{"id":279,"date":"2020-03-25T18:28:54","date_gmt":"2020-03-25T18:28:54","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/sakal-birakmanin-ya-da-kesmenin-hukmu\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:54","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:54","slug":"sakal-birakmanin-ya-da-kesmenin-hukmu","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/sakal-birakmanin-ya-da-kesmenin-hukmu\/","title":{"rendered":"Sakal b\u0131rakman\u0131n ya da kesmenin h\u00fckm\u00fc"},"content":{"rendered":"

<\/p>\n

Yüce Allah (cc), Müslümanlar\u0131n neleri yap\u0131p neleri yapmayacaklar\u0131n\u0131 Kur’an’da ve raz\u0131 oldu\u011fu \u0130slâm dininde apaç\u0131k bir \u015fekilde aç\u0131klam\u0131\u015f, bunun prati\u011fini de, en güzel örnek olarak al\u0131nmas\u0131n\u0131 emretti\u011fi Rasulü’nün hayat\u0131nda ortaya koymu\u015ftur.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), Rabb’inden kendisine bildirilen hükümleri, hayat\u0131nda pratize ederek aç\u0131klam\u0131\u015f, ümmetine en güzel örnek olarak b\u0131rakm\u0131\u015ft\u0131r. Bu örnekli\u011fi, Rasulullah (as)’\u0131n sünnetidir! Onun sünneti, Rabb’inin kendisine bildirdi\u011fi hükümlerin nas\u0131l ya\u015fanaca\u011f\u0131n\u0131, ya\u015fayarak ortaya koyarak aç\u0131klamakt\u0131r. Bu nedenle Rasulullah (as)’\u0131n, söz ve davran\u0131\u015flar\u0131nda Kur’an’a ayk\u0131r\u0131, Kur’an’a ra\u011fmen hiçbir \u015fey bulunmaz ve o, ancak Kur’an’\u0131 ahlak edinmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Ve muhakkak ki sen, büyük bir ahlâk üzerindesin.” (Kalem, 4)<\/span><\/em><\/p>\n

Kur’an, kendisinde çeli\u015fki bulunmayan, her konuda en güzel aç\u0131klamay\u0131 yapan, do\u011fruyu ve yanl\u0131\u015f\u0131 en ince teferruat\u0131na kadar ortaya koyan bir kitapt\u0131r. \u0130man edenler, bir konuyu ara\u015ft\u0131r\u0131rken mutlaka Kur’an’\u0131n o konudaki ayetlerinin bütününe bakmakla mükelleftirler. Aksi halde yanl\u0131\u015f sonuçlara giderler ve kendilerini sorumluluk alt\u0131na sokarlar.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), Kur’an’\u0131n hayata nas\u0131l uygulanaca\u011f\u0131, konular\u0131n nas\u0131l anla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 konusunda, rasullerin hayatlar\u0131ndan örnekler vermi\u015f, en son Rasulü Hz. Muhammed (as)’\u0131n da bu konuda, en güzel örnek oldu\u011funu bildirmi\u015ftir. Kur’an’dan bir konuyu ara\u015ft\u0131ran ya da bir konuda belli bir iddiada bulunan kimseler, verilen rasul örneklerini ve Hz. Muhammed (as)’\u0131n en güzel örnekli\u011fini almalar\u0131 halinde en do\u011fru bilgiye ula\u015fabilirler.<\/span><\/p>\n

“Andolsun, sizin için Allah’\u0131n Rasulü’nde, Allah’a ve ahiret gününe kavu\u015fmay\u0131 uman ve Allah’\u0131 çok anan kimseler için, en güzel bir örnek vard\u0131r.” (Ahzab, 21)<\/span><\/em><\/p>\n

Baz\u0131 kimseler, Kur’an’\u0131 eksik okuduklar\u0131, ayetleri yeterince anlamad\u0131klar\u0131, Rasulullah (as)’\u0131n en güzel örnekli\u011finden hareket etmedikleri ve Sünnetin ne oldu\u011funu bilmedikleri için, Kur’an ile çeli\u015fen kimi fikirler ortaya atmakta, böylece kendileri sorumluluk alt\u0131na girdikleri gibi, ba\u015fkalar\u0131n\u0131 da yanl\u0131\u015flara sürüklemektedirler.<\/span><\/p>\n

Herhangi bir amelin farz ya da Sünnet oldu\u011funu iddia edebilmek için, öncelikle farz ve Sünnetin ne oldu\u011funun bilinmesi gerekir. Bunlar bilinmeden, bir amelin farz ya da Sünnet oldu\u011fu konusundaki bir iddia, Allah’a ve Rasulü’ne apaç\u0131k bir iftirad\u0131r. Yüce Allah’\u0131n ve Rasulü’nün üzerine iftira atanlar\u0131n da yeri cehennemden ba\u015fka de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

“Yalan söyleyip Allah’a iftira atan ya da O’nun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kimdir! \u015eüphesiz zalimler, kurtulu\u015fa ermezler.” (En’am, 21)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Kur’an’da bulunmayan bir \u015feye farz demek, bir konuda helal ya da haram iddias\u0131nda bulunmak, yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atmakt\u0131r. Yüce Allah (cc), iman edenleri uyarm\u0131\u015f, a\u011f\u0131zlar\u0131na geldi\u011fi gibi \u015fu helaldir, bu haramd\u0131r \u015feklinde konu\u015fmamalar\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Dillerinize yalan vasfederek bir \u015fey için: ‘Bu helaldir ve bu haramd\u0131r’ demeyin; yalan uydurup Allah’a iftira etmi\u015f olursunuz; \u015füphesiz, yalan uydurup Allah’a iftira edenler, kurtulamazlar.” (Nahl, 116)<\/span><\/em><\/p>\n

Helal, haram ve farzlar, Kur’an’da aç\u0131kça belirtilmi\u015f, Rasulullah (as), bunu hem ifade etmi\u015fler, hem de hayatlar\u0131nda ya\u015fam\u0131\u015flard\u0131r. Kur’an’da herhangi bir hüküm olmad\u0131\u011f\u0131 halde sakal b\u0131rakman\u0131n farz, kesmenin haram oldu\u011funu iddia etmek, çok aç\u0131k bir \u015fekilde yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atmakt\u0131r ki müfteriler, hiçbir \u015fekilde azaptan kurtulamazlar.<\/span><\/p>\n

Sakal b\u0131rakmak farzd\u0131r iddias\u0131<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an’\u0131 anlamadan, ayetleri kendi hevalar\u0131na göre yorumlayan kara cahil kimseler, sakal b\u0131rakman\u0131n farz oldu\u011funu iddia etmekte, sakal\u0131 olmayan insanlar\u0131 da küfür ve \u015firk ile itham etmektedirler. Farz ve sünnetin ne oldu\u011funu bilmeyen cahiller, yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi gerçekleri sapt\u0131r\u0131p nas\u0131l bir dalalet içerisinde bulunduklar\u0131n\u0131 bilmeden hevalar\u0131n\u0131 ölçü edinip kendilerince farzlar üreterek sapmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Bir hükmün, Allah’a ve Rasulü’ne ait olmas\u0131, o hükmün, yüce Allah (cc) taraf\u0131ndan bir emir olarak bildirilmesi ve Rasulullah (as)’\u0131n da o hükmü hayat\u0131nda ya\u015famas\u0131 gerekir. Bu durumda o hüküm, Allah ve Rasulü’ne ait olmu\u015f olacak ve Müslümanlar, o hükme tabi olacaklard\u0131r ki, aksine hareket sap\u0131kl\u0131ktan ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

“Allah ve Rasulü, bir i\u015fte hüküm verdi\u011fi zaman, Mü’min erkek ve kad\u0131n için o i\u015fi kendilerine göre seçme hakk\u0131 yoktur, kim Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelirse, muhakkak apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fer.” (Ahzab, 36)<\/span><\/em><\/p>\n

Müslümanlar, yüce Allah’a ve Rasulü’ne iman etmelerinin gere\u011fi olarak Allah ve Rasulü taraf\u0131ndan konulan hükme tabi olmak ve onu ya\u015famak zorundad\u0131rlar. Yüce Allah (cc), helal, haram konusunda iman edenleri uyard\u0131\u011f\u0131 gibi, o emirleri getiren Rasulü’nü de uyarm\u0131\u015f, bu konularda dikkatli olmas\u0131n\u0131 kendisine bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Ey Nebi, niçin, Allah’\u0131n sana helal k\u0131ld\u0131\u011f\u0131 \u015feyi, neden e\u015flerinin, ho\u015fnutlu\u011funu arzulayarak haram k\u0131l\u0131yorsun! <\/span>Allah ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, esirgeyendir.” (Tahrim, 1)<\/span><\/em><\/p>\n

Hüküm bu denli apaç\u0131k bir \u015fekilde ortada ve bu hükme ilk muhatap olan Rasulullah (as) iken, uydurduklar\u0131 yalanlar\u0131 Rasulullah (as)’\u0131n üzerine atarak ona iftira edenler, elbette kurtulu\u015f yüzü göremeyeceklerdir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), Kur’an’da sakal konusunda hiçbir hüküm indirmemi\u015f, Rasulullah (as) da bu konuda insanlara farz anlam\u0131nda bir zorunluluk yüklememi\u015f, sakal\u0131n farz oldu\u011fu konusunda bir söz söylememi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), tebli\u011fe ba\u015flad\u0131ktan sonra k\u0131l\u0131k k\u0131yafet ve sakal\u0131n\u0131 de\u011fi\u015ftirmemi\u015ftir.<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Rasulullah (as), içerisinde ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 toplumun k\u0131l\u0131k k\u0131yafetini aynen kullanm\u0131\u015f, sakal\u0131n\u0131 da, o toplumda genel geçer olan ölçülere uygun bir \u015fekilde b\u0131rakm\u0131\u015f, davete ba\u015flad\u0131ktan sonra sakal ve k\u0131l\u0131k k\u0131yafetinde hiçbir de\u011fi\u015fiklik yapmam\u0131\u015f, Müslümanlara da bu konuda herhangi bir tavsiyede bulunmam\u0131\u015ft\u0131r. Rasulullah (as), saç, b\u0131y\u0131k ve sakal ile ilgili ilk sözünü Medine’ye yerle\u015ftikten sonra Müslümanlar\u0131n, Medine’deki Yahudilerin sakal\u0131 ile ilgili sorular sormalar\u0131 üzerine söylemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), Rasul olarak nas\u0131l ki insanlar\u0131 Tevhidi esaslar konusunda uyarm\u0131\u015f, onlar\u0131n Rab’lerine nas\u0131l ibadet edecekleri konusunda aç\u0131klamalarda bulunmu\u015f ve örnek olmu\u015f ise, ayn\u0131 \u015fekilde bir önder ve bir lider olarak da toplumun her \u015feyi ile ilgilenmi\u015ftir. O, önderlik yapt\u0131\u011f\u0131 toplum fertlerinin, ki\u015filikli, \u015fahsiyetli birer insan olmalar\u0131n\u0131, do\u011fru dürüst bir davran\u0131\u015f sergilemelerini, k\u0131l\u0131k k\u0131yafetlerine dikkat etmelerini de onlara tavsiye etmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Mekke’de onüç y\u0131l boyunca Tevhidi esaslara tebli\u011f görevini sürdüren Rasulullah (as)’\u0131n, sakalla ilgili bir tek sözü yoktur. Her konuda Müslümanlar\u0131 uyaran Rasulullah (as), sakalla ilgili sözlerinin tümünü Medine’de söylemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Cahil kimseler, Rasulullah (as)’\u0131n, ilk tebli\u011fe ba\u015flad\u0131ktan sonra, onüç y\u0131ll\u0131k Mekke mücadelesi boyunca insanlar\u0131 sürekli yüce Allah’\u0131 birlemeye davet etti\u011fini, bu süre içerisinde saç sakal konusunda tek bir söz bile söylemedi\u011fini bilmeyecek kadar cahildirler.<\/span><\/p>\n

Emir ve nehyi çok iyi bilen Rasulullah (as)’\u0131n, sakalla ilgili söyledi\u011fi sözler, tamamen tavsiye niteli\u011findedir. Sakal\u0131n farz oldu\u011funu iddia edenler, bu konuda bir sürü sözler uydurarak bunlar\u0131 Rasul (as)’\u0131n üzerine iftira atmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, sakal ile ilgili söylediklerini anlamayan, yetmezmi\u015f gibi onun söylediklerini de\u011fi\u015ftirerek söyleyen cahiller, bir de kendi yorumlar\u0131 ve mezheplerinin görü\u015fleri ile sakal b\u0131rakman\u0131n farz, kesilmesinin haram oldu\u011funu iddia ederek Allah ve Rasulü’nün üzerine iftira atmaktan çekinmemi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, sakal konusundaki ilk sözü<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Mekke’de, mü\u015friklerle k\u0131l\u0131k k\u0131yafetleri, sakal \u015fekilleri ayn\u0131 olan Müslümanlar, Medine’ye geldiklerinde Yahudilerle kar\u015f\u0131la\u015fm\u0131\u015flar, onlar\u0131n kendi gelenek ve göreneklerine göre olan k\u0131l\u0131k k\u0131yafetlerini, oldukça uzun sakal \u015fekillerini görmü\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Yahudilerin uzun sakallar\u0131n\u0131 gören bir k\u0131s\u0131m Müslüman, Rasulullah (as)’a gelerek: “Ey Allah’\u0131n Rasulü, Yahudilerin uzun sakallar\u0131 vard\u0131r, biz de b\u0131rakal\u0131m m\u0131?”<\/strong> diye sormalar\u0131 üzerine Rasulullah (as), eliyle sakal\u0131n\u0131 tutarak, “Sakal\u0131n\u0131z\u0131 bir tutam uzat\u0131n, b\u0131y\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 k\u0131salt\u0131n, saçlar\u0131n\u0131z\u0131 da t\u0131ra\u015f edin”<\/strong> buyurdu\u011fu rivayet edilir.<\/span><\/p>\n

Amr ibni \u015euayb’\u0131n babas\u0131ndan, onun da dedesinden (r.anh) rivayetine göre “Rasulullah (as), sakal\u0131n\u0131n eninden ve boyundan (bir tutamdan fazlas\u0131n\u0131) al\u0131rd\u0131<\/strong>.” (Tirmizi, Edep, 17, no: 2762, 5\/94)<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), mü\u015friklerin a\u011f\u0131zlar\u0131na kadar giren uzun b\u0131y\u0131klar\u0131na tepki olarak da Müslümanlara: “Mü\u015friklere muhalefet edin; sakallar\u0131 b\u0131rak\u0131n, b\u0131y\u0131klar\u0131 k\u0131rp\u0131n<\/strong> <\/strong>buyurmu\u015ftur. ( Kütübü Sitte, Hadis no: 2121, ziynet)<\/span><\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, “Mü\u015friklere muhalefet edin; sakallar\u0131 b\u0131rak\u0131n, b\u0131y\u0131klar\u0131 k\u0131rp\u0131n<\/strong>” sözünü anlay\u0131p dinlemeden bunu a\u011f\u0131zlar\u0131na dolayanlar, onun sözünü çarp\u0131tmaktad\u0131rlar.<\/span><\/span><\/p>\n

<\/span><\/p>\n

<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, Tevhidi esaslarla ilgili sözlerini topluma ula\u015ft\u0131rma metodunu, o konudaki söz ve fiillerine uymay\u0131p dini sakal ve benzeri \u015feylerden ibaret bilenler, kâfirlere muhalefet sözünü sakala indirgediler, bu yetmezmi\u015f gibi sap\u0131kl\u0131klar\u0131nda o denli ileri gittiler ki, nereden geldi\u011fi kime ve neye ait oldu\u011fu bilinmeyen k\u0131l parçalar\u0131na, törenlerle tap\u0131nmaya ba\u015flad\u0131lar.<\/span><\/p>\n

Sakal, o günkü toplumlarda bir ya\u015fam tarz\u0131, bir gelenekti ve hemen her toplum sakall\u0131yd\u0131. Rasulullah (as)’\u0131n, her iki sözüyle Yahudi ve mü\u015friklere özenilmemesi ve Müslümanlar\u0131, kendilerine ait bir ki\u015filiklerinin olmas\u0131 gerekti\u011fi konusunda uyarm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n

 <\/p>\n

\u0130dare etti\u011fi toplumun bak\u0131ml\u0131 ve düzenli olmas\u0131na dikkat eden Rasulullah (as), Müslümanlara, saçlar\u0131n\u0131 k\u0131saltmalar\u0131n\u0131 tavsiye etmi\u015f, kimi zaman da saçlar\u0131n\u0131, omuzlar\u0131na dökülecek kadar uzatm\u0131\u015ft\u0131r. Bu da gösteriyor ki,  <\/span>Rasulullah (as)’\u0131n saç, sakal ve b\u0131y\u0131kla ilgili tavsiye niteli\u011findeki sözleri, dini bir vecibeden de\u011fil topluma gösterdi\u011fi hassasiyetten dolay\u0131d\u0131r. Rasulullah (as), Bat\u0131l\u0131 bir ülkede ya\u015fasayd\u0131, oran\u0131n giyimi ile ilgili \u015feyler söylerdi.<\/span><\/p>\n

\u015eayet sakal farz olsayd\u0131 bu durumda Rasulullah (as), dinin di\u011fer emirlerini tebli\u011f etti\u011fi gibi sakal konusunu da daha Mekke’de iken ya da Medine’ye gelir gelmez, Yahudi ve mü\u015frikleri örnek vermeden farz oldu\u011funu söylerdi. Bunun böyle olmad\u0131\u011f\u0131, konu ve olaylara bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda aç\u0131kça görülebilir.<\/span><\/p>\n

Bir \u015feyin, tarihin her dönemindeki bütün Müslümanlara farz olabilmesi için o \u015feyin mutlak anlamda Kur’an’da yüce Allah’\u0131n bir hükmü olarak emredilmesi, Rasulullah (as)’\u0131n da bunun Allah’\u0131n emri bir farz oldu\u011funu, di\u011fer farz olanlar\u0131 belirtti\u011fi gibi belirtmesi gerekirdi. Oysa bu konuda herhangi bir emir bulunmad\u0131\u011f\u0131, her akl\u0131selim taraf\u0131ndan bilinen bir gerçektir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, saç, sakal, giyim ku\u015fam konusundaki hassasiyeti<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Rasulullah (as), sorumlu bir lider\/önder olarak etraf\u0131ndaki insanlar\u0131n k\u0131l\u0131k k\u0131yafetleriyle de ilgilenmemi\u015f, onlar\u0131n temiz bak\u0131ml\u0131 görünmelerine özen göstermi\u015ftir. O, Rasul olarak vahiy al\u0131p getirerek ve insanlara anlat\u0131p bizzat ya\u015fayarak örnek oldu\u011fu gibi, sorumlu bir lider olarak da toplumun sevk ve idaresi, fertlerin tutum ve davran\u0131\u015flar\u0131, k\u0131l\u0131k, k\u0131yafet ve görüntüleri ile de ilgilenmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), saç\u0131, sakal\u0131 birbirine kar\u0131\u015fm\u0131\u015f, pejmürde bir \u015fekilde Müslümanlar\u0131n dola\u015fmalar\u0131n\u0131 istemiyor, onlar\u0131n temiz ve düzenli bir \u015fekilde ya\u015famalar\u0131n\u0131 istiyordu. Nitekim Rasulullah (as), saç\u0131 sakal\u0131 birbirine kar\u0131\u015fm\u0131\u015f bir halde yan\u0131na gelen adama, eliyle i\u015faret ederek saç\u0131n\u0131 düzeltmesini istemi\u015f, adam bunun yap\u0131p geldikten sonra da \u015föyle demi\u015ftir: “\u015eu hal, sizden birinizin, t\u0131pk\u0131 \u015feytan gibi ba\u015f\u0131(ndaki saçlar) karmakar\u0131\u015f\u0131k vaziyette gelmesinden daha hay\u0131rl\u0131 de\u011fil mi?<\/strong>” buyurmu\u015ftur. (Kütübü Sitte, Hadis no: 2112, ziynet)<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), sorumlu oldu\u011fu toplum fertlerinin, tertipli ve düzenli olmas\u0131n\u0131, giyim ku\u015famlar\u0131nda itici ve dikkat çekici bir \u015fekilde dola\u015fmalar\u0131n\u0131 istememi\u015ftir. Bu nedenle dikkat çekici, bozuk bir \u015fekilde giyinen, saç\u0131 ba\u015f\u0131 da\u011f\u0131n\u0131k olan ki\u015fileri uyarm\u0131\u015f, olmalar\u0131 gereken hali onlara söylemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), Ciirrane’de iken umre için ihrama girmi\u015f, sakal ve saç\u0131n\u0131 sar\u0131ya boyam\u0131\u015f, üzerinde zaferan (safran) lekeleri bulunan bir cübbe giymi\u015f bir adam gelir ve ona: “Ey Allah’\u0131n Rasulü, \u015fu gördü\u011fün vaziyette umre için ihrama girdim<\/strong>” der. Rasulullah (as) ona: “\u015eu cübbeyi ç\u0131kar, sar\u0131 boyay\u0131 da y\u0131ka, umrede iken Hac’da yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131 yap<\/strong>” buyurmu\u015ftur. (Ebu Davud) (Kütübü Sitte, Hadis no: 2112, ziynet)<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), kendileri temiz, bak\u0131ml\u0131 giyindikleri gibi sahabe de ayn\u0131 \u015fekilde temiz ve bak\u0131ml\u0131 olmu\u015flard\u0131r. Rasulullah (as), ihrama girmek istedi\u011fi zaman koku sürdü\u011fü, saçlar\u0131n\u0131 ya\u011flad\u0131\u011f\u0131 konusunda onlarca rivayet vard\u0131r.<\/span><\/p>\n

Bir gün, saç\u0131, sakal\u0131 da\u011f\u0131n\u0131k bir ki\u015fi, Rasulullah (as)’\u0131n meclisine gelir; Rasulullah (as): “Bunun bir ya\u011f\u0131 yok mu ki onunla saç\u0131n\u0131 düzeltsin<\/strong>” buyurur. (Irakî, Tahricu ahadisi’l-\u0130hya,1\/142)<\/span><\/p>\n

Ayn\u0131 \u015fekilde birbirine z\u0131t rivayetler olmakla beraber <\/span>\u0130bnu Ömer (r. anh) de, sakal\u0131n\u0131 sufra denen sar\u0131 boya ile boyar ve derdi ki: “Ben, Rasulullah (as)’\u0131 gördüm, sakal\u0131n\u0131 bununla boyam\u0131\u015ft\u0131, en çok sevdi\u011fi boya da bu idi; bununla elbisesini boyad\u0131\u011f\u0131 da olurdu.<\/strong>” (Ebu Davud, Libas, 18, 4064)<\/span><\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n en yak\u0131n sad\u0131k arkada\u015f\u0131 Hz. Ebu Bekir (r.anh) ile Rasulullah (as)’\u0131 çok seven Hz. Ömer (r.anh)’\u0131n da k\u0131na ve keten ile saçlar\u0131n\u0131 boyad\u0131klar\u0131 konusunda rivayetler bulunmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yukar\u0131da kaynaklar gösterilerek belirtildi\u011fi üzere Rasulullah (as), idare etti\u011fi toplumun düzenli ve bak\u0131ml\u0131 olmalar\u0131n\u0131 istemi\u015f, bunun için onlar\u0131n saç, sakal, k\u0131l\u0131k k\u0131yafetleri ile yak\u0131ndan ilgilenmi\u015ftir. Tamamen toplumsal bir görünüm ve düzen olan bu durumu, dindenmi\u015f gibi gösterip farzlar, helal ve haramlar ihdas etmek, Allah ve Rasulü üzerine iftira atmaktan, haddi a\u015fmaktan ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

Sakala farz, kesilmesine haram diyenler<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an ve Sünnette, sakal ile ilgili dini bir hüküm bulunmad\u0131\u011f\u0131 halde sakala dini bir k\u0131l\u0131f giydirip b\u0131rak\u0131lmas\u0131n\u0131 farz, kesilmesini haram olarak addedenler, \u0130slâm’\u0131n temel esaslar\u0131n\u0131 bilmekten mahrum, mezheplerini din edinen mezhepçilerden ba\u015fkalar\u0131 de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

\u015eafiî’ye göre<\/span><\/strong> <\/span><\/strong><\/span>sakal sünnettir, kesimi ise sadece tenzihen mekruhtur. <\/span>Hanefi’de<\/span><\/strong> <\/strong><\/span>ve di\u011fer iki mezhepte ise hüküm farkl\u0131d\u0131r; sakal\u0131 b\u0131rakt\u0131ktan sonra kesmek, tahrimen mekruhtur. Yalanc\u0131 müfteriler, mezhep imamlar\u0131 olarak kabul ettikleri ki\u015filerin görü\u015fleriyle bile tatmin olmam\u0131\u015f, imamlar\u0131n\u0131n mekruh dedi\u011fi sakal kesmeye haram demi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Günümüzde mezheplerini din edinenler, mezheplerinin görü\u015fünü bilmeden, sonradan ortaya ç\u0131kan mezhep âlimi dedikleri ki\u015filerin görü\u015flerini savunarak sakal\u0131 farz, kesilmesini harama kabul etmi\u015flerdir. Bunlar\u0131n durumu t\u0131pk\u0131 Tevbe suresi, 31. ayetinde belirtilen, ruhbanlar\u0131n\u0131 ve âlimlerini ilah edinenlerin duruma benzer.<\/span><\/p>\n

“Âlimlerini ve din adamlar\u0131n\u0131 Allah’tan ba\u015fka rabler edindiler ve Meryem o\u011flu Mesih’i de! Tek \u0130lah olan Allah d\u0131\u015f\u0131nda ibadet etmeleri emredilmemi\u015fti. O’ndan ba\u015fka ilah yoktur. O, onlar\u0131n ortak ko\u015ftuklar\u0131 \u015feylerden yücedir.” (Tevbe, 31)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Mezheplerin din haline getirildi\u011fi bir dönemde ya\u015fam\u0131\u015f olan, \u0130mam Ebu Hanife (r.aleyh) ile aralar\u0131nda bin y\u0131ldan fazla bir zaman bulunan \u0130bn Abidin Muhammed Emin (1784-1836) taraf\u0131ndan yaz\u0131lan ed-Daru’l-Muhtar Hanefilerin din kitab\u0131nda “Erke\u011fin, sakal\u0131n\u0131 kesmesinin haram<\/strong>” oldu\u011fu iddia edilmi\u015ftir. Bu iddia, helal haram ihdas etmek, Kur’an’a ayk\u0131r\u0131 hareket etmektir.<\/span><\/p>\n

\u0130mam Malik (r.aleyh)’ten 250 y\u0131l sonra do\u011fmu\u015f el-Kad\u0131 Abdulvehhab (422) taraf\u0131ndan yaz\u0131lm\u0131\u015f \u015eerhu’r Risale’de, “Sakal\u0131 t\u0131ra\u015f haram oldu\u011fu gibi müsle (bir uzvu kesme) say\u0131ld\u0131\u011f\u0131 takdirde k\u0131saltmak da haramd\u0131r<\/strong>” denilmi\u015ftir ki bu, Rasulullah (as)’\u0131n, “<\/span>Sakallar\u0131n\u0131z\u0131 k\u0131salt\u0131n<\/span><\/strong>” hadisi ile aç\u0131kça çeli\u015fmektedir.<\/span><\/p>\n

\u015eafii Mezhebinde, sakal\u0131n kesilmesinin haram oldu\u011funu iddia edenler bulundu\u011fu gibi mekruh oldu\u011funu da iddia edenler olmu\u015ftur. Sakal konusu, Kur’an ve Sünnete dayanmayan bir iddia olunca ayn\u0131 mezhepte farkl\u0131 görü\u015flerin ortaya at\u0131lmas\u0131na neden olmu\u015ftur.<\/span><\/p>\n

Hanbeli mezhebi de di\u011fer mezheplerden geri durmam\u0131\u015f, helal ve haramlar ihdas ederek sakal\u0131 kesmenin haram oldu\u011funu iddia etmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Kur’an ve Sünnette haram oldu\u011fu hakk\u0131nda bir hüküm bulunmad\u0131\u011f\u0131 halde mezhepler, dini kendilerine göre de\u011fi\u015ftirerek sakal\u0131 kesmenin haram oldu\u011funu iddia etmi\u015fler, hatta öyle ki, Rasulullah (as)’\u0131n, sakal\u0131n\u0131 k\u0131saltt\u0131\u011f\u0131, yanlar\u0131ndan ald\u0131\u011f\u0131 rivayet edildi\u011fi halde haddini daha fazla a\u015fan Maliki Ebu’l Hasen, \u015eerhu’r Risale’sinde k\u0131saltmay\u0131 da haram saym\u0131\u015ft\u0131r. Bu ki\u015fiye göre Rasulullah (as), sakal\u0131n\u0131 k\u0131saltmakla haram i\u015flemi\u015ftir. Dini getirene din ö\u011fretme ya da tereciye tere sayma bu olsa gerekir!<\/span><\/p>\n

Sakal b\u0131rakman\u0131n farz, kesilmesinin haram oldu\u011funu iddia edeler, yüce Allah ve O’nun Rasulü de\u011fil, mezheplerini din haline dönü\u015ftürmü\u015f mezhepçilerdir. Onlar, \u0130slâm’\u0131n bir hükmü olarak de\u011fil, atalar\u0131 olan ki\u015filerin ve din edindikleri mezheplerinin görü\u015flerinden hareketle farz ve haram oldu\u011funu iddia etmektedirler.<\/span><\/p>\n

Bu müfteriler, her konuda oldu\u011fu gibi sakal konusundaki yalan ve iftiralar\u0131nda o denli ileri gidiyorlar ki, uydurduklar\u0131 yalanlarla Rasulullah (as)’\u0131, çeli\u015fkiye dü\u015fürdüklerinin fark\u0131nda bile de\u011fillerdir. Müfteri yalanc\u0131lar, Rasulullah (as)’\u0131n sakal konusunda hassasiyetini ispatlamak ad\u0131na, Rasulullah (as)’\u0131n, iman etmemi\u015f Mecusilere bile sakal b\u0131rakt\u0131rmak istedi\u011fini ima edecek kadar haddi a\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

Bu müfterilere göre<\/span> Kisra’n\u0131n, Rasulullah (as)’a gönderdi\u011fi iki elçinin ikisi de sakallar\u0131n\u0131 kesmi\u015f, b\u0131y\u0131klar\u0131n\u0131 ise uzatm\u0131\u015flard\u0131. Rasulullah (as) huzuruna gelen bu adamlar\u0131n yüzlerine bakmak istememi\u015f, onlara “Yaz\u0131klar olsun, size bunu kim emretti?<\/strong>" diye ç\u0131k\u0131\u015fm\u0131\u015f, onlar da “Bize bunu rabbimiz (Kisra) emretti<\/strong>" demi\u015fler. Bunun üzerine Rasulullah (as) \u015föyle buyurmu\u015f: “Fakat Rabb’im bana sakal\u0131m\u0131 uzatmam\u0131 ve b\u0131y\u0131\u011f\u0131m\u0131 k\u0131saltmam\u0131 emretti.<\/strong>” müfteriler, bu yalanlar\u0131na kaynak olarak (\u0130bni Cerir et-Taberi) vermi\u015flerdir. Rasulullah (as), “Rabb’im bana sakal\u0131m\u0131 uzatmam\u0131 ve b\u0131y\u0131\u011f\u0131m\u0131 k\u0131saltmam\u0131 emretti”<\/strong> dediyse nerede o emredilen hüküm! Yoksa onu da bir keçi mi yedi!<\/span><\/span><\/p>\n

Müfteriler, uydurduklar\u0131 yalanlarla nas\u0131l bir çeli\u015fkiye dü\u015ftüklerini göremeyecek kadar kördürler. Bu yalanc\u0131lara göre Rasulullah (as), \u0130slâm’a davet mektuplar\u0131 gönderdi\u011fi ki\u015filerin elçilerinin yüzüne bakmak istememi\u015f, onlar\u0131 sakal t\u0131ra\u015f\u0131 olmalar\u0131 yüzünden azarlam\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/p>\n

Gençli\u011finde, ticari nedenlerle \u015eam’a ve di\u011fer Hr\u0131stiyan memleketlerine giden Rasulullah (as), o toplumlar\u0131n giyim, ku\u015fam, saç sakal durumlar\u0131n\u0131 çok iyi bilen birisiydi. Bu nedenle mektup gönderdi\u011fi ki\u015filerin nas\u0131l bir yap\u0131da olduklar\u0131 konusunda bilgi sahibi idi ve onlar\u0131 o halleriyle \u0130slâm’a davet ediyordu. Onun, kar\u015f\u0131s\u0131na gelen elçilerin yüzüne bakmak istemedi\u011fi, müfterilerin yalanlar\u0131ndan ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

Yalanc\u0131lar\u0131n, Rasulullah (as)’a att\u0131klar\u0131 “Fakat Rabb’im bana sakal\u0131m\u0131 uzatmam\u0131 ve b\u0131y\u0131\u011f\u0131m\u0131 k\u0131saltmam\u0131 emretti<\/strong>” yalan\u0131 ile Kur’an’\u0131n eksik oldu\u011fu alg\u0131s\u0131n\u0131 olu\u015fturuyorlar. Çünkü Kur’an’da, sakal ile ilgili bir hüküm bulunmamaktad\u0131r, bu durumda Rasulullah (as)’a emredilen sakal ve b\u0131y\u0131k ile ilgili hüküm Kur’an’a konulmam\u0131\u015f oluyor. Bu müfteri yalanc\u0131lar, uydurduklar\u0131 yalanlarla yüce Allah’a ve Rasulü’ne iftiralar\u0131nda s\u0131n\u0131r tan\u0131mam\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n koruyaca\u011f\u0131n\u0131 vadetti\u011fi Kur’an’da, sakal ve b\u0131y\u0131k ayetlerinin olmamas\u0131 nedeniyle müfterilere göre Kur’an’da eksiklik var ve yüce Allah (cc) (hâ\u015fâ) onu korumam\u0131\u015ft\u0131r. A\u011f\u0131zlar\u0131ndan ç\u0131kan sözün ne anlama geldi\u011fini bilmeyecek kadar \u015fuursuz olan müfteri yalanc\u0131lar, yalan ve iftiralar\u0131nda s\u0131n\u0131r tan\u0131mayacak derecede haddi a\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em>\u015eüphesiz Biz indirdik o zikri ve elbette biziz onun koruyucular\u0131!” (Hicr, 9)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Recim ayetini, keçinin yedi\u011fini iddia ederek yüce Allah’a iftira atan müfteriler, Miraç hadisi ile de yüce Allah’\u0131n, (hâ\u015fâ) kullar\u0131n\u0131n halini bilmedi\u011fini iddia edip Hz. Musa (as)’\u0131n, Hz. Muhammed (as)’a ve (hâ\u015fâ) yüce Allah’a ak\u0131l vererek emredilen elli vakit namaz\u0131 be\u015f vakite indirdi\u011fini iddia etmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Rasulullah (as)’a da iftiralar\u0131nda haddi a\u015fan müfteriler, “Fakat Rabb’im bana sakal\u0131m\u0131 uzatmam\u0131 ve b\u0131y\u0131\u011f\u0131m\u0131 k\u0131saltmam\u0131 emretti<\/strong>” yalanlar\u0131 ile yüce Allah’\u0131n emretti\u011fi sakal ve b\u0131y\u0131kla ilgili ayeti Rasulullah (as)’\u0131n Kur’an’a koymad\u0131\u011f\u0131 alg\u0131s\u0131n\u0131 olu\u015fturuyorlar. Oysa Rasulullah (as), kendisine emredilen her \u015feyi duyurmakla emrolunmu\u015ftu. Buna göre Rasulullah (as), eksiksiz olan Kur’an’da, sakal ve b\u0131y\u0131k konusunu da belirtmesi gerekirdi. Üstelik Allah’\u0131n emretti\u011fi bir hüküm, Mecusilere anlat\u0131lmadan önce o güne kadar Müslümanlara anlat\u0131lmas\u0131 gerekirdi.<\/span><\/p>\n

“Ey Rasul, Rabb’inden sana indirilen \u015feyi tebli\u011f et ve e\u011fer bunu yapmazsan, O’nun mesaj\u0131n\u0131 tebli\u011f etmemi\u015f olursun. Allah seni insanlardan korur, muhakkak ki Allah, kâfirler toplumuna hidayet vermez.” (Maide, 67)<\/span><\/em><\/p>\n

Cahiliyenin ve atalar dinine tabi olman\u0131n mant\u0131\u011f\u0131 hep ayn\u0131d\u0131r; kendi kuruntular\u0131n\u0131 do\u011fru zannederek insanlar\u0131 buna inand\u0131r\u0131p yüce Allah’\u0131n ayetlerini çarp\u0131tarak anlamak ve anlatmak. Nitekim mü\u015frikler de öyle yap\u0131yorlard\u0131. Mü\u015frikler, kendi yalanlar\u0131n\u0131 yüce Allah’a mal ederek O’nun üzerine iftira at\u0131yorlard\u0131.<\/span><\/p>\n

“Onlar bir kötülük yapt\u0131klar\u0131 zaman: ‘Babalar\u0131m\u0131z\u0131 bu yol üzerinde bulduk, bunu bize Allah emretti’ dediler; de ki, ‘Allah kötülü\u011fü emretmez, Allah’a kar\u015f\u0131 bilmedi\u011finiz \u015feyler mi söylüyorsunuz!” (A’raf, 28)<\/span><\/em><\/p>\n

“Mü\u015frikler diyecekler ki: ‘Allah dileseydi, biz de babalar\u0131m\u0131z da \u015firk ko\u015fmazd\u0131k, hiçbir \u015feyi de haram k\u0131lmazd\u0131k.’ Onlardan önce yalanlayanlar da aynen öyleydi, nihâyet azab\u0131m\u0131z\u0131 tatt\u0131lar. De ki: ‘Yan\u0131n\u0131zda bize ç\u0131kard\u0131\u011f\u0131n\u0131z bir bilgi var m\u0131? Siz sadece zanna tabi oluyorsunuz ve siz sadece yalan uyduruyorsunuz.” (En’am, 148)<\/span><\/em><\/p>\n

\u0130slâmi de\u011ferleri ve Tevhidi ilkeleri, salt insani fiziksel yap\u0131ya indirgenmesi yüzünden insanlar, Tevhidi esaslara yönelmiyor, hatta kara cahiller yüzünden \u0130slâm’dan nefret ediyorlar. Bu kara cahiller, Kur’an’da geçen f\u0131trat sözünü de anlamadan sakal\u0131n f\u0131trattan oldu\u011funu iddia ediyor, bu nedenle ayetlerin anlamlar\u0131n\u0131 çarp\u0131t\u0131yorlar.<\/span><\/p>\n

Sakal\u0131n f\u0131trattan oldu\u011fu iddias\u0131<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

F\u0131trat\u0131n ne oldu\u011funu bilmeyen cahiller, sakal\u0131 kesmenin f\u0131trat\u0131 de\u011fi\u015ftirmek oldu\u011funu iddia etmektedirler. F\u0131trat\u0131n ne oldu\u011fu bilinmeden, her \u015feyi dini bir eksende aç\u0131klamak ki\u015fiyi do\u011fal olarak yanl\u0131\u015f sonuçlara götürecektir. Öncelikle f\u0131trat\u0131n ne anlama geldi\u011fini bilmekte fayda vard\u0131r. Çünkü bu bilinmeden Rasulullah (as)’\u0131n “On \u015fey f\u0131trattand\u0131r<\/strong>” sözü anla\u015f\u0131lmaz.<\/span><\/p>\n

F\u0131trat<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Bir \u015feyi ba\u015flang\u0131c\u0131nda yarmak, kazmak anlam\u0131na gelen ve “fatr” kökünden türemi\u015f olan f\u0131trat kelimesi, “ilk yarat\u0131l\u0131\u015f” manas\u0131na gelir. Yani, mutlak yoklu\u011fun yar\u0131larak içinden <\/span><\/span>varl\u0131\u011f\u0131n<\/span><\/a> <\/span><\/span>ç\u0131kmas\u0131d\u0131r. F\u0131trat, bu yarma sonucu ortaya ç\u0131kan ilk varl\u0131k halidir. <\/span><\/span>\u0130bn Manzur<\/span><\/a>, <\/span><\/span>Lisânü’l-Arab<\/span><\/a> <\/span><\/span>adl\u0131 eserinde “f\u0131trat”\u0131 \u015föyle tan\u0131mlar: <\/span>Yarat\u0131l\u0131\u015f, yap\u0131, karakter, tabiat, mizaç, Peygamberlerin sünneti, Kâlb-i selim, adetullaht\u0131r.<\/em><\/span><\/p>\n

Sadece yüce Allah’\u0131 tan\u0131ma de\u011fil, genel manada din ve dini hükümleri tan\u0131ma da f\u0131tridir. \u0130nsan\u0131n f\u0131trat\u0131 sabit ve de\u011fi\u015fiklik kabul etmez. Rum suresinin 30. ayeti F\u0131trat ayeti olarak bilinmektedir.<\/span><\/p>\n

F\u0131trat, ayr\u0131ca hilkat, tabii e\u011filim, haz\u0131r olmak, huy, cibilliyet, <\/span><\/span>içgüdü<\/span><\/a>, istidat gibi manalara da gelir. Terim olarak f\u0131trat: “Allah Teâlâ’n\u0131n mahlûkat\u0131n\u0131, kendisini bilip tan\u0131yacak ve idrak edecek bir hal, bir kabiliyet üzere yaratmas\u0131d\u0131r. “<\/span>Muhyiddin \u0130bn Arabi<\/span><\/a> <\/span><\/span>ise “f\u0131trat” sözcü\u011füne “bir \u015fey üzerine yarat\u0131lmak” manas\u0131 vermektedir. “F\u0131trilik” f\u0131trat kelimesinden türetilmi\u015ftir ve f\u0131trata yani yarad\u0131l\u0131\u015f maksad\u0131na uygun olan anlam\u0131na gelmektedir. (Vikipedi)<\/span><\/span><\/p>\n

Bu tan\u0131mlara göre Rasulullah (as) f\u0131trat sözünü, sosyal ya\u015famdaki cibilliyet (ahlak, davran\u0131\u015f, \u015fahsiyet),<\/span> <\/span>içgüdü<\/span><\/a> ve <\/span>haz\u0131r olmak <\/span>anlamlar\u0131 ile kullanm\u0131\u015ft\u0131r ki o, zaten idare etti\u011fi toplumun davran\u0131\u015flar\u0131 ve insanlar\u0131n ki\u015filikleri ile yak\u0131ndan ilgileniyordu. Müslümanlar\u0131n, giyim ku\u015famlar\u0131nda, saç ve sakallar\u0131nda pejmürde bir halde olmalar\u0131n\u0131 istemiyor ve onlara:<\/span><\/p>\n

"On \u015fey f\u0131trattand\u0131r; b\u0131y\u0131\u011f\u0131n kesilmesi, sakal\u0131n uzat\u0131lmas\u0131, misvak, istin\u015fak, mazmaza, t\u0131rnaklar\u0131 kesmek, parmak mafsallar\u0131n\u0131 y\u0131kamak, koltuk alt\u0131n\u0131 temizlemek, etek t\u0131ra\u015f\u0131 olmak, intikhasu’l-ma (istinca yapmak)<\/strong>” (Müslim) uyar\u0131s\u0131nda bulunuyordu.<\/span><\/p>\n

Allah’\u0131n yaratma kanunu F\u0131trat dini<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/em><\/p>\n

Kur’an’da geçen yüzünü “Hanif dine do\u011frult”<\/em> ifadesi, insan\u0131n fiziksel yönelmesini de\u011fil gönülden yönelmesi anlam\u0131nda kullan\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Öyleyse sen yüzünü, Hanif dine do\u011frult; Allah’\u0131n f\u0131trat\u0131na ki, insanlar\u0131 onun üzerinde yaratm\u0131\u015ft\u0131r. Allah’\u0131n yaratmas\u0131 de\u011fi\u015ftirilemez; i\u015fte dosdo\u011fru din odur, fakat insanlar\u0131n ço\u011fu bilmezler.” (Rum, 30)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Dikkat edilirse ayette, “<\/em><\/span>Sen yüzünü, Hanif dine do\u011frult;”<\/span><\/em> buyurmaktad\u0131r ki bu yüz, fiziki yüz de\u011fil yön anlam\u0131ndaki yüzdür, yani gönül yüzüdür.<\/span><\/p>\n

“Görmedi\u011fi Rahman’a sayg\u0131l\u0131 olan, yönelmi\u015f bir kalp getiren kimseye!” (Kaf, 33)<\/span><\/em><\/p>\n

Bu, t\u0131pk\u0131 Kur’an’da geçen göz ifadesine benzer; Kur’an’da kör olarak nitelendirilenler, kafa gözleri kör olanlar de\u011fil, idrak etmekten mahrum olan, gönül gözleri kör olanlard\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Yeryüzünde gezmediler mi ki böylece onlar\u0131n, onunla akledecek kalpleri yahut onunla i\u015fitecekleri kulaklar\u0131 olsun. Fakat bir gerçektir ki, gözler kör olmaz; ancak gö\u011füslerin içindeki kalpler kör olur.” (Hac, 46)<\/span><\/em><\/p>\n

“Onlardan sana bakan kimseler de vard\u0131r, fakat \u015fayet basiretleri yoksa körleri sen mi hidayete erdireceksin!” (Yunus, 43)<\/span><\/em><\/p>\n

Rum suresi, 30. ayette geçen F\u0131trat ifadesi insan\u0131n, Rabb’ini kabullenecek bir yap\u0131daki yarat\u0131l\u0131\u015f\u0131 anlam\u0131nda kullan\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Nitekim ayette <\/span>“<\/span><\/em>Sen yüzünü, Hanif dine do\u011frult; Allah’\u0131n f\u0131trat\u0131na ki, insanlar\u0131 onun üzerinde yaratm\u0131\u015ft\u0131r” <\/span><\/em>buyurularak insanlar\u0131n, Hanif din üzerinde yarat\u0131ld\u0131klar\u0131 belirtilmektedir. Bu,<\/span> yüce Allah (cc), insanlar\u0131, iyiye meyilli, kötülü\u011fü reddeden bir yap\u0131da yaratmas\u0131d\u0131r ki, \u0130slâm’\u0131n temel prensibi de zaten budur.<\/span><\/p>\n

Bu ayet, insanlar\u0131n, yüce Allah’\u0131 birleyen Hanif dine dönmelerini istemekte, insanlar\u0131n zaten bu dine uygun yarat\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 bildirmektedir. Ayette geçen “Allah’\u0131n yaratmas\u0131 de\u011fi\u015ftirilemez; i\u015fte do\u011fru din odur.”<\/em> hükmünde, de\u011fi\u015ftirilemez olan\u0131n yarat\u0131lan insan de\u011fil din oldu\u011fu bildirilmektedir. Ancak müfteriler, Allah’\u0131n dinini bile de\u011fi\u015ftirebilmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), insan\u0131n yarat\u0131l\u0131\u015f\u0131ndan sonradan de\u011fi\u015fti\u011fini bildirirken bu de\u011fi\u015fimin, fiziksel olarak de\u011fil huy ve karakter olarak oldu\u011funu, bu nedenle de o de\u011fi\u015fen insanlar\u0131n cehenneme gireceklerini birçok ayette bildirmektedir. Yüce Allah (cc), Kendisine kul olmalar\u0131 için yaratt\u0131\u011f\u0131 insanlar\u0131n, nas\u0131l de\u011fi\u015ftiklerini ve durumlar\u0131n\u0131 çok aç\u0131k bir \u015fekilde bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

Ben cinleri ve insanlar\u0131, bana kulluk d\u0131\u015f\u0131nda (bir nedenle) yaratmad\u0131m.<\/span>” (Zariyat, 56)<\/span><\/em><\/p>\n

“Andolsun Biz, insan\u0131 en güzel biçimde yaratt\u0131k, sonra onu a\u015fa\u011f\u0131lar\u0131n a\u015fa\u011f\u0131s\u0131na çevirdik.” (Tin, 4-5)<\/span><\/em><\/p>\n

“De ki: ‘Size haber vereyim mi Allah kat\u0131nda cezas\u0131 bundan daha kötü olan\u0131; Allah’\u0131n, üzerine lanet ve gazap etti\u011fi, maymunlar, domuzlar ve ta\u011futa itaat eder k\u0131ld\u0131\u011f\u0131 kimse, i\u015fte onlar\u0131n yeri daha kötüdür ve onlar düz yoldan sapm\u0131\u015flard\u0131r.”<\/span><\/em> (Maide, 60)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), insan\u0131n de\u011fi\u015fmesinin, sakal ve b\u0131y\u0131\u011f\u0131n\u0131 keserek de\u011fil, imandan yüzçevirmesi ile oldu\u011funu ve onlar\u0131n, hayvanlardan da <\/span>a\u015fa\u011f\u0131da bulunduklar\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/span><\/p>\n

“Yoksa sen onlar\u0131n ço\u011funun gerçekten i\u015fittiklerini ya da aklettiklerini mi san\u0131yorsun! \u015eüphesiz onlar, ancak hayvanlar gibidir, bilakis onlar, yolca daha sap\u0131kt\u0131r.” (Furkan, 44)<\/span><\/em><\/p>\n

Allah kat\u0131nda canl\u0131lar\u0131n en kötüsü, \u015füphesiz kâfirlerdir; art\u0131k onlar iman etmezler.” (Enfal, 55)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), insan\u0131n de\u011fi\u015fti\u011fini anlamayan, anlamak istemeyenlerin, adeta beyinlerine sokarcas\u0131na gerçekleri bildirmekte, anlamamakta \u0131srar edenlere de örnekler vererek anlamalar\u0131n\u0131 istemektedir.<\/span><\/p>\n

“Onlara, kendisine ayetlerimizi verdi\u011fimiz fakat onlardan ç\u0131k\u0131p ayr\u0131lan, bu yüzden \u015feytana tabi olan, böylece azg\u0131nlardan olan ki\u015finin haberini oku!<\/span><\/em><\/p>\n

E\u011fer dileseydik elbette onu, onlarla yükseltirdik, fakat o, yere sapland\u0131 ve hevesinin pe\u015fine dü\u015ftü, onun durumu, t\u0131pk\u0131 \u015fu köpe\u011fin durumuna benzer ki, üstüne varsan da dilini sark\u0131t\u0131p solur, onu b\u0131raksan da dilini sark\u0131t\u0131p solur. \u0130\u015fte ayetlerimizi yalanlayan toplumun durumu budur. Bu k\u0131ssay\u0131 anlat, belki dü\u015fünürler.”<\/span><\/em> (A’raf, 175-176)<\/span><\/em><\/p>\n

Yüce Allah (cc), kendisine kul olmalar\u0131 için en güzel biçimde yaratt\u0131\u011f\u0131 insanlar\u0131n, hevalar\u0131na ve \u015feytana tabi olmalar\u0131 sonucunda nas\u0131l de\u011fi\u015ftiklerini, domuzlardan, maymunlardan ve köpeklerden daha a\u015fa\u011f\u0131 bir seviyeye dü\u015ftüklerini bildirdikten sonra, insanlar\u0131n Hanif yani Allah’\u0131 birleyen dine uygun bir \u015fekilde yarat\u0131ld\u0131klar\u0131n\u0131, bu Hanif dine uymalar\u0131n\u0131 istemektedir.<\/span><\/p>\n

F\u0131trat dini, yüce Allah’\u0131 birleyen dindir; bu dine uymamak \u015firktir. Yüce Allah (cc), f\u0131trat dininin \u0130slâm oldu\u011funu ve kendi kat\u0131nda kabul edilen tek dinin o oldu\u011funu bildirmekte, bundan sapan Kitap ehlinin Allah’\u0131n ayetlerini inkâr ettiklerini bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“Muhakkak ki Allah yan\u0131nda din, \u0130slâm’d\u0131r; Kitap verilmi\u015f olanlar\u0131n ihtilaflar\u0131, ba\u015fka de\u011fil, ancak onlara ilim geldikten sonra kendilerinin azg\u0131nl\u0131klar\u0131n\u0131n aç\u0131\u011fa ç\u0131kmas\u0131d\u0131r. <\/span>Kim, Allah’\u0131n ayetlerini inkâr ederse, elbette Allah, hesab\u0131 çabuk görendir.” (Al-i \u0130mran, 19)<\/span><\/em><\/p>\n

\u015eüphesiz ben Hanif olarak yüzümü, gökleri ve yeri yoktan yaratana çevirdim ve ben mü\u015friklerden de\u011filim!” (En’am, 79)<\/span><\/span><\/em><\/p>\n

“Ve muhakkak yüzünü, Hanif dine do\u011frult ve sak\u0131n mü\u015friklerden olma.” (Yunus, 105)<\/span><\/em><\/p>\n

“O halde Allah’tan, geri çevrilmesi mümkün olmayan gün gelmeden önce, yüzünü dosdo\u011fru dine do\u011frult, O gün (insanlar) ayr\u0131l\u0131rlar.” (Rum, 43)<\/span><\/em><\/p>\n

“<\/span><\/em>Sonra sana vahyettik: ‘Hanif olan \u0130brahim’in milletine (dinine) tabi ol ve (o), mü\u015friklerden olmad\u0131.”<\/span><\/em> (Nahl, 123)<\/span><\/em><\/p>\n

 <\/span>“De ki: ‘Rabb’im, \u015füphesiz beni, dosdo\u011fru yola hidayet etti; Hanif olan \u0130brahim’in sa\u011flam dinine. O, mü\u015friklerden de\u011fildi.<\/span>” (En’am, 161)<\/span><\/em><\/p>\n

Kur’ani bu gerçekler ortada ve az\u0131c\u0131k akl\u0131 olanlar\u0131n bile anlayaca\u011f\u0131 bir \u015fekilde ayetler aç\u0131klanm\u0131\u015f iken baz\u0131 kimseler, bu apaç\u0131k Kur’ani gerçekleri anlamad\u0131klar\u0131 ya da anlamak istemedikleri için Allah’\u0131n yaratma kanununu ve bunun de\u011fi\u015ftirilemeyece\u011fi gerçe\u011fini, insan\u0131n saç\u0131na sakal\u0131na indirgeyerek kendi bulunduklar\u0131 seviyeyi göstermektedirler.<\/span><\/p>\n

Sakal b\u0131rak\u0131labilir!<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Her insan, dini bir hususiyet kazand\u0131rmadan elbette sakal b\u0131rakabilir. Bu konuda, bir farziyet bulunmad\u0131\u011f\u0131 gibi bir haramiyet de sözkonusu de\u011fildir. Sakal, tamamen bireysel bir tercihtir; ki\u015fi, tercih etmesi durumunda sakal b\u0131rakabilece\u011fi gibi b\u0131rakt\u0131ktan sonra da diledi\u011fi \u015fekli verebilir, ya da kesebilir. Yanl\u0131\u015f olan, sakal\u0131 dine mal etmek ve sakal b\u0131rakmayanlar\u0131 küfür i\u015flemekle suçlamakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

<\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2017.03.31
\n