<\/p>\n
Bir \u015feyin, bir konunun ya da bir ki\u015finin do\u011fru ya da yanl\u0131\u015f oldu\u011funu bilebilmenin yolu, öncelikle o \u015fey ya da konu ilgili do\u011frunun ne oldu\u011funu bilmekten geçer. Do\u011fru bilinmeden yanl\u0131\u015f\u0131n tespit edilmesi mümkün de\u011fildir. Örne\u011fin trafik kurallar\u0131 bilinmeden yap\u0131lan ihlalleri bilmek ya da t\u0131p ilmini bilmeden ki\u015filerin rahats\u0131zl\u0131\u011f\u0131n\u0131 tespit etmek mümkün de\u011fildir.<\/span><\/p>\n \u0130slâmi konular\u0131n ne oldu\u011funun ve \u0130slâm hakk\u0131nda konu\u015fup yazanlar\u0131n gerçekten do\u011fru söyleyip söylemediklerinin, bunlar\u0131n kim olduklar\u0131n\u0131n, kimin gerçekten Hakka teslim olmu\u015f Müslüman oldu\u011funun bilinmesi için de Tevhidi esaslar\u0131n ne oldu\u011funun, Risalet tarihindeki Tevhidi mücadelenin, Risalet önderleri ve Tevhid erleri taraf\u0131ndan nas\u0131l yap\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131n bilinmesi ile mümkündür. Bunlar da ancak Kur’an’\u0131n gere\u011fince okunmas\u0131 ve verilen ayetler üzerinde dü\u015fünüp tefekkür etmekle bilinebilir.<\/span><\/p>\n Tevhid ve Tevhidi mücadele ile ilgili konular dü\u015fünülüp tefekkür edilmeden do\u011fruya ula\u015f\u0131lmaz ve baz\u0131 ki\u015filer taraf\u0131ndan \u0130slâm hakk\u0131nda söylenen \u015feylerin gerçekli\u011finin ne oldu\u011fu hiçbir zaman bilinmez; bunlar\u0131 dinleyin onlara inanan ki\u015filer, sapt\u0131r\u0131c\u0131lar\u0131n elinde Rab’lerini raz\u0131 etmek yerine, küfür ve \u015firke dü\u015ferek Rab’lerine isyan ederler.<\/span><\/p>\n Günümüzde kendilerini \u0130slâm’a nispet eden toplumlar\u0131n, \u0130slâm üzerinde bulunduklar\u0131n\u0131, \u0130slâm’\u0131 ya\u015fad\u0131klar\u0131n\u0131 sanarak yap\u0131p söyledikleri ile yüce Allah’a \u015firk ko\u015fup isyan etmelerinin, Allah’\u0131n ve Rasulü’nün üzerine iftira atmalar\u0131n\u0131n, \u0130slâm diye \u0130slâm ile uzaktan yak\u0131ndan ilgisi bulunmayan bir din ve ya\u015fant\u0131 üzerinde bulunmalar\u0131n\u0131n en önemli nedeni iman ettiklerini zannettikleri \u0130slâm’\u0131 bilmemeleri, kendilerine söylenenleri Kur’an k\u0131stas\u0131na vurmamalar\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n Hükümler aç\u0131kt\u0131r, buna göre k\u0131yaslay\u0131n<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n Kur’an’da hiçbir \u015fey eksik de\u011fildir, her konu \u015füpheye yer vermeyecek kadar apaç\u0131k bir \u015fekilde ortaya konulmu\u015ftur. Yüce Allah (cc), akl\u0131n\u0131 kullananlar\u0131n ve iman edenlerin, buna göre hareket etmelerini istemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n “Bu Kitap, kendisinde \u015füphe yoktur, muttakiler için hidayettir.” (Bakara, 2)<\/span><\/em><\/p>\n “Elif lâm ra. Bir Kitapt\u0131r ki, ayetleri sa\u011flamla\u015ft\u0131r\u0131lm\u0131\u015f sonra hâkim ve haberdar olan taraf\u0131ndan güzelce aç\u0131klanm\u0131\u015ft\u0131r.” (Hud, 1)<\/span><\/em><\/p>\n Akleden ve gerçekten iman ettikleri iddias\u0131nda bulunanlar\u0131n, \u0130slâmi bir konu ya da \u0130slâm dini ile ilgili ba\u015fvuracaklar\u0131 ilk ve en önemli kaynak hiç ku\u015fkusuz Kur’an’d\u0131r. Kim taraf\u0131ndan ne söylenirse söylenin, söylenen \u015feylerin do\u011fru ya da yanl\u0131\u015f olduklar\u0131n\u0131 anlamak için Kur’an’a bak\u0131lmal\u0131, Kur’an’da kayna\u011f\u0131 bulunmayan iddialar reddedilmelidir. Aksi halde bu iddialar\u0131n kabulü, ki\u015finin \u015firk ve küfre dü\u015fmesine, sapmas\u0131na ve Rabb’ine isyan etmesine neden olur. Yüce Allah (cc), insanlar\u0131 \u015feytan ve taraftarlar\u0131na kar\u015f\u0131 uyarmakta gönderdi\u011fi aç\u0131k delillerden hareket ederek yanl\u0131\u015fa dü\u015fmemeleri konusunda uyarmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n “Ey iman edenler, hepiniz birlikte kurtulu\u015fa erin, ancak \u015feytan\u0131n ad\u0131mlar\u0131n\u0131 izlemeyin, muhakkak ki o size apaç\u0131k dü\u015fmand\u0131r. Aç\u0131k deliller size geldi, sonradan \u015fayet gerçekten yanl\u0131\u015fa dü\u015ferseniz, o halde bilini ki \u015füphesiz Allah azizdir, hâkimdir.” (Bakara, 208-209)<\/span><\/em><\/p>\n Günümüzdeki, sapmalar\u0131n as\u0131l nedeni ki\u015filerin, Rab’lerinden gelen apaç\u0131k delillere göre hareket etmeyi\u015fleridir. Bunu f\u0131rsat bilen \u015feytan ve \u015feytan\u0131n dostlar\u0131 Samiri soylu sapt\u0131r\u0131c\u0131lar, kendi yanlar\u0131ndan uydurduklar\u0131 kuruntular\u0131 ya da anlamlar\u0131n\u0131 çarp\u0131tt\u0131klar\u0131 Kur’ani kavramlar\u0131 \u0130slâm diye insanlara anlatmakta, onlar\u0131n Rab’lerine \u015firk ko\u015fmalar\u0131na neden olmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n Kur’ani ölçü nettir, her \u015feyin bir delili vard\u0131r<\/span><\/em><\/strong>,<\/span><\/p>\n Yüce Allah (cc), Kur’an’da her \u015feyi aç\u0131klam\u0131\u015f, insanlar\u0131n Kur’an’dan hesaba çekileceklerini haber vermi\u015f, söylenip yap\u0131lacak her \u015feyin, mutlaka Kur’an’a ve apaç\u0131k bir delile dayand\u0131r\u0131lmas\u0131n\u0131 istemi\u015f, delilsiz ve hevai hareket edenlerin sapacaklar\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n “Size ne oldu, nas\u0131l hüküm veriyorsunuz! Hiç mi dü\u015fünmüyorsunuz! Yoksa sizin aç\u0131k bir deliliniz mi var. O halde getirin kitab\u0131n\u0131z\u0131 gerçekten do\u011frulardan iseniz.” (Saffat, 154-157)<\/span><\/em><\/p>\n “Neyiniz var, nas\u0131l hüküm veriyorsunuz, yoksa sizin bir kitab\u0131n\u0131z var, ondan m\u0131 ö\u011freniyorsunuz; gerçekten sizin onda tercih etti\u011finiz mi var; yoksa sizin için üzerimizde, k\u0131yamete kadar sürecek yeminler mi var, mutlaka sizin hükmetti\u011finiz \u015fey olacak!” (Kalem, 36-39)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n Kur’an’dan delillendirilmeyen her söz, velev ki Kur’an ve Sünnete uygun da olsa yanl\u0131\u015ft\u0131r, hatal\u0131d\u0131r, delil al\u0131nmaz, onunla hareket edilmez. Kur’ani olmayan söz ve davran\u0131\u015flar\u0131 alanlar, yüce Allah’\u0131 de\u011fil, sözün sahibini ilah edinmi\u015flerdir. \u0130lim ehlinden Ebû Hanife (r.aley), “Bir kimse, birisine bir \u015fey sordu\u011fu zaman, kendi okuma yazmas\u0131 bile olmasa, mutlaka o sözün kayna\u011f\u0131n\u0131 sorsun.<\/strong>” diyerek körü körüne taklitçilikten kaç\u0131nmas\u0131n\u0131 istemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n \u0130nsanlar, Kur’an kaynakl\u0131 sözlerin yerine hoca, âlim, a\u011fabey, \u015feyh olarak kabul ettikleri ki\u015filerin sözlerini esas ald\u0131klar\u0131 ve bunlar\u0131 Kur’an’dan ara\u015ft\u0131rmad\u0131klar\u0131 için \u0130slâm’dan bihaber kalm\u0131\u015flar ve giderek sözünü ald\u0131klar\u0131 ki\u015fileri kutsar hale gelmi\u015flerdir. Bunlar, \u015firk ve küfre sap\u0131p Rab’lerine isyan ettiklerinin bile fark\u0131na varmam\u0131\u015flar, cehalet içerisinde ya\u015fad\u0131klar\u0131 halde kendilerinin Müslüman olduklar\u0131n\u0131 zannetmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n Risalet önderlerinin hayatlar\u0131 ve mücadeleleri en güzel örnektir<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n Kendilerine söylenen saçma sapan her sözü \u0130slâm, o saçmal\u0131klar\u0131 söyleyenleri âlim zanneden toplumlar\u0131n en büyük ç\u0131kmaz\u0131 iman ettiklerini zannettikleri Kur’an’\u0131 hiç ya da yeterinde anlamamalar\u0131, Tevhidi mücadelenin nas\u0131l yap\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilmemeleri, Risalet önderlerini ve Tevhid erlerini yeterince tan\u0131mamalar\u0131d\u0131r. Yüce Allah (cc), Risalet önderlerinin mücadelelerini ve hayatlar\u0131n\u0131 vermi\u015f, iman edenlerden bunlar\u0131n örnek edinilmesini istemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n “<\/span><\/em>Andolsun onlar\u0131n k\u0131ssalar\u0131nda ak\u0131l sâhipleri için ibret vard\u0131r; bu, uydurulacak bir söz de\u011fildir; velakin kendinden öncekilerin do\u011frulanmas\u0131 ve her \u015feyin aç\u0131klamas\u0131; iman eden topluluk için bir hidayet ve rahmettir.” (Yusuf, 111)<\/span><\/em><\/p>\n “<\/span><\/em>Sana, rasullerin haberlerinden her \u015feyi anlat\u0131yoruz; onda, senin kalbini sa\u011flamla\u015ft\u0131racak \u015feyler vard\u0131r; bunun içinde sana Hak, Mü’minler için ö\u011füt ve ibret gelmi\u015ftir.” (Hud, 120)<\/span><\/em><\/p>\n “<\/span><\/em>Muhakkak ki \u0130brahim’de ve onunla beraber bulunanlarda sizin için güzel bir örnek vard\u0131r; o zaman kavimlerine ‘Elbette biz, sizden ve Allah’tan ba\u015fka itaat ettiklerinizden uza\u011f\u0131z, sizi inkâr ediyoruz. Siz, bir tek Allah’a iman edinceye kadar sizinle bizim aram\u0131zda sürekli bir dü\u015fmanl\u0131k ve nefret ortaya ç\u0131km\u0131\u015ft\u0131r’ demi\u015flerdi…” (Mümtehine, 4)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n Yüce Allah (cc), iman edenlerin, Risalet önderlerinin hayatlar\u0131n\u0131 aynen almalar\u0131n\u0131, onlar gibi Rab’lerini raz\u0131 edecek \u015fekilde hareket etmelerini ve Tevhidi mücadeleyi onlar gibi ortaya koymalar\u0131n\u0131 istemi\u015f, ancak bu durumda iman ederek Zat\u0131n\u0131 raz\u0131 edebileceklerini bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n \u0130slâmi do\u011frular\u0131n bilinmesinin tek kayna\u011f\u0131 Kur’an, bu do\u011frular\u0131n nas\u0131l pratize edilip ya\u015fand\u0131\u011f\u0131n\u0131n en güzel örne\u011fi, yüce Allah’\u0131n önemle bildirdi\u011fi Rasulullah (as)’d\u0131r. Bunlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131ndaki her kitap, her örneklik insan\u0131 \u015firk ve küfre sokup Rabb’ine isyan ettirebilir.<\/span><\/p>\n “Andolsun, sizin için Allah’\u0131n Rasulü’nde, Allah’a ve ahiret gününe kavu\u015fmay\u0131 uman ve Allah’\u0131 çok anan kimseler için, en güzel bir örnek vard\u0131r.” (Ahzab, 21)<\/span><\/span><\/em><\/p>\n “Allah ve Rasulü, bir i\u015fte hüküm verdi\u011fi zaman, Mü’min erkek ve kad\u0131n için o i\u015fi kendilerine göre seçme hakk\u0131 yoktur, kim Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelirse, muhakkak apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fer.” (Ahzab, 36)<\/a><\/span><\/span><\/em><\/p>\n Kur’ani hükümler ve bu hükümlerin apaç\u0131k bir \u015fekilde bildirdi\u011fi Tevhidi esaslar ve \u0130slâmi gerçekler, her ak\u0131l sahibinin anlayabilece\u011fi \u015fekilde ku\u015fkuya yer vermeyecek \u015fekilde ortada iken bunlardan gafil olan kimseler, ya sokak kültürü ile ya da geleneksel kültür kal\u0131plar\u0131 ile din ad\u0131na bilgiler edinmektedirler. Bunun sonucunda Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelerek sapmakta, \u015firk ve küfre girip Rab’lerine isyan etmektedirler.<\/span><\/p>\n Risalet önderlerinin mücadelelerine uymayan her söz ve hareket, küfür ve \u015firktir<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n Yüce Allah (cc), Risalet önderlerinin mücadelelerini vermi\u015f, yap\u0131lacak Tevhidi bir mücadelenin mutlaka onlar\u0131n mücadelesine uygun olmas\u0131n\u0131 istemi\u015ftir. Risalet önderlerinin Tevhidi mücadelelerine bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131ndan onlar, a\u015fa\u011f\u0131da belirtilen esaslardan hareket etmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n Ta\u011futu reddetmi\u015f, Tevhidi davette onlardan izin almam\u0131\u015flard\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n Risalet önderlerinin gönderili\u015f amac\u0131, ta\u011futun reddedilerek yaln\u0131zca yüce Allah’\u0131n Tek ilah, Rab ve Melik olarak kabul edilmesidir ki bu, zaten “La ilahe illallah<\/strong>” kelime-i Tevhid ile yüce Allah’a iman etmek için ilk sözlenen sözdür.<\/span><\/p>\n “Andolsun biz, her millet içinden: ‘Allah’a kulluk edin, ta\u011futtan kaç\u0131n\u0131n’ diye bir rasul gönderdik; Allah, onlardan kimine hidayet etti, onlardan kimi üzerine de sap\u0131kl\u0131k hak oldu. \u0130\u015fte yeryüzünde gezin de bak\u0131n, yalanlayanlar\u0131n sonu nas\u0131l olmu\u015f!” (Nahl, 36)<\/span><\/em><\/p>\n