<\/p>\n

Belli de\u011fer ölçülerine sahip olmayanlar\u0131n, sa\u011fl\u0131kl\u0131 bir ki\u015fili\u011fe, sa\u011flam ve do\u011fru bir bilgiye sahip olmalar\u0131, kendi hayatlar\u0131na ve topluma yön vermeleri mümkün de\u011fildir. Güven duyulan ve sahip olunan belli sabitelerden mahrum olan kimseler, kâinat\u0131, hayat\u0131 ve insan\u0131, anlamakta zorlan\u0131r, hatta anlayamazlar. Böyle kimseler, ba\u015fkalar\u0131 elinde adeta oyuncak haline gelir ve sürekli kullan\u0131l\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

\u0130slâm, iman edenlerin, öncelikle belli de\u011ferlere sahip olmalar\u0131n\u0131, dü\u015fünce, söz ve davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 bu de\u011ferler do\u011frultusunda ortaya koymalar\u0131n\u0131, yap\u0131p söyleyecekleri her \u015feyin, mutlaka bir delile dayal\u0131 olmas\u0131n\u0131 ister, iman edenlerin ve insanlar\u0131n, yap\u0131p söylediklerini, neye göre nas\u0131l yapt\u0131klar\u0131n\u0131 sürekli sorgular.<\/span><\/p>\n

“Neyiniz var, nas\u0131l hüküm veriyorsunuz, yoksa sizin bir kitab\u0131n\u0131z var ondan m\u0131 okuyorsunuz; gerçekten sizin tercih etti\u011finiz mi var onda.” (Kalem, 36-38)<\/span><\/em><\/p>\n

“Size ne oldu, nas\u0131l hüküm veriyorsunuz! Hiç mi dü\u015fünmüyorsunuz! Yoksa sizin aç\u0131k bir deliliniz mi var; o halde getirin kitab\u0131n\u0131z\u0131 gerçekten do\u011frulardan iseniz.” (Saffat, 154-157)<\/span><\/em><\/p>\n

Yüce Allah (cc), iman edenleri ve do\u011fal olarak tüm insanlar\u0131, söyleyip yapt\u0131klar\u0131n\u0131 sürekli dü\u015fünmeye, delilsiz konu\u015fmamaya davet eder. Çünkü delilsiz konu\u015fmak, insan\u0131 hem Rabb’i yan\u0131nda sorumluluk alt\u0131na sokar, hem de toplum içerisinde küçük dü\u015fürür.<\/span><\/p>\n

Günümüzde, baz\u0131 kimselerin, \u015fimdiye kadar birçok örne\u011fi görüldü\u011fü üzere, bilinçli bir \u015fekilde Kur’ani kavramlar\u0131, as\u0131l anlamlar\u0131ndan sapt\u0131rarak anla\u015f\u0131lmaz hale getirdikleri bir gerçektir. Bu kimseler, Kur’ani kavramlar\u0131 anla\u015f\u0131lmaz ve içi bo\u015falt\u0131lm\u0131\u015f bir hale getirip kavram karga\u015fas\u0131 olu\u015fturarak birçok emellerini gerçekle\u015ftirmeye çal\u0131\u015f\u0131yorlar.<\/span><\/p>\n

Özellikle Samiri soylu belamlar\u0131n ba\u015f\u0131n\u0131 çekti\u011fi, Kur’ani kavramlar\u0131 anlams\u0131zla\u015ft\u0131rma ve as\u0131l anlamlar\u0131 d\u0131\u015f\u0131nda manaland\u0131rman\u0131n öncelikli nedeni insanlar\u0131n, Tevhidi esaslar\u0131 ö\u011frenmelerini engelleme çabas\u0131d\u0131r. Bunlar, insanlar\u0131 sapt\u0131rmak ve yüce Allah’a yönelmekten al\u0131koymak için her türlü gayri \u0130slâmi konu ve kavramlar\u0131 sloganla\u015ft\u0131rmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131, Allah yolundan sapt\u0131ranlar\u0131n öncüsü \u0130blis’tir! \u0130blis, insanlara sa\u011fdan yana\u015farak onlar\u0131 sapt\u0131raca\u011f\u0131na söz vermi\u015ftir. \u0130blis’in bu görevini, günümüzde, insan cinsinden yard\u0131mc\u0131lar\u0131 olan belamlar devam ettirmektedirler. Bunlar, t\u0131pk\u0131 öncüleri \u0130blis gibi insanlar\u0131 süslü sözlerle, sloganik kavramlarla kand\u0131rarak Tevhid esaslara iman etmekten e yüce Allah’a yönelmekten al\u0131koymaya çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

“Dedi ki: ‘Rabb’im, sen beni azd\u0131rd\u0131\u011f\u0131ndan, ben de onlar için yeryüzünde (günah\u0131) güzelle\u015ftirece\u011fim ve onlar\u0131n hepsini azd\u0131raca\u011f\u0131m.” (Hicr, 39)<\/span><\/em><\/p>\n

“Onlara vadeder ve umut verir, \u015feytan\u0131n onlara vaadi, ancak bir aldatmacad\u0131r.” (Nisa, 120)<\/span><\/em><\/p>\n

\u015eeytan ve insan cinsinden yard\u0131mc\u0131lar\u0131, insanlar\u0131 sapt\u0131rma konusunda bozmad\u0131k, anlam\u0131 de\u011fi\u015ftirmedik kavram neredeyse b\u0131rakmam\u0131\u015flar, sapt\u0131rma faaliyetlerine yüce Allah’\u0131 da alet etmeye kalk\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r. Yüce Allah (cc), bu konuda insanlar\u0131 uyarmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Ey insanlar, muhakkak ki Allah’\u0131n vaadi gerçektir; o halde sak\u0131n dünya hayat\u0131 sizi aldatmas\u0131n ve o aldat\u0131c\u0131, sizi Allah ile aldatmas\u0131n.<\/span> <\/em>\u015eüphesiz \u015feytan, sizin dü\u015fman\u0131n\u0131zd\u0131r, öyleyse siz de onu dü\u015fman edinin; gerçekten o, hizbini alevli ate\u015fin halk\u0131ndan olma\u011fa ça\u011f\u0131r\u0131r.” (Fat\u0131r, 5-6)<\/span><\/em><\/p>\n

\u015eeytan dostlar\u0131, yüce Allah’\u0131n ad\u0131n\u0131, gönderdi\u011fi Kitab\u0131’n\u0131, tertemiz dinini ve en güzel örnek olarak verdi\u011fi Rasulü’nü kullanarak insanlar\u0131, Rab’lerine de\u011fil kendilerine ya da ba\u011fl\u0131 bulunduklar\u0131 grup, parti, dernek, vak\u0131f, tarikat gibi \u015firk ve küfür yuvalar\u0131na ya da içerisinde bulundu\u011fu sistemlere davet etmektedirler.<\/span><\/p>\n

Her konunun en do\u011frusu Kur’an’dad\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an, iman eden takva sahiplerinin, \u015feytan ve insan cinsinden yard\u0131mc\u0131lar\u0131n\u0131n, her türlü vesvese, sapt\u0131rma vaatlerine, sloganik süslü söylemlerine kar\u015f\u0131 yüce Allah’a s\u0131\u011f\u0131nmalar\u0131n\u0131, yani Kur’an’a bakarak gerçekleri göreceklerini bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“Ne zaman \u015feytandan bir vesvese seni dürterse, hemen Allah’a s\u0131\u011f\u0131n; çünkü O, i\u015fitendir, bilendir. Muhakkak ki sak\u0131nanlar, kendilerine \u015feytandan bir musibet dokundu\u011fu zaman onlar o zaman hemen dü\u015fünür, bilirler.” (A’raf, 200-201)<\/span><\/em><\/p>\n

Günlük hayatta insan, birçok konu ve durumla, birçok söylem ve iddia ile kar\u015f\u0131la\u015f\u0131r, öyle ki herkes, bir \u015fey iddia etmekte ve adeta iddia etti\u011fi \u015feyin en do\u011fru oldu\u011funu savunmakta, buna ayk\u0131r\u0131 konu\u015fanlar\u0131 k\u0131namaktad\u0131r. Bunlar, mensup olduklar\u0131 gruplar\u0131n yalanlar\u0131na sahip ç\u0131kan kimselerdir. Rasulullah (as), “Ki\u015finin, ba\u015fkas\u0131ndan duydu\u011funu söylemesi, ona yalan olarak yeter”<\/strong> buyuruyor. \u0130mam \u015eafi (r.aleyh)’in dedi\u011fi gibi vahyin d\u0131\u015f\u0131nda olan her söz, hatal\u0131, yanl\u0131\u015f ve \u015feytandand\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), her türlü söylem ve iddiaya, her al\u0131nan haber ve duyuma kar\u015f\u0131 iman edenleri uyarmakta, söylenenlere hemen inan\u0131lmamas\u0131n\u0131, ara\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131n\u0131 istemektedir.<\/span><\/p>\n

“Ey iman edenler, size bir fas\u0131k bir haberle gelirse, onu hemen ara\u015ft\u0131r\u0131n, yoksa bilmeyerek bir kavme sata\u015f\u0131rs\u0131n\u0131z sonra yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131z \u015feyden pi\u015fman olursunuz.” (Hucurat, 6)<\/span><\/em><\/p>\n

Yüce Allah (cc), Mü’min kullar\u0131n\u0131, olur olmaz \u015feylere inanmamalar\u0131, bilmeden, a\u011f\u0131zlar\u0131na geldi\u011fi gibi bilgisizce konu\u015fmamalar\u0131 konusunda da uyarmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Her konu ve durumda duyarl\u0131 olunmas\u0131, ki\u015finin hem ba\u015fkalar\u0131na hem de Allah indinde kendi nefsine zulmetmemesi, zan ile hareketten kaç\u0131nmas\u0131 aç\u0131s\u0131ndan elbette çok önemli bir husustur. Bu nedenle de piyasadaki duyumlarla, olur olmaz söylemlerle de\u011fil, her \u015feyi kayna\u011f\u0131ndan ara\u015ft\u0131rarak bilgi sahibi olunmas\u0131 daha sa\u011fl\u0131kl\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n

Körü körüne ba\u015fkas\u0131n\u0131 taklit etmenin yanl\u0131\u015fl\u0131\u011f\u0131na dikkatleri çeken \u0130mam Ebu Hanife (r.aleyh) \u015föyle diyor. “Bir kimse, birisine bir konuda fetva sordu\u011funda, kendi okuma yazmas\u0131 yoksa bile kayna\u011f\u0131n\u0131 sorsun.” Mü’minler, her konuda bu duyarl\u0131l\u0131kla hareket etmelidirler.<\/span><\/p>\n

Kur’an, en do\u011frunun kayna\u011f\u0131, en do\u011fruya ula\u015ft\u0131ran, gerçeklerin temeli olan bir Kitap’t\u0131r. \u0130man edenlerin, ku\u015fku duymadan, kay\u0131ts\u0131z \u015farts\u0131z güvenip teslim olduklar\u0131 Kur’an, tüm do\u011frular\u0131 apaç\u0131k bir \u015fekilde aç\u0131klamakta, kendisine iman edenlere yol göstermekte, onlar\u0131 hidayete ve rahmete ula\u015ft\u0131rmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Mü’minler, herhangi bir konuda bir ku\u015fku duyduklar\u0131nda, bir konuyu anlamad\u0131klar\u0131nda ba\u015fvuracaklar\u0131 yegâne kaynak yaln\u0131zca Kur’an’d\u0131r.<\/span><\/p>\n

“E\u011fer sen, sana indirdi\u011fimiz \u015feyden ku\u015fku içinde olursan, o halde senden önce Kitab\u0131 okuyanlara sor; andolsun ki, sana Rabb’inden Hak geldi, sak\u0131n \u015füpheye dü\u015fenlerden olma!” (Yunus, 94)<\/span><\/span><\/em><\/p>\n

Kayna\u011f\u0131 Kur’an’da olan bir bilgi iman edenler için kesindir ve hiçbir \u015fekilde bundan \u015füpheye dü\u015fülmez.<\/span><\/p>\n

“Hak, Rabb’inden gelendir, öyleyse sak\u0131n ku\u015fku duyanlardan olma.” (Bakara, 147)<\/span><\/span><\/em><\/span><\/p>\n

“Allah, ba\u015fka bir hakem mi arayay\u0131m! O ki size, Kitab\u0131 aç\u0131klanm\u0131\u015f olarak indirmi\u015ftir. Kendilerine Kitap verdiklerimiz, Onun, gerçekten Rabb’in taraf\u0131ndan indirildi\u011fini bilirler; o halde sak\u0131n ku\u015fkulananlardan olma.” (En’am, 114)<\/span><\/em><\/p>\n

Her \u015feyin en iyi uygulamas\u0131, Risalet önderlerinin örnek ya\u015fant\u0131lar\u0131ndad\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an’daki gerçeklerin, sosyal hayattaki en güzel ve en do\u011fru uygulamas\u0131, hiç ku\u015fkusuz Risalet önderlerinin ve son Rasul, Hz. Muhammed (as)’\u0131n örnek ya\u015fant\u0131lar\u0131ndad\u0131r. Bu nedenle yüce Allah (cc), Rasullerini, Mü’minler için en güzel örnek olarak vermektedir.<\/span><\/p>\n

“Elbette \u0130brahim’de ve onunla beraber bulunanlarda sizin için güzel bir örnek vard\u0131r; o zaman kavimlerine ‘Muhakkak ki biz, sizden ve Allah’tan ba\u015fka itaat ettiklerinizden uza\u011f\u0131z, sizi reddediyoruz. Siz, bir tek Allah’a iman edinceye kadar sizinle bizim aram\u0131zda sürekli bir dü\u015fmanl\u0131k ve nefret belirmi\u015ftir” demi\u015flerdi…” (Mümtehine, 4)<\/span><\/em><\/p>\n

“Andolsun, sizin için Allah’\u0131n Rasulü’nde, Allah’a ve ahiret gününe kavu\u015fmay\u0131 uman ve Allah’\u0131 çok anan kimseler için, en güzel bir örnek vard\u0131r.” (Ahzab, 21)<\/span><\/em><\/p>\n

Kur’an ve Risalet önderlerinin uygulamalar\u0131, iman edenler için ba\u011flay\u0131c\u0131 ve uyulmas\u0131 farz metotlard\u0131r. \u0130man iddias\u0131nda bulunan bir kimse, Kur’an d\u0131\u015f\u0131nda bir kaynak, Rasullerin uygulamalar\u0131 d\u0131\u015f\u0131nda bir metot kabul edemez.<\/span><\/p>\n

Her rasul, kendi döneminde, Tevhidi esaslar\u0131n, insanlara nas\u0131l ula\u015ft\u0131r\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 çok aç\u0131k bir \u015fekilde ortaya koymu\u015f, yüce Allah (cc), onlar\u0131n örnekliklerini iman edenlere örnek olarak vermi\u015f, iman edenler için onlardan al\u0131nacak ibretler oldu\u011funu bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Elbette onlar\u0131n k\u0131ssalar\u0131nda ak\u0131l sâhipleri için ibret vard\u0131r; bu, uydurulacak bir söz de\u011fildir; ancak kendinden öncekinin do\u011frulanmas\u0131, her \u015feyin aç\u0131klamas\u0131; iman edenler için bir k\u0131lavuz ve rahmettir.” (Yusuf, 111)<\/span><\/em><\/p>\n

Risalet önderleri, kendilerine gönderilen vahyin ilk muhatab\u0131 ve uygulay\u0131c\u0131s\u0131d\u0131rlar. Bu nedenle onlar, en do\u011fruyu, en güzel \u015fekilde pratize etmi\u015flerdir. Onlar\u0131n uygulama metotlar\u0131n\u0131 esas alanlar, Rab’lerini raz\u0131 etmi\u015f, kurtulu\u015fa ula\u015fm\u0131\u015flard\u0131r. \u0130man edenler, ya\u015fad\u0131klar\u0131 dönemin, hangi rasulün dönemiyle benzerlik gösterdi\u011fini bilip mücadelelerini, o rasulün ortaya koydu\u011fu gibi yapmal\u0131d\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Günümüzde ya\u015fanan sapmalar\u0131n, \u015firke ve küfre dü\u015fmelerin, belamlar\u0131n, kâfir ve münaf\u0131klar\u0131n pe\u015flerinde gitmelerin en temel nedeni, Kur’ani bir k\u0131yaslamadan mahrum olunmas\u0131, Risalet önderlerinin davet metotlar\u0131n\u0131n terk edilmesidir. Bunun sonucunda insanlar, Hak yoldan sapmakta, \u015firke ve küfre dü\u015ferek Rab’lerine isyan etmektedirler.<\/span><\/p>\n

\u0130man edenler için her bilginin kayna\u011f\u0131 Kur’an’da, her hareketin en güzel örnekli\u011fi de Risalet önderlerinin mücadele metotlar\u0131ndad\u0131r. Müslümanlar, bir örnek verirlerken ya da bir k\u0131yaslama yaparlarken bunu mutlaka Kur’an’a dayand\u0131rmal\u0131, Kur’an’a, Risalet önderlerinin mücadele metotlar\u0131na uymayan hiçbir sözü söylememeli, hiçbir harekete kalk\u0131\u015fmamal\u0131d\u0131rlar. Aksi halde a\u011f\u0131r bir sorumluluk alt\u0131na girerler, hatta \u015firke dü\u015febilir, küfre girebilirler.<\/span><\/p>\n

Bilgisizce yap\u0131lan her hareket, söylenen her söz, ki\u015fiyi \u015firke dü\u015fürebilir. Yüce Allah (cc), Rasulü’nün, davetini bir bilgi ile yapt\u0131\u011f\u0131n\u0131, iman edenlerin de böyle yapmalar\u0131n\u0131 istemekte, ancak mü\u015friklerin bilgiye dayanmadan davet yapabileceklerini bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em>De ki: ‘\u0130\u015fte benim yolum budur, Allah’a basiretle davet ederim, ben ve bana uyanlar da, Allah’\u0131n \u015fan\u0131 yücedir, ben mü\u015friklerden de\u011filim.<\/span><\/em>" (Yusuf, 108)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Bir delile dayanmadan konu\u015fmak \u015feytandand\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Hiçbir bilgiye dayanmadan, adeta sokakta elde edilen bilgi k\u0131r\u0131nt\u0131lar\u0131 ile önemli konular hakk\u0131nda konu\u015fman\u0131n, Kur’an d\u0131\u015f\u0131, olur olmaz iddialar ileri sürmenin, \u0130slâm ile hiçbir ilgisi bulunmamaktad\u0131r. Böyle yapanlar, ancak cahil kimselerdir; bunlar, iddialar\u0131n\u0131 ispatlamak ad\u0131na Kur’an d\u0131\u015f\u0131 deliller ve örnekler vermekte, kendilerince k\u0131yaslamalar yapmaktad\u0131rlar. Bunlar, çok \u015feyler söyleyerek bilgili olduklar\u0131n\u0131 kan\u0131tlama ad\u0131na, her konuda olur olmaz konu\u015fur ve tart\u0131\u015f\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), bilir bilmez konu\u015fanlar\u0131, Kur’ani edebe davet etmekte, onlara, bilinen konular hakk\u0131nda konu\u015fup tart\u0131\u015f\u0131lmas\u0131n\u0131, bilinmeyen konularda bilgiçlik taslamamalar\u0131 bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“\u0130\u015fte siz böylesiniz; sizin bilginiz olan \u015fey hakk\u0131nda tart\u0131\u015ft\u0131n\u0131z; fakat bilginiz olmayan \u015fey hakk\u0131nda neden tart\u0131\u015f\u0131yorsunuz! Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Al-i \u0130mran, 66)<\/span><\/em><\/p>\n

Yüce Allah (cc) insanlar\u0131, edepli olmaya, bilir bilmez konu\u015fmamaya davet etmekte, bir bilgiye dayanmayan bir konuda konu\u015fulmamas\u0131n\u0131, bilgisiz tart\u0131\u015fmalar\u0131n do\u011fru olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve \u015feytandan oldu\u011funu bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“\u0130nsanlardan kimi, Allah hakk\u0131nda bilgisi olmadan tart\u0131\u015f\u0131r ve her azg\u0131n \u015feytana uyar.”<\/span><\/em> (Hac, 3)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n

 <\/span>“<\/span><\/em>\u0130nsanlardan kimi, Allah hakk\u0131nda, ilmi olmadan, bir yol göstereni ve ayd\u0131nlat\u0131c\u0131 bir kitab\u0131 bulunmadan tart\u0131\u015f\u0131r.” (Hac, 8)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Ayd\u0131nlat\u0131c\u0131, yol gösterici bir kitaba tabi olmadan, ellerinde Kur’ani delil bulunmadan kendi hevalar\u0131ndan konu\u015fanlar, konu ve olaylar hakk\u0131nda Kur’an d\u0131\u015f\u0131 k\u0131yaslama yapanlar ya da ba\u015fkalar\u0131ndan duyduklar\u0131n\u0131 gerçekmi\u015f gibi söyleyenler, azg\u0131n \u015feytana tabi olmu\u015f ve azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131 yol edinmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Kayna\u011f\u0131 Kur’an’a dayanmayan her dü\u015fünce, k\u0131yaslama, söz ve hareket \u015feytandand\u0131r. Yüce Allah (cc), iman edenlerin, duyduklar\u0131 bir sözün do\u011frulu\u011funu, mutlaka Kur’an’a test etmelerini istemekte, Kur’an’a dayanmayan her sözün \u015feytandan oldu\u011funu, \u015feytani bir vesvesenin gelmesi durumunda ise Kur’an’a yönelerek gerçeklerin görülmesini istemektedir.<\/span><\/p>\n

\u0130man edenlerden, her söz ve hareketlerini, vahyi ölçüler içerisinde Risalet önderlerinin örnek metotlar\u0131na göre yap\u0131lmas\u0131n\u0131, al\u0131nan haberlerin mutlaka ara\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131n\u0131 isteyen yüce Allah (c), bunu yapmayanlara \u015feytan\u0131n musallat olaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Kim Rahman’\u0131n zikrinden gafil olursa ona bir \u015feytan\u0131 sard\u0131r\u0131r\u0131z; art\u0131k o, ona yak\u0131n dost olur.” (Zuhruf, 36)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Kur’ani delillerden uzakla\u015ft\u0131r\u0131lan kimseler, ba\u015fkalar\u0131n\u0131n kulu, kölesi olurlar<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’ani kavramlar\u0131n, içlerinin bo\u015falt\u0131larak anlams\u0131zla\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131, toplum bireylerinin, Kur’ani mesajdan uzakla\u015fmalar\u0131na, din istismarc\u0131lar\u0131n\u0131n tuzaklar\u0131na dü\u015fmelerine neden olmu\u015ftur. Kur’ani gerçekleri bilmedikleri için Kur’an’dan uzakla\u015fan kimseler, hoca, âlim, \u015feyh bildikleri ki\u015filerin söylemlerini do\u011fru kabul ederek onlara uymu\u015f, onlar\u0131n pe\u015flerinden gitmi\u015flerdir. Bu ise, toplumun, o kimseleri yüceltmelerine, onlara kul köle olmalar\u0131na neden olmu\u015ftur. Yüce Allah (cc), kullar\u0131n\u0131 uyararak indirdi\u011fi vahye tabi olmalar\u0131n\u0131 istemektedir.<\/span><\/p>\n

“\u015eüphesiz bu, benim dosdo\u011fru yolumdur, ona tabi olun, ba\u015fka yollara tabi olmay\u0131n ki, sizi O’nun yolundan ay\u0131rmas\u0131n! Bu size bir tavsiyedir, umulur ki onunla korunursunuz.” (En’am, 153)<\/span><\/span><\/em><\/p>\n

“Rabb’inizden size indirilene tabi olun ve O’ndan ba\u015fka velilere tabi olmay\u0131n, ne kadar da az dü\u015fünüyorsunuz!” (A’raf, 3)<\/span><\/em><\/p>\n

Bu ilahi ça\u011fr\u0131, iman edenleri vahye yöneltmekte, her konu ve durumda Kur’an’a uymalar\u0131n\u0131 tavsiye etmektedir. Kur’an’\u0131n anla\u015f\u0131lmas\u0131 halinde, cehaletlerinin ortaya ç\u0131kaca\u011f\u0131n\u0131, insanlar\u0131n kendilerini terk edeceklerini, böylece maddi ve manevi sömürülerinin bitece\u011fini bilen \u015feyh, hoca ve a\u011fabey tak\u0131m\u0131, öncelikle Kur’ani kavramlar\u0131n anlamlar\u0131 üzerinde oynam\u0131\u015flar, daha sonra insanlar\u0131n Kur’an’\u0131 anlamayacaklar\u0131n\u0131 iddia ederek onlar\u0131 Kur’an’dan uzak tutmu\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131, bilinçli bir \u015fekilde Kur’an’dan uzakla\u015ft\u0131ranlar, onlar\u0131 birer kul köle haline getirip kendilerine tabi k\u0131lm\u0131\u015flar, her istediklerini onlara yapt\u0131rm\u0131\u015flard\u0131r. Rabb’ine iman etmi\u015f bilinçli <\/span>Müslüman bir \u015fahsiyet, Kur’an’dan delillendirilmeyen hiçbir \u015feye inanmaz, Allah’tan ba\u015fkas\u0131na kulluk yapmaz, be\u015ferden kimseyi, hatas\u0131z kabul ederek ona körü körüne ba\u011flanmaz. Çünkü o, yaln\u0131z Rabb’ine iman etmi\u015f, de\u011fer yarg\u0131lar\u0131n\u0131 Kur’ani esaslara göre belirlemi\u015ftir.<\/span><\/span><\/p>\n

\u0130slâm, körü körüne teslimiyeti de\u011fil, aklederek bilinçli iman edilmesini istiyor<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Yüce Allah (cc), kendisine iman etme konusunda bile körü körüne ve bask\u0131 ile yap\u0131lan bir iman\u0131 de\u011fil, Hak ile bat\u0131l aras\u0131nda k\u0131yas yaparak bilinçli bir \u015fekilde iman edilmesini istemektedir.<\/span><\/p>\n

“Dinde zorlama yoktur, Do\u011fruluk, sap\u0131kl\u0131ktan elbette seçilip belli olmu\u015ftur; kim ta\u011futu inkâr eder ve Allah’a iman ederse, muhakkak ki o, kopmayan, sa\u011flam bir kulpa yap\u0131\u015fm\u0131\u015ft\u0131r. Allah i\u015fitendir, bilendir.” (Bakara, 256)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Bilinçli bir \u015fekilde, mutmain olunmu\u015f bir halde Kendisine iman edilmesini isteyen yüce Allah (cc), bu konuda Hz. \u0130brahim (as)’\u0131 örnek vermekte, onun, ölülerin diriltilmesi konusundaki sorusunu, bilinçli iman edilmesi konusunda güzel bir örnek olarak vermektedir.<\/span><\/p>\n

“\u0130brahim bir zaman: ‘Rabb’im, ölüleri nas\u0131l diriltti\u011fini bana göster!’ demi\u015fti. (Rabb’i); dedi ki, ‘\u0130nanmad\u0131n m\u0131?’ (\u0130brahim): ‘Bilakis (inand\u0131m), lakin kalbim tatmin olsun’ dedi. (Rabb’i),‘O halde ku\u015flardan dördünü tut, onlar\u0131 kendine al\u0131\u015ft\u0131r, sonra (kes ve) her da\u011f\u0131n ba\u015f\u0131na onlardan bir parça koy, sonra onlar\u0131 kendine ça\u011f\u0131r; ko\u015farak sana gelecekler; bil ki, Allah üstündür, hâkimdir’ dedi.” (Bakara, 260)<\/span><\/em><\/p>\n

Mutmain olunmu\u015f bir halde yap\u0131lan bir iman, \u015firk ve küfürden her zaman beridir ve ancak böyle bir iman sonucunda Tevhidi mücadele gere\u011fi gibi yap\u0131labilir. Yüce Allah (cc), bilinçli iman edilmesi hususunda Duha suresinde, Hz. Muhammed (as)’a, önceki durumu ile yeni durumunu k\u0131yaslamas\u0131n\u0131 istemekte, ondan sonra yap\u0131lmas\u0131 gerekenleri bildirmektedir.<\/span><\/p>\n

“Andolsun ku\u015fluk vaktine,<\/span> sakinle\u015fti\u011fi zaman geceye;<\/span> Rabb’in, seni terk etmedi ve dar\u0131lmad\u0131.<\/span> <\/span><\/em>Ahiretin, s<\/span><\/em>enin <\/span><\/em>için<\/span><\/em> <\/span><\/em>öncen<\/span><\/em>den <\/span><\/em>hay\u0131rl\u0131d\u0131r<\/span><\/em> <\/span><\/em>ve<\/span><\/em> yak\u0131nda <\/span><\/em>Rabb<\/span><\/em>’in, sana verecek, böylece sen ra<\/span><\/em>z\u0131 olacaks\u0131n.<\/span><\/em> O, seni yetim bulup bar\u0131nd\u0131rmad\u0131 m\u0131,<\/span> seni \u015fa\u015fk\u0131nl\u0131k içerisinde bulup hidayet verdi, seni fakir bulup zengin etti.<\/span> Öyleyse sak\u0131n öksüzü incitme,<\/span> soru soran\u0131 azarlama<\/span> ve Rabb’inin nimetini anlat.” (Duha, 1-11)<\/span><\/em><\/p>\n

Bütün bu ilahi uyar\u0131lardan da anla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 üzere bir kimse, \u015fu an üzerinde bulundu\u011fu durumunun fark\u0131nda olmal\u0131, Rabb’ine iman etmeli, Tevhidi esaslar\u0131n insanlara duyurulmas\u0131 hususunda önceki durumunu \u015fimdiki durumu ile k\u0131yaslamal\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130man eden bir kimse, söyleyip yapacaklar\u0131n\u0131, toplumsal çevreden esinlenerek, geleneksel din anlay\u0131\u015f\u0131ndan etkilenerek de\u011fil, iman etti\u011fi esaslardan, Risalet önderlerinin örnek mücadelelerinden esinlenerek yapmal\u0131, içerisinde bulundu\u011fu \u015fartlar\u0131n etkisinde kalmamal\u0131d\u0131r. Gerçekten iman edip yüce Allah’\u0131 raz\u0131 edebilmek için olmas\u0131 gereken budur. Bunun d\u0131\u015f\u0131ndaki her k\u0131yaslama, her örnek, Haktan sapma, \u015firke ve küfre girme, yüce Allah’a isyan etmedir.<\/span><\/p>\n

Günümüzde insanlar, vahyi öncelemedikleri, içerisinde bulunduklar\u0131 toplumsal \u015fartlardan etkilendikleri, \u015fahsi baz\u0131 ç\u0131karlar pe\u015finde olduklar\u0131, <\/span>kimi korku ve ç\u0131karlar\u0131 için, söyleyip yapt\u0131klar\u0131n\u0131, k\u0131yas ve de\u011ferlendirmelerini, içerisinde bulunduklar\u0131, idaresi alt\u0131nda ya\u015fad\u0131klar\u0131 küfür ve \u015firk sistemlerinin kurallar\u0131n\u0131 gözönünde bulundurarak yapmaktad\u0131rlar. Bu ise, sapmak, yüce Allah’a isyan etmek, vahiyden yüzçevirmek, \u015feytani düzenlere tabi olmak, \u015firke ve küfre girmektir.<\/span><\/p>\n

"Kendisine Rabbinin ayetleriyle ö\u011füt verildikten sonra onlardan yüz çevirenlerden daha zalim kim olabilir? Muhakkak ki biz, suçlulardan öç al\u0131c\u0131y\u0131z." (Secde, 22)<\/span><\/em><\/p>\n

<\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2015.10.23
\n