{"id":280,"date":"2020-03-25T18:28:54","date_gmt":"2020-03-25T18:28:54","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/islamda-muzik-haram-degildir\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:54","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:54","slug":"islamda-muzik-haram-degildir","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/islamda-muzik-haram-degildir\/","title":{"rendered":"\u0130sl\u00e2m\u2019da m\u00fczik haram de\u011fildir"},"content":{"rendered":"

<\/p>\n

Müzik konusu, özellikle mezheplerin ortaya ç\u0131k\u0131\u015f\u0131ndan sonra Müslümanlar aras\u0131nda tart\u0131\u015fmalara neden olmu\u015f, helal ve haram diyenler olarak iki grup olu\u015fmu\u015ftur. Bir \u015feyin helal ya da haram oldu\u011fu hususu, ancak Kur’an’da aç\u0131k bir \u015fekilde belirtilmesi ile mümkün olabilir. Yüce Allah (cc), bu konuda Müslümanlar\u0131 uyarmakta ve a\u011f\u0131zlar\u0131na geldi\u011fi gibi bir \u015feye helal ya da haram demelerini yasaklamakta, böyle yapanlar\u0131 k\u0131namaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Dillerinize yalan vasfederek bir \u015fey için: ‘Bu helaldir ve bu haramd\u0131r’ demeyin; yalan uydurup Allah’a iftira etmi\u015f olursunuz; \u015füphesiz, yalan uydurup Allah’a iftira edenler, kurtulamazlar.” (Nahl, 116)<\/span><\/em><\/p>\n

Bu apaç\u0131k uyar\u0131ya ra\u011fmen baz\u0131 kimseler, ak\u0131llar\u0131na esti\u011fi gibi helal haram koyarak yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atmaktan kaç\u0131nmamaktad\u0131rlar. Üstelik bu kimseler, uydurduklar\u0131 yalanlar\u0131 savunmak ad\u0131na hiçbir ilgisi bulunmayan ayetleri yalanlar\u0131na delil için çarp\u0131tarak kullanmakta ya da Rasulullah (as)’\u0131n üzerine iftira atarak onun ad\u0131na hadis uydurmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Kur’an’da, haram oldu\u011fu aç\u0131k bir \u015fekilde belirtilmeyen bir \u015fey için haram demek, bunu söyleyen ki\u015fi aç\u0131s\u0131ndan haddi a\u015fmak ve yüce Allah’\u0131 üzerine iftira atmakt\u0131r. Kur’an’da, haram oldu\u011fu belirtilmeyen bir \u015fey, e\u015fyada mübahat esast\u0131r prensibinden o helaldir.<\/span><\/p>\n

Evrensel ve ça\u011flarüstü nitelikte helal ve haram koyma yetkisi yaln\u0131zca yüce Allah’a aittir; yönetimsel ve k\u0131smi helal haram koyma konusunda da rasuller belirleyicidirler. Buna göre iman edenlerin helal ve haram koyma haklar\u0131 da yetkileri de bulunmamaktad\u0131r. Buna ra\u011fmen helal ve haram koymaya kalk\u0131\u015fanlar, haddi a\u015fm\u0131\u015f, Rab’lerine isyan etmi\u015f azg\u0131nlard\u0131r.<\/span><\/p>\n

Bir konunun helal ya da haram oldu\u011fu ancak Kur’an’a ve rasullerin hayatlar\u0131na bakarak anla\u015f\u0131labilir; müzik konusunda da durum ayn\u0131d\u0131r. Kur’an’da müzikle ilgili olarak Hz. Davud (as)’\u0131n örne\u011fi verilir.<\/span><\/p>\n

Hz. Davut (as) ve müzik<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Hz. Davud (as), birçok yönüyle beraber sesindeki güzellikle de mükemmel bir insan ve müzik konusunda da güzel bir örnektir. Hz. Davud (as), dövdü\u011fü demirin ç\u0131kard\u0131\u011f\u0131 ve da\u011flar\u0131n eko yaparak yans\u0131tt\u0131\u011f\u0131 sese e\u015flik eden ku\u015flar\u0131n na\u011fmeleri e\u015fli\u011finde gür ve güzel sesi ile söyledi\u011fi ilahiler söylemi\u015f, onun bu güzel tok, kal\u0131n ve gür erkek sesine atfen “Davudi ses<\/strong>” tan\u0131m\u0131n\u0131 müzik dünyas\u0131nda an\u0131lmaya ba\u015flanm\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n, Hz. Davut (as) ile Hz. Süleyman (as)’a bah\u015fetmi\u015f oldu\u011fu say\u0131s\u0131z nimetler içerisinde Hz. Davut (as)’\u0131n güzel sesi de bulunmaktad\u0131r. O, bu gür ve güzel sesi ile sürekli Rabb’ini anm\u0131\u015f, O’nun verdi\u011fi nimetlere \u015fükretmi\u015f, Rabb’ine dualar edip O’nu anarken da\u011flar\u0131 inletmi\u015f, ku\u015flar da ona e\u015flik etmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

“Andolsun Davud’a, Bizden bir üstünlük verdik; ‘Ey da\u011flar, onu ayn\u0131 anda aksettirin (döndürün) ve ku\u015flar siz de’ ve ona demiri yumu\u015fatt\u0131k. Bol bol (z\u0131rh) yap dokumas\u0131n\u0131 ölçülü yap, salih amel i\u015fleyin, do\u011frusu Ben, yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 görmekteyim.” (Sebe, 10-11)<\/span><\/em><\/p>\n

“<\/span><\/em>Süleyman, Davud’a mirasç\u0131 oldu ve dedi ki: ‘Ey insanlar, bize ku\u015flar\u0131n dili ö\u011fretildi ve bize her \u015feyden verildi. \u0130\u015fte bu, apaç\u0131k bir lütuftur." (Neml, 15-16)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n

Ayetlerden aç\u0131kça anla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 üzere Hz. Davud (as), z\u0131rh yapmak için bir taraftan demiri döverken, di\u011fer taraftan o gür ve güzel sesi ile ilahiler söyleyerek Rabb’ini an\u0131yordu. Hz. Davud (as)’\u0131n dövdü\u011fü demirden bir çalg\u0131 aleti gibi ç\u0131kan ses ile Hz. Davud (as)’\u0131n gür sesi da\u011flarda eko yaparak yank\u0131lan\u0131yor, ku\u015flar\u0131n de\u011fi\u015fik sesleri de onlara e\u015flik ederek bir fon müzi\u011fi olu\u015fturuyordu. Bu müzik ziyafeti Kur’an’da, yüce Allah’\u0131 zikir olarak belirtilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em>Sabret, onlar\u0131n dedikleri \u015feylere ve güç sahibi Davud’u hat\u0131rla; do\u011frusu o, çok yönelirdi; <\/span><\/em>gerçekten Biz, da\u011flar\u0131 emrine vermi\u015ftik; ak\u015fam sabah onunla<\/span><\/em> beraber<\/span><\/em> tesbih ederlerdi; toplanm\u0131\u015f halde ku\u015flar da; hepsi ona yönelirdi.<\/span><\/em>” (Sad, 17-19)<\/span><\/em><\/p>\n

Demirden ç\u0131kan ses, bir çalg\u0131 aleti görevi görürken Hz. Davud (as)’\u0131n gür ve güzel sesi sanatç\u0131 sesini, da\u011flar bir eko görevi görüyor, e\u015flik eden ku\u015flar\u0131n sesi de adeta bir fon müzi\u011fi sesi ç\u0131kar\u0131yordu ki bu, tam bir müzik \u015fölenini and\u0131r\u0131yordu. Bu üçlü, günümüz var olan müzi\u011fin ilk ürünleridir.<\/span><\/p>\n

Ku\u015flar\u0131n dilinin ö\u011fretilmesi hususu da gösteriyor ki Hz. Davud (as), kimi zaman ku\u015f sesi de ç\u0131karm\u0131\u015f, böylece ku\u015flar da ona e\u015flik etmi\u015flerdir. Da\u011flar\u0131n ve ku\u015flar\u0131n Hz. Davud (as)’a e\u015flik etmesi, insan\u0131n do\u011fa ile ne denli bar\u0131\u015f\u0131k oldu\u011funu ortaya koymaktad\u0131r. \u0130\u015fte bu, hayat, Kâinat ve insan\u0131n nas\u0131l bir uyum içerisinde bulundu\u011funu göstermektedir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as) döneminde müzik<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an’da verilen Hz. Davud (as)’\u0131n örnekli\u011fine göre demir ve ku\u015flar\u0131n sesleri ile eko görevi yapan da\u011flar\u0131n yank\u0131lar\u0131ndan hareketle Kur’an’da, müzi\u011fe ruhsat verilmi\u015f, müzik haram k\u0131l\u0131nmam\u0131\u015ft\u0131r. Ayr\u0131ca Rasulullah (as) döneminde de müzik oldu\u011fu, Rasulullah (as)’\u0131n, müzi\u011fi genel olarak haram k\u0131lmad\u0131\u011f\u0131 gelen rivayetlerden anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. Rasulullah (as)’dan gelen rivayetlerden birkaç tanesi:<\/span><\/p>\n

 <\/span>“Nikâh\u0131 ilan edin, onu mescitlerde k\u0131y\u0131n ve üzerine def çal\u0131n.<\/strong>” (Tirmizi, Nikâh, 6)<\/span><\/p>\n

Yetim kalan bir k\u0131z, Ensar’dan birisiyle evlendirildi; Hz. Ai\u015fe de dü\u011füne kat\u0131lanlardand\u0131, gelini götürüp dönünce Rasulullah (as) sordu: “Ey Ai\u015fe, gelinle birlikte def çal\u0131p \u015fark\u0131 söyleyecek bir cariye gönderdiniz mi?<\/strong>”<\/span><\/p>\n

Hz. Ai\u015fe de: “Cariye ne diyecek?<\/strong>” diye sorunca Rasulullah (as): “Ensar, gazeli seven bir kavimdir, onlara \u015föyle deseydiniz: ‘Size geldik, size geldik, Allah size de bize de hayat versin, k\u0131z\u0131l alt\u0131n olmasayd\u0131, badiyenize konaklamazd\u0131, sar\u0131 bu\u011fday olmasayd\u0131 bakireleriniz semirmezdi.<\/strong>” (\u0130bn Mace, Nikâh, 21; \u0130bn Hanbel, IV\/78))<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, dü\u011fünde def e\u015fli\u011finde söylenmesini tavsiye etti\u011fi, bizzat kendisinin de söyledi\u011fi “k\u0131z\u0131l alt\u0131n olmasayd\u0131, badiyenize konaklamazd\u0131, sar\u0131 bu\u011fday olmasayd\u0131 bakireleriniz semirmezdi<\/strong>” sözleri, bir \u015fark\u0131 sözüdür ve bunun, bizzat onun taraf\u0131ndan da söylenmesi de gösteriyor ki, kimi \u015fark\u0131lar\u0131n, müzik aleti e\u015fli\u011finde söylenmesinde herhangi bir haramiyet sözkonusu de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

Rubeyye binti Muavvize (r.anha) \u015föyle anlat\u0131yor: “Ben evlendi\u011fim zaman Rasulullah (as) geldi ve yata\u011f\u0131m\u0131n üzerine oturdu. Bu s\u0131rada cariyelerimiz, def çal\u0131p Bedir günü \u015fehit dü\u015fen atalar\u0131m\u0131z hakk\u0131nda mersiyeler söylemeye ba\u015flad\u0131lar, içlerinden biri, ‘Aram\u0131zda yar\u0131n olacaklar\u0131 bilen nebi var<\/strong>’ manas\u0131nda bir m\u0131sra okudu. (Tirmizi, Nikâh, 6; \u0130bn Mace, Nikâh, 21) bunun üzerine Rasulullah (as): ‘Böyle deme, söylemekte oldu\u011fun di\u011fer \u015feyleri söyle, çünkü yar\u0131n olacaklar\u0131 bilen Allah’t\u0131r.<\/strong>”<\/span><\/p>\n

Bir gün Rasulullah (as) yan\u0131ma girdi. Yan\u0131mda iki de cariye vard\u0131; Buas günü \u015fark\u0131s\u0131n\u0131 söylüyorlard\u0131. Rasulullah (as) yata\u011fa uzand\u0131 ve yüzünü öbür tarafa çevirdi. Bu arada babam Ebu Bekir (r.anh) de yan\u0131m\u0131za girdi ve beni azarlayarak: ‘Rasulullah’\u0131n yan\u0131nda \u015feytan çalg\u0131s\u0131n\u0131 m\u0131 çal\u0131yorsunuz?’<\/em><\/strong> dedi. Rasulullah (as) ona dönerek: ‘Onlar\u0131 b\u0131rak’ <\/strong>dedi. Ba\u015fka bir rivayette de Rasulullah (as)’\u0131n \u015föyle dedi\u011fi rivayet edilmi\u015ftir: “Ey Ebu Bekir! Her toplumun bir bayram\u0131 vard\u0131r, bu da bizim bayram\u0131m\u0131zd\u0131r.” <\/strong>(Buhari, \u0130deyn, 3; \u0130bn Mace, Nikâh, 21)<\/span><\/p>\n

Hz. Ai\u015fe (r.anha) \u015föyle anlat\u0131yor: <\/span>“<\/span><\/em>Ben mescitte oynayan Habe\u015flileri seyrederken Rasulullah (as) beni ridas\u0131yla örttü\u011fünü hat\u0131rl\u0131yorum. Bu hal, ben seyretmekten usan\u0131ncaya kadar devam etti. Benim gibi genç ya\u015f\u0131nda bir k\u0131z\u0131n e\u011flenceye ne kadar dü\u015fkün olaca\u011f\u0131n\u0131 var\u0131n siz takdir edin.<\/span><\/strong><\/em>”<\/span><\/em> (Buhari, Salat, 69; Müslim, ideyn, 18)<\/span><\/em><\/p>\n

Hangi müzik türleri haramd\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Rasulullah (as)’dan gelen rivayetlere bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda da müzi\u011fin ve e\u011flencenin genel olarak haram olmad\u0131\u011f\u0131 anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r. Ancak Rasulullah (as), bu konuda bir s\u0131n\u0131rland\u0131rmaya gitmi\u015ftir; o da, gelecekle ilgili gaybi konularda, yine Kur’an’da s\u0131n\u0131r\u0131 çizilen Allah yolundan al\u0131koyan, kötü sözün yay\u0131lmas\u0131na neden olan söz ve e\u011flencelerdir.<\/span><\/p>\n

“\u0130nsanlardan kimi, bilgisizce Allah yolundan sapt\u0131rmak için sözün e\u011flencesini sat\u0131n al\u0131r ve onu alay konusu edinir. \u0130\u015fte onlar için alçak dü\u015fürücü bir azap vard\u0131r.” (Lokman, 6)<\/span><\/em><\/p>\n

“Kullar\u0131ma de ki, o en güzel olan\u0131 söylesinler, <\/span>çünkü \u015feytan aralar\u0131na girer; do\u011frusu \u015feytan, insan için apaç\u0131k dü\u015fmand\u0131r.” (\u0130sra, 53)<\/span><\/em><\/p>\n

Ayetlerin de apaç\u0131k bir \u015fekilde ortaya koyduklar\u0131 üzere, insanlar\u0131 Allah yolundan, yüce Allah’a ibadet ve kulluktan al\u0131koyan, çirkin ve kötü anlamlar içeren ifadeler, insanlar\u0131 alaya alan sözler, müzik yoluyla ya da ba\u015fka \u015fekillerde söylenmesi haramd\u0131r. Bunlar d\u0131\u015f\u0131ndaki söz ve ifadelerde bir yasaklama sözkonusu de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

“Muhakkak ki O, s<\/span><\/em>ize Kitap’ta indirmi\u015fti ki, e\u011fer Allah’\u0131n ayetlerinin inkâr edildi\u011fini ve onlarla alay edildi\u011fini i\u015fitti\u011finiz zaman onlar, ba\u015fka bir söze dal\u0131nca­ya kadar onlarla beraber durmay\u0131n; o zaman siz de onlar gibi olursunuz. \u015eüphesiz Allah, bütün münaf\u0131k ve kâfirleri cehennemde toplayacakt\u0131r.” (Nisa, 140)<\/span><\/span><\/p>\n

Mahremiyet konusunu ayaklar alt\u0131na alan kad\u0131n erkek kar\u0131\u015f\u0131k yap\u0131lan e\u011flenceler, bu e\u011flenceler s\u0131ras\u0131nda \u0130slâmi hassasiyetlerle alay eden söz ve davran\u0131\u015flar, müzik de dâhil, hangi \u015fekilde söylenirse söylensin haramd\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130badet saatlerini engelleyen, insanlarda \u015fiddet ve kötü al\u0131\u015fkanl\u0131klar edinmeye neden olan, insanlara zarar veren, ahlaks\u0131zl\u0131\u011f\u0131n yay\u0131lmas\u0131n\u0131 sa\u011flayan her türlü söz ve görüntü haram k\u0131l\u0131nm\u0131\u015f, bunlar\u0131 yapan ve sat\u0131n alan kimseler için ac\u0131kl\u0131 bir azap oldu\u011fu bildirilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“\u015eüphesiz ahlaks\u0131zl\u0131\u011f\u0131n yay\u0131lmas\u0131n\u0131 iman edenler içinde seven kimselere, dünyada ve ahirette ac\u0131kl\u0131 bir azap vard\u0131r; Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Nur, 19)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

\u0130slâm, onurlu, ki\u015filikli, ahlaki de\u011ferlere sahip, birbirleriyle insani de\u011ferler içerisinde güzel bir \u015fekilde ileti\u015fim kuran insanlar\u0131n olmas\u0131n\u0131 ister. Bu vas\u0131flar muhafaza edildi\u011fi sürece insanlar\u0131n, kad\u0131n erkek ayr\u0131 ayr\u0131 e\u011flenmesinde herhangi bir yasaklama getirmemektedir.<\/span><\/p>\n

Mutluluk ve bunun sonucu olarak sevinç insani duygulard\u0131r; bunlar\u0131n ortaya ç\u0131kar\u0131lmas\u0131 da kimi ses ve hareketlerle olmaktad\u0131r. Bu ses ve hareketlerin ortak temposu da zaten do\u011fal müzi\u011fi ortaya ç\u0131karmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Güçlenmek için yap\u0131lan güre\u015f, sava\u015fa haz\u0131rl\u0131k bab\u0131nda at yar\u0131\u015flar\u0131, çe\u015fitli e\u011flencelerin tertip edilmesi, birisini kar\u015f\u0131larken sevinç ç\u0131\u011fl\u0131klar\u0131 e\u015fli\u011finde \u015fark\u0131lar\u0131n söylenmesinde –ki,  <\/span>Rasulullah (as) Medine’ye te\u015frif ettiklerinde oradaki Müslümanlar\u0131n,  <\/span>sevinç naralar\u0131 e\u015fli\u011finde övgü dolu sözler söyleyerek def çalm\u0131\u015flard\u0131r- \u0130slâm noktai nazar\u0131nda bir yasaklama sözkonusu de\u011fildir. Bütün bunlar da insanlar\u0131n e\u011flenmesinin ve ne\u015felenmesinin do\u011fal bir sonucudur.<\/span><\/p>\n

Yukar\u0131da say\u0131lan e\u011flence ve sevinç naralar\u0131na, kimi aletlerin kullan\u0131larak e\u015flik ettirilmesi de oldukça do\u011fald\u0131r. \u0130\u015fte bu e\u015flik ettirilen aletler, müzik cihazlar\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n

Müzik aletleri<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

E\u015fyada mübahat esast\u0131r prensibi gere\u011fi müzik aletleri konusunda bir s\u0131n\u0131rlama sözkonusu de\u011fildir; Hz. Davud (as) demiri döverken demirden ç\u0131kan ses, müzik aleti sesi ç\u0131kar\u0131yorken Hz. Muhammed (as) döneminde var olan def, do\u011fal bir müzik aleti olarak çal\u0131n\u0131yordu. \u015eayet Rasulullah (as) döneminde ba\u015fka müzik aletleri olsayd\u0131, elbette onlar da çal\u0131n\u0131rd\u0131 ki, sava\u015flarda çal\u0131nan davul, bunun için bir örnektir.<\/span><\/p>\n

Defin, Hz. Muhammed (as) döneminde bir müzik aleti olarak çal\u0131nmas\u0131, her dönemde def çal\u0131naca\u011f\u0131 anlam\u0131na gelmez. Nas\u0131l ki Muhammed (as) döneminde insanlar deveye biniyorlard\u0131 ve bugün deveye de\u011fil de en lüks arabalara biniliyorsa, müzik aletleri konusunda da yeni cihazlar kullan\u0131labilir. Bu nedenle günümüzde çal\u0131nan her türlü müzik aletinin kullan\u0131lmas\u0131nda herhangi bir sak\u0131nca bulunmamaktad\u0131r. Yaln\u0131zca def çal\u0131nmas\u0131n\u0131n helal oldu\u011funu iddia edenler, kendileri ve ya\u015fant\u0131lar\u0131 ile çeli\u015fen, söz ve ya\u015fant\u0131lar\u0131 aras\u0131nda çeli\u015fkiler bulunan kimselerdir.<\/span><\/p>\n

Müzi\u011fin haram oldu\u011funu iddia edenler<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Yüce Allah (cc), helal ve haramlar konusunda iman edenleri uyarm\u0131\u015f, a\u011f\u0131zlar\u0131na geldi\u011fi gibi helal haram koymamalar\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir. Ancak ne yaz\u0131kt\u0131r ki, kendilerini \u0130slâm’a nispet eden kimi mezhep salikleri, hemen her konuda yüce Allah’\u0131n hükümlerine ayk\u0131r\u0131 olarak helal haramlar koyduklar\u0131 gibi bu konuda da adeta yüce Allah’a meydan okurcas\u0131na müzi\u011fin haram oldu\u011funu ileri sürmü\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

\u0130man Ebû Hanife’ye atfedilen, gerçekte ise el-Hidaye kitab\u0131n\u0131n yazar\u0131 taraf\u0131ndan uydurulan iddiaya göre “e\u011flenmek için çal\u0131nan tüm çalg\u0131lar haramd\u0131r.” (el-Merginânî, el-Hidâye, IV, 80)<\/span><\/span><\/p>\n

Mezheplerin bir k\u0131sm\u0131, telli çald\u0131 ve ud gibi çalg\u0131 aletlerinin mubah oldu\u011funu ileri sürerken bir k\u0131sm\u0131, tüm çalg\u0131lar\u0131n haram oldu\u011funu iddia etmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

\u0130mam Mâlik’in meazif (genellikle telli çalg\u0131lar) ve ud gibi çalg\u0131 aletlerini mubah gördü\u011fünü Keffâl ve Reyhani naklederler. (\u015eevkânî, VIII, 105)<\/span><\/p>\n

Medine ulemas\u0131, çalg\u0131 aleti ile bile olsa, mûsikînin caiz oldu\u011funu söylemi\u015fler,<\/span><\/strong> \u015eafiîlerle Zâhirîler de bu hususta onlara uymu\u015flard\u0131r. (\u015eevkânî)<\/span><\/p>\n

\u0130bnü’l Cevzî, \u0130mam Mâlik’in: “Medinelilere hangi mûsikî türü hakk\u0131nda ruhsat veriyorsun?” diye soruldu\u011funda “Hiçbir türüne müsaade etmiyorum bunu içimizden fas\u0131k olanlar yap\u0131yor” diye cevap verdi\u011fini nakleder. (ibnü’l-Cevzî, 256)<\/span><\/span><\/p>\n

Hanbeliler; ud, davul ve saz gibi çalg\u0131 âletlerini caiz görmezler; bu tür aletlerin çal\u0131nd\u0131\u011f\u0131 dü\u011füne gitmenin do\u011fru olmad\u0131\u011f\u0131na inan\u0131rlar. Fakat mücerret musikiyi, yani güzel sesle terennümü mubah görürler. (el-F\u0131khu ala mezâhibi’l-erbaa, II, 44)<\/span><\/span><\/p>\n

\u0130bn Hazm, musikiye dair ba\u011f\u0131ms\u0131z bir eser yazm\u0131\u015f ve mûsikîyi yasaklayan tüm hadisleri tenkit ederek bunlardan hiçbirinin sahih olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ileri sürmü\u015ftür. Bu mezhebe göre mûsikînin her çe\u015fidi helâldir. (Süleyman Uluda\u011f, \u0130slâm Aç\u0131s\u0131ndan Mûsikî ve Semâ, \u0130stanbul 1976, 187)<\/span><\/p>\n

\u0130mam Gazali, semâ\u0131n (müzik dinleme) mubah oldu\u011funu zikreder ve sesleri; canl\u0131lardan ç\u0131kan seslerle, cans\u0131zlardan ç\u0131kan sesler diye iki k\u0131sma ay\u0131r\u0131r; bunlar\u0131 dinlemenin caiz oldu\u011funu söyler. Ancak içki ile çal\u0131nmas\u0131 mutat olan çalg\u0131lar\u0131n haram oldu\u011funu ifade eder. (Gazali, \u0130hya, Kahire 1967, I, 343-348).<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, yukar\u0131da verilen sözleri apaç\u0131k ortada iken baz\u0131 mezhepler müzi\u011fin haram oldu\u011funu iddia etmelerinin, Kur’an’da ve Sünnette hiçbir delili yoktur. Onlar, hiçbir ilgisi bulunmad\u0131\u011f\u0131 halde dillerini e\u011fip bükerek baz\u0131 ayetleri delil getirmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Müzi\u011fin haram oldu\u011funu iddia eden mezhepler, Kur’an’\u0131n okunu\u015fu için müzi\u011fin çe\u015fitli makamlar\u0131 olan Bayati, Rast, Nihavent, Saba, Sika, Hicaz gibi makamlarla okunmas\u0131na izin verip insanlar\u0131n ne\u015felenmesini sa\u011flayan müzi\u011fe haram demeleri, onlar\u0131n çeli\u015fkileridir.<\/span><\/p>\n

Sonuç olarak<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Müzik, yukar\u0131da say\u0131lan haram ve küfür sözler içermedi\u011fi, ki\u015finin ibadet saatlerini engellemedi\u011fi, Allah’\u0131n ayetleri ile alay edilmedi\u011fi, gelecek ve gaybi konulardaki ifadelere yer vermedi\u011fi sürece haram oldu\u011fu iddia edilemez. \u0130slâm’\u0131 adeta somurtkan, surats\u0131z, as\u0131k suratl\u0131 bir duruma sokmaya çal\u0131\u015fanlar, asl\u0131nda kendi karanl\u0131k dünyalar\u0131na mahkûm olan kimseleridir. Bunlar, kendi bunal\u0131ml\u0131 ruh hallerini <\/span>\u0130slâm’a mal etmeye çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span> <\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2016.04.23
\n