmeti diz \u00e7\u00f6km\u00fc\u015f g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn; her \u00fcmmet, kendi Kitab\u0131na \u00e7a\u011f\u0131r\u0131l\u0131r: \u2018Bug\u00fcn yapm\u0131\u015f oldu\u011funuz \u015feylerin kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6receksiniz! \u0130\u015fte Kitab\u0131m\u0131z, size kar\u015f\u0131 Hakk\u0131 a\u00e7\u0131k\u00e7a konu\u015fuyor, muhakkak Biz, yapm\u0131\u015f oldu\u011funuz \u015feylerin n\u00fcshas\u0131n\u0131 al\u0131yorduk.\u201d (Casiye, 28-29)<\/p>\n

Kur\u2019ani h\u00fck\u00fcmleri b\u0131rak\u0131p de\u011fi\u015ftirip kendi arzular\u0131na g\u00f6re hareket edenler, d\u00fcnya ve Ahirette ac\u0131kl\u0131 azaba s\u00fcr\u00fcklenirler. Do\u011fru ve yanl\u0131\u015f\u0131 y\u00fcce Allah (cc) belirler, hayat\u0131n \u00f6l\u00e7\u00fcs\u00fcn\u00fc yaln\u0131zca O koyar ve bunu Kur’an’da a\u00e7\u0131k\u00e7a belirtir. Kur\u2019ani esaslara, Tevhidi ilkelere uygun hareket edenler do\u011fru yoldad\u0131rlar. Bunun d\u0131\u015f\u0131nda yol ve y\u00f6ntem koyanlar, Kur’an d\u0131\u015f\u0131 yol ve y\u00f6nteme tabi olanlar ise, yanl\u0131\u015f \u00fczerinde bulunduklar\u0131 i\u00e7in sap\u0131kl\u0131k ve dalalet i\u00e7erisindedirler.<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz Rabb\u2019in O\u2019dur ki, kimin yolundan sapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 en iyi bilendir ve hidayette olanlar\u0131 da en iyi bilen O\u2019dur.\u201d<\/p>\n

Kimin do\u011fru yolda, kimin de yanl\u0131\u015f \u00fczerinde bulundu\u011fu, Kur’an\u2019a bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda \u00e7ok a\u00e7\u0131k bir \u015fekilde g\u00f6r\u00fclecektir. Kendilerini do\u011fru yolda zannedenler, Kur\u2019ani ger\u00e7eklerle y\u00fczy\u00fcze geldiklerinde, Kur\u2019ani h\u00fck\u00fcmleri kendi yap\u0131p s\u00f6yledikleri ile kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131rd\u0131klar\u0131nda ne kadar do\u011fru \u00fczerinde bulunduklar\u0131n\u0131 g\u00f6receklerdir.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, Kur’an’\u0131 ahlak edinip davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 ona uygun bir \u015fekilde d\u00fczenledikleri s\u00fcrece do\u011fru yolda bulunacaklar, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yard\u0131m\u0131na mazhar olacaklard\u0131r. Do\u011fru yol \u00fczerinde bulunan M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr taraftarlar\u0131na ve onlar\u0131n tabi olduklar\u0131 zorba sistemlere kar\u015f\u0131 tav\u0131rlar\u0131n\u0131n nas\u0131l olaca\u011f\u0131 Kur\u2019an\u2019da apa\u00e7\u0131k bir \u015fekilde belirtilmi\u015ftir.<\/p>\n

\u0130nk\u00e2r edenlere, hi\u00e7bir \u015fekilde itaat edilmez<\/p>\n

8-9- \u00d6yleyse yalanlayanlara itaat etme, ya\u011fc\u0131l\u0131k yapsayd\u0131n ho\u015flan\u0131rlard\u0131, b\u00f6ylece onlar da ya\u011fc\u0131l\u0131k yapacaklar.<\/p>\n

Kur\u2019an, M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7iye davet g\u00f6revini y\u00fcklerken, onun kim ad\u0131na hareket edece\u011fini, davette izleyece\u011fi yolu, daveti ula\u015ft\u0131raca\u011f\u0131 insanlara kar\u015f\u0131 tavr\u0131n\u0131n ne olaca\u011f\u0131n\u0131 da \u00e7ok a\u00e7\u0131k bir \u015fekilde ortaya koymu\u015ftur. M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n g\u00f6rev ve sorumluluklar\u0131, konulan ilahi esaslara \u015farts\u0131z bir \u015fekilde uymakt\u0131r. Hi\u00e7bir \u015fart ve neden M\u00fcsl\u00fcmana, Rabb\u2019i taraf\u0131ndan konulan h\u00fck\u00fcmlerden taviz verdiremez, verdirmemelidir. Aksi halde davet g\u00f6revini yerine getirmedi\u011finden dolay\u0131 y\u00fcce Allah (cc) indinde sorumluluk alt\u0131na girer.<\/p>\n

\u201cEy Rasul, Rabb\u2019inden sana indirilen \u015feyi tebli\u011f et ve \u015fayet (onu) yapmazsan, O’nun Risalet\u2019ini tebli\u011f etmemi\u015f olursun. Allah seni, insanlardan koruyacakt\u0131r, \u015f\u00fcphesiz Allah, k\u00e2firler toplumunu hidayete erdirmez.\u201d (Maide, 67)<\/p>\n

\u201cAllah\u2019\u0131n Risalet\u2019ini tebli\u011f eden kimseler, Allah\u2019tan korkarlar ve ba\u015fka kimseden korkmazlar; hesap g\u00f6r\u00fcc\u00fc olarak Allah yeter.\u201d (Ahzab, 39)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, Tevhidi esaslar\u0131 duyururlarken yaln\u0131zca Kur\u2019ani h\u00fck\u00fcmlerden hareket ederler, hi\u00e7bir \u015fekilde i\u00e7erisinde yasad\u0131klar\u0131 be\u015feri sistemlerin yasalar\u0131ndan hareket etmezler, edemezler, etmeleri de zaten m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar, toplum hayat\u0131na egemen olan ve Kur’an\u2019\u0131n fitne olarak g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc be\u015feri sistemleri ortadan kald\u0131rmak i\u00e7in Rab\u2019leri taraf\u0131ndan g\u00f6revlendirilmi\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cFitne olmay\u0131ncaya ve din tamamen Allah\u2019\u0131n oluncaya kadar onlarla sava\u015f\u0131n! Art\u0131k ger\u00e7ekten son verirlerse, i\u015fte \u015f\u00fcphesiz Allah, yapm\u0131\u015f olduklar\u0131 \u015feyleri g\u00f6rendir.\u201d (Enfal, 39)<\/p>\n

Fitne olan be\u015feri sistemleri, yery\u00fcz\u00fcnden kald\u0131rmay\u0131 gaye edinen M\u00fcsl\u00fcmanlar, be\u015feri sistemlerin temsilcileri ile hi\u00e7bir \u015fekilde ortak bir noktada bulunamazlar, ortak bir konuda anla\u015famazlar ve Tevhidi esaslara z\u0131t olan hi\u00e7bir konuda k\u00fcfr\u00fcn temsilcilerine itaat edemezler.<\/p>\n

\u201c\u00d6yleyse yalanlayanlara itaat etme.\u201d<\/p>\n

K\u00fcfr\u00fcn temsilcilerine, Tevhidi esaslara z\u0131t olan konularda itaat etmek, Haktan y\u00fcz\u00e7evirmektir ki bu, ki\u015finin \u015firke d\u00fc\u015fmesine sebebiyet verir. Bu nedenle y\u00fcce Allah (cc) kullar\u0131n\u0131 bu durumdan sak\u0131nd\u0131rmaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201cEy iman eden kimseler, \u015fayet ink\u00e2r eden kimselere itaat ederseniz, sizi topuklar\u0131n\u0131z \u00fczerinde arkan\u0131za d\u00f6nd\u00fcr\u00fcrler, b\u00f6ylece h\u00fcsrana u\u011frayanlara d\u00f6nersiniz.\u201d (Al-i \u0130mran, 149)<\/p>\n

Bu \u00f6yle bir durumdur ki, k\u00fcfr\u00fcn temsilcilerine de\u011fil itaat etmek, Tevhidi konularda onlara, yumu\u015fak davranmak bile iman eden kimsenin helak olmas\u0131na neden olur.<\/p>\n

\u201cDo\u011frusu neredeyse sana vahyetti\u011fimiz \u015feyden ba\u015fkas\u0131n\u0131 Bize iftira atman i\u00e7in seni, ger\u00e7ekten fitneye d\u00fc\u015f\u00fcreceklerdi ve o zaman seni dost edineceklerdi. \u015eayet ger\u00e7ekten seni sa\u011flamla\u015ft\u0131rmasayd\u0131k, andolsun neredeyse onlara biraz g\u00fcvenecektin, o zaman sana hayat\u0131n iki kat ve \u00f6l\u00fcm\u00fcn iki kat\u0131n\u0131 tatt\u0131r\u0131rd\u0131k, sonra bize kar\u015f\u0131 kendine bir yard\u0131mc\u0131 bulamazd\u0131n.\u201d (\u0130sra, 73-75)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, k\u00fcfre kar\u015f\u0131, \u0130brahim\u2019i bir tav\u0131rla hareket etmeli, tavizsiz bir \u015fekilde Hakk\u0131 ortaya koymal\u0131d\u0131rlar. Hz. \u0130brahim (as), Hakk\u2019\u0131 \u00e7ok net ve a\u00e7\u0131k bir \u015fekilde ortaya koymu\u015f, k\u00fcfre kar\u015f\u0131 tavr\u0131n\u0131 belirlemi\u015f ve ne istedi\u011fini a\u00e7\u0131k\u00e7a s\u00f6ylemi\u015ftir.<\/p>\n

\u201cGer\u00e7ekten sizin i\u00e7in \u0130brahim\u2019de ve onun beraberindeki kimselerde g\u00fczel bir \u00f6rnek vard\u0131r; o zaman kavimlerine dediler ki: \u2018\u015e\u00fcphesiz biz, sizden ve Allah\u2019tan ba\u015fka itaat etti\u011finiz \u015feylerden uza\u011f\u0131z, sizi tan\u0131m\u0131yoruz. O Bir olan Allah\u2019a iman edinceye kadar sizinle bizim aram\u0131zda s\u00fcrekli bir d\u00fc\u015fmanl\u0131k ve nefret ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131r\u2026\u201d (M\u00fcmtehine,4)<\/p>\n

Vahyi esaslar apa\u00e7\u0131k bir \u015fekilde ortada iken, g\u00fcn\u00fcm\u00fczde k\u00fcf\u00fcr sisteminden al\u00e7alarak izin ve icazetle kurduklar\u0131 \u015firk yuvas\u0131 vak\u0131f ve derneklerde zillet ve meskenet i\u00e7erisinde insanlar\u0131 kand\u0131rmaya, Allah yolundan ay\u0131rmaya \u00e7al\u0131\u015fan Samiri soylu bel\u2019amlar, hangi y\u00fczle y\u00fcce Allah\u2019\u0131n huzuruna \u00e7\u0131kacaklar. Elbette ilahi huzura \u00e7\u0131kacaklar, ancak ko\u015ftuklar\u0131 \u015firki nas\u0131l savunacaklar. Oysa y\u00fcce Allah (cc), bu surede ve daha bir\u00e7ok surede k\u00fcfr\u00fcn \u00f6zelliklerini sayarak bunlara kesinlikle itaat edilmemesini emretmi\u015ftir.<\/p>\n

K\u00fcfr\u00fcn temsilcilerinin taviz vermesi<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr sisteminin temsilcileri, kendilerine kar\u015f\u0131 olu\u015fan tepkileri azaltmak, hatta yok etmek i\u00e7in kimi zaman baz\u0131 tavizler verirler. Bu tavizlerin ba\u015f\u0131nda vak\u0131f, dernek ve parti kurulmas\u0131na izin vermeleri gelmektedir. Ancak bu izinler, her isteyene, ki\u015finin iste\u011fine g\u00f6re de\u011fil belli kurallar i\u00e7erisinde verilir.<\/p>\n

Vak\u0131f kurmak isteyen ki\u015fi, \u00f6nce k\u00fcfr\u00fcn mahkemesine m\u00fcracaat edecektir. Mahkeme, vak\u0131f kuracak ki\u015filerin, kuracaklar\u0131 vakf\u0131, \u0130sl\u00e2mi ama\u00e7larla kullanmayacaklar\u0131na, sistemin temel yasalar\u0131na ayk\u0131r\u0131 davranmayacaklar\u0131na dair garanti al\u0131r, bunu vak\u0131f kurmakla ilgili maddelerde belirttikten ve vak\u0131fta yer alacak ki\u015filerin, Tevhidi anlamda M\u00fcsl\u00fcman olmad\u0131klar\u0131na kanaat getirdikten sonra izin verir.<\/p>\n

Vak\u0131fla ilgili bir ba\u015fka bir husus mahkeme, her hangi bir \u015f\u00fcphe duymas\u0131 halinde istedi\u011fi anda vakf\u0131 kapat\u0131r, vakf\u0131n mal ve paralar\u0131n\u0131 din d\u00fc\u015fman\u0131 olan ba\u015fka bir vakfa devredebilir. Vak\u0131f\u00e7\u0131 m\u00fc\u015frikler, \u015fekilden \u015fekle girerek, zaten do\u011fru d\u00fcr\u00fcst olmayan imanlar\u0131ndan taviz \u00fcst\u00fcne tavizler vererek vak\u0131flar\u0131n\u0131n kapat\u0131lmamas\u0131na \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar. K\u00e2firlere taviz vermek, Kur’an\u2019\u0131n h\u00fckm\u00fcne ayk\u0131r\u0131d\u0131r.<\/p>\n

\u201cYa\u011fc\u0131l\u0131k yapsayd\u0131n ho\u015flan\u0131rlard\u0131, b\u00f6ylece onlar da ya\u011fc\u0131l\u0131k yapacaklar.\u201d<\/p>\n

Burada ifade edilen DHN dehene kelimesi, ya\u011fc\u0131l\u0131k, yalakal\u0131k yapmak, \u015firin g\u00f6z\u00fckmek anlam\u0131nad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc ya\u011f ve ya\u011fdanl\u0131k ayn\u0131 k\u00f6kten gelen harflerden meydana gelmektedir. Ed-Duhne=ya\u011f, ya\u011fdanl\u0131k demektir. Vak\u0131f\u00e7\u0131lar\u0131n k\u00fcf\u00fcr sistemine kar\u015f\u0131 tak\u0131nd\u0131klar\u0131 tav\u0131r da tam burada ifade edilen kelimeye uygundur.<\/p>\n

Kur\u2019ani h\u00fck\u00fcmlere kar\u015f\u0131 ki\u015filerin sorumlulu\u011fu her d\u00f6nemde ayn\u0131d\u0131r, ayn\u0131 olmal\u0131d\u0131r. Rasulullah (as) ve arkada\u015flar\u0131n\u0131n, Kur’an\u2019a kar\u015f\u0131 m\u00fckellefiyetleri ile daha sonra gelen nesillerin ve g\u00fcn\u00fcm\u00fcz iman edenlerinin sorumluluk ve m\u00fckellefiyetleri ayn\u0131d\u0131r. Bu, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n adalet s\u0131fat\u0131, kullar\u0131n O\u2019nun indindeki e\u015fit konumlar\u0131 ile S\u00fcnnetullah\u2019ta de\u011fi\u015fmezlik olmaz ilkesi gere\u011fi b\u00f6yledir. Bu nedenle ilahi vahye muhatap olan ilk neslin, i\u00e7erisinde ya\u015fad\u0131klar\u0131 topluma, bu toplumu y\u00f6neten g\u00fc\u00e7 sahiplerine kar\u015f\u0131 tavr\u0131 ne idiyse, g\u00fcn\u00fcm\u00fcz iman edenlerinin de tavr\u0131 ayn\u0131 olmal\u0131d\u0131r.<\/p>\n

10-14- Ve itaat etme; hep yemin edip duran a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k, iftira eden, laf getirip g\u00f6t\u00fcren, hayr\u0131 engelleyen, sald\u0131rgan, g\u00fcnahk\u00e2r, kaba, sonra bununla beraber soysuz, mal ve o\u011fullar s\u00e2hibi oldu diye.<\/p>\n

\u0130lahi h\u00fck\u00fcm, herkese ayn\u0131 sorumlulu\u011fu ve m\u00fckellefiyeti y\u00fckledi\u011fine g\u00f6re, hangi \u00e7a\u011fda ya\u015farsa ya\u015fas\u0131n, iman eden bir kimse, vahye ilk muhatap olanlar gibi hareket etmek zorundad\u0131r. \u0130man edenlerin benzerlikleri, k\u00fcfr\u00fcn de her \u00e7a\u011fda ayn\u0131 oldu\u011fu ger\u00e7e\u011fini ortaya koymaktad\u0131r. \u0130nsanlar, ayn\u0131 mayadan yarat\u0131ld\u0131klar\u0131na g\u00f6re, sergileyecekleri tav\u0131r ve tutumlar, -hangi \u00e7a\u011fda ya\u015farlarsa ya\u015fas\u0131nlar- do\u011fal olarak ayn\u0131 olacakt\u0131r. Nitekim y\u00fcce Allah (cc) bu ger\u00e7e\u011fi a\u00e7\u0131k\u00e7a bildirmektedir.<\/p>\n

\u201cSizin k\u00e2firleriniz, sizden \u00f6ncekilerden daha hay\u0131rl\u0131 m\u0131 (\u00fcst\u00fcn m\u00fc), yoksa kitaplarda sizin i\u00e7in bir beraat m\u0131 var!\u201d (Kamer, 43)<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr, her d\u00f6nemde ayn\u0131 oldu\u011funa g\u00f6re M\u00fcsl\u00fcmanlar da, Rasulullah (as) ve arkada\u015flar\u0131n\u0131n kendi d\u00f6nemlerindeki k\u00e2fir ve m\u00fc\u015friklere kar\u015f\u0131 sergiledikleri tavr\u0131 kendi \u00e7a\u011flar\u0131nda sergilemeli, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehline kar\u015f\u0131 tavizsiz bir tutum tak\u0131narak davet g\u00f6revlerini yapmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

M\u00fc\u015frikler, M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 yollar\u0131ndan d\u00f6nd\u00fcrmek i\u00e7in elbette bir\u00e7ok tavizler verip yumu\u015fak g\u00f6r\u00fcnecekler; ancak M\u00fcsl\u00fcmanlar, Rasulullah (as)\u2019\u0131n \u00f6rnekli\u011fini esas alarak k\u00e2firlerin oyunlar\u0131na gelmemeli, onlara taviz vermemelidirler.<\/p>\n

M\u00fc\u015friklerin, Rasulullah (as)\u2019a bir\u00e7ok cazip tekliflerde bulunmu\u015flard\u0131r. Bu tekliflerine uygun cevap alamayan m\u00fc\u015friklerin, \u201cKendin istedi\u011fin gibi inan ancak bizim putlar\u0131m\u0131za dil uzatma ya da gel bir sene sen bir sene biz y\u00f6netelim\u201d tekliflerine, Rasulullah (as) \u201cG\u00fcne\u015fi sa\u011f elime, ay\u0131 da sol elime verseniz yine de bu yoldan d\u00f6nmem\u201d diyerek reddetmi\u015ftir. Rasulullah (as), m\u00fc\u015friklere nas\u0131l itaat etmediyse, M\u00fcsl\u00fcmanlar da kendi \u00e7a\u011flar\u0131ndaki k\u00fcfr\u00fcn parti, dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk kurumlar\u0131n\u0131 reddetmeli, bu \u015firk yuvalar\u0131na gitmemelidirler. \u00c7\u00fcnk\u00fc k\u00fcfr\u00fcn karakteri ve yap\u0131s\u0131 her d\u00f6nemde ayn\u0131d\u0131r.<\/p>\n

\u201cHep yemin edip duran a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k,\u201d Yemin, bir kimseyi bir \u015feye inand\u0131rmak i\u00e7in s\u00f6ylenen s\u00f6zler ve yap\u0131lan hareketlerdir. Bu, birey baz\u0131nda, s\u00f6zel olarak kimi zaman bir \u015fey \u00fczerine yemin edilerek yap\u0131labildi\u011fi gibi, kimi zaman ki\u015fi, kendisinin her zaman do\u011fru s\u00f6yledi\u011fini, kimseyi kand\u0131rmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, d\u00fcr\u00fcst kimseleri sevdi\u011fini, yalan\u0131 ve yalan s\u00f6yleyenleri sevmedi\u011fini ve benzeri ifadeler kullanarak yapar.<\/p>\n

Hareket olarak yemin etmek ise, ki\u015finin namaz k\u0131lmas\u0131, kar\u015f\u0131s\u0131ndakinin hakk\u0131n\u0131 g\u00f6zetiyor gibi davranmas\u0131, iyi ve d\u00fcr\u00fcst g\u00f6r\u00fcnt\u00fc i\u00e7erisine girmesi \u015feklinde yap\u0131l\u0131r. B\u00fct\u00fcn bu s\u00f6z ve davran\u0131\u015flarla ki\u015fi, kar\u015f\u0131s\u0131ndakini kendisine inand\u0131rma\u011fa \u00e7al\u0131\u015f\u0131r.<\/p>\n

Sistemler baz\u0131nda yemin, radyo ve televizyonlarda din sohbeti program\u0131 yapt\u0131rmak, dini i\u00e7erikli filmler g\u00f6stermek, Kur’an\u2019dan, kendilerine zarar vermeyecek ayetleri se\u00e7erek okutmak, namaz memurlar\u0131, vaiz ve m\u00fcft\u00fcler atamak, okullarda, din dersi ad\u0131 alt\u0131nda \u00e7o\u011fu kez \u0130sl\u00e2m ile uzaktan yak\u0131ndan ilgisi bulunmayan dersler okutmak, imam hatip okullar\u0131, ilahiyat fak\u00fclteleri a\u00e7mak, dernek, vak\u0131f, parti gibi kurumlara izin vermek \u015feklinde yap\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n

Be\u015feri sistemlerin verdikleri tavizler, Kur\u2019ani deyimle o \u201ca\u015fa\u011f\u0131l\u0131k\u201d y\u00fczlerini gizlemek, insanlar\u0131n kendilerine olan tepkilerini azaltmak, kendi k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk d\u00fczenlerini s\u00fcrd\u00fcrmek i\u00e7in yaparlar.<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr sisteminin koruyucular\u0131, b\u00fct\u00fcn bu tavizleri neden verdiklerini, kimi zaman itiraf da ederler. K\u00fcf\u00fcr sisteminin koruyucular\u0131ndan olan, sistemin Cumhurba\u015fkanl\u0131\u011f\u0131n\u0131 da yapan, ateist Celal Bayar, \u201cBen de yazd\u0131m\u201d adl\u0131 kitab\u0131nda \u00f6zetle \u015fu itirafta bulunur.<\/p>\n

Bayar, \u201cCHP (Cahiller Hizip Parti)li kurmaylar\u0131n, ezan\u0131 T\u00fcrk\u00e7e okuttuklar\u0131, imam hatip okullar\u0131n\u0131 ve ilahiyat fak\u00fcltelerini a\u00e7t\u0131klar\u0131 i\u00e7in kendilerine k\u0131zd\u0131klar\u0131n\u0131 ifade ettikten sonra, bunlar\u0131 neden yapt\u0131klar\u0131n\u0131 da belirtiyor. Bayar, bu yapt\u0131klar\u0131 i\u015flerle devrim bah\u00e7esini sulad\u0131klar\u0131n\u0131, \u015fayet bunlar yap\u0131lmasaym\u0131\u015f, \u0130sl\u00e2mi birikimin Atat\u00fcrk devrimlerini yerlebir edece\u011fini s\u00f6yl\u00fcyor ve bunu \u015f\u00f6yle a\u00e7\u0131kl\u0131yor: \u201cBir baraj\u0131n \u00f6n\u00fcne biriken sular, alt kanallar\u0131ndan tahliye edilmezse nas\u0131l ki, bendi y\u0131kacaksa, \u0130sl\u00e2mi birikimin de bu t\u00fcr k\u00fc\u00e7\u00fck i\u015flerle de\u015farj edilmemesi halinde Atat\u00fcrk devrimlerini yerlebir edecektir.\u201d<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, elbette bu a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k sistemin oyunlar\u0131na, tuzaklar\u0131na d\u00fc\u015fmeyeceklerdir. Ancak iman\u0131n hazz\u0131na ula\u015fmam\u0131\u015f, iman\u0131, bir kimlik olarak \u00fczerinde ta\u015f\u0131ma onurunu g\u00f6stermemi\u015f, iman\u0131n\u0131 \u015firkle bula\u015ft\u0131rm\u0131\u015f kimseler, zillet i\u00e7erisinde sistemin tuza\u011f\u0131na d\u00fc\u015ferek saparlar. G\u00fcn\u00fcm\u00fczde vak\u0131f, dernek ve parti gibi \u015firk yuvalar\u0131nda yuvalanan Samiri soylu bel\u2019amlar ve pe\u015flerindeki bilin\u00e7siz y\u0131\u011f\u0131nlar, sistemin oyununa gelerek sapm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

\u201c\u0130ftira eden,\u201d k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehli ki\u015fi ve sistemler, bir taraftan insanlar\u0131 kand\u0131rmak i\u00e7in k\u0131smi tavizler verirlerken di\u011fer taraftan, b\u00fct\u00fcn kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131klar\u0131 ile M\u00fcsl\u00fcmanlara iftira edip karalarlar, onlar\u0131n inan\u00e7lar\u0131na sald\u0131r\u0131rlar. Kendileri, put edindikleri ta\u015ftan ve betondan yap\u0131lan cans\u0131z totemler kar\u015f\u0131s\u0131nda, ilkel toplumlar gibi tap\u0131nmalar\u0131na bakmadan, o ruhsuz ve k\u0131t ak\u0131llar\u0131nca M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 gerici, yobaz, \u00e7a\u011fd\u0131\u015f\u0131 diye karalarlar, \u0130sl\u00e2mi h\u00fck\u00fcmleri, ge\u00e7mi\u015fte kalm\u0131\u015f, g\u00fcn\u00fcm\u00fczde uygulanmas\u0131 m\u00fcmk\u00fcn olmayan, \u00e7\u00f6l yasas\u0131 diye k\u00f6t\u00fclemeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131r.<\/p>\n

\u201cLaf getirip g\u00f6t\u00fcren\u201d \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr ehlinin en belirgin \u00f6zelliklerinden biri de laf ta\u015f\u0131malar\u0131, insanlar\u0131 kamplara ay\u0131rarak onlar\u0131 birbirlerine d\u00fc\u015f\u00fcrmeleridir. Onlar, bu yapt\u0131klar\u0131yla insanlar\u0131 birbirine d\u00fc\u015f\u00fcr\u00fcp kendi sistemlerini s\u00fcrd\u00fcrme gayretindeler. T\u0131pk\u0131 atalar\u0131 Fir\u2019avn\u2019\u0131n \u0130srailo\u011fullar\u0131n\u0131 birbirine d\u00fc\u015f\u00fcr\u00fcp onlar\u0131, kamplara ay\u0131rarak onlar \u00fczerinde saltanat\u0131n\u0131 s\u00fcrd\u00fcrmesi gibi.<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz Fir\u2019avn, yery\u00fcz\u00fcnde ululand\u0131, halk\u0131n\u0131 gruplara ay\u0131rd\u0131; onlardan bir z\u00fcmreyi zay\u0131flat\u0131yor, onlar\u0131n o\u011fullar\u0131n\u0131 kesiyor, kad\u0131nlar\u0131n\u0131 sa\u011f b\u0131rak\u0131yordu, do\u011frusu o, bozgunculardan idi..\u201d (Kasas, 4)<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde Kemalist zorbal\u0131\u011f\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131 \u015fey de atas\u0131 Fir\u2019avn\u2019\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131n neredeyse t\u0131pat\u0131p ayn\u0131s\u0131d\u0131r. \u0130nsanlar\u0131 sa\u011fc\u0131, solcu, milliyet\u00e7i, liberal, \u0130sl\u00e2mc\u0131, K\u00fcrt\u00e7\u00fc partilere ay\u0131rd\u0131\u011f\u0131 yetmiyormu\u015f gibi, onlar\u0131 inan\u00e7 olarak da alevi, S\u00fcnni, K\u00fcrt, T\u00fcrk, sa\u011f, sol, \u015feriat\u00e7\u0131, laik\u00e7i gibi yaftalarla birbirine d\u00fc\u015fman yapm\u0131\u015f, insanlar\u0131n birbirlerini bo\u011fazlay\u0131p \u00f6ld\u00fcrmeleri i\u00e7in ajanlar\u0131n\u0131 hem kiral\u0131k katiller, hem de gruplar\u0131 birbirine d\u00fc\u015f\u00fcrmek i\u00e7in fitne \u00fcretenler olarak g\u00f6revlendirmi\u015ftir. Bunun sonucunda Anadolu\u2019yu i\u015fgalinden bug\u00fcne kadar onbinlerce masum insan\u0131n \u00f6ld\u00fcr\u00fclmesini sa\u011flam\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

\u201cHayr\u0131 engelleyen, sald\u0131rgan, g\u00fcnahk\u00e2r, kaba, sonra bununla beraber soysuz.\u201d<\/p>\n

Hay\u0131r: \u0130sl\u00e2m, iyi ve g\u00fczel i\u015flerin yap\u0131lmas\u0131, iyilik \u015feklinde tan\u0131mlanan hay\u0131r, Kur’an\u2019da a\u011f\u0131rl\u0131kl\u0131 olarak \u0130sl\u00e2m olarak ge\u00e7mektedir. Y\u00fcce Allah (cc),<\/p>\n

\u201cHerkesin o y\u00f6neldi\u011fi bir y\u00f6n\u00fc vard\u0131r, \u00f6yleyse hay\u0131rda yar\u0131\u015f\u0131n; nerede olsan\u0131z, Allah sizi bir araya getirir, \u015f\u00fcphesiz Allah, her \u015feye kadirdir.\u201d (Bakara, 148)<\/p>\n

Ayette belirtilen hay\u0131r, \u00fcmmet ifadesi ve hemen bu ayetten sonra gelen ayetlerde K\u0131blenin Mescidi Haram\u2019a d\u00f6nd\u00fcr\u00fclmesi ile ilgili h\u00fckm\u00fcn gelmesi nedeniyle hayr\u0131n \u0130sl\u00e2m oldu\u011fu anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. Ayetlerde hayr\u0131n, iyili\u011fi emredip k\u00f6t\u00fcl\u00fckten sak\u0131nd\u0131r\u0131lmas\u0131 \u015feklinde verilmesi, hay\u0131rdan maksad\u0131n \u0130sl\u00e2m oldu\u011fu ortaya \u00e7\u0131kmaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201cSizden, bir \u00fcmmet\/topluluk olsun, hayra \u00e7a\u011f\u0131rs\u0131n, iyili\u011fi emretsin ve k\u00f6t\u00fcl\u00fckten men etsin; i\u015fte onlar kurtulu\u015fa erenlerdir.\u201d (Al-i \u0130mran, 104)<\/p>\n

\u201cSiz, insanlar i\u00e7in \u00e7\u0131kar\u0131lm\u0131\u015f hay\u0131rl\u0131 bir \u00fcmmetsiniz, iyili\u011fi emrediyorsunuz, k\u00f6t\u00fcl\u00fckt<\/p>\n

Tarihi s\u00fcre\u00e7te b\u00fct\u00fcn zorba g\u00fc\u00e7ler, insanlar\u0131n birbirlerine iyilik etmesi \u015feklinde anla\u015f\u0131lan hayr\u0131 de\u011fil, Tevhidi esaslar\u0131n insanlara duyurulmas\u0131n\u0131 engellemi\u015fler, Risalet \u00f6nderlerine ve Tevhid erlerine en kaba ve zorba bir \u015fekilde, en a\u011f\u0131r i\u015fkenceleri ve zul\u00fcmleri reva g\u00f6rerek sald\u0131rm\u0131\u015flar, onlar\u0131n, insanlara hayr\u0131 anlatmalar\u0131na engel olmu\u015flard\u0131r.<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde durum, ge\u00e7mi\u015f k\u00e2firlerin durumu ve zulm\u00fc ile t\u0131pat\u0131p ayn\u0131d\u0131r. Hatta onlar\u0131 aratmayacak, onlardan daha fazla bir \u015fekilde \u0130sl\u00e2mi esaslar\u0131n insanlara ula\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131 engellenmektedir. Hem de en seviyesiz propaganda ara\u00e7lar\u0131yla teknolojik imk\u00e2nlarla, ekonomik, askeri b\u00fct\u00fcn g\u00fc\u00e7leri ile sald\u0131rganla\u015farak hayr\u0131 engellemektedirler.<\/p>\n

\u201cMal ve o\u011fullar sahibi olmu\u015f diye.\u201d<\/p>\n

Tevhid eri M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, faili belli olan katilleri vas\u0131tas\u0131yla faili me\u00e7hulle \u015fehit edilmeleri, \u00e7e\u015fitli su\u00e7lama ve karalamalarla, yaln\u0131zca \u201cRabb\u2019imiz Allah\u2019t\u0131r dedikleri i\u00e7in\u201d zindanlara doldurulup i\u015fkence edilmeleri, \u0130sl\u00e2m\u2019\u0131n g\u00f6stergesidir diye ba\u015f\u00f6rt\u00fcn\u00fc yasaklamalar\u0131, kamusal alanda namaz k\u0131l\u0131nmas\u0131n\u0131 engellemeleri, k\u00fcf\u00fcr sisteminin mali ve askeri g\u00fcc\u00fcne dayanarak yapt\u0131\u011f\u0131 sald\u0131rganl\u0131k ve kaba kuvvettir.<\/p>\n

\u201cHep yemin edip duran a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k, iftira eden, laf getirip g\u00f6t\u00fcren, hayr\u0131 engelleyen, sald\u0131rgan, g\u00fcnahk\u00e2r, kaba, sonra bununla beraber soysuz, mal ve o\u011fullar sahibi oldu diye.\u201d<\/p>\n

Bu s\u0131fatlar\u0131 ta\u015f\u0131yan k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk temsilcileri k\u00e2firlere itaat edilmeyece\u011fi gibi, ayn\u0131 zamanda bu k\u00f6t\u00fc s\u0131fatlar, M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n da \u00fczerinde bulunmamal\u0131d\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu s\u0131fatlar, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehlinin vas\u0131flar\u0131d\u0131r ve y\u00fcce Allah\u2019\u0131n ho\u015f g\u00f6rmedi\u011fi s\u0131fatlard\u0131r. Kur’an\u2019da bu k\u00f6t\u00fc s\u0131fatlar\u0131n yerildi\u011fi bir\u00e7ok ayet bulunmaktad\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, olur olmaz yemin etmemeli, hi\u00e7 kimseyi hor g\u00f6r\u00fcp k\u0131namamal\u0131, insanlar\u0131n aras\u0131n\u0131 bozmak i\u00e7in s\u00f6z ta\u015f\u0131mamal\u0131, \u0130sl\u00e2m\u2019\u0131n yay\u0131lmas\u0131n\u0131, Tevhidi esaslar\u0131n duyurulmas\u0131n\u0131 engelleyecek davran\u0131\u015flardan uzak durmal\u0131, sald\u0131rgan, kaba olmamal\u0131, k\u00f6t\u00fcl\u00fck yapmaktan ka\u00e7\u0131nmal\u0131, g\u00fcnah y\u00fcklenecek davran\u0131\u015flar\u0131 yapmamal\u0131, hi\u00e7bir \u015fekilde zorbal\u0131\u011fa tevess\u00fcl etmemelidirler.<\/p>\n

K\u00fcfr\u00fcn, \u0130sl\u00e2m\u2019a kar\u015f\u0131 sald\u0131r\u0131s\u0131 hep ayn\u0131d\u0131r<\/p>\n

15- Ayetlerimiz ona okundu\u011fu zaman dedi ki: \u2018\u00d6ncekilerin yazd\u0131klar\u0131d\u0131r.\u2019<\/p>\n

K\u00fcfr\u00fcn mant\u0131\u011f\u0131 her d\u00f6nemde ayn\u0131d\u0131r, ilahi mesaj\u0131 yetersiz g\u00f6rmek ve kendilerinin daha \u00e7a\u011fda\u015f ve ilerici olduklar\u0131n\u0131 iddia etmek. Vahyin nazil oldu\u011fu d\u00f6nemde, kendilerine Allah\u2019\u0131n ayetleri okunan k\u00e2firler, \u201c\u00d6ncekilerin yazd\u0131klar\u0131d\u0131r\u201d derken, g\u00fcn\u00fcm\u00fcz k\u00e2firleri ayn\u0131 mant\u0131kla \u201cBunlar, 1400 y\u0131l \u00f6nceki kanunlar, \u00e7\u00f6l kanunu\u201d diyerek atalar\u0131n\u0131n yolunda olduklar\u0131n\u0131 ortaya koymu\u015flard\u0131r.<\/p>\n

Kendi yetersizliklerini, yar\u0131n ne olacaklar\u0131n\u0131 bilmeyen aciz k\u00e2firler, insanlar\u0131n yar\u0131nlar\u0131 i\u00e7in yasalar \u00e7\u0131kararak onlar\u0131n geleceklerini ipotek alt\u0131na alm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

\u0130sl\u00e2mc\u0131 gayri M\u00fcslimler, k\u00fcfre kar\u015f\u0131 dilsiz \u015feytand\u0131rlar<\/p>\n

Bunlara kar\u015f\u0131 Hakk\u2019\u0131 ortaya koyarak yetersizliklerini y\u00fczlerine vurmas\u0131 gereken ilmi olarak belli bir bilgiye sahip olan baz\u0131 ki\u015filer, k\u00fcfr\u00fcn kar\u015f\u0131s\u0131nda zillet i\u00e7inde, dilsiz \u015feytan vasf\u0131na b\u00fcr\u00fcnm\u00fc\u015flerdir.<\/p>\n

Di\u011fer taraftan sermaye sahibi m\u00fc\u015friklerin, mal ve sermayelerini Allah yolunda harcay\u0131p \u0130sl\u00e2mi esaslar\u0131n yay\u0131lmas\u0131na destek verecekleri yerde bunu yapmayarak Karunla\u015fm\u0131\u015flar, k\u00fcf\u00fcr rejimini, verdikleri vergi ve di\u011fer \u00f6deneklerle beslemi\u015flerdir.<\/p>\n

Hakk\u2019\u0131 ortaya koyup be\u015feri sistemlerin yetersizli\u011fini s\u00f6yleyen kimse olmay\u0131nca k\u00e2firler, kendilerini \u00fcst\u00fcn g\u00f6r\u00fcp pervas\u0131zca \u0130sl\u00e2mi de\u011ferlere kar\u015f\u0131 hakaretlerini s\u00fcrd\u00fcrmekte, iyice azg\u0131nla\u015farak, sald\u0131r\u0131lar\u0131n\u0131 s\u0131kla\u015ft\u0131rarak s\u00fcrd\u00fcrmektedirler.<\/p>\n

Allah ve Rasul\u00fc\u2019n\u00fcn d\u00fc\u015fman\u0131 olan k\u00fcf\u00fcr cephesi, \u0130sl\u00e2m\u2019a kar\u015f\u0131 olan kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131\u011f\u0131n\u0131 elindeki sermaye ve emniyet g\u00fcc\u00fcn\u00fc kullanarak ortaya koymaktad\u0131r. Bunu, kimi zaman emniyet g\u00fcc\u00fcn\u00fc kullanarak bask\u0131 ve zorbal\u0131kla yaparken, kimi zaman da sermaye g\u00fcc\u00fcn\u00fc kullanarak insanlar\u0131 a\u00e7l\u0131k korkusuyla sindirmektedir.<\/p>\n

Kur\u2019ani ger\u00e7ekler net bir \u015fekilde insanlara duyurulmaya ba\u015fland\u0131k\u00e7a k\u00fcfr\u00fcn ve onun temsilcileri ile zillet i\u00e7erisindeki m\u00fc\u015friklerin bu sald\u0131r\u0131lar\u0131 duracak, M\u00fcsl\u00fcmanlar, Kur’an do\u011frultusunda hareket ettik\u00e7e ta\u011futi sistemin ve destek\u00e7ilerinin sonu gelecektir in\u015faAllah. \u0130\u015fte o zaman k\u00fcfr\u00fcn beli k\u0131r\u0131lacak, fitne olan sistemleri yery\u00fcz\u00fcnden kalkacak, k\u00e2firlerin burunlar\u0131 yerlere s\u00fcrt\u00fclecektir.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc) m\u00fclk\u00fcn\u00fc, \u00fc\u00e7be\u015f \u00e7apulcuya bozdurmayacakt\u0131r<\/p>\n

16- Yak\u0131nda onun hortumunun \u00fczerini damgalayaca\u011f\u0131z.<\/p>\n

Tarihi s\u00fcre\u00e7te hi\u00e7bir zorbal\u0131k, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk kar\u015f\u0131l\u0131ks\u0131z kalmam\u0131\u015f, zorbal\u0131\u011f\u0131 i\u015f edinen k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk cephesi ile onlara destek veren, onlar\u0131n zulm\u00fcne sessiz kalan \u0130sl\u00e2mc\u0131 m\u00fc\u015frikler, her d\u00f6nemde d\u00fcnya hayat\u0131nda al\u00e7alt\u0131larak rezil edilmi\u015flerdir. T\u0131pk\u0131 Cumartesi g\u00fcn\u00fc yasaklar\u0131n\u0131 \u00e7i\u011fneyenler ile onlara kar\u015f\u0131 sessiz kalanlar\u0131n al\u00e7alt\u0131larak rezil edilmeleri gibi.<\/p>\n

\u201cOnlara, o deniz (k\u0131y\u0131s\u0131na) yerle\u015fmi\u015f bulunan kenti sor, o zaman Cumartesi haddi a\u015f\u0131yorlard\u0131; \u015fer\u2019an (tatil olan) Cumartesi g\u00fcn\u00fc bal\u0131klar, onlara gelirdi, Cumartesi d\u0131\u015f\u0131ndaki g\u00fcnde onlara gelmezlerdi; i\u015fte, fas\u0131k olduklar\u0131ndan dolay\u0131 onlar\u0131 b\u00f6yle imtihan ediyorduk.<\/p>\n

O zaman onlardan bir topluluk dedi ki: \u2018Allah\u2019\u0131n kendilerini helak edece\u011fi yahut \u015fiddetli bir azapla kendilerine azap edece\u011fi bir topluma ni\u00e7in \u00f6\u011f\u00fctler veriyorsunuz?\u2019 dediler ki: \u2018Rabb\u2019inize bir mazeret olmas\u0131 i\u00e7in ve ta ki korunsunlar.\u2019<\/p>\n

Ne zamanki o hat\u0131rlat\u0131lan \u015feyi unuttular, k\u00f6t\u00fcl\u00fckten men eden kimseleri kurtard\u0131k ve zulmeden kimseleri de -fas\u0131k olmalar\u0131 nedeniyle- \u015fiddetli bir azapla cezaland\u0131rd\u0131k. Ne zamanki, ondan nehyedildikleri \u015feye isyan ettiler, onlara dedik ki: \u2018A\u015fa\u011f\u0131l\u0131k maymunlar olun!\u201d (A\u2019raf, 163-166)<\/p>\n

Bu S\u00fcnnetullah\u2019t\u0131r, ayn\u0131 \u015fartlar olu\u015ftu\u011funda ayn\u0131 son, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehli ile onlar\u0131n destek\u00e7ilerini bulacakt\u0131r. Ge\u00e7mi\u015fte Cumartesi g\u00fcn\u00fc yasaklar\u0131n\u0131 \u00e7i\u011fneyenlere kar\u015f\u0131 sessiz kal\u0131p davet\u00e7i M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 susturmaya, davetlerinden d\u00f6nd\u00fcrmeye \u00e7al\u0131\u015fan \u0130sl\u00e2mc\u0131lar, engellemedikleri o ki\u015filerle birlikte nas\u0131l a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k maymunlar oldularsa, g\u00fcn\u00fcm\u00fcz \u0130sl\u00e2mc\u0131 m\u00fc\u015frikleri de parti, dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk yuvalar\u0131 ile kanatlar\u0131 alt\u0131na girdikleri ta\u011futi zorbal\u0131kla ayn\u0131 ak\u0131bete u\u011frayacaklar, al\u00e7alt\u0131larak rezil edileceklerdir in\u015faAllah.<\/p>\n

Zorbal\u0131\u011f\u0131 ya\u015fam tarz\u0131 olarak benimseyen k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehlinin tarihi s\u00fcre\u00e7te, d\u00fcnya hayat\u0131nda burunlar\u0131 yere s\u00fcrd\u00fcr\u00fclerek helak edilmeleri iki \u015fekilde vuku bulmu\u015ftur. Birincisi, bizzat y\u00fcce Allah (cc) taraf\u0131ndan \u00e7e\u015fitli \u015fekillerde, ikincisi ise, Tevhidi esaslar\u0131 ilke edinen M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n eliyle yap\u0131lan sava\u015flar neticesinde helak edilmi\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cKim, Allah\u2019\u0131, Rasul\u00fc\u2019n\u00fc ve iman eden kimseleri dost edinirse, i\u015fte ger\u00e7ekten Allah\u2019\u0131n taraftar\u0131 onlard\u0131r, (onlar) galip geleceklerdir.\u201d (Maide, 56)<\/p>\n

\u201cAncak iman edip salih amel i\u015fleyen kimseler, Allah\u2019\u0131 \u00e7ok\u00e7a hat\u0131rlayanlar ve zulmedildikten sonra galip gelenler; zulmeden kimseler, yak\u0131nda<\/p>\n

\u201c\u0130nk\u00e2r eden kimselere de ki: \u2018Yenileceksiniz ve cehenneme s\u00fcr\u00fcleceksiniz, oras\u0131 ne k\u00f6t\u00fc bir istirahat yeridir!\u201d (Al-i \u0130mran, 12)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, k\u00fcfre kar\u015f\u0131 \u00fcst\u00fcn gelmeleri ve yery\u00fcz\u00fcnden fitne kalk\u0131p dinin yaln\u0131zca Allah\u2019\u0131n olmas\u0131na sebep olabilmeleri i\u00e7in \u00f6ncelikle birey baz\u0131nda iman edilen esaslar\u0131 ya\u015fam tarz\u0131 haline getirmeleri, daha sonra da bu iman edilen esaslar do\u011frultusunda cemaatle\u015fmeleri gerekmektedir. \u0130\u015fte o zaman y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yard\u0131m\u0131 ile \u015firk ve k\u00fcfr\u00fcn temsilcileri, korumaya \u00e7al\u0131\u015ft\u0131klar\u0131 zorba ta\u011futi be\u015feri sistemleri ile yerle bir olacaklard\u0131r.<\/p>\n

Zenginler, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 gasp eden zalimlerdir<\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 gasp ederek, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 vermeyerek zenginle\u015fen kimseler, tarihi s\u00fcre\u00e7te hep var olagelmi\u015ftir. Kur\u2019an, ihtiya\u00e7 sahiplerinin haklar\u0131n\u0131 vermeyen mal ve sermaye sahiplerini uyarmakta ve nimeti ink\u00e2r eden k\u00e2firler olduklar\u0131n\u0131 bildirmektedir.<\/p>\n

\u201cAllah, r\u0131z\u0131kta kiminizi kiminizden \u00fcst\u00fcn k\u0131ld\u0131, ancak \u00fcst\u00fcn k\u0131l\u0131nan kimseler, kendi r\u0131z\u0131klar\u0131n\u0131, ellerinin hakimiyeti alt\u0131nda olanlara vermiyorlar ki b\u00f6ylece onlar, onda (r\u0131z\u0131kta) e\u015fit olsunlar, Allah\u2019\u0131n nimetini mi bilerek ink\u00e2r ediyorlar!\u201d (Nahl, 71)<\/p>\n

Kur\u2019an\u2019da Tevhid \u015firk, Hak bat\u0131l m\u00fccadelesi, Kur’an b\u00fct\u00fcnl\u00fc\u011f\u00fc i\u00e7erisinde iman edenlerle m\u00fc\u015frikler aras\u0131nda cereyan etmektedir. Tevhid ve Hak taraftarlar\u0131 genel itibar\u0131 ile mazlumlar ve ezilenler iken, \u015firk ve bat\u0131l taraftarlar\u0131 da genel olarak varl\u0131k sahipleri olan egemen g\u00fc\u00e7lerdir. Bu nedenle Risalet tarihindeki Tevhid \u015firk m\u00fccadelesi, bir yerde ezilen, s\u00f6m\u00fcr\u00fclen, zay\u0131f b\u0131rak\u0131larak haklar\u0131 ellerinden al\u0131nan mazlumlarla onlara zulmeden m\u00fcstekbirlerin m\u00fccadelesi \u015feklinde tezah\u00fcr etmektedir.<\/p>\n

Mazlumlarla m\u00fcstekbirlerin kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya gelmelerinin temel nedeni, kendilerini \u00fcst\u00fcn g\u00f6ren, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 gasp eden ve \u015firki ya\u015fam tarz\u0131 olarak kabul edenlere kar\u015f\u0131 mazlumlar\u0131n Tevhidi esaslar\u0131 savunmalar\u0131d\u0131r.<\/p>\n

Kur’an, Tevhidi esaslar\u0131n insanlara ula\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131n\u0131 temel ilke olarak al\u0131r, insanlar\u0131n, Allah\u2019tan ba\u015fka ilah edindikleri hevalar\u0131n\u0131, ba\u015fka kimselerin istek, arzu ve kanunlar\u0131n\u0131 terk edip yaln\u0131zca y\u00fcce Allah\u2019\u0131 tek ilah olarak kabul etmelerini ister. Y\u00fcce Allah\u2019\u0131 tek ilah edinmenin tek yolu da, O\u2019ndan gelen h\u00fck\u00fcmleri, hi\u00e7bir s\u0131k\u0131nt\u0131 duymadan kabul edip hayat\u0131n t\u00fcm alanlar\u0131nda uygulamakt\u0131r.<\/p>\n

Bu surede yoksullar\u0131n, haklar\u0131n\u0131 elde edebilme imk\u00e2n\u0131 bulamad\u0131klar\u0131 durumlarda, onlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 gasp eden Bah\u00e7e sahibi zalimlerin kar\u015f\u0131s\u0131nda yoksullar de\u011fil bizzat y\u00fcce Allah\u2019\u0131n kendisi vard\u0131r.<\/p>\n

17- Do\u011frusu Biz, onlara bela verdik, Bah\u00e7e sahiplerine bela verdi\u011fimiz gibi; o zaman sabah onu mutlaka dev\u015fireceklerine yemin etmi\u015flerdi.<\/p>\n

Vahye ayk\u0131r\u0131 her hareket cezaland\u0131r\u0131l\u0131r<\/p>\n

Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n kendilerine verdi\u011fi mal\u0131, yine O\u2019nun belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde kullanmayarak kendilerine verilen nimete nank\u00f6rl\u00fck edip Rab\u2019lerine isyan eden Bah\u00e7e sahipleri, d\u00fcnya hayat\u0131nda mallar\u0131 ellerinden al\u0131narak rezil edilmi\u015f, k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde \u015fiddetli bir azaba u\u011frayacaklar\u0131 bildirilmi\u015ftir.<\/p>\n

Rab\u2019lerinin emrini umursamayan Bah\u00e7e sahipleri, mal \u00fczerinde kesin tasarruf sahibi olduklar\u0131n\u0131 zannederek yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 da \u00e7alarak istedikleri gibi hareket ediyorlard\u0131.<\/p>\n

Mal ve sermaye sahiplerinin, mal \u00fczerindeki bu pervas\u0131zca tavr\u0131, belli bir ilmi birikime sahip olan baz\u0131 kimselerde de mevcuttur. Y\u00fcce Allah (cc), insanlar\u0131n Tevhidi esaslara davet edilerek k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk karanl\u0131klar\u0131ndan kurtar\u0131lmalar\u0131, \u0130sl\u00e2m\u2019\u0131n ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131na ula\u015ft\u0131r\u0131lmalar\u0131 i\u00e7in ilahi mesaj\u0131n\u0131 g\u00f6ndermi\u015ftir.<\/p>\n

\u0130lahi mesaj\u0131 \u00f6\u011frenen baz\u0131 kimseler, Rab\u2019lerinin bildirdi\u011fi esaslar do\u011frultusunda Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koymak yerine k\u00fcfr\u00fcn belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde hareket ederek Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulam\u0131\u015flar, ilahi ger\u00e7ekleri gizleyerek k\u00fcfr\u00fcn yasalar\u0131na uyarak hareket etmi\u015flerdir. Onlar, b\u00f6ylece mal sahipleri gibi kendi rahatlar\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnm\u00fc\u015fler, ba\u015flar\u0131na bir s\u0131k\u0131nt\u0131 gelir endi\u015fesinden hareket ederek vahyin belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde ilahi mesaj\u0131, ortaya koymam\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

Mal sahipleri, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 vererek mallar\u0131nda istisna etmedikleri gibi, ilahi mesaj\u0131 kendi \u00e7\u0131karlar\u0131 i\u00e7in kullanan baz\u0131 ilim sahipleri de kendilerinde bulunan ilmin istisnas\u0131 olan davet g\u00f6revlerini, vahyin belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde ortaya koymam\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

18- \u0130stisna da yapm\u0131yorlard\u0131.<\/p>\n

Ayr\u0131 tutulan \u015fey, bir \u015feyi ay\u0131rmak, kural d\u0131\u015f\u0131 anlamlar\u0131nda kullan\u0131lan istisna, bu ayette, mal sahiplerinin mallar\u0131n\u0131 toplamaya karar verirlerken, ihtiya\u00e7 sahiplerini devre d\u0131\u015f\u0131 b\u0131rak\u0131p onlara ay\u0131rmalar\u0131 gereken hakk\u0131 vermemelerine istinaden kullan\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Maldan istisna etmek, ihtiya\u00e7 sahiplerinin hakk\u0131n\u0131 ay\u0131rmak ve onlara ula\u015ft\u0131rmakt\u0131r.<\/p>\n

Doyumsuzluk, yaln\u0131zca kendini d\u00fc\u015f\u00fcnme bencilli\u011fi, insan\u0131n duygular\u0131n\u0131 esir al\u0131rsa insan, t\u0131pk\u0131 burada konu edilen mal sahiplerinde oldu\u011fu gibi her t\u00fcrl\u00fc gayr\u0131 me\u015fru fiili kendisi i\u00e7in me\u015fru g\u00f6rmeye ba\u015flar.<\/p>\n

Samiri soylu bel\u2019amlar, t\u0131pk\u0131 mal ve sermaye sahipleri gibi ink\u00e2rc\u0131 nank\u00f6rlerdir<\/p>\n

Kendileri i\u00e7in her \u015feyi me\u015fru g\u00f6renler, bu duygular\u0131n\u0131 tatmin etmek i\u00e7in y\u00fcce Allah\u2019\u0131n inzal etti\u011fi vahyi esaslar\u0131 bile \u00e7arp\u0131tarak de\u011fi\u015ftirmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar. Bu \u00e7arp\u0131tma i\u015fini g\u00fcn\u00fcm\u00fczde Samiri soylu bel\u2019amlar yapmaktad\u0131r. Onlar, sahip olduklar\u0131 bilgiyi, kendilerini y\u00fcceltmek, insanlar \u00fczerinden \u00fcst\u00fcnl\u00fck sa\u011flamak i\u00e7in kullan\u0131yorlar.<\/p>\n

Edindikleri ilmi ger\u00e7ekleri, vahyi esaslar\u0131n belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde ortaya koyma cesaretini g\u00f6stermeyen, kendi enelerini tatmine y\u00f6nelik kullanan g\u00fcn\u00fcm\u00fcz bel\u2019amlar\u0131, Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulayarak ger\u00e7ekleri gizlemektedirler. \u0130nsanlara vermeleri gereken bilgiyi, onlara verip onlar\u0131 ayd\u0131nlatmak yerine, \u00e7e\u015fitli endi\u015felerle insanlara ula\u015ft\u0131rm\u0131yorlar.<\/p>\n

\u0130nsana verilen mal, sermaye ve bilgi gibi nimetler, ki\u015fiye has de\u011fildir. Mal ve sermaye ki\u015fiye verilirken onda yoksullar\u0131n da hakk\u0131 bulundu\u011fu, hak sahiplerine haklar\u0131n\u0131n verilmesi gerekti\u011fi mal\u0131 veren y\u00fcce Allah (cc) taraf\u0131ndan bildirilmi\u015ftir.<\/p>\n

\u201cOnlar\u0131n mallar\u0131nda d\u00fc\u015fk\u00fcn ve yoksul i\u00e7in bir hak vard\u0131.\u201d (Zariyat, 19)<\/p>\n

\u201cO kimseler ki, onlar\u0131n mallar\u0131nda bilinen bir hak vard\u0131r; d\u00fc\u015fk\u00fcn ve yoksul i\u00e7in.\u201d (Mearic, 24-25)<\/p>\n

Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n bildirdi\u011fi esaslara g\u00f6re verilen ilim, mal ve sermayenin t\u00fcm\u00fc, verildi\u011fi ki\u015fiye ait de\u011fildir. ilim ehli ve sermaye sahipleri, ellerindeki sermayeyi Rab\u2019lerinin kendilerine bildirdi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcye uygun bir \u015fekilde hak sahiplerine vermekle m\u00fckelleftirler. Bu esasa g\u00f6re hareket etmemek, istisna etmemek, haddi a\u015fmak, y\u00fcce Allah\u2019a isyan etmektir.<\/p>\n

Belli bir bilgiye sahip olan baz\u0131 kimseler, t\u0131pk\u0131 mal ve sermaye sahipleri gibi kendilerine bilgi ve serveti verenin onu geri alaca\u011f\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnmezler. Bu nedenle edindikleri bilgi ile Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koyup insanlar\u0131 ayd\u0131nlatmazlar, zul\u00fcm sisteminin zulm\u00fcne kar\u015f\u0131 durmazlar, bu bilgiyi kendi enelerini tatmin i\u00e7in kullan\u0131rlar. Onlar, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n verdi\u011fi ilmi, t\u0131pk\u0131 Bah\u00e7e sahiplerinde oldu\u011fu gibi, kendilerinden ans\u0131z\u0131n alabilece\u011fini unutuyorlar.<\/p>\n

19-20- Fakat Rabb\u2019inden bir tufan, onu sard\u0131 ve onlar uyurlard\u0131; derken sabahleyin budanm\u0131\u015f gibi (oldu.)<\/p>\n

Mal, sermaye ve bilgi ile \u00f6v\u00fcnmek \u015firktir<\/p>\n

Sermaye, mal ve bilgi, kendileriyle \u00f6v\u00fcn\u00fclecek, onlarla b\u00f6b\u00fcrlenilecek, insanlar\u0131 hakir g\u00f6r\u00fcp onlar \u00fczerinde \u00fcst\u00fcnl\u00fck g\u00f6sterisi yapacak birer ara\u00e7 de\u011fildir. Bunlar, ki\u015finin enaniyetini tatmin etmeye ba\u015flad\u0131\u011f\u0131 andan itibaren ki\u015fiye, d\u00fcnya ve ahirette felaket, ac\u0131kl\u0131 bir azap getirmeye ba\u015flayacakt\u0131r.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n verdi\u011fi mal\u0131, kendisinin kazand\u0131\u011f\u0131n\u0131 iddia edip b\u00f6b\u00fcrlenen Karun\u2019un, mal ve serveti ile beraber yerin dibine nas\u0131l ge\u00e7irildi\u011fine Alak suresinde de\u011finilmi\u015fti. Bir ba\u015fka \u00f6rnek de mal ve bah\u00e7eleriyle b\u00f6b\u00fcrlenip Rabb\u2019ine \u015f\u00fckretmeyi unutan ki\u015finin, mallar\u0131n\u0131n nas\u0131l yok edildi\u011fi \u00f6rne\u011fidir.<\/p>\n

\u201cOnlara \u015fu iki adam\u0131 misal olarak anlat, ikisinden birine iki \u00fcz\u00fcm ba\u011f\u0131 vermi\u015f, onlar\u0131n etraf\u0131n\u0131 hurmalarla \u00e7evirmi\u015f, ortalar\u0131nda da ekin bitirmi\u015ftik. Her iki ba\u011f yemi\u015flerini vermi\u015f, ondan hi\u00e7bir \u015fey eksik etmemi\u015f, aralar\u0131ndan bir de \u0131rmak ak\u0131tm\u0131\u015ft\u0131k; onun \u00e7ok\u00e7a geliri vard\u0131. Bu nedenle arkada\u015f\u0131yla konu\u015furken ona dedi ki; \u2018Ben malca senden fazlay\u0131m ve adamca da g\u00fc\u00e7l\u00fcy\u00fcm.<\/p>\n

Ba\u011f\u0131na girdi ve o, kendisine zulmetti; dedi ki: \u2018Bunun ebediyen yok olaca\u011f\u0131n\u0131 ger\u00e7ekten zannetmiyorum ve Saatin\/K\u0131yametin vuku bulaca\u011f\u0131n\u0131 da zannetmiyorum, \u015fayet Rabb\u2019ime d\u00f6nd\u00fcr\u00fclsem, elbette ondan daha hay\u0131rl\u0131s\u0131yla de\u011fi\u015ftirilmi\u015f olan\u0131n\u0131 bulurum.<\/p>\n

Ve onun \u00fcr\u00fcn\u00fc ku\u015fat\u0131ld\u0131, sabahleyin ona harcad\u0131\u011f\u0131 \u015feyler i\u00e7in elbisesinin kenarlar\u0131n\u0131 buru\u015fturdu ve o (bah\u00e7esi) \u00e7ardaklar\u0131 \u00fczerine y\u0131k\u0131lm\u0131\u015ft\u0131: \u2018Ah, ke\u015fke ben, Rabb\u2019ime kimseyi ortak ko\u015fmasayd\u0131m,\u2019 diyordu. Allah\u2019tan ba\u015fka ona yard\u0131m eden bir toplulu\u011fu da olmad\u0131 ve kendisine de yard\u0131m edici olmad\u0131.\u201d (Kehf, 32-36, 42-43)<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc) mal\u0131, sermayeyi ve bilgiyi insana emanet olarak vermi\u015f, bunun nas\u0131l, nerede, ne \u015fekilde kullan\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 da bildirmi\u015ftir. Mal, sermaye ve bilgiyi y\u00fcce Allah\u2019\u0131n bildirdi\u011fi kurallar do\u011frultusunda kullanmayanlar, hem Rab\u2019lerine \u015f\u00fckretmeyerek nank\u00f6rl\u00fck yapm\u0131\u015flar, hem de O\u2019na \u015firk ko\u015fmu\u015flard\u0131r.<\/p>\n

\u0130nsan, verilen nimetlerin hesaps\u0131z verilmedi\u011fini, belli bir prosed\u00fcre g\u00f6re kullan\u0131lmas\u0131 gerekti\u011fini bilmelidir. Nimeti veren, bu nimetin kullan\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 da belirtmi\u015ftir, ki\u015fiye d\u00fc\u015fen g\u00f6rev, kendisine verilen bu nimeti belirtilen yerlere ula\u015ft\u0131rmas\u0131d\u0131r.<\/p>\n

\u0130man noktas\u0131nda zafiyet i\u00e7erisinde bulunanlar, kendilerine verilen nimetlerle imtihan edildiklerini unutarak \u015f\u0131marm\u0131\u015flar, kendilerini yeterli g\u00f6r\u00fcp haddi a\u015farak tu\u011fyan etmi\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cBilin ki, ger\u00e7ekten mallar\u0131n\u0131z ve evlatlar\u0131n\u0131z bir imtihand\u0131r, \u015f\u00fcphesiz Allah, b\u00fcy\u00fck m\u00fck\u00e2fat, O\u2019nun yan\u0131ndad\u0131r.\u201d (Enfal, 28)<\/p>\n

Mal, sermaye ve bilgi sahibi olmak, ki\u015fiyi y\u00fcce Allah\u2019a yakla\u015ft\u0131rmas\u0131 gerekirken, bunlar\u0131 ara\u00e7 olmaktan \u00e7\u0131kar\u0131p ama\u00e7 haline getirmek, ki\u015finin kibir, gurur ve azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131n\u0131 art\u0131r\u0131r, Rabb\u2019ine isyana s\u00fcr\u00fckler. Bu nedenle y\u00fcce Allah (cc) M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 bu konuda uyarmaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201cEy iman eden kimseler, mallar\u0131n\u0131z ve \u00e7ocuklar\u0131n\u0131z, Allah\u2019\u0131n zikrinden uzakla\u015ft\u0131rmas\u0131n, kim bunu yaparsa i\u015fte onlar, h\u00fcsrana u\u011frayanlar\u0131n kendileridir.\u201d (M\u00fcnafikun, 9)<\/p>\n

Mal, sermaye ve bilgi, toplumsal kayna\u015fmay\u0131 sa\u011flayan birer ara\u00e7t\u0131r<\/p>\n

Mal, sermaye ve bilginin kimi insanlara verilmesi, toplumsal kayna\u015fman\u0131n sa\u011flanmas\u0131, topluma huzur ve mutlulu\u011fun ikame edilmesi, sevgi ve sayg\u0131n\u0131n sa\u011flanmas\u0131 i\u00e7indir. Bunun yap\u0131lmas\u0131 halinde ki\u015fi, d\u00fcnya hayat\u0131nda sayg\u0131nl\u0131k kazan\u0131r ve Rabb\u2019inin r\u0131zas\u0131na ula\u015f\u0131r.<\/p>\n

\u201cBak, nas\u0131l onlar\u0131n kimini kiminden \u00fcst\u00fcn yapt\u0131k, elbette ahiret, dereceler bak\u0131m\u0131ndan daha b\u00fcy\u00fckt\u00fcr ve \u00fcst\u00fcnl\u00fck bak\u0131m\u0131ndan da daha b\u00fcy\u00fckt\u00fcr.\u201d (\u0130sra, 21)<\/p>\n

\u201cOnlar m\u0131 Rabb\u2019inin rahmetini taksim ediyorlar! D\u00fcnya hayat\u0131nda ge\u00e7imliklerini aralar\u0131nda biz taksim ettik ve onlardan kimini, kimine derecelerle \u00fcst\u00fcn k\u0131ld\u0131k ki, biri di\u011ferini \u00e7al\u0131\u015ft\u0131rs\u0131n. Rabb\u2019inin rahmeti onlar\u0131n toplad\u0131klar\u0131 \u015feylerden daha hay\u0131rl\u0131d\u0131r.\u201d (Zuhruf, 32)<\/p>\n

Ak\u0131ll\u0131 kimse, s\u00fcrekli ve daha hay\u0131rl\u0131 olan\u0131, ge\u00e7ici ve basit olana tercih eder, daha iyi olan\u0131 kazanmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131r. B\u00f6ylece daha az de\u011ferli olan mal ve sermayesini Allah yolunda harcayan, kendisindeki bilgi ile insanlar\u0131 Rab\u2019lerinin yoluna davet ederek daha de\u011ferli olan Rabb\u2019inin raz\u0131s\u0131n\u0131 kazanmak i\u00e7in \u00e7al\u0131\u015fan kimse, k\u00e2rl\u0131 bir i\u015f yapm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

Verilen de\u011fersiz d\u00fcnyevi mallar\u0131n pe\u015finden ko\u015farak bu nimetleri, hak sahiplerine e\u015fit bir \u015fekilde vermemek, verilen nimetleri ink\u00e2r etmektir.<\/p>\n

\u201cAllah, r\u0131z\u0131kta kiminizi kiminizden \u00fcst\u00fcn k\u0131ld\u0131, ancak \u00fcst\u00fcn k\u0131l\u0131nan kimseler, kendi r\u0131z\u0131klar\u0131n\u0131, ellerinin hakimiyeti alt\u0131nda olanlara vermiyorlar ki b\u00f6ylece onlar, onda (r\u0131z\u0131kta) e\u015fit olsunlar, Allah\u2019\u0131n nimetini mi bilerek ink\u00e2r ediyorlar!\u201d (Nahl, 71)<\/p>\n

Verilen nimetleri kendilerinin san\u0131p hak sahiplerine haklar\u0131n\u0131 vermeyen, bu nimetlere nank\u00f6rl\u00fck ederek nimeti vereni ink\u00e2r etmi\u015ftir. Y\u00fcce Allah (cc), verdi\u011fi nimetleri, belirlenen \u00f6l\u00e7\u00fclere uygun harcamayanlar\u0131n mallar\u0131n\u0131, t\u0131pk\u0131 Karun\u2019da oldu\u011fu gibi, ellerinden alarak onlar\u0131, d\u00fcnyada al\u00e7alt\u0131p rezil etmekte, ahirette de azab\u0131n en \u015fiddetlisine sokmaktad\u0131r.<\/p>\n

Egemen g\u00fc\u00e7ler, \u00e7\u0131kar birliktelikleri olu\u015fturarak mazlumlar\u0131 ezerler<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde birbirlerine d\u00fc\u015fman g\u00f6r\u00fcnen ABD, Rusya, \u00c7in, \u0130ngiltere ve Fransa, birbirlerini sevmeseler, birbirleriyle rekabet etseler de \u00e7\u0131karlar\u0131 s\u00f6zkonusu oldu\u011funda \u00e7\u0131karlar\u0131 gere\u011fi birle\u015firler, kurumlar, birlikler olu\u015fturarak yoksullara kar\u015f\u0131 cephe al\u0131rlar. Bunlar, d\u00fcnya silah g\u00fcc\u00fcn\u00fc ellerinde tutarak bununla yoksul \u00fclkeleri ezmektedirler.<\/p>\n

Di\u011fer yandan d\u00fcnya \u00fclkelerinde ve \u00f6zellikle de geri b\u0131rak\u0131lm\u0131\u015f \u00fclkelerde i\u015fverenler sendikas\u0131 ve benzeri kurumlar, temel itibar\u0131 ile i\u015f\u00e7ilere, yoksullara kar\u015f\u0131 zenginlerin aralar\u0131nda olu\u015fturduklar\u0131 birlikteliklerdir.<\/p>\n

Bu surede verilen Bah\u00e7e sahipleri de ayn\u0131 \u015fekilde bir birliktelik olu\u015fturmu\u015f, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131 nas\u0131l gasp edecekleri \u00fczerinde anla\u015fm\u0131\u015flar, sabah erken saatlerde bu kararlar\u0131n\u0131 uygulamaya ba\u015flam\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

21-25- Nihayet sabahlam\u0131\u015f kimseler olarak birbirlerine seslendiler: \u2018Muhakkak ekininize erken kalk\u0131n, e\u011fer dev\u015firecekseniz!\u2019 b\u00f6ylece y\u00fcr\u00fcd\u00fcler ve onlar f\u0131s\u0131lda\u015f\u0131yorlard\u0131: \u2018Bug\u00fcn, bir yoksul size (gelip) oraya girmesin,\u2019 muktedir kimseler olarak s\u0131k\u0131nt\u0131yla erkenden \u00e7\u0131kt\u0131lar.<\/p>\n

Zenginlerin kendi aralar\u0131nda olu\u015fturduklar\u0131 birliktelik, ihtiya\u00e7 sahiplerine haklar\u0131n\u0131 vermeye, yoksullar\u0131 korumaya y\u00f6nelik bir birliktelik de\u011fil, tam aksine yoksullar\u0131 daha fazla nas\u0131l s\u00f6m\u00fcreceklerine ve sermayelerini daha fazla nas\u0131l art\u0131racaklar\u0131na y\u00f6neliktir. Onlar, kendi hesaplar\u0131na g\u00f6re her \u015feyi yapabileceklerini d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcrler, ancak y\u00fcce Allah\u2019\u0131n kendi \u00fczerlerinde g\u00f6zetleyici oldu\u011fu ger\u00e7e\u011fini unuturlar.<\/p>\n

\u201cFakat Rabb\u2019inden bir tufan, onu sard\u0131 ve onlar uyurlard\u0131; derken sabahleyin budanm\u0131\u015f gibi (oldu.).\u201d (Kalem, 19-20)<\/p>\n

26-27- Ne zaman ki onu g\u00f6rd\u00fcler, dediler ki: \u2018Do\u011frusu biz ger\u00e7ekten \u015fa\u015f\u0131rd\u0131k;\u2019 aksine, biz mahrum b\u0131rak\u0131lanlar\u0131z!\u2019<\/p>\n

Egemen g\u00fc\u00e7lerin bir hesaplar\u0131 varsa, elbette y\u00fcce Allah\u2019\u0131n da bir hesab\u0131 var ve O, zalimlerin hesab\u0131n\u0131 bir anda yerlebir eder. Kendilerine verilen g\u00fc\u00e7 ve nimetlerle \u015f\u0131mar\u0131p Rab\u2019lerinin indirdi\u011fi esaslar do\u011frultusunda hareket etmeyenlere verilen nimetler ellerinden ans\u0131z\u0131n al\u0131n\u0131r, mahrum b\u0131rak\u0131l\u0131rlar, zavall\u0131, aciz bir hale d\u00fc\u015ferler.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), her zaman mazlumlar\u0131 korur onlar\u0131n, zalimler taraf\u0131ndan ezilmelerine izin vermez. Burada da b\u00f6yle olmu\u015f, yoksullar\u0131n haklar\u0131na el uzatanlar\u0131n ellerini kesmi\u015f, onlar\u0131 g\u00fc\u00e7s\u00fcz bir hale getirmi\u015ftir. Bu nedenle imk\u00e2nlar elde iken de\u011ferlendirmek ve her \u015feyi zaman\u0131nda ve yerli yerince yapmak gerekir, aksi halde i\u015f i\u015ften ge\u00e7tikten sonra \u00e7\u0131rp\u0131nman\u0131n bir anlam\u0131 ve faydas\u0131 olmayacakt\u0131r.<\/p>\n

Zulme, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firke kar\u015f\u0131 Hak a\u00e7\u0131k\u00e7a ortaya konulmal\u0131, saflar netle\u015fmelidir<\/p>\n

Bir \u015feye kar\u015f\u0131 olmak, o \u015feyin k\u00f6t\u00fc oldu\u011funu s\u00f6yleyip ondan uzak durulmad\u0131k\u00e7a bir anlam ifade etmez; aslolan, o k\u00f6t\u00fc \u015feyden ve k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u015fleyenlerden uzakla\u015fmakt\u0131r. Bu yap\u0131lmad\u0131\u011f\u0131 zaman ki\u015fi, o k\u00f6t\u00fc fiilin g\u00fcnah\u0131na ve cezas\u0131na ortak olacak, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n gazab\u0131na \u00e7arp\u0131lacakt\u0131r.<\/p>\n

Bu bah\u00e7e sahipleri i\u00e7inde daha mutedil olan ve bah\u00e7e sahiplerinin, yoksullar\u0131n haklar\u0131na el uzatmalar\u0131n\u0131n do\u011fru olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilip s\u00f6yleyen arkada\u015flar\u0131, kendisi de o ki\u015filerin i\u00e7erisinden ayr\u0131lmad\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in ayn\u0131 cezaya \u00e7arp\u0131larak bah\u00e7eden mahrum b\u0131rak\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

28- Onlar\u0131n ortancalar\u0131 dedi ki: \u2018Size demedim mi! Ne olayd\u0131 tesbih etseydik!\u2019<\/p>\n

Nefsinde olanlar\u0131 de\u011fi\u015ftirmeyenlerin, insanlar\u0131 de\u011fi\u015ftiremeyecekleri bir ger\u00e7ektir. Bu nedenle M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, \u00f6ncelikle nefislerinde olan\u0131 de\u011fi\u015ftirmeleri gerekir. Onlar, kar\u015f\u0131 olduklar\u0131n\u0131 dile getirdikleri zul\u00fcm ve adaletsizli\u011fe, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firke kar\u015f\u0131 fiili olarak tav\u0131r almal\u0131d\u0131rlar. S\u00f6zel olarak kar\u015f\u0131 olduklar\u0131 fiilleri i\u015fleyen kimseler, t\u0131pk\u0131 o fiili i\u015fleyen zalimler gibi cezaland\u0131r\u0131lacaklard\u0131r.<\/p>\n

Bilinen bir ger\u00e7ek, yerinde ve zaman\u0131nda kullan\u0131lmad\u0131\u011f\u0131 s\u00fcrece ki\u015fiye hi\u00e7bir yarar sa\u011flamaz. Bir \u015feyi s\u00f6yleyip iddia etmenin, -s\u00f6ylenenler do\u011frultusunda hareket edilmedi\u011fi s\u00fcrece- s\u00f6yleyene de s\u00f6ylenene de bir faydas\u0131 olmaz. Y\u00fcce Allah (cc), M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 uyararak onlar\u0131n s\u00f6ylediklerine \u00f6ncelikle kendilerinin uymalar\u0131n\u0131 bildirmektedir.<\/p>\n

\u201cEy iman eden kimseler, ni\u00e7in yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi s\u00f6yl\u00fcyorsunuz; yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi s\u00f6ylemek, elbette Allah kat\u0131nda b\u00fcy\u00fck bir nefrettir!\u201d (Saf, 2-3)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman, davet g\u00f6revini her hal\u00fck\u00e2rda, her yerde yerine getirmeli, davet g\u00f6revini yerine getirirken, iyili\u011fi emredip k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc engellemeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131rken, o engellemeye \u00e7al\u0131\u015ft\u0131\u011f\u0131 k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011fe kendisi bula\u015fmamal\u0131d\u0131r. Aksi halde hem s\u00f6yledikleri ona bir fayda sa\u011flamaz hem de k\u00f6t\u00fc fiili yapanlar gibi her iki cihanda da cezaland\u0131r\u0131l\u0131r.<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr ve zulm\u00fcn korumas\u0131 alt\u0131nda zulme kar\u015f\u0131 durulmaz<\/p>\n

Ta\u011futi sistemin izni ile a\u00e7\u0131lan vak\u0131f ve dernek gibi \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131nda, ta\u011futi sistemin reddedilmesini bildiren Tevhidi esaslar anlat\u0131lmaz. Bu \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131nda yuvalanan baz\u0131 Samiri soylu bel\u2019amlar, g\u00f6stermelik olarak ta\u011futu ele\u015ftirirler.<\/p>\n

Samiri soylu bel\u2019amlar, kimi zaman demokratik be\u015feri sistemlerin, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n indirdi\u011fi h\u00fck\u00fcmlerle h\u00fckmetmedikleri i\u00e7in birer ta\u011futi sistem olduklar\u0131n\u0131, bunlara itaatin k\u00fcf\u00fcr ve \u015firke girmeye neden oldu\u011funu s\u00f6ylerler, ancak kendileri, ta\u011futi sistemin kurallar\u0131na g\u00f6re hareket edip vak\u0131f ve dernekler a\u00e7arak demokratik ta\u011futi sistemin b\u00fct\u00fcn g\u00fcnahlar\u0131na ortak olmaktad\u0131rlar. Onlar\u0131n, \u201cBiz, bu sistemlerin ta\u011futi sistem olduklar\u0131n\u0131 biliyoruz, bu sisteme kar\u015f\u0131y\u0131z\u201d gibi ucuz ve hafif s\u00f6ylemleri, onlar\u0131n ancak g\u00fcnahlar\u0131n\u0131 art\u0131rmaktad\u0131r. Onlar, Kur\u2019ani ifade ile ak\u0131ls\u0131z kimselerdir.<\/p>\n

\u201c\u0130nsanlara Birr\u2019i\/Allah\u2019a itaat etmeyi emredip nefislerinizi unutuyor musunuz ve siz, Kitab\u0131 okudu\u011funuz halde h\u00e2l\u00e2 akletmiyor musunuz!\u201d (Bakara, 44)<\/p>\n

Risalet tarihinde hi\u00e7bir Rasul ve Tevhid eri, Hakk\u2019\u0131 anlatmak i\u00e7in zulm\u00fc alt\u0131nda ya\u015fad\u0131klar\u0131 k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk sistemlerinden izin alarak davet yapmam\u0131\u015flar, bu konuda k\u00e2firlerden zerre kadar \u00e7ekinmemi\u015flerdir. Samiri soylu bel\u2019amlar, bu ger\u00e7ekleri b\u00fct\u00fcn a\u00e7\u0131kl\u0131\u011f\u0131yla bilmelerine ra\u011fmen, kimi basit nedenlerle k\u00fcfr\u00fcn izin ve icazet verdi\u011fi parti, dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk kurumlar\u0131na girerek zillet ve meskenet i\u00e7erisinde bu \u015firk yuvalar\u0131nda Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulayarak insanlar\u0131 kand\u0131rmaktad\u0131rlar.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, zulm\u00fc alt\u0131nda zorunlu olarak ya\u015fad\u0131klar\u0131 k\u00fcf\u00fcr, \u015firk sistem ve toplumu kar\u015f\u0131s\u0131nda saflar\u0131n\u0131 netle\u015ftirmeli, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk yasalar\u0131n\u0131n g\u00f6lgesinde hareket etmemelidirler. Aksi halde d\u00fcnya ve ahirette ta\u011futi sistemin ve taraftarlar\u0131n\u0131n \u00e7arp\u0131lacaklar\u0131 cezaya onlar da \u00e7arp\u0131lacakt\u0131r. O g\u00fcn: \u201cBiz ta\u011futa kar\u015f\u0131yd\u0131k\u201d gibi mazeretler ge\u00e7ersiz olacakt\u0131r.<\/p>\n

\u201cAllah onlar\u0131n hepsini diriltece\u011fi g\u00fcn, size yemin ettikleri gibi O\u2019na da yemin edecekler ve ger\u00e7ekten kendilerini bir \u015fey \u00fczerinde sanacaklar; iyi bilin ki, ger\u00e7ekten onlar yalanc\u0131lar\u0131n ta kendileridir.\u201d (M\u00fccadele, 18)<\/p>\n

\u201cVe ger\u00e7ekten onlar (\u015feytanlar), onlar\u0131 yoldan \u00e7evirirler, ancak onlar hidayette olduklar\u0131n\u0131 zannederler.\u201d (Zuhruf, 37)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, zul\u00fcm idaresi alt\u0131nda ya\u015famak durumunda olduklar\u0131 be\u015feri ta\u011futi sistemlerin, \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr olan yasalar\u0131ndan uzakla\u015fmal\u0131d\u0131rlar. Bu, Tevhidi esaslara iman etmenin gere\u011fidir. Tevhidi anlamda iman etme onuruna ula\u015fmam\u0131\u015f baz\u0131 kimseler, dilleriyle ta\u011futi sisteme kar\u015f\u0131 olduklar\u0131n\u0131 ifade etmelerine ra\u011fmen, ta\u011futi d\u00fczeninin kendilerine tahsis etti\u011fi parti, dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131nda g\u00fcnlerini g\u00fcn ederek Tevhidi esaslar \u00f6n\u00fcnde engel olu\u015fturmaya \u00e7al\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/p>\n

Tevhidi esaslar\u0131 k\u00fcf\u00fcr sistemine kar\u015f\u0131 a\u00e7\u0131k\u00e7a ortaya koymak yerine k\u00fc\u00e7\u00fck bir \u00e7\u0131kar u\u011fruna k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk d\u00fczeninin icazetli kurumlar\u0131nda Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulayarak ger\u00e7ekleri gizleyenler, \u015fayet tevbe edip vahyi esaslar\u0131n belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde S\u00fcnnetullah\u2019ta cari oldu\u011fu \u00fczere Tevhidi ilkeleri insanlara duyurmazlarsa icazetli kurumlar\u0131n ve g\u00f6lgesine s\u0131\u011f\u0131nd\u0131klar\u0131 ta\u011futi sistemin ak\u0131betine u\u011frayacaklard\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman, kimi basit \u00e7\u0131karlar u\u011fruna, baz\u0131 endi\u015fe ve korkular nedeniyle d\u0131\u015flanma, yaln\u0131z kalma gibi duygularla kendilerini gizlemeye \u00e7al\u0131\u015fmamal\u0131, Hakk\u2019\u0131n a\u00e7\u0131k\u00e7a ortaya konulmamas\u0131n\u0131n kendilerini dilsiz \u015feytan durumuna sokaca\u011f\u0131n\u0131 bilmelidirler. Onlar, insanlar\u0131n \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr i\u00e7erisinde bocalamalar\u0131, ya\u015fanan olay ve sorunlar kar\u015f\u0131s\u0131nda pasif ve suskun durmamal\u0131, emrolunduklar\u0131 gibi dosdo\u011fru hareket edip Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koymal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

Baz\u0131 ki\u015filerin hat\u0131r\u0131 i\u00e7in k\u00fc\u00e7\u00fck bir \u00e7\u0131kar u\u011fruna ya da toplumsal bask\u0131 nedeniyle do\u011frular\u0131n s\u00f6ylenmesi ertelenmemelidir. Unutulmas\u0131n ki y\u00fcce Allah\u2019\u0131n emri, her t\u00fcrl\u00fc sevginin, her t\u00fcrl\u00fc ili\u015fkinin, her t\u00fcrl\u00fc \u00e7\u0131kar\u0131n \u00fczerindedir. \u00c7\u00fcnk\u00fc aksine hareket ki\u015finin ate\u015fe girmesine ve helak olmas\u0131na sebep olacakt\u0131r.<\/p>\n

\u201cZulmeden kimselere g\u00fcvenmeyin, yoksa size ate\u015f dokunur, sizin Allah\u2019tan ba\u015fka dostlar\u0131n\u0131z yoktur, sonra size yard\u0131m edilmez.\u201d (Hud, 113)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, hangi nedenle olursa olsun hi\u00e7bir \u015fekilde ve \u015fartta, s\u00f6ylediklerine ayk\u0131r\u0131 hareket etmemeli, yanl\u0131\u015f ve g\u00fcnah olan konular\u0131 dile getirmeli, durumu d\u00fczeltmemeleri halinde b\u00f6yle ortamlardan hemen uzakla\u015fmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

\u201cGer\u00e7ekten O, size Kitap\u2019ta indirmi\u015fti ki, \u015fayet Allah\u2019\u0131n ayetlerinin ink\u00e2r edildi\u011fini ve onunla alay edildi\u011fini i\u015fitti\u011finiz zaman onlar, art\u0131k ondan ba\u015fka bir s\u00f6ze dal\u0131nca\u00acya kadar onlarla beraber oturmay\u0131n; elbette o zaman siz de onlara benzersiniz. \u015e\u00fcphesiz Allah, b\u00fct\u00fcn m\u00fcnaf\u0131k ve k\u00e2firleri cehennemde toplayacakt\u0131r.\u201d (Nisa, 140)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, kalabal\u0131k y\u0131\u011f\u0131nlar\u0131 de\u011fil iman ettikleri ilahi ger\u00e7ekleri \u00f6l\u00e7\u00fc edinmeli, tav\u0131r ve hareketlerini buna g\u00f6re belirlemelidirler. Onlar, zul\u00fcm ve haks\u0131zl\u0131k kar\u015f\u0131s\u0131nda suskunlu\u011fun kendilerine zillet getirece\u011fini, yap\u0131lan zulme raz\u0131 olunmasa bile susulmas\u0131 halinde o su\u00e7a i\u015ftirak edilmi\u015f gibi ceza g\u00f6r\u00fcleceklerini bilmelidirler.<\/p>\n

T\u0131pk\u0131 A\u2019raf suresi, 163-167 ayetlerde anlat\u0131lan Cumartesi g\u00fcn\u00fcne sayg\u0131s\u0131zl\u0131k yapanlar ve onlar\u0131 uyarmayanlar\u0131n ayn\u0131 cezaya \u00e7arp\u0131lmalar\u0131 \u00f6rne\u011finde g\u00f6r\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc gibi haks\u0131zl\u0131k kar\u015f\u0131s\u0131nda susanlar, su\u00e7 i\u015fleyenlerle ayn\u0131 cezay\u0131 g\u00f6receklerdir.<\/p>\n

Mal ve sermaye, iman etmeyenlerin ancak ki\u015filerin azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve azab\u0131n\u0131 art\u0131r\u0131r<\/p>\n

29-31- Dediler ki: \u2018Rabb\u2019imizi tesbih ederiz, \u015f\u00fcphesiz biz zalimlerden olduk!\u2019 Bunun \u00fczerine kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya geldiler, birbirlerini k\u0131nad\u0131lar. Dediler ki: \u2018Eyvah, yaz\u0131k bize, do\u011frusu biz, azg\u0131nlardan olduk!<\/p>\n

Son pi\u015fmanl\u0131k ki\u015fiye, d\u00fcnya ve ahirette hi\u00e7bir zaman bir fayda sa\u011flamaz; yap\u0131lmas\u0131 gereken \u015fey, o duruma gelmeden \u00f6nce tedbir al\u0131p belirlenen \u00f6l\u00e7\u00fclere g\u00f6re hareket etmektir.<\/p>\n

Ak\u0131ll\u0131 kimselerin yapmalar\u0131 gereken en g\u00fczel hareket, hata ve yanl\u0131\u015f oldu\u011fu bilinen bir konuya yakla\u015fmamak, hata ile yakla\u015f\u0131lmas\u0131 halinde hat\u0131rlan\u0131r hat\u0131rlanmaz o fiili terk etmektir. \u00c7\u00fcnk\u00fc seviyesi d\u00fc\u015f\u00fck, insanlar\u0131n mallar\u0131na g\u00f6z diken doyumsuz, ahlaki y\u00f6nden iflas etmi\u015f, Rabb\u2019inin emirleri konusunda samimi olmayan ciddiyetsiz ki\u015filerden uzakla\u015fmamak, onlar\u0131n g\u00fcnahlar\u0131na ortak olmakt\u0131r. Gerekti\u011fi zamanda hata ve g\u00fcnahlar\u0131ndan tevbe etmeyenlerin Rab\u2019lerinden ba\u011f\u0131\u015flanma dileme haklar\u0131 da yoktur.<\/p>\n

32- \u2018Umulur ki Rabb\u2019imiz, ger\u00e7ekten onun yerine bize ondan daha hay\u0131rl\u0131s\u0131n\u0131 verir, elbette biz Rabb\u2019imize y\u00f6neliriz.\u2019<\/p>\n

Burada iki husus ortaya \u00e7\u0131kmaktad\u0131r; bilerek, isteyerek, taamm\u00fcden i\u015flenen su\u00e7lar\u0131n affedilmedi\u011fi ger\u00e7e\u011fidir. Bah\u00e7e sahipleri, aralar\u0131nda konu\u015fup tart\u0131\u015fmalar\u0131na, yapacaklar\u0131 i\u015fin su\u00e7 oldu\u011funu bilmelerine ra\u011fmen yine de bildiklerini okumalar\u0131, bilin\u00e7li bir \u015fekilde g\u00fcnah fiilini i\u015fledikleri ger\u00e7e\u011fini ortaya koyuyor. \u0130kincisi onlar, yapt\u0131klar\u0131na pi\u015fman olmam\u0131\u015f, ancak giden mallar\u0131na \u00fcz\u00fclm\u00fc\u015fler, onun geri verilmesini beklemektedirler.<\/p>\n

D\u00fc\u015f\u00fcnce yap\u0131s\u0131n\u0131 madde \u00fczerinde yo\u011funla\u015ft\u0131ran materyalistler, Rab\u2019lerine ve insanlara kar\u015f\u0131 i\u015fledikleri su\u00e7lara \u00fcz\u00fcl\u00fcp tevbe ederek d\u00fc\u015ft\u00fckleri ac\u0131kl\u0131 durumdan kendilerini kurtaracak yerde, kaybettiklerine \u00fcz\u00fcl\u00fcp onu yeniden elde etmeye \u00e7al\u0131\u015fmaktad\u0131rlar. Doyumsuzluk onlar\u0131n imanlar\u0131n\u0131 \u015firke bula\u015ft\u0131rm\u0131\u015f, d\u00fc\u015f\u00fcnce yeteneklerini yitirmelerine sebep olmu\u015ftur. Onlar, hep maddi \u015feyleri talep ederler ve onun hep artmas\u0131n\u0131 isterler.<\/p>\n

\u201cBana b\u0131rak tek olarak yaratt\u0131\u011f\u0131m kimseyi ki ona, gittik\u00e7e artan mal, g\u00f6z\u00f6n\u00fcnde o\u011fullar verdim ve ona yayd\u0131k\u00e7a yayd\u0131m, sonra elbette art\u0131rmam\u0131 umuyor.\u201d (M\u00fcddessir, 11-15)<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), kendi yolunda harcanmayan bir mal\u0131, emaneten verdi\u011fi ki\u015fiden ald\u0131ktan sonra yeniden art\u0131rmad\u0131\u011f\u0131 gibi o mal\u0131, sahibi i\u00e7in azap vesilesi yapar. D\u00fcnya hayat\u0131nda o mal\u0131n elinden al\u0131nmas\u0131yla mahrum b\u0131rak\u0131lan ki\u015fi, Ahiret hayat\u0131nda da o mal\u0131, onun i\u00e7in azab\u0131n\u0131 art\u0131r\u0131c\u0131 bir sebep olacakt\u0131r.<\/p>\n

\u201c\u0130ftira ederek karalayan, ay\u0131play\u0131p kusur arayan herkese yaz\u0131klar olsun! O ki, mal toplay\u0131p onu say\u0131p durur; ger\u00e7ekten mal\u0131n\u0131n, onu ebedi ya\u015fataca\u011f\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcncesinde. \u0130yi bilin ki o, andolsun Hutame\u2019ye at\u0131lacakt\u0131r; Anl\u0131yor musun nedir, Hutame\u2019nin ne oldu\u011funu, Allah\u2019\u0131n tutu\u015fturulmu\u015f ate\u015fidir ki o, g\u00f6n\u00fcllerin \u00fczerine \u00e7\u0131kar. \u015e\u00fcphesiz o, onlar\u0131n \u00fczerine kapat\u0131lacakt\u0131r, uzat\u0131lm\u0131\u015f direkler aras\u0131nda.\u201d (H\u00fcmeze, 1-9)<\/p>\n

\u201cO g\u00fcn cehennem ate\u015finde o (biriktirdiklerinin) \u00fczeri \u0131s\u0131t\u0131l\u0131r; onunla, onlar\u0131n al\u0131nlar\u0131, yanlar\u0131 ve s\u0131rtlar\u0131 da\u011flan\u0131r: \u2018Nefisleriniz i\u00e7in biriktirdi\u011finiz \u015feyler budur; o halde y\u0131\u011fm\u0131\u015f oldu\u011funuz \u015feyleri tad\u0131n!\u201d (Tevbe, 35)<\/p>\n

Pe\u015finden ko\u015fulan, u\u011frunda kanlar d\u00f6k\u00fclen, s\u00f6m\u00fcr\u00fc \u00e7ark\u0131n\u0131n d\u00f6nmesine neden olan, ki\u015fiye Rabb\u2019ini unutturan, insanlar\u0131 k\u00f6lele\u015ftiren mal ve sermaye, sonunda ki\u015finin en a\u011f\u0131r bir \u015fekilde ceza g\u00f6rmesine ve ac\u0131s\u0131n\u0131n katlanmas\u0131na neden olur. Doyumsuz materyalist m\u00fc\u015frikler i\u00e7in \u00f6ng\u00f6r\u00fclen ceza, hem d\u00fcnya hayat\u0131, hem de ahiret hayat\u0131 i\u00e7indir. Ancak ahiret azab\u0131, d\u00fcnya hayat\u0131ndaki azapla k\u0131yaslanamayacak kadar b\u00fcy\u00fck ve s\u00fcreklidir.<\/p>\n

33- \u0130\u015fte azap b\u00f6yledir ve elbette ahiret azab\u0131 daha b\u00fcy\u00fckt\u00fcr, \u015fayet bilmi\u015f olsalard\u0131.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n verdi\u011fi maddi, manevi nimetleri, mal, sermaye ve bilgiyi kendilerinde s\u0131k\u0131 s\u0131k\u0131ya tutan ak\u0131l nimetinden yoksun kimseler, Rab\u2019lerinin kendilerine verdi\u011fi ile insanlara kar\u015f\u0131 \u00fcst\u00fcnl\u00fck kurma hayalleri pe\u015finde ko\u015farlarken birden al\u00e7al\u0131p k\u00fc\u00e7\u00fclerek zelil olup giderler.<\/p>\n

Ge\u00e7ici olan bir mal i\u00e7in ki\u015finin, d\u00fcnyada ac\u0131 ve \u0131st\u0131rap, ahirette azap ve ceza g\u00f6rmesi ak\u0131ll\u0131ca bir davran\u0131\u015f de\u011fildir. Ak\u0131ll\u0131 kimse, kendisinde varolan de\u011fersiz \u015feyleri daha de\u011ferli olana de\u011fi\u015ftirip huzurlu ve mutlu bir hayat s\u00fcrmek ister. \u0130nsan, cahil, nank\u00f6r olunca, ak\u0131l nimetini de devred\u0131\u015f\u0131 b\u0131rak\u0131nca i\u015fte o zaman kendi felaketini kendisi haz\u0131rlar. Ke\u015fke bilselerdi, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yan\u0131nda bulunanlar\u0131n daha de\u011ferli, s\u00fcrekli ve b\u00fcy\u00fck oldu\u011funu!<\/p>\n

G\u00fcnah oldu\u011fu bilinen \u015feyleri, \u0131srarla i\u015fleyenlerin tevbeleri kabul edilmez<\/p>\n

Bah\u00e7e sahipleri, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131n verilmesinin gerekli oldu\u011funu bilmelerine ra\u011fmen bu sorumluluklar\u0131n\u0131 yerine getirmediklerinden mallar\u0131 ellerinden al\u0131nd\u0131\u011f\u0131 gibi bile bile g\u00fcnahta \u0131srar etmeleri nedeniyle pi\u015fmanl\u0131klar\u0131 da kendilerine bir fayda sa\u011flamam\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

G\u00fcnahta \u0131srar edilmesi, bir s\u00f6z ve fiilin g\u00fcnah oldu\u011fu bilindi\u011fi halde bilin\u00e7li bir \u015fekilde yap\u0131lmas\u0131 halinde yap\u0131lan tevbeler kabul edilmez, g\u00fcnahlar ba\u011f\u0131\u015flanmaz.<\/p>\n

\u201cVe (elbette) k\u00f6t\u00fcl\u00fckler yapan kimselerin tevbesi de\u011fildir ki, nihayet \u00f6l\u00fcm onlar\u0131n birine geldi\u011fi zaman der ki: \u2018Ger\u00e7ekten ben, \u015fimdi tevbe ettim\u2019 ve kendileri k\u00e2fir olarak \u00f6len kimselere de (tevbe) yoktur; i\u015fte onlar i\u00e7in ac\u0131kl\u0131 bir azap haz\u0131rlad\u0131k!\u201d (Nisa, 18)<\/p>\n

Tevbe, i\u015flenen fiile son vermek, bir daha i\u015flememe azminde olmak ve y\u00fcce Allah\u2019tan i\u015flenen fiili affetmesi i\u00e7in ma\u011ffiret dilemektir. Bah\u00e7e sahipleri b\u00f6yle tevbe etmedikleri i\u00e7in o y\u00fczeysel pi\u015fmanl\u0131klar\u0131 onlar\u0131n affedilmesini sa\u011flamam\u0131\u015f, ahirette de daha b\u00fcy\u00fck bir azab\u0131n kendilerini bekledi\u011fini ortaya koymu\u015ftur.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), elbette adalet sahibidir, adaletinin gere\u011fi olarak kendi yolunda m\u00fccadele eden, bu u\u011furda mal ve canlar\u0131n\u0131 ortaya koyanlar\u0131n, bilmeden baz\u0131 hatalar i\u015flemeleri halinde tevbe etmeleri sonucunda ba\u011f\u0131\u015flayacakt\u0131r. T\u0131pk\u0131 Hz. Yunus (as)\u2019da oldu\u011fu gibi; o, bilmeden, \u00f6l\u00e7\u00fcp bi\u00e7meden davet yerini terk etmi\u015f, ancak daha sonra yapt\u0131\u011f\u0131 hatay\u0131, bir musibet sonucunda anlam\u0131\u015f, i\u00e7ten gelerek tevbe edip pi\u015fman olmu\u015ftur. Bunun \u00fczerine de Rabb\u2019i onu ba\u011f\u0131\u015flam\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

\u201cVe Z\u00fcnnun (bal\u0131k sahibi Yunus); k\u0131zarak gitmi\u015fti, ancak zannetti ki, ona (bir \u015fey) yapmayaca\u011f\u0131z, nihayet karanl\u0131klar i\u00e7inde: \u2018Senden ba\u015fka ilah yoktur, Senin \u015fan\u0131n y\u00fccedir, \u015f\u00fcphesiz ben zalimlerden oldum!\u2019 diye nida etti.\u201d ( Enbiya, 87)<\/p>\n

Hz. Yunus (as) gibi, Hz. Musa (as) da bilmeden bir hata i\u015flemi\u015f, bir daha ayn\u0131 hatay\u0131 yapmayaca\u011f\u0131n\u0131 s\u00f6yleyerek hatas\u0131ndan hemen tevbe etmi\u015f, y\u00fcce Allah\u2019tan ba\u011f\u0131\u015flanma dilemi\u015f, Rabb\u2019i de onu ba\u011f\u0131\u015flayarak affetmi\u015fti.<\/p>\n

\u201cDedi ki: \u2018Rabb\u2019im, \u015f\u00fcphesiz ben nefsime zulmettim, art\u0131k beni ba\u011f\u0131\u015fla!\u2019 bunun \u00fczerine onu ba\u011f\u0131\u015flad\u0131, muhakkak ki O, Ba\u011f\u0131\u015flayan, Esirgeyendir.\u201d (Kasas, 16)<\/p>\n

Bah\u00e7e sahipleri, haddi a\u015ft\u0131klar\u0131n\u0131 ifade etmelerine ra\u011fmen hata i\u015flemelerine neden olan o mal\u0131n daha fazlas\u0131n\u0131 isteyerek ger\u00e7ek niyetlerini g\u00f6stermi\u015flerdir. Elbette y\u00fcce Allah (cc), b\u00f6yle bilin\u00e7li su\u00e7 i\u015fleyip haddi a\u015fanlar\u0131, bilmeden su\u00e7 i\u015fleyip hemen akabinde tevbe edenler gibi tutmayacakt\u0131r.<\/p>\n

34-35- \u015e\u00fcphesiz, Muttakiler i\u00e7in Rab\u2019leri kat\u0131nda nimet cennetleri vard\u0131r. M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 g\u00fcnahk\u00e2rlar gibi yapar m\u0131y\u0131z!<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), kendi r\u0131zas\u0131n\u0131 kazanmak i\u00e7in mal ve canlar\u0131n\u0131 ortaya koyup \u00e7al\u0131\u015fanlar ile kendi nefislerini ya da i\u00e7erisinde ya\u015fad\u0131klar\u0131 ta\u011futi sistemi raz\u0131 etmeyi \u00f6nceleyenleri elbette bir tutmayacakt\u0131r. Bu, O\u2019nun bize vadetti\u011fi ilahi bir l\u00fctuftur.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n m\u00fccrimlerle bir tutulmayaca\u011f\u0131 ilahi adaletin, hakkaniyet \u00f6l\u00e7\u00fcs\u00fcn\u00fcn bir gere\u011fidir. D\u00fcnyada yaln\u0131zca y\u00fcce Allah\u2019a, O\u2019nun indirdi\u011fi esaslara teslim olup hayatlar\u0131n\u0131 ona g\u00f6re d\u00fczenleyenler ile hevalar\u0131n\u0131 ya da be\u015feri sistemlerin kanun ve kurallar\u0131n\u0131 esas alan ara s\u0131ra da olsa \u0130sl\u00e2mi tak\u0131lan ikiy\u00fczl\u00fclerin bir tutulmamas\u0131ndan daha do\u011fal bir \u015fey olamaz. Bu son iki ayette \u00fc\u00e7 kavram \u00f6ne \u00e7\u0131kmaktad\u0131r; muttakiler, M\u00fcsl\u00fcmanlar ve g\u00fcnahk\u00e2rlar.<\/p>\n

Muttakiler, koruyanlar, korunanlar, sak\u0131nanlard\u0131r. Muttakiler, Kur’an\u2019a uyan, hidayet \u00fczerinde bulunan, Kur’an’\u0131 kendileri i\u00e7in \u00f6\u011f\u00fct olarak alan, Allah\u2019a ve Rasul\u00fc\u2019ne itaat eden, g\u00f6rmeden Rab\u2019lerinden korkan, hayatlar\u0131n\u0131 Kur’an\u2019a g\u00f6re d\u00fczenleyen, s\u00f6zlerinde duran, iyili\u011fi emredip k\u00f6t\u00fcl\u00fckten sak\u0131nd\u0131ran kimselerdir.<\/p>\n

Kur\u2019an, muttakileri, Allah yolunda sabreden, mal ve canlar\u0131yla cihad eden, b\u00f6b\u00fcrlenip bozgunculuk yapmayan, birbirlerine dost olan, Allah\u2019\u0131n emirlerini koruyan, geceleri kalk\u0131p namaz k\u0131lan, yoksul ve d\u00fc\u015fk\u00fcnlere yard\u0131m eden kimseler olarak tan\u0131mlamaktad\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, teslim olanlar, Allah\u2019tan ba\u015fka ilah edinmeyenler, ge\u00e7mi\u015f kitaplara ve rasullere iman edip hi\u00e7biri aras\u0131nda ay\u0131r\u0131m yapmayanlard\u0131r. Onlar, dosdo\u011fru hareket ederler, hayatlar\u0131n\u0131n sonuna kadar Allah\u2019\u0131n emirlerine iman edip ona uyarlar, sorunlar\u0131n\u0131 Kuran\u2019a g\u00f6re \u00e7\u00f6zerler, Allah yolunda cihad ederler, kulluk g\u00f6revlerini yerine getirirler, davet yaparlar, anne-babalar\u0131na sayg\u0131 duyarlar ve onlara iyilikle muamele ederler.<\/p>\n

G\u00fcnahk\u00e2rlar, bilerek g\u00fcnah i\u015flerler, Hakk\u0131n ger\u00e7ekle\u015fip ortaya \u00e7\u0131kmas\u0131n\u0131 istemezler, Hak\u2019tan y\u00fcz\u00e7evirirler, Allah\u2019a yalan uydururlar, \u015firk ko\u015farlar, verilen nimetlerle \u015f\u0131mar\u0131p b\u00f6b\u00fcrlenir nank\u00f6rl\u00fck yaparlar, mal ve sermaye biriktirip bunlarla \u00f6v\u00fcn\u00fcrler, ayetlere ayk\u0131r\u0131 hareket ederler, rasullere uymazlar, onlara d\u00fc\u015fman olurlar, inand\u0131ktan sonra ink\u00e2r ederler, birbirlerine dost olmazlar, bo\u015f yere yemin ederler, yalan s\u00f6ylerler, zalim ve sap\u0131kt\u0131rlar.<\/p>\n

Muttaki ve M\u00fcsl\u00fcman ifadesi, birbirini b\u00fct\u00fcnleyen i\u00e7 i\u00e7e kavramlard\u0131r, iman edip salih amel i\u015fleyen kimselerin vasf\u0131d\u0131r. G\u00fcnahk\u00e2rlar, g\u00fcnahta \u0131srar eden, imandan sonra k\u00fcfr\u00fc yol edinen, Tevhidi esaslardan rahats\u0131zl\u0131k duyan kimselerdir. Bu nedenle M\u00fcsl\u00fcmanlar ile g\u00fcnahk\u00e2rlar, birbirlerinden \u00e7ok farkl\u0131 ve ayr\u0131d\u0131rlar. Bunun i\u00e7in y\u00fcce Allah (cc), bunlar\u0131 bir tutmamakta, ahiret g\u00fcn\u00fcnde de bunlar\u0131 lay\u0131k olduklar\u0131 yere g\u00f6ndermektedir.<\/p>\n

Delilsiz s\u00f6z ve fiiller, ki\u015fiye sorumluluk getirir<\/p>\n

M\u00fc\u015friklerin en \u00f6nemli \u00f6zelliklerinden biri de ellerinde Kur\u2019ani hi\u00e7bir delil olmadan hareket etmeleri, konu\u015fmalar\u0131, hevalar\u0131n\u0131 \u00f6l\u00e7\u00fc edinerek d\u00fcnya ve ahirette her \u015feyin kendi lehlerinde oldu\u011funu zannetmeleridir. Onlar, bir kitaba ya da bir delile dayanmadan konu\u015fur ve hareket ederler ki, \u00e7o\u011fu zaman y\u00fcce Allah\u2019a ve Rasulullah (as)\u2019a da iftira ederler.<\/p>\n

M\u00fc\u015frikler, inand\u0131klar\u0131 gibi ya\u015famad\u0131klar\u0131 i\u00e7in ya\u015fad\u0131klar\u0131 gibi Kur\u2019an\u2019\u0131 tevil eder, Rasulullah (as)\u2019\u0131n \u00fczerine iftira atarak kendilerine me\u015fruiyet zemini olu\u015fturmaya, b\u00f6ylece kendilerini kand\u0131rarak rahatlamaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar. Bu durum, tasavvuf kesiminde ve vak\u0131f\u00e7\u0131larda yo\u011fun olarak g\u00f6r\u00fclmektedir.<\/p>\n

Cahili \u015firk mant\u0131\u011f\u0131, her d\u00f6nemde y\u00fcce Allah\u2019\u0131n h\u00fck\u00fcmlerini kendi hevalar\u0131 do\u011frultusunda de\u011fi\u015ftirerek ya\u015fad\u0131klar\u0131 hayata uydurmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar, yapt\u0131klar\u0131 k\u00f6t\u00fcl\u00fcklerin y\u00fcce Allah (cc) taraf\u0131ndan kendilerine bildirildi\u011fini iddia ederler.<\/p>\n

\u201c\u0130\u011fren\u00e7 bir i\u015f yapt\u0131klar\u0131 zaman derler ki: \u2018Babalar\u0131m\u0131z\u0131 onun \u00fczerinde bulduk ve Allah onu bize emretti,\u2019 de ki: \u2018\u015e\u00fcphesiz Allah, i\u011fren\u00e7 bir i\u015fi emretmez, Allah\u2019a kar\u015f\u0131 bilmedi\u011finiz \u015feyler mi s\u00f6yl\u00fcyorsunuz!\u201d (A\u2019raf, 28)<\/p>\n

Her s\u00f6z ve hareketlerini vahyi esaslara dayand\u0131ran M\u00fcsl\u00fcmanlarla s\u00f6ylem ve hareketlerini vahiy d\u0131\u015f\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcncelere, yalan \u00fczerine yap\u0131lm\u0131\u015f kaynaklar\u0131 esas alarak ortaya koyan g\u00fcnahk\u00e2r m\u00fc\u015frikler, yoldan \u00e7\u0131km\u0131\u015f fas\u0131klar, ikiy\u00fczl\u00fc m\u00fcnaf\u0131klar, ink\u00e2r\u0131 temel alan k\u00e2firler elbette bir olamazlar. Bunlar\u0131n bir tutulaca\u011f\u0131n\u0131 iddia etmek, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u00fczerine yalan atmakt\u0131r ki zaten y\u00fcce Allah (cc) da bu s\u00f6ylemleri yalanlamaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201c\u015eimdi, Rabb\u2019inden a\u00e7\u0131k bir delil \u00fczerinde olan ve O\u2019ndan bir \u015fahidin de kendisini izleyen kimse gibi midir…\u201d (Hud, 17)<\/p>\n

Adil olan, adaleti her vesile ile emreden y\u00fcce Allah (cc), g\u00fcnahk\u00e2rlarla M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 elbette bir tutmayacakt\u0131r. O, \u201cBiz M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 su\u00e7lular gibi yapar m\u0131y\u0131z hi\u00e7.\u201d buyurarak m\u00fccrimlerin beklentilerini ve y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u00fczerine att\u0131klar\u0131 iftiralar\u0131n\u0131 bo\u015fa \u00e7\u0131karmaktad\u0131r.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n bu ilahi buyru\u011funa ra\u011fmen m\u00fccrimler, kendilerini kand\u0131rmaya ve iftiralar\u0131na devam ederek \u201cAllah, rahmet sahibidir, t\u00fcm g\u00fcnahlar\u0131 ba\u011f\u0131\u015flar, bizi de ba\u011f\u0131\u015flar.\u201d diyerek d\u00fcnya hayat\u0131nda g\u00fcnlerini g\u00fcn etmeye \u00e7al\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/p>\n

36-38- Neyiniz var, nas\u0131l h\u00fck\u00fcm veriyorsunuz, yoksa sizin bir kitab\u0131n\u0131z var, ondan m\u0131 \u00f6\u011freniyorsunuz; ger\u00e7ekten sizin i\u00e7in onda tercih etti\u011finiz \u015feyler (mi) var!<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), bir\u00e7ok ayetle bir taraftan cahiliye mant\u0131\u011f\u0131n\u0131 sorgularken di\u011fer taraftan delilsiz hareketin yanl\u0131\u015fl\u0131\u011f\u0131na dikkat \u00e7ekmekte, M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n delilsiz hareketten ka\u00e7\u0131nmalar\u0131 gerekti\u011fini ortaya koymaktad\u0131r. Delilsiz hareket, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u00fczerine iftira atmak oldu\u011fu gibi ayn\u0131 zamanda sahibini sorumluluk alt\u0131na sokar.<\/p>\n

Kur\u2019ani bir delile dayanmayan her s\u00f6z ve hareket \u015firktir<\/p>\n

Tevhid \u015firk m\u00fccadelesinin hemen her d\u00f6neminde M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n her hareketi, vahyin belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fc i\u00e7erisinde ortaya konulurken m\u00fc\u015friklerin hareketini belirleyen sabit ve tek bir \u00f6l\u00e7\u00fc olmam\u0131\u015ft\u0131r. M\u00fc\u015frikler, kimi yerde duygular\u0131n\u0131, hevalar\u0131n\u0131, atalar\u0131n\u0131n dinini, i\u00e7erisinde ya\u015fad\u0131klar\u0131 \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr kanunlar\u0131n\u0131, kimi yerde ise \u00f6nder edindikleri ki\u015filerin, \u015feyh ve a\u011fabey ve hocalar\u0131n\u0131n, istek ve arzular\u0131n\u0131 esas alm\u0131\u015flard\u0131r. Bu \u00e7arp\u0131k d\u00fc\u015f\u00fcncelerine ra\u011fmen onlar, ellerinde hi\u00e7bir delil olmadan kendilerini do\u011fru yolda zannetmi\u015flerdir.<\/p>\n

39- Yoksa sizin i\u00e7in \u00fczerimizde, k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcne ula\u015facak yeminler mi var, mutlaka sizin h\u00fckmetti\u011finiz \u015fey olacak diye!<\/p>\n

M\u00fc\u015frikler, hi\u00e7bir zaman vahyi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde tutarl\u0131, sabit bir temel \u00fczerinde bulunmam\u0131\u015f, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n r\u0131zas\u0131na uygun konu\u015fup hareket etmemi\u015flerdir. Bu durumlar\u0131na ra\u011fmen Kitab\u2019\u0131 tahrif etmeye, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u00fczerine iftira atmaya kalk\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

M\u00fc\u015frikler, cehennemde bir s\u00fcre kal\u0131nd\u0131ktan sonra cennete gidilece\u011fi, ne yap\u0131l\u0131rsa yap\u0131ls\u0131n y\u00fcce Allah\u2019\u0131n, merhamet edip ba\u011f\u0131\u015flayaca\u011f\u0131, La ilahe illallah diyen bir kimsenin cehennemde yanmayaca\u011f\u0131 gibi Kur\u2019ani hi\u00e7bir delile dayanmayan iddialar ileri s\u00fcrm\u00fc\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cNe oldu size, nas\u0131l h\u00fck\u00fcm veriyorsunuz! Art\u0131k d\u00fc\u015f\u00fcnmez misiniz! Yoksa sizin a\u00e7\u0131k bir deliliniz mi var; o halde getirin kitab\u0131n\u0131z\u0131 ger\u00e7ekten do\u011frulardan iseniz.\u201d (Saffat, 154-157)<\/p>\n

Kur\u2019an\u2019\u0131 \u00f6l\u00e7\u00fc edinen M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n her s\u00f6z ve hareketleri, mutlaka vahyi esaslara dayanmal\u0131d\u0131r. Y\u00fcce Allah (cc), Kur’an d\u0131\u015f\u0131 iddialara kar\u015f\u0131n M\u00fcsl\u00fcmanlara vahyi esaslara sar\u0131lmalar\u0131n\u0131 \u00f6\u011f\u00fctlemekte, sadece Kur’an\u2019dan sorgulanacaklar\u0131n\u0131 bildirmektedir.<\/p>\n

\u201c\u00d6yleyse sen, o sana vahyedilene s\u0131ms\u0131k\u0131 tutun, \u015f\u00fcphesiz sen do\u011fru yol \u00fczerindesin, \u015f\u00fcphesiz o, sana ve kavmine bir Zikirdir ve yak\u0131nda sorulacaks\u0131n\u0131z.\u201d (Zuhruf, 43-44)<\/p>\n

\u0130man, teslimiyeti esas al\u0131r ve hi\u00e7bir \u015fekilde iman edilen esaslar d\u0131\u015f\u0131nda bir aray\u0131\u015fa ki\u015fiyi y\u00f6neltmez. M\u00fc\u015frikler ise, y\u00fcce Allah\u2019a iman ettiklerini iddia etmelerine ra\u011fmen s\u00f6z ve hareketlerinde vahyin d\u0131\u015f\u0131ndaki kaynaklardan da hareket ederler. Bu nedenle bir esas \u00fczerinde bulunmazlar, s\u00fcrekli hata yapar yanl\u0131\u015fa d\u00fc\u015ferler. Oysa M\u00fcsl\u00fcmanlar, her zaman belli bir bilgi \u00fczere hareket ederler. \u0130\u015fte bu, M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 m\u00fc\u015friklerden ay\u0131ran en \u00f6nemli \u00f6zelliktir.<\/p>\n

\u201c\u2026De ki: \u2018\u015e\u00fcphesiz Rabb\u2019imden bana vahyolunan \u015feye tabi oluyorum; bu, Rabb\u2019inizden basiretlerdir ve iman eden bir toplum i\u00e7in hidayet ve rahmettir!\u201d (A\u2019raf, 203)<\/p>\n

\u201cDe ki: \u2018\u0130\u015fte o, benim yolumdur, Allah\u2019a bir basiret \u00fczere davet ederim, ben ve bana uyanlar da; Allah y\u00fccedir ve ben m\u00fc\u015friklerden de\u011filim.\u201d (Yusuf, 108)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, her hareketinin iman ettikleri vahyi esaslara ve Rasulullah (as)\u2019\u0131n en g\u00fczel \u00f6rnek S\u00fcnneti\u2019ne uygun olmas\u0131, Kur’an\u2019a iman etmenin, Rasulullah (as)\u2019a uyman\u0131n gerektirdi\u011fi imani bir zorunluluktur. Bu nedenle M\u00fcsl\u00fcmanlar, hi\u00e7bir \u015fekilde ve \u015fartta m\u00fc\u015frikler gibi geleneksel k\u00fclt\u00fcr\u00fcn din anlay\u0131\u015f\u0131ndan, toplumun ortaya koydu\u011fu bid\u2019at ve hurafelerden, ta\u011futi sistemin kanun ve kurallar\u0131ndan hareket edemezler.<\/p>\n

Tevhidi ilkeleri bir yana b\u0131rak\u0131p kendi \u00e7arp\u0131k d\u00fc\u015f\u00fcncelerini, heva ve heveslerini Tevhidi esaslara kar\u0131\u015ft\u0131ran m\u00fc\u015frikler, delilsiz bir \u015fekilde \u00fcrettikleri yalanlara daha sonra kendileri inanmaya ba\u015flamakta ve inan\u00e7lar\u0131n\u0131 bu yalanlar \u00fczerine bina etmektedirler.<\/p>\n

40-41- Sor onlara, onlar\u0131n hangisi bunu kabul edecek, yoksa onlar\u0131n ortaklar\u0131 m\u0131 var, o halde ortaklar\u0131n\u0131 getirsinler ger\u00e7ekten do\u011frulardan iseler.<\/p>\n

Tevhidi esaslar d\u0131\u015f\u0131nda kendilerince bir \u015firk dini olu\u015fturan m\u00fc\u015frikler, kendilerine o uydurduklar\u0131 yalan\u0131n kayna\u011f\u0131 soruldu\u011funda net bir a\u00e7\u0131klama getiremezler. Onlar, uydurulan yalanlar\u0131n\u0131 ancak atalar\u0131n\u0131n, \u00e2limlerinin ve ba\u015fkalar\u0131n\u0131n \u00fczerine atarak kurtulmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar.<\/p>\n

M\u00fc\u015friklerin, uydurduklar\u0131 yalanlar k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde ortaya \u00e7\u0131kacak, onlar, s\u0131\u011f\u0131nd\u0131klar\u0131 atalar\u0131 ve \u00e2lim dedikleri ki\u015filerle kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131r\u0131lacaklar ve o g\u00fcn birbirlerini yalanlayacak, birbirlerine d\u00fc\u015fman olacaklard\u0131r.<\/p>\n

\u201cNe oldu size, yard\u0131mla\u015fm\u0131yorsunuz! Bilakis onlar o g\u00fcn teslim olmu\u015flard\u0131r; d\u00f6ner birbirlerine sorarlar, dediler ki, \u2018\u015e\u00fcphesiz siz, sa\u011fdan bize gelirdiniz.\u2019 Dediler ki: \u2018Aksine siz M\u00fc\u2019minlerden olmad\u0131n\u0131z, bizim sizin \u00fczerinizde bir h\u00e2kimiyetimiz olmad\u0131, bilakis siz, azg\u0131nlar toplulu\u011fu idiniz. Art\u0131k Rabb\u2019imizin s\u00f6z\u00fc \u00fczerimize hak oldu, muhakkak ki biz tadaca\u011f\u0131z! Sizi azd\u0131rd\u0131k, \u00e7\u00fcnk\u00fc biz kendimiz azm\u0131\u015ft\u0131k.\u2019 Onlar o g\u00fcn azapta ortakt\u0131rlar.\u201d (Saffat, 25-33)<\/p>\n

Kur\u2019an\u2019dan sapanlar, Rab\u2019lerine teslim olamazlar<\/p>\n

Kur\u2019an ger\u00e7e\u011finden, Tevhidi ilkelerden uzakla\u015fan kimseler, bunun yerini hi\u00e7bir temeli olmayan vahiy d\u0131\u015f\u0131 bilgilerle dolduracaklard\u0131r. Ancak bu zanna dayal\u0131 bilgiler onlar\u0131, Haktan uzakla\u015ft\u0131rd\u0131\u011f\u0131 gibi d\u00fcnya hayat\u0131nda onlara huzursuzluk ve sapma, ahirette de ac\u0131kl\u0131 bir azap ve h\u00fcsran getirecektir. K\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde ger\u00e7ek b\u00fct\u00fcn a\u00e7\u0131kl\u0131\u011f\u0131yla ortaya \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131nda y\u00fcce Allah\u2019a ortak ko\u015ftuklar\u0131n\u0131 ink\u00e2r edecekleri gibi, hesap verecek y\u00fczleri de olmayacak, ac\u0131kl\u0131 azaba, i\u00e7erisinde ebediyen kalmak \u00fczere gireceklerdir.<\/p>\n

42-43- O g\u00fcn bedenler ortaya \u00e7\u0131kar ve secdeye davet edilirler, fakat g\u00fc\u00e7 yetiremezler. G\u00f6zleri yere bakar, onlar\u0131 bir zillet kaplar ve elbette onlar, sa\u011flam iken secdeye davet ediliyorlard\u0131.<\/p>\n

Ger\u00e7ekler, b\u00fct\u00fcn a\u00e7\u0131kl\u0131\u011f\u0131yla ortaya \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131 g\u00fcn herkes, kendi durumunu \u00e7ok net bir \u015fekilde g\u00f6recektir. M\u00fc\u015friklerin, o g\u00fcn korkudan ayakta duracak takatlar\u0131 kalmayacak, dizlerinin ba\u011f\u0131 \u00e7\u00f6z\u00fclecek, konu\u015facak y\u00fczleri olmayacakt\u0131r.<\/p>\n

D\u00fcnyada Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulay\u0131p Tevhidi esaslardan y\u00fcz\u00e7evirenler, kendilerince bir din uydurup insanlara bu uydurduklar\u0131 dini, \u0130sl\u00e2m diye anlatanlar, Tevhidi esaslar\u0131n yerine geleneksel din anlay\u0131\u015f\u0131n\u0131, k\u00fclt\u00fcrel de\u011ferleri, toplumsal yarg\u0131lar\u0131, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk yasalar\u0131n\u0131 esas alan t\u00fcm m\u00fc\u015frik, m\u00fcnaf\u0131k, fas\u0131k ve k\u00e2firler o g\u00fcn, deh\u015fet i\u00e7erisinde kalacaklard\u0131r.<\/p>\n

\u201cZalimlerin, kazand\u0131klar\u0131ndan dolay\u0131 endi\u015felendiklerini g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn\u2026\u201d (\u015eura, 22)<\/p>\n

Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulay\u0131p y\u00fcce Allah\u2019\u0131n \u00fczerine iftira att\u0131klar\u0131 i\u00e7in Rab\u2019leri huzurunda y\u00fczleri kararacak, y\u00fczlerini bir zillet kaplayacak, mosmor olacaklard\u0131r.<\/p>\n

\u201cK\u0131yamet g\u00fcn\u00fc g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn ki, Allah\u2019a yalan uyduran kimselerin y\u00fczleri kapkara kesilmi\u015f! Cehennemde de\u011fil midir b\u00fcy\u00fckl\u00fck taslayanlar\u0131n yeri!\u201d (Z\u00fcmer, 60)<\/p>\n

Uydurduklar\u0131 din, i\u00e7erisinde yuvaland\u0131klar\u0131 \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr merkezi vak\u0131f, dernek ve partileri a\u00e7malar\u0131na izin veren ta\u011futi sistem kendilerinden kaybolup gitmi\u015f, yalanlar\u0131 ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131r. Korkudan g\u00f6zleri yuvalar\u0131ndan f\u0131rlam\u0131\u015f bir \u015fekilde deh\u015fet i\u00e7erisindedirler; girecekleri cehennem b\u00fct\u00fcn g\u00fcr\u00fclt\u00fcs\u00fc ile homurdanmakta onlar\u0131 beklemektedir.<\/p>\n

D\u00fcnyada M\u00fcsl\u00fcmanlar onlar\u0131, Tevhidi esaslara teslim olmaya davet ettiklerinde onlar, \u201cBu zamanda Rasul (as)\u2019\u0131n yapt\u0131klar\u0131n\u0131 yapmak m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir\u201d, \u201cO zaman ba\u015fka bu zaman ba\u015fkad\u0131r\u201d diyerek \u0130sl\u00e2m\u2019\u0131n Tevhid y\u00f6n\u00fcn\u00fc gizleyip insanlara yaln\u0131zca baz\u0131 ibadet h\u00fck\u00fcmlerini anlatanlar, k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde ger\u00e7ekleri g\u00f6rd\u00fcklerinde Hakk\u2019a teslim olmaya takat yetiremeyeceklerdir.<\/p>\n

\u201cRab\u2019lerinin huzurunda ba\u015flar\u0131n\u0131 \u00f6ne e\u011fmi\u015f g\u00fcnahk\u00e2rlar\u0131 o zaman bir g\u00f6rseydin; \u2018Rabb\u2019imiz, g\u00f6rd\u00fck ve i\u015fittik, bizi geri d\u00f6nd\u00fcr, salih amel yapal\u0131m; ger\u00e7ekten biz, yakinen inand\u0131k\u2019 (derler.)!\u201d (Secde, 12)<\/p>\n

D\u00fcnyaya geri d\u00f6n\u00fc\u015f elbette m\u00fcmk\u00fcn olmayacakt\u0131r; d\u00fcnyada ya\u015fad\u0131klar\u0131 s\u00fcre boyunca Kur’an do\u011frultusunda hareket etmeyenler, ahiret g\u00fcn\u00fcndeki pi\u015fmanl\u0131klar\u0131 onlara fayda sa\u011flamayacakt\u0131r. O g\u00fcn hak yerini bulacak, ger\u00e7ekler ortaya \u00e7\u0131kacak, yery\u00fcz\u00fcnde b\u00f6b\u00fcrlenerek Rab\u2019lerine isyan edenler, hak ettikleri cezay\u0131 bulacaklard\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ilerin g\u00f6rev ve sorumluluklar\u0131<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlara d\u00fc\u015fen g\u00f6rev, k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk ehlinin t\u00fcm hakaret, sald\u0131r\u0131, zul\u00fcm ve bask\u0131lar\u0131na ald\u0131r\u0131\u015f etmeden, Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koyarak \u0131srarla davet g\u00f6revlerini s\u00fcrd\u00fcrmeleridir. M\u00fcsl\u00fcmanlar, k\u0131yamet g\u00fcn\u00fcnde k\u00f6t\u00fc bir duruma d\u00fc\u015fmemek i\u00e7in i\u00e7inde ya\u015fad\u0131klar\u0131 zaman diliminde Tevhidi esaslar do\u011frultusunda hareket edip \u015firkten sak\u0131nmal\u0131 vahyi esaslar\u0131 \u00f6l\u00e7\u00fc edinerek ya\u015famal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, daveti ortaya koyarlarken tepkisel hareketten ka\u00e7\u0131nmal\u0131, her s\u00f6z ve davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 vahyin belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fc i\u00e7erisinde ortaya koymal\u0131d\u0131rlar. K\u00fcf\u00fcr ve \u015firk cephesinin t\u00fcm bask\u0131 ve zulm\u00fcne kar\u015f\u0131 hi\u00e7bir \u015fekilde fevri ve hevai tepki vermemelidirler. Onlar, Daveti ortaya koyarlarken kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131klar\u0131 tepkilere kar\u015f\u0131 hi\u00e7bir \u015fekilde \u015fiddete ba\u015fvurmamal\u0131 davetlerini ortaya koymal\u0131, sonucu y\u00fcce Allah\u2019a havale etmelidirler.<\/p>\n

44-45- Bana b\u0131rak bu s\u00f6z\u00fc yalanlayan kimseyi; onlar\u0131, bilmedikleri yerden yava\u015f yava\u015f yakla\u015ft\u0131raca\u011f\u0131z; onlara m\u00fchlet veriyorum, \u015f\u00fcphesiz plan\u0131m sa\u011flamd\u0131r.<\/p>\n

Vahyi esaslar, iman etmeyenlere oldu\u011fu kadar M\u00fcsl\u00fcmanlara da bir uyar\u0131d\u0131r. M\u00fcsl\u00fcmanlar, insanlar\u0131 Tevhidi esaslara \u00e7a\u011f\u0131r\u0131p iyili\u011fi emredip k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc men ederlerken, bu Tevhidi esaslara \u00f6ncelikle kendileri tam teslim olmal\u0131, vahyin belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fc d\u0131\u015f\u0131nda hareket edilmemeli, zorluk ve s\u0131k\u0131nt\u0131lar kar\u015f\u0131s\u0131nda k\u00fcf\u00fcr ve \u015firk sisteminin yasalar\u0131nda yararlanmamal\u0131, insanlar\u0131 etkilemek ad\u0131na ba\u015fka \u015feyleri Tevhidi ilkelere kar\u0131\u015ft\u0131rmamal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

Davet g\u00f6revi yerine getirilirken kar\u015f\u0131la\u015f\u0131lan bask\u0131 ve zul\u00fcmlere kar\u015f\u0131l\u0131k vermek, kabul etmeyenleri cezaland\u0131rmak ad\u0131na bildirilen vahyi esaslar\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda bir yola ba\u015fvurulmamal\u0131, sadece davet g\u00f6revi yerine getirilmeli, daveti ink\u00e2r edenler, y\u00fcce Allah\u2019a havale edilmeli, sonucu davet\u00e7iler belirlemeye kalk\u0131\u015fmamal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar i\u00e7in aslolan kendilerine verilen g\u00f6revi, verildi\u011fi \u015fekilde ortaya koymak, kendilerinden istenildi\u011fi yere kadar ula\u015ft\u0131rmakt\u0131r. Kendilerine belirlenen \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde hareket etmeleri onlar\u0131n, Rab\u2019lerine teslimiyetlerinin g\u00f6stermesi olacakt\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ilerin g\u00f6revi, kendilerini araya sokmadan, insanlar\u0131 Tevhidi esaslarla y\u00fczy\u00fcze getirmek, onlara Rab\u2019lerinin mesaj\u0131n\u0131 ula\u015ft\u0131r\u0131p b\u0131rakmakt\u0131r. Davet g\u00f6revi bunu b\u00f6yle yapmay\u0131 gerektirir, aksine bir hareket, haddi a\u015fmak, sorumluluk alt\u0131na girmektir. \u0130nsanlar, isterse ilahi mesaj\u0131 kabul ederler, isterlerse reddederler, bu onlar\u0131n bilecekleri bir \u015feydir.<\/p>\n

Davet kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda bir \u00fccret al\u0131nmaz<\/p>\n

46- Yoksa onlardan bir \u00fccret istiyorsun da bu y\u00fczden \u00f6demekten mi zorlan\u0131yorlar!<\/p>\n

Vahyi esaslara kar\u015f\u0131 \u00e7\u0131kanlar, a\u011f\u0131r bir y\u00fck alt\u0131na gireceklermi\u015f ya da davet kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda kendilerinden y\u00fcksek bir \u00fccret al\u0131nacakm\u0131\u015f gibi \u015fiddetli \u015fekilde tepki g\u00f6sterirler, oysa Tevhidi esaslar, onlar\u0131n d\u00fcnya ve ahiret saadetlerini sa\u011fl\u0131yor, onlara kurtulu\u015f yollar\u0131n\u0131 g\u00f6steriyor.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7iler, y\u00fcce Allah (cc) ad\u0131na hareket ettiklerinden yapt\u0131klar\u0131 davetin kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 yaln\u0131zca Rab\u2019lerinden al\u0131rlar. Onlar, davet g\u00f6revini yerine getirirlerken insanlardan, \u00fccret ve m\u00fck\u00e2fat say\u0131labilecek herhangi bir kar\u015f\u0131l\u0131k beklememeli, m\u00fck\u00e2fatlar\u0131n\u0131 yaln\u0131zca Rab\u2019lerinden beklemeli, davet ile ilgili \u00e7\u0131kard\u0131klar\u0131 kitap ve dergileri \u00fccretsiz da\u011f\u0131tmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

Tarihi s\u00fcre\u00e7te b\u00fct\u00fcn Risalet \u00f6nderleri ve onlar\u0131 takip eden Tevhid erleri, yapt\u0131klar\u0131 davetin kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 yaln\u0131zca Rab\u2019lerinden beklemi\u015fler ve bunu a\u00e7\u0131k\u00e7a ifade etmi\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cBen sizden, ona kar\u015f\u0131 bir \u00fccret istemiyorum, do\u011frusu benim \u00fccretim, ancak \u00e2lemlerin Rabb\u2019ine aittir..\u201d (\u015euara, 107)<\/p>\n

Davet\u00e7ilerin, Makam, mevki elde etmek, para, pul kazanmak, \u00fcn yap\u0131p me\u015fhur olmak gibi bir tasarrufa y\u00f6nelmeleri halinde hem y\u00fcce Allah\u2019\u0131n verece\u011fi m\u00fck\u00e2fattan mahrum olurlar, hem de sorumluluk alt\u0131na girerler. Davet kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda bir \u00fccret ya da fayda sa\u011flama halinde yap\u0131lacak davet, Allah ad\u0131na de\u011fil ki\u015finin kendi ad\u0131na olacakt\u0131r ki insanlar, y\u00fcce Allah\u2019\u0131 de\u011fil davet\u00e7iyi reddetmi\u015f olacaklard\u0131r. Bu durumda y\u00fcce Allah\u2019\u0131n yard\u0131m\u0131 olmayaca\u011f\u0131 i\u00e7in davet insanlar \u00fczerinde etkisiz olmayacakt\u0131r.<\/p>\n

Tarihi s\u00fcre\u00e7te y\u00fcce Allah\u2019\u0131n g\u00f6nderdi\u011fi mesaj\u0131 kendi \u00e7\u0131karlar\u0131 i\u00e7in kullanan bir\u00e7ok kimse \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131r. G\u00fcn\u00fcm\u00fczde olduk\u00e7a fazlas\u0131 bulunan bu kimseler, \u0130sl\u00e2m ad\u0131na yazd\u0131klar\u0131 dergi ve kitaplarla k\u00f6\u015fe olmu\u015flar, sahip olduklar\u0131 baz\u0131 bilgiler nedeniyle kendilerini toplum \u00fczerinde \u00fcst\u00fcn g\u00f6rm\u00fc\u015flerdir. Bulunduklar\u0131 tarikat, parti, dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk yuvalar\u0131nda insanlar\u0131n maddi, manevi duygu ve de\u011ferlerini s\u00f6m\u00fcrenler, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n g\u00f6nderdi\u011fi ilahi mesaj\u0131 kendi \u00e7\u0131karlar\u0131 i\u00e7in kullanmaktad\u0131rlar.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), Tevhidi esaslar\u0131 gizleyip kendi hevalar\u0131nca \u0130sl\u00e2mi ger\u00e7ekleri \u00e7arp\u0131t\u0131p dini kullanarak \u00e7\u0131kar elde eden din istismarc\u0131s\u0131 simsarlar\u0131, kar\u0131nlar\u0131na ate\u015f doldurmakla ve Rab\u2019lerinin lanetine u\u011framakla uyarmaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz a\u00e7\u0131k delillerden indirdi\u011fimiz \u015feyleri ve hidayeti, biz Kitap\u2019ta insanlara onu a\u00e7\u0131k\u00e7a beyan ettikten sonra gizleyen kimseler, i\u015fte onlara Allah lanet eder ve lanet edebilenler de onlara lanet eder.\u201d (Bakara, 159)<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz Allah\u2019\u0131n indirdi\u011fi Kitap\u2019tan bir \u015fey gizleyen kimseler ve onu az bir de\u011fere satanlar, i\u015fte onlar\u0131n yedikleri, kar\u0131nlar\u0131 i\u00e7indeki ancak ate\u015ftir. Allah, K\u0131yamet g\u00fcn\u00fc onlarla konu\u015fmaz ve onlar\u0131 temizlemez; onlar i\u00e7in ac\u0131kl\u0131 bir azap vard\u0131r. \u0130\u015fte onlar, hidayete kar\u015f\u0131l\u0131k sap\u0131kl\u0131\u011f\u0131, ma\u011ffirete kar\u015f\u0131l\u0131k azap sat\u0131n alan kimselerdir; art\u0131k ate\u015fe kar\u015f\u0131 ne kadar sabredebilirler.\u201d (Bakara, 174-175)<\/p>\n

\u0130sl\u00e2m dininin temeli Tevhiddir; y\u00fcce Allah (cc), indirdi\u011fi Tevhidi esaslar\u0131 insanlara ula\u015ft\u0131rmayarak kendi ad\u0131na hareket etmeyen istismarc\u0131 simsarlar\u0131n, din ad\u0131na anlatt\u0131klar\u0131n\u0131n kendi kat\u0131ndan olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, bu kimselerin yalanc\u0131 olduklar\u0131n\u0131 bildirmektedir.<\/p>\n

\u201cArt\u0131k yaz\u0131klar olsun o kimselere ki, kendilerinin elleriyle kitab\u0131 yaz\u0131yorlar, sonra onu az bir de\u011fere satmak i\u00e7in, \u2018Bu Allah kat\u0131ndand\u0131r\u2019 diyorlar! Art\u0131k yaz\u0131klar olsun onlar\u0131n elleriyle yazd\u0131klar\u0131 \u015feylere ve yaz\u0131klar olsun onlar\u0131n kazand\u0131klar\u0131 \u015feylere!\u201d (Bakara, 79)<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz onlardan bir f\u0131rka vard\u0131r ki, dillerini Kitapla e\u011fip b\u00fckerler ki, siz onu Kitap\u2019tan sanas\u0131n\u0131z, o Kitaptan de\u011fildir ve derler ki: \u2018O, Allah kat\u0131ndand\u0131r\u2019 o, Allah kat\u0131ndan de\u011fildir. Allah\u2019a kar\u015f\u0131 onlar, bilerek yalan s\u00f6ylerler.\u201d (Al-i \u0130mran, 78)<\/p>\n

Din istismarc\u0131s\u0131 simsarlar, elbette yalan s\u00f6ylemekte, \u0130sl\u00e2m ad\u0131na s\u00f6ylediklerinin y\u00fcce Allah\u2019\u0131n indirdikleriyle hi\u00e7bir ilgisi bulunmamaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc Risalet tarihinde Risalet \u00f6nderi hi\u00e7bir Rasul ve Tevhid eri, bu zillet i\u00e7erisindeki din simsarlar\u0131n\u0131n yapt\u0131klar\u0131n\u0131 yapmam\u0131\u015f, k\u00fcfr\u00fcn g\u00f6lgesine s\u0131\u011f\u0131n\u0131p vak\u0131f, dernek ve parti kurarak insanlar\u0131 oralara davet etmemi\u015f, davetleri kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda bir \u00fccret almam\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

Kur\u2019ani ger\u00e7ekleri bilen din istismarc\u0131s\u0131 simsarlar, kendi konumlar\u0131n\u0131n \u0130sl\u00e2mi olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 \u00e7ok iyi bilmelerine ra\u011fmen, kand\u0131rd\u0131klar\u0131 insanlara kendilerinin do\u011fru yol \u00fczerinde olduklar\u0131n\u0131 anlatmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar, kendilerinin do\u011fru \u00fczerinde bulunduklar\u0131n\u0131 san\u0131yorlar.<\/p>\n

47- Yoksa gayb onlar\u0131n yan\u0131nda, b\u00f6ylece onlar m\u0131 yaz\u0131yorlar!<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), her \u015feyi apa\u00e7\u0131k bir \u015fekilde bildirmi\u015f, vahyi ger\u00e7ekleri net olarak ortaya koymu\u015ftur. \u0130sl\u00e2mi ger\u00e7ekleri kendi hevalar\u0131 do\u011frultusunda \u00e7arp\u0131tanlar, sanki y\u00fcce Allah\u2019\u0131n r\u0131zas\u0131n\u0131 kazanm\u0131\u015f bir tav\u0131r ve umursamazl\u0131kla hareket etmektedirler. Y\u00fcce Allah\u2019\u0131n r\u0131zas\u0131, cennet cehennem konusunda gayb\u0131 biliyorlarm\u0131\u015f gibi olmad\u0131k iddialarda bulunuyorlar.<\/p>\n

Kur\u2019ani ger\u00e7eklerden habersiz tasavvuf\u00e7ular\u0131n, k\u00fcf\u00fcr sisteminin yasalar\u0131 alt\u0131nda, yuvaland\u0131klar\u0131 parti dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk kurumlar\u0131nda Tevhidi esaslar\u0131 gizleyip Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla bulay\u0131p dinin bir b\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fc insanlara anlatan Samirinin g\u00fcn\u00fcm\u00fcz temsilcileri, \u201cYoksa gayb onlar\u0131n yan\u0131nda, b\u00f6ylece onlar m\u0131 yaz\u0131yorlar!\u201d ilahi uyar\u0131y\u0131 g\u00f6rmezden geliyorlar.<\/p>\n

Davette sab\u0131r ve sebat esast\u0131r<\/p>\n

\u015eirk ve k\u00fcf\u00fcr cephesinin t\u00fcm sald\u0131r\u0131, hakaret, iftira, bask\u0131 ve zul\u00fcmlerine ald\u0131rmadan M\u00fcsl\u00fcmanlar, emrolunduklar\u0131 \u015fekilde hareket edip b\u00fct\u00fcn zorluklara g\u00f6\u011f\u00fcs gererek Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koymal\u0131d\u0131rlar. Hi\u00e7 kimse ilahi mesaja kulak vermese bile M\u00fcsl\u00fcmanlar, daveti s\u00fcrekli bir \u015fekilde duyurup Rab\u2019lerine tevekk\u00fcl ederek yollar\u0131na devam etmelidirler.<\/p>\n

48- O halde Rabb\u2019inin h\u00fckm\u00fcne sabret ve bal\u0131k sahibi gibi olma; o zaman seslenmi\u015fti ve o \u00f6fkesine h\u00e2kim olmu\u015ftu.<\/p>\n

Davet, sab\u0131r gerektiren zorlu bir g\u00f6revdir; bu g\u00f6revi \u00fcstlenen M\u00fcsl\u00fcmanlar, g\u00f6revlerini yerine getirirlerken hi\u00e7bir \u015feyden y\u0131lmayacak, her t\u00fcrl\u00fc zorlu\u011fa kar\u015f\u0131 sab\u0131rla m\u00fccadelelerini s\u00fcrd\u00fcreceklerdir. \u0130sterse davete hi\u00e7 kimse icabet etmesin onlar, y\u0131lmadan, usanmadan, durup dinlenmeden, gece g\u00fcnd\u00fcz demeden, gizli ve a\u00e7\u0131k bir \u015fekilde anlatmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

Davetin belli bir s\u00fcresi yoktur, bu s\u00fcre, ancak davet\u00e7ilerin \u00f6l\u00fcm\u00fc ile noktalanacakt\u0131r. Bir iki anlatmadan sonra inanm\u0131yorlar diye daveti b\u0131rakmak Hz. Yunus (as)\u2019\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 yapmak olur ki bu durumu y\u00fcce Allah (cc), \u201cBal\u0131k s\u00e2hibi (Yunus) gibi olma\u201d buyurarak yasaklamaktad\u0131r. Davet, t\u0131pk\u0131 Hz. Nuh (as) gibi 950 sene de s\u00fcrse devam edecek, s\u00fcrekli anlat\u0131lacak, \u015firk i\u00e7erisinde y\u00fczen insanlar ve sapt\u0131ranlar\u0131, vahyin nuru ile ayd\u0131nlat\u0131lacaklard\u0131r.<\/p>\n

Risalet tarihinde davet\u00e7ilerin, \u00e7ok b\u00fcy\u00fck s\u0131k\u0131nt\u0131 ve zorluklarla kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131klar\u0131 a\u00e7\u0131kt\u0131r. \u0130nsanlar, kendilerinden gelen ilahi mesaj\u0131 reddetmi\u015fler, daveti ortaya koyan davet\u00e7ilere, ak\u0131l almaz hakaretlerde bulunmu\u015flar, en vah\u015fi \u015fekilde onlara sald\u0131rm\u0131\u015flar, i\u015fkenceler yapm\u0131\u015flard\u0131r. Onlar, kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131klar\u0131 t\u00fcm zorluklara ra\u011fmen hi\u00e7bir \u015fekilde durmam\u0131\u015flar, susmam\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

\u201cO halde Rabb\u2019inin h\u00fckm\u00fcne sabret ve bal\u0131k sahibi gibi olma.\u201d uyar\u0131s\u0131 do\u011frultusunda hareket eden Hz. Muhammed (as), m\u00fc\u015friklerin kendisine ve arkada\u015flar\u0131na kar\u015f\u0131 yapt\u0131klar\u0131 onca zul\u00fcm ve bask\u0131ya ra\u011fmen Mekke\u2019de on\u00fc\u00e7 y\u0131l boyunca durup dinlenmeden daveti ortaya koymu\u015ftur. Bu s\u00fcre i\u00e7erisinde davetine \u00e7ok az icabet edilmesine ra\u011fmen o, hi\u00e7bir zaman umutsuzlu\u011fa kap\u0131lmam\u0131\u015f, gev\u015fememi\u015f, daveti b\u0131rakmam\u0131\u015ft\u0131r. Her \u015feyden \u00f6nemlisi, kendisine d\u00fc\u015fmanl\u0131k yapan, her vesile ile sald\u0131ran ki\u015filere defalarca gitmi\u015f onlar\u0131, Tevhidi esaslara davet etmi\u015ftir. Rasulullah (as), kabul etmiyorlar, kendisine sald\u0131r\u0131yorlar diye daveti terk etmemi\u015ftir.<\/p>\n

\u0130sl\u00e2mi davet, y\u00fcce Allah\u2019\u0131n belirledi\u011fi \u00f6l\u00e7\u00fcler i\u00e7erisinde ortaya konulur, M\u00fcsl\u00fcmanlar, belirlenen esaslara g\u00f6re hareket etmekle m\u00fckelleftirler. M\u00fcsl\u00fcmanlar, davet s\u0131ras\u0131nda Risalet tarihinde \u00f6rnekleri g\u00f6r\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc \u00fczere, bir\u00e7ok zorluk, s\u0131k\u0131nt\u0131 ve tepki ile kar\u015f\u0131la\u015facaklard\u0131r. B\u00fct\u00fcn bu tepki ve zorluklar M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ileri yollar\u0131ndan al\u0131koymamal\u0131, davalar\u0131ndan taviz verdirmemeli, belirlenen \u00f6l\u00e7\u00fcler d\u0131\u015f\u0131nda bir metoda ba\u015fvurmamal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), kendisinin raz\u0131 edilmesinin, ancak Rasulullah (as)\u2019\u0131n \u00f6rnek edinilmesi ile m\u00fcmk\u00fcn olaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir. Bunun anlam\u0131, vahyi esaslara kar\u015f\u0131 g\u00f6sterilecek hassasiyetten vahyi esaslar\u0131 ya\u015famaya, insanlara bu mesaj\u0131 ula\u015ft\u0131rmaktan davet\u00e7ilerin vahye kar\u015f\u0131 sorumluluklar\u0131na, d\u00fc\u015fmanlar\u0131na kar\u015f\u0131 tav\u0131rlar\u0131ndan iman eden M\u00fcsl\u00fcmanlara g\u00f6sterilecek tutuma kadar her alanda Rasul\u2019\u00fcn \u00f6rnek edinilmesidir.<\/p>\n

\u201cAndolsun sizin i\u00e7in Allah\u2019\u0131n Rasul\u00fc\u2019nde, Allah\u2019\u0131 ve ahiret g\u00fcn\u00fcn\u00fc uman ve Allah\u2019\u0131 \u00e7ok hat\u0131rlayan kimseler i\u00e7in g\u00fczel bir \u00f6rnek vard\u0131r.\u201d (Ahzab, 21)<\/p>\n

Dinin sahibi y\u00fcce Allah\u2019t\u0131r, bu dinin insanlara nas\u0131l ula\u015ft\u0131r\u0131laca\u011f\u0131n\u0131, nas\u0131l anlat\u0131laca\u011f\u0131n\u0131, davet\u00e7ilerin sorumluluklar\u0131n\u0131 da O, belirlemi\u015f, metodunu koymu\u015ftur. Davet\u00e7iler, bildirilen esaslar d\u00e2hilinde hareket etmeli, belirlenen s\u0131n\u0131rlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131na \u00e7\u0131kmamal\u0131d\u0131rlar. Aksi halde haddi a\u015farak tu\u011fyan etmi\u015f olacaklar, sorumluluk alt\u0131na girecekler.<\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131n sald\u0131r\u0131, hakaret, bask\u0131 ve zul\u00fcmleri kar\u015f\u0131s\u0131nda davet\u00e7iler, muhataplar\u0131n\u0131n seviyelerine d\u00fc\u015ferek ayn\u0131 \u015fekilde onlara sald\u0131rmamal\u0131, vahyi esaslar\u0131n belirledi\u011fi esaslara ayk\u0131r\u0131 bir tutum tak\u0131nmamal\u0131d\u0131rlar. Rahmet el\u00e7ileri olan davet\u00e7iler, bu rahmeti her tav\u0131r ve tutumlar\u0131nda, her s\u00f6z ve davran\u0131\u015flar\u0131nda ortaya koymal\u0131d\u0131rlar. Rahmet el\u00e7isi olmak, hay\u0131rl\u0131 \u00fcmmet olmak, ancak daveti ruhuna uygun davranmay\u0131 gerektirir.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7iler, \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015fmanlar\u0131na zarar verme ad\u0131na, h\u0131rs\u0131zl\u0131k, yolsuzluk, mafya mant\u0131\u011f\u0131 ile soygun yapamaz, insanlara yalan s\u00f6yleyemez, insanlara yumu\u015fak davranma onlar\u0131 inand\u0131rma ad\u0131na ilahi mesajdan taviz veremez, ya\u011fc\u0131l\u0131k yaparak seviyelerini d\u00fc\u015f\u00fcremezler. \u0130nsanlar\u0131n, ilahi mesaj\u0131 kabul edip etmemesi davet\u00e7ilerin sorunu de\u011fildir. Davet\u00e7ilerin g\u00f6revi, vahyi s\u0131n\u0131rlar i\u00e7erisinde mesaj\u0131 ortaya koyup anlatmakt\u0131r.<\/p>\n

\u201cAllah\u2019\u0131n Risalet\u2019ini tebli\u011f eden kimseler, Allah\u2019tan korkarlar ve ba\u015fka kimseden korkmazlar; hesap g\u00f6r\u00fcc\u00fc olarak Allah yeter.\u201d (Ahzab, 39)<\/p>\n

\u201cEy Rasul, Rabb\u2019inden sana indirilen \u015feyi tebli\u011f et ve \u015fayet (onu) yapmazsan, O’nun Risalet\u2019ini tebli\u011f etmemi\u015f olursun. Allah seni, insanlardan koruyacakt\u0131r, \u015f\u00fcphesiz Allah, k\u00e2firler toplumunu hidayete erdirmez.\u201d (Maide, 67)<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcmanlar, davetin insanlara ula\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131nda metod koyamaz, y\u00f6ntem belirleyemez, ta\u015f\u0131d\u0131klar\u0131 mesaja herhangi bir katk\u0131da bulunamazlar. Duygusall\u0131k, tez canl\u0131l\u0131k, hissi hareket, ilahi mesaja zarar verece\u011fi gibi davet\u00e7ileri de hesab\u0131n\u0131 veremeyecekleri bir sorumluluk alt\u0131na sokar. Bir Rasul olan Hz. Yunus (as)\u2019\u0131n hissi davran\u0131\u015f\u0131 burada yerilmektedir.<\/p>\n

Hz. Yunus (as), yapt\u0131\u011f\u0131 davete insanlar\u0131n duyars\u0131z kalmas\u0131 kar\u015f\u0131s\u0131nda sinirlenip davet alan\u0131n\u0131 terk ederek gitmi\u015f, ancak daha sonra yapt\u0131\u011f\u0131 hatay\u0131 anlayarak tevbe etmi\u015f, Rabb\u2019inden ma\u011ffiret dilemi\u015fti.<\/p>\n

49-50- Ger\u00e7ekten Rabb\u2019inden bir nimet ona yeti\u015fmeseydi, \u00e7\u0131plak halde at\u0131l\u0131rd\u0131 ve o, k\u0131nan\u0131rd\u0131, fakat Rabb\u2019i onu kabul etti, sonra onu salihlerden k\u0131ld\u0131.<\/p>\n

Y\u00fcce Allah (cc), davet sorumlulu\u011funu verdi\u011fi kullar\u0131n\u0131 yaln\u0131z b\u0131rakmamakta, onlara her zaman yard\u0131m etmektedir. Bu surenin ba\u015f\u0131nda, \u201cSen, Rabb\u2019inin nimetiyle mecnun de\u011filsin ve \u015f\u00fcphesiz senin i\u00e7in elbette kesintisiz bir m\u00fck\u00e2fat vard\u0131r.\u201d buyurarak kuluna yard\u0131m vadeden y\u00fcce Allah (cc), burada da \u201cRabb\u2019inden bir nimet ona yeti\u015fmeseydi,\u201d ifadesiyle kuluna nas\u0131l yard\u0131m etti\u011fini belirtmektedir.<\/p>\n

Hem ikinci ayette, hem de bu ayette nimetten bahsedilmektedir; ikinci ayetteki nimetin, \u0130sl\u00e2m ve Kur’an oldu\u011fu belirtilirken, bu ayette ge\u00e7en \u201cE\u011fer Rabb\u2019inden ona bir nimet yeti\u015fmeseydi,\u201d ifadesinde ge\u00e7en nimeti de y\u00fcce Allah (cc), Saffat suresi, 139-148. ayetlerinde yine vahiy oldu\u011funu ortaya \u00e7\u0131kmaktad\u0131r.<\/p>\n

\u201c\u015e\u00fcphesiz Yunus da elbette g\u00f6nderilen rasullerden idi, o zaman dolu gemiye ka\u00e7m\u0131\u015ft\u0131, sonra kura \u00e7ekti, ancak kaybedenlerden oldu; derken bal\u0131k onu yuttu ve o, k\u0131nanm\u0131\u015ft\u0131, ancak \u015fayet ger\u00e7ekten o, tespih edenlerden olmasayd\u0131, onun (bal\u0131\u011f\u0131n) karn\u0131nda kal\u0131rd\u0131, yeniden diriltilecekleri g\u00fcne kadar. Ancak onu bo\u015f bir yere att\u0131k ve hastayd\u0131; onun \u00fczerine asma kaba\u011f\u0131ndan bir a\u011fa\u00e7 bitirdik ve onu y\u00fcz bin ya da daha fazlas\u0131na g\u00f6nderdik, b\u00f6ylece iman ettiler, bu nedenle onlar\u0131, bir s\u00fcreye kadar ge\u00e7indirdik.\u201d (Saffat, 139-148)<\/p>\n

Hz. Yunus (as)\u2019a verilen nimetin, yeniden el\u00e7ilik g\u00f6revi oldu\u011fu onun, kendisine indirilen vahyi esaslarla hareket ederek y\u00fczbin ya da daha fazla bir toplumun iman etmesine vesile oldu\u011fu anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. Hz. Yunus (as)\u2019\u0131n bilmeden yapt\u0131\u011f\u0131 hatadan d\u00f6nmesi ve i\u00e7ten gelerek tevbe etmesi neticesinde hem ba\u011f\u0131\u015flanarak salihlerden olmu\u015f, hem de vahyi esaslarla yeniden \u015fereflenmi\u015ftir.<\/p>\n

\u015eu bir ger\u00e7ektir ki, vahyi esaslara teslim olmak, o do\u011frultuda hareket etmek insan\u0131 y\u00fcceltir, \u015fereflendirir. Oysa vahyi esaslara ayk\u0131r\u0131 hareket edenler, bu ilahi mesaj\u0131 gizleyip kar\u0131\u015ft\u0131ranlar, her zaman yerilmeye, k\u00fc\u00e7\u00fck d\u00fc\u015fmeye mahk\u00fbmdurlar.<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde bir\u00e7ok kimse, inand\u0131klar\u0131n\u0131 iddia etmelerine, Kur’an\u2019\u0131 tefsir etmelerine ra\u011fmen, vahyi esaslar do\u011frultusunda hareket etmedikleri, bu esaslar\u0131 \u00e7arp\u0131t\u0131p Hakk\u2019\u0131 bat\u0131lla buland\u0131rd\u0131klar\u0131, heva ve heveslerini ilahi mesaja kar\u0131\u015ft\u0131rarak hareket ettikleri, idaresi alt\u0131nda ya\u015fad\u0131klar\u0131 ta\u011futi sistemin kar\u015f\u0131s\u0131nda zillet i\u00e7erisinde sustuklar\u0131 i\u00e7in Kur’an\u2019dan y\u00fcz\u00e7evirmi\u015f, al\u00e7alm\u0131\u015flard\u0131r.<\/p>\n

Kur\u2019ani esaslara uygun hareket edilmesi ve ilahi mesaj\u0131n ortaya konularak insanlara ula\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131, \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr i\u00e7inde bulunan kimseleri olduk\u00e7a rahats\u0131z eder. Bunlar, M\u00fcsl\u00fcmanlara kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131k dolu duygularla sald\u0131r\u0131rlar ve kendilerine ilahi mesaj\u0131 duyuran kimseleri ortadan kald\u0131r\u0131p yok etmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131rlar. Vahyi esaslara tahamm\u00fcl etmeyen k\u00fcf\u00fcr cephesinin bu durumunu y\u00fcce Allah (cc) \u015f\u00f6yle a\u00e7\u0131klamaktad\u0131r.<\/p>\n

51- Ve do\u011frusu k\u00e2fir kimseler, Zikri i\u015fittiklerinde, seni bak\u0131\u015flar\u0131yla reddediyorlard\u0131 ve \u2018Mutlaka o, kesinlikle mecnundur\u2019 diyorlard\u0131.<\/p>\n

Tevhid \u015firk, Hak bat\u0131l m\u00fccadelesinin her d\u00f6neminde ilahi mesaja kar\u015f\u0131 \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr cephesi, b\u00fct\u00fcn kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131klar\u0131 ile sald\u0131rarak kendilerine Tevhidi esaslar\u0131 getiren davet\u00e7ileri susturmaya \u00e7al\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r. Tevhidi esaslar, her d\u00f6nemde k\u00e2fir, m\u00fc\u015frik, m\u00fcnaf\u0131k ve fas\u0131klar\u0131 rahats\u0131z etmi\u015f, bu nedenle de onlar, Zikri i\u015fittikleri zaman, kendilerine o Zikri ula\u015ft\u0131ranlar\u0131 ortadan kald\u0131rmak istemi\u015flerdir.<\/p>\n

\u201cOnlara apa\u00e7\u0131k ayetlerimiz okundu\u011fu zaman ink\u00e2r eden kimselerin, ink\u00e2r edici oldu\u011funu y\u00fczlerinden tan\u0131rs\u0131n, neredeyse onlara ayetlerimizi okuyan kimselere sald\u0131racaklar. De ki: \u2018Size bundan daha k\u00f6t\u00fcs\u00fcn\u00fc \u015fimdi haber vereyim mi; ate\u015f! Allah, ink\u00e2r eden kimselere onu vadetmi\u015ftir, ne k\u00f6t\u00fc var\u0131lacak yerdir!\u201d (Hac, 72)<\/p>\n

G\u00fcn\u00fcm\u00fczde vahyi esaslar\u0131 ortaya koyan M\u00fcsl\u00fcmanlara g\u00f6sterilen kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131k, tarihi s\u00fcre\u00e7teki benzerlerinden farks\u0131zd\u0131r. K\u00fcf\u00fcr ve \u015firk cephesi ve onlar\u0131 destekleyen ta\u011futi sistem, ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131n \u00f6nc\u00fcleri M\u00fcsl\u00fcmanlara, bug\u00fcn de ayn\u0131 tepkiyi g\u00f6stermekte, M\u00fcsl\u00fcmanlara her t\u00fcrl\u00fc bask\u0131 ve zulm\u00fc yapmaktad\u0131rlar.<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr sistemi, kendi egemenli\u011fini kabul edip izin ve icazet verdi\u011fi parti dernek ve vak\u0131f gibi \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131nda k\u00fcmelenen Samiri soylu bel\u2019amlardan rahats\u0131zl\u0131k duymazken, M\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 ac\u0131mas\u0131z \u015fekilde davranmaktad\u0131r.<\/p>\n

M\u00fcsl\u00fcman davet\u00e7ilerin, vahyi esaslar\u0131 ortaya koymas\u0131n\u0131 engellemeye \u00e7al\u0131\u015fan ta\u011futi sistem, \u00e7e\u015fitli yaftalama ve karalamalarla onlar\u0131 zindanlar\u0131na doldurmakta, bir\u00e7oklar\u0131n\u0131 da -faili kendi katilleri olan- faili me\u00e7hullerle ortadan kald\u0131rmaktad\u0131r. Ancak ayn\u0131 sistem, Samiri soylu bel\u2019amlara kar\u015f\u0131 k\u00f6r ve sa\u011f\u0131r kesilmektedir.<\/p>\n

K\u00fcf\u00fcr sistemi, M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 kendi \u015firk ve k\u00fcf\u00fcr yuvalar\u0131na \u00e7ekmeye \u00e7al\u0131\u015fmakta, ancak y\u00fcce Allah\u2019\u0131n hidayete ula\u015ft\u0131rd\u0131\u011f\u0131 M\u00fcsl\u00fcmanlar, k\u00fcfr\u00fcn bu oyununa gelmeyecek, emrolunduklar\u0131 Tevhidi esaslar\u0131, Rab\u2019lerinin kendilerine bildirdi\u011fi metotla ortaya koymaya devam edeceklerdir.<\/p>\n

52- O, \u00e2lemler i\u00e7in \u00f6\u011f\u00fctten ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir!<\/p>\n

Kur’an, cehalet batakl\u0131\u011f\u0131nda y\u00fczen, \u015fiddet, ter\u00f6r ve karga\u015fa i\u00e7erisinde \u00e7\u0131rp\u0131nan, yolsuzluk ve soygunun pen\u00e7esinde can \u00e7eki\u015ftiren, sap\u0131kl\u0131k ve dalalet \u015fa\u015fk\u0131nl\u0131\u011f\u0131nda yolunu kaybeden insanl\u0131\u011f\u0131 bekleyen tehlikeleri haber veren bir uyar\u0131 ve \u00f6\u011f\u00fct; onlara kurtulu\u015f yollar\u0131n\u0131 g\u00f6steren bir m\u00fcjdedir. Kur’an, kendisini kabul edenlere de, kendisini reddedenlere de bir uyar\u0131 ve m\u00fcjdedir. \u0130nsanlar aras\u0131nda ay\u0131r\u0131m yapmadan t\u00fcm insanl\u0131k i\u00e7in bir \u015fifad\u0131r.<\/p>\n

\u201cEy insanlar, ger\u00e7ekten size Rabb\u2019inizden bir \u00f6\u011f\u00fct gelmi\u015ftir; g\u00f6\u011f\u00fcslerde olana \u015fifa ve M\u00fc\u2019minler i\u00e7in hidayet ve rahmettir..\u201d (Yunus, 57)<\/p>\n

\u0130nsanl\u0131k i\u00e7in \u015fifa olan Kur’an, kendisine iman edenler i\u00e7in yol g\u00f6steren ve rahmete ula\u015ft\u0131ran bir k\u0131lavuzdur. D\u00fcnya hayatlar\u0131nda huzur ve mutluluk i\u00e7erisinde ya\u015famak, ahirette de en g\u00fczel m\u00fck\u00e2fatlara kavu\u015fmak ve cennette ebediyen kalmak isteyenler i\u00e7in \u00f6\u011f\u00fct veren ve rahmete ula\u015ft\u0131ran bir k\u0131lavuzdur.<\/p>\n

\u00d6zet olarak Kur’an, insanlar\u0131n kurtulu\u015funu sa\u011flayan k\u0131lavuz, k\u00f6t\u00fcl\u00fcklerden sak\u0131nd\u0131ran bir \u00f6\u011f\u00fct, toplumsal bozukluklara, siyasal \u015fa\u015fk\u0131nl\u0131klara \u00e7are, insanlar\u0131n s\u0131k\u0131nt\u0131 ve bunal\u0131mlar\u0131na \u015fifa, M\u00fc\u2019minlere hidayet rehberi ve rahmettir. B\u00fct\u00fcn bu nimetlerden ve g\u00fczelliklerden yararlanman\u0131n yolu Kur’an’\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnerek \u00e7ok okumak, \u00e7ok iyi anlamak ve g\u00f6sterdi\u011fi hidayet yoluna uymakt\u0131r. Ak\u0131l nimetini kaybetmemi\u015f olan kimselerin sar\u0131l\u0131p kurtulacaklar\u0131 y\u00fcce bir kitapt\u0131r Kur’an.
\n<\/p>\n

 <\/p>\n

Kurani M\u00fccahede: 2010-12-19<\/p>\n

 
\n