<\/p>\n

<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul, (Erdemliler Hareketi) nedir!<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler Hareketi, zulmün ayyuka ç\u0131kt\u0131\u011f\u0131, güçlünün zay\u0131f\u0131 ezdi\u011fi Mekke Site Devletinde, son Ficar sava\u015f\u0131ndan sonra özellikle yabanc\u0131 ve korumas\u0131z kimselerin mal, can, \u0131rz ve namus güvenli\u011fi kalmam\u0131\u015f, her türlü zulüm ve adaletsizlik aç\u0131ktan aç\u0131\u011fa yap\u0131l\u0131r hale gelmi\u015fti. Yabanc\u0131 tüccarlar\u0131n mallar\u0131 sat\u0131n al\u0131n\u0131r, ancak paras\u0131 verilmedi\u011fi gibi kimi rivayetlere göre, Hacca gelen baz\u0131 kimselerin kad\u0131n ve k\u0131zlar\u0131 da ellerinden zorla al\u0131n\u0131r, feryatlar\u0131na, imdat ça\u011fr\u0131lar\u0131na kulak as\u0131lmazd\u0131.<\/p>\n

 <\/p>\n

H\u0131lfu’l-Fudul antla\u015fmas\u0131 Ficar sava\u015f\u0131ndan sonrad\u0131r ve tercih edilen rivayete göre Ficar Sava\u015f\u0131, Resulullah (as)’\u0131n on ya\u015flar\u0131nda oldu\u011fu s\u0131rada \u015eaban ay\u0131nda gerçekle\u015fmi\u015fti. H\u0131lfu’l-Fudul<\/span> da<\/span>, peygamberlikten yirmi y\u0131l önce Zilkade ay\u0131nda meydana gelmi\u015ftir.<\/span><\/span><\/p>\n

Zulmün s\u0131n\u0131r tan\u0131maz bir \u015fekilde toplumu etkisi alt\u0131na almas\u0131 üzerine Mekke’de, bu zulüm ve adaletsizli\u011fe kar\u015f\u0131 olan, itibarlar\u0131n\u0131n d\u0131\u015far\u0131da zedelenmesini istemeyen Mekke ileri gelen sayg\u0131n kabileleri, bir araya gelerek Mekke’de i\u015flenen bu zulme dur deme karar\u0131 ald\u0131lar.<\/span><\/p>\n

580’li y\u0131llarda Arap kabileleri aras\u0131nda süregelen <\/span>sava\u015flar<\/span><\/a> sonucunda ortaya ç\u0131kan anar\u015fi ortam\u0131nda, can ve mal güvenli\u011finin sa\u011flanmas\u0131, zay\u0131f ve güçsüzlerin korunmas\u0131, zulmün önlenmesi gibi amaçlarla, toplumda sözü geçen, sayg\u0131n ve iyi niyetli ki\u015filerin önderli\u011finde kurulan bu hareketin toplant\u0131lar\u0131na bir ara Hz. <\/span>Muhammed<\/span><\/a> (as)’\u0131n da kat\u0131ld\u0131\u011f\u0131 rivayet edilir. (1)<\/span><\/span><\/p>\n

Kimi tarihçilerce H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler \u0130ttifak\u0131, sadece tarihsel bir kurum de\u011fil, ayn\u0131 zamanda, farkl\u0131 dünya görü\u015flerine sahip olsalar da, temel ahlâkî ilkelerde anla\u015fan insanlar\u0131n, zulmü önlemek için uzla\u015fmalar\u0131n\u0131n toplumsal bir zorunluluk oldu\u011funun ifadesi olarak de\u011ferlendirilmektedir.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler \u0130ttifak\u0131 taraftarlar\u0131<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

\u0130bnu Hi\u015fam, \u0130bnu \u0130shak’tan nakletti\u011fine göre: "… Kurey\u015f kabileleri<\/span>,<\/span> bir antla\u015fma yapmak üzere \u015ferefine ve ya\u015f\u0131na hürmeten Abdullah ibnu Ced’an’\u0131n evinde toplan\u0131rlar. <\/span>Toplant\u0131da, <\/span>Ha\u015fimo\u011fullar\u0131, Muttalibo\u011fullar\u0131, Esed ibnu Abdiluzza, Zühre ibnu Kilab ve Teym ibnu Mürre<\/span> gibi soylu ve sayg\u0131n a\u015firetler vard\u0131. (2)<\/span><\/span><\/p>\n

Bu antla\u015fman\u0131n olu\u015fmas\u0131n\u0131 sa\u011flayan ki\u015fi, Rasulullah (as)’\u0131n amcas\u0131 Zübeyr b. Abdülmuttalib’tir. Rasulullah (as), amcalar\u0131 ile birlikte bu anla\u015fmada bulunmu\u015ftur. Kurey\u015fliler bu h\u0131lfe, H\u0131lf’ul Fudul <\/strong>ad\u0131n\u0131 verdiler.<\/span><\/p>\n

Mekkelilerden ve onlar d\u0131\u015f\u0131nda Mekke’ye girecek olan di\u011fer insanlardan Mekke’de zulüm ve haks\u0131zl\u0131\u011fa u\u011fram\u0131\u015f bir kimse b\u0131rakmamak, mazlumun hakk\u0131 geri al\u0131n\u0131ncaya kadar zalime kar\u015f\u0131 mazlumla birlikte hareket etmek üzere ahitle\u015ftiler ve akitle\u015ftiler.<\/span><\/p>\n

Antla\u015fma \u015fartlar\u0131<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

Toplant\u0131ya kat\u0131lanlar,<\/span> gerek Mekke halk\u0131ndan, gerek<\/span> d\u0131\u015far\u0131dan<\/span> Mekke<\/span>’ye<\/span> gelen biri<\/span>,<\/span> zulme u\u011frad\u0131\u011f\u0131nda onun yan\u0131nda yer alacaklar\u0131 konusunda yemin ettiler.<\/span><\/p>\n

1-<\/span><\/strong> Mekke’de, ister yerli halktan, isterse d\u0131\u015far\u0131dan gelen yabanc\u0131lardan olsun, bir ki\u015finin zulme u\u011frad\u0131\u011f\u0131 görüldü\u011fünde onunla birlikte olunacak.<\/span><\/p>\n

2-<\/span><\/strong> Mazlumun hakk\u0131 zalimden al\u0131n\u0131ncaya kadar zalimin kar\u015f\u0131s\u0131nda, mazluma hakk\u0131 iade edilinceye kadar mazlumla bir tek el, yekvücut olunacakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

3-<\/span><\/strong> Deniz, bir tek tüyü \u0131slat\u0131ncaya kadar, Sebir ve Hira da\u011flar\u0131 yerlerinde kald\u0131\u011f\u0131 müddetçe ve mai\u015fette (mali durumda) tam bir e\u015fitlik sa\u011flanana dek bu maddeler geçerli olacakt\u0131r.<\/span> <\/span><\/strong>Zalime kar\u015f\u0131 mazlumla birlikte hareket etmek üzere ahitle\u015ftiler ve akitle\u015ftiler, <\/strong>ahit ve akitlere ba\u011fl\u0131 kalacaklar\u0131na yemin etiler.<\/span><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’<\/span><\/em><\/strong>u<\/span><\/em><\/strong>l-Fudul Antla\u015fmas\u0131n\u0131n ortaya ç\u0131k\u0131\u015f nedeni<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/em><\/p>\n

H\u0131lf’<\/span>u<\/span>l-Fudul antla\u015fmas\u0131n\u0131<\/span>n olu\u015fumuna neden olan olay \u015fudur;<\/span> <\/span>haram aylardan olan Zilkade ay\u0131nda, Zubeyd kabilesinden bir adam, Mekke’ye satmak üzere getirdi\u011fi bir yük mal\u0131, As b. Vail es-Sehmi satm\u0131\u015ft\u0131.<\/span> As ibnu Vail onu sat\u0131n alm\u0131\u015f, fakat hakk\u0131n\u0131 vermemi\u015f.<\/span><\/span><\/p>\n

As b. Vail, Mekke’de itibarl\u0131 ve \u015ferefli ki\u015filerdendi; As b. Vail, Zubeydi’nin hakk\u0131n\u0131 ödemeyi uzatm\u0131\u015f, Zubeydi, mal\u0131n bedelini ondan istemi\u015f As b. Vail ise borcunu ona ödemeye yana\u015fmam\u0131\u015f. Bunun üzerine Zubeydi, mal\u0131n\u0131 ondan geri istemi\u015f, As b. Vail, mal\u0131 geri vermeye de yana\u015fmam\u0131\u015f. Zubeydi;<\/span> daha önce anla\u015fmal\u0131 oldu\u011fu<\/span> Abduddar, Mahzum, Cümah, Sehm ve Adiyy b. Ka’b gibi Mekke’nin nüfuzlu ailelerinin<\/span> ileri gelenlerine müracaat ede<\/span>r<\/span>, <\/span>onlardan<\/span> yard\u0131m ister; fakat onlar, As b. Vail’e kar\u015f\u0131 Zubeydi’ye yard\u0131mc\u0131 olmaktan kaç\u0131n\u0131rlar ve onu kovarlar.<\/span><\/p>\n

Zübeyd, <\/span>bunun<\/span> üzerine Ebu Kubeys da\u011f\u0131n\u0131n tepesine ç\u0131kar, o s\u0131rada Kabe’nin çevresinde kendilerine ait localar\u0131nda bulun<\/span>an<\/span> Kurey\u015fliler<\/span>e<\/span> yüksek sesle ba\u011f\u0131rarak \u015föyle der:<\/span><\/span><\/p>\n

"Ey Fihro\u011fullar\u0131! Bir mazluma yeti\u015fin<\/strong><\/span>, <\/span><\/strong>Mekke’nin ortas\u0131nda mal\u0131 elinden gitti. <\/span><\/strong><\/span><\/strong><\/p>\n

Ey toplananlar! Kabe’de grup grup<\/span><\/strong>,<\/span><\/strong> umresini yapamayan peri\u015fan bir ziyaretçi var.<\/span><\/strong><\/span><\/strong><\/p>\n

Ey Hicr ile Haceru’l-Esved aras\u0131nda toplananlar! Bu mukaddes yer, keremini tamamlayanlar\u0131nd\u0131r; günahkar ve zalim ki\u015finin elbisesi, ona sayg\u0131 ve asalet vermez.<\/span><\/strong>"<\/span><\/p>\n

Bu ça\u011fr\u0131 üzerine Zübeyr ibnu Abdilmuttalib aya\u011fa kalkarak: "Bu i\u015fin pe\u015fi b\u0131rak\u0131lmaz<\/strong>" dedi, sonra Abdullah ibnu Ced’an’\u0131n evinde topland\u0131lar; ev sahibi onlara yemek haz\u0131rlad\u0131, haram aylardan olan Zulkade ay\u0131nda antla\u015fma yapt\u0131lar. Zalime kar\u015f\u0131 mazlumun yan\u0131nda birlik halinde bulunacaklar\u0131 ve zalimden hakk\u0131n\u0131 al\u0131p mazluma iade edinceye kadar mücadele edecekleri üzere Allah’a söz verdiler, sonra yürüyüp As ibnu Vail’in yan\u0131na gittiler, sat\u0131lan mal\u0131n kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 kendisinden çekip ald\u0131lar ve sahibine verdiler." (3)<\/span><\/span><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’<\/span><\/em><\/strong>u<\/span><\/em><\/strong>l-Fudul antla\u015fmas\u0131n\u0131<\/span><\/em><\/strong> yapanlar\u0131n etkinlikleri<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

H\u0131lf’<\/span>u<\/span>l-Fudul antla\u015fmas\u0131na taraf olan <\/span>ki\u015fi<\/span>lere bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda bu ki\u015filerin,<\/span> s\u0131radan kimseler olmad\u0131klar\u0131, her birinin arkas\u0131nda, günümüz deyimi ile mensup olduklar\u0131 kabilelerden dolay\u0131, birer ordu bulundu\u011fu gerçe\u011fi ortaya ç\u0131kmaktad\u0131r. Buna göre:<\/span><\/p>\n

Ha\u015fimo\u011fullar\u0131,<\/span><\/strong> Rasulullah (as)’\u0131n dedesi Abdülmuttalib’in reisi oldu\u011fu, o ölünce önce Rasulullah (as)’\u0131n amcas\u0131 Abbas’\u0131n, ondan sonra da di\u011fer amcas\u0131 Ebû Talib’in reisi oldu\u011fu, Mekke’nin en güçlü kabilelerinden biridir. Hem de öyle güçlü idi ki, Rasulullah (as)’\u0131 korumak için Mekke’nin en azg\u0131n mü\u015friklerinin, kar\u015f\u0131s\u0131nda duran bir kabileydi.<\/span><\/p>\n

Birçok kabileden olu\u015fan mü\u015frikler, Ebû Talib ve kabilesi korkusundan Rasulullah (as)’dan çok büyük rahats\u0131zl\u0131k duymalar\u0131na ra\u011fmen ona, aç\u0131ktan aç\u0131\u011fa sald\u0131rm\u0131yor, öldürmeye kalk\u0131\u015fm\u0131yorlard\u0131r. Ha\u015fimo\u011fullar\u0131, Mekke toplumu üzerinde büyük bir nüfusa sahiptiler, bu nedenle kimse cesaret edip onlara kar\u015f\u0131 ç\u0131kam\u0131yordu. Nitekim H\u0131lf’ul Fudul<\/span> antla\u015fman\u0131n olu\u015fmas\u0131n\u0131 sa\u011flayan ki\u015fi de, Rasulullah (as)’\u0131n amcas\u0131 Zübeyr b. Abdülmuttalib’tir.<\/span><\/p>\n

Muttalibo\u011fullar\u0131<\/span><\/strong>,<\/span><\/strong> Ha\u015fimo\u011fullar\u0131 ile amca çocuklar\u0131 olan güçlü bir kabiledir. Bunlar, Rasulullah (as)’\u0131n korunmas\u0131nda Ha\u015fimo\u011fullar\u0131 ile beraber hareket etmi\u015f ve \u015eib-i Talib muhasaras\u0131ndaki ambargodan nasibini alm\u0131\u015f bir kabiledir.<\/span><\/p>\n

Esed ibnu Abdiluzza<\/span><\/strong>,<\/span><\/strong> Hz. <\/span>Hatice’nin babas\u0131 Huveyiid <\/span><\/span>\u0130bn Esed \u0130bn Abdiluzza<\/span><\/strong><\/em> kavmi aras\u0131nda sözü geçen itibarl\u0131 ve \u015ferefli bir kimseydi.<\/span><\/span><\/span><\/p>\n

Zühre ibn Kilab,<\/span><\/strong><\/em> <\/span><\/span>Zühre<\/span><\/strong><\/em> <\/span><\/em><\/strong><\/span>A\u015fireti’nin isim babas\u0131, Rasulullah (as)’\u0131n annesinin babas\u0131n\u0131n dedesi Kusay bin <\/span><\/span>Kilab<\/span><\/em>’\u0131n o\u011fludur.<\/span><\/span><\/p>\n

Teym ibnu Mürre<\/span><\/strong>,<\/span><\/strong> Hz. Ebû Bekr, (r.anh)’\u0131n mensup oldu\u011fu kabilesinin reisidir.<\/span> Teymo\u011fullar\u0131 kabilesi, Mekke’de önemli bir yere sahipti; ticaretle u\u011fra\u015f\u0131rlar, toplum içerisinde geni\u015f kültürlülükleri ile tan\u0131n\u0131rlard\u0131.<\/span><\/p>\n

H\u0131lfu’l-Fudul Antla\u015fmas\u0131<\/span>n\u0131n<\/span> taraftarlar\u0131n\u0131n her biri, Mekke Site Devletinde çok önemli bir yere ve etkinli\u011fe sahip kimselerdir. Bunlar, Mekke toplumu içerisinde sözleri dinlenen, kendilerine sayg\u0131 duyulan, bir dedikleri iki edilmeyen, kendilerinden çekinilen kabilelere mensup erdemli ki\u015filerdir.<\/span><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul<\/span><\/em><\/strong> Erdemliler \u0130ttifak\u0131na taraf olanlar\u0131n siyasi ve toplumsal konumlar\u0131<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131n\u0131 anlamak için öncelikle antla\u015fmay\u0131 olu\u015fturan ki\u015filerin, konumlar\u0131na ve ki\u015filiklerine, toplumdaki siyasi ve sosyal ili\u015fkilerine bakmak gerekir. Bu özelliklerine bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda onlar\u0131n, o toplumun ileri gelenlerinden olduklar\u0131 apaç\u0131k bir \u015fekilde görülür.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na taraf olanlar\u0131n durumunun yeterince bilinmesi halinde sa\u011fl\u0131kl\u0131 ç\u0131kar\u0131mlar yapmak mümkün olabilir.<\/span><\/p>\n

1-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul’a taraf olan kimseler, yukar\u0131da ifade edildi\u011fi üzere, Mekke Site Devletinin güçlü kabilelerine mensup kimselerdir.<\/span><\/p>\n

2-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul, Mekke’de, siyasi nüfuza sahip olan kimselerden te\u015fekkül ettirilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

3-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul, erdemli ve soylu kimselerin, zalimlere kar\u015f\u0131 dik duru\u015flar\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n

4-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul, zulmü ortadan kald\u0131rmay\u0131 amaç edinmi\u015f kimselerin birlikteli\u011fidir.<\/span><\/p>\n

5-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul antla\u015fmas\u0131n\u0131n sa\u011flanmas\u0131ndan sonra mazlumlar\u0131n haklar\u0131 zalimlerden al\u0131nm\u0131\u015f, kendilerine iade edilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

6-<\/span><\/strong> H\u0131lf’ul Fudul anla\u015fmas\u0131n\u0131n dini hiçbir içeri\u011fi ve kayg\u0131s\u0131 yoktur.<\/span><\/p>\n

Kendilerini, <\/span><\/em><\/strong>H\u0131lf’ul Fudul<\/span><\/em><\/strong> Erdemliler \u0130ttifak\u0131na nispet edenlerin durumu<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131n\u0131 olu\u015fturan ki\u015filerin konumlar\u0131 ve ki\u015filikleri, o toplumun siyasi ve sosyal ili\u015fkilerine yöne veren bir yap\u0131dad\u0131r. Bunlar bilinmeden bu antla\u015fma hakk\u0131nda konu\u015fmak, onu örnek almak ya da günümüzdeki çarp\u0131k yap\u0131lanlar\u0131 onlarla k\u0131yaslamak mümkün de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

Günümüzde, ta\u011futi sistemden izin al\u0131narak kurulan \u015firk ve küfür yuvas\u0131 vak\u0131f ve derneklerde bulananlar, içerisinde bulunduklar\u0131 zillet durumunu me\u015frula\u015ft\u0131rmak ad\u0131na, içeri\u011finin ne oldu\u011funu bilmeden, Mekke Site Devletinde, Mekke’nin ileri gelenlerinden bir grubun kurdu\u011fu ve H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler Hareketi olarak bilinen kurulu\u015fu kendilerine örnek ald\u0131klar\u0131n\u0131 iddia etmektedirler.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’a isyan üzerine kurulan, zulüm ve zorbal\u0131\u011f\u0131 sistem haline getiren ta\u011futi sistemin me\u015fruiyetini kabul ederek onun izni ile kurulan vak\u0131f ve dernekler, her konuyu istismar ettikleri gibi, sanki \u0130slâmi bir yap\u0131lanma imi\u015f gibi, H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler Hareketini de istismar etmi\u015flerdir. Onlar, bununla \u015firk ve küfür yuvalar\u0131 vak\u0131f ve derneklerini me\u015fru gösterme çabas\u0131 içerisine girmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul’u, kendi çarp\u0131k konumlar\u0131na örnek gösteren vak\u0131fç\u0131 ve dernekçiler, ya bu antla\u015fman\u0131n ne oldu\u011funu ve antla\u015fmaya taraf olanlar\u0131n konumlar\u0131n\u0131 gerçekten bilmeyecek kadar cahil, ya da içerisinde bulunduklar\u0131 zilleti, \u015firk ve küfrü bununla bilinçli bir \u015fekilde gizlemeye çal\u0131\u015fan Samiri soylu bel’amlard\u0131r.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na taraf olanlar, Mekke Site Devletinin güçlü kabilelerine mensup, soylu ve erdemli, siyasi nüfuza sahip ve toplumda ileri gelen kimseler iken, vak\u0131f ve dernekçiler, hiçbir güce, erdeme, siyasi ve toplumsal nüfuza sahip olmayan, zilleti kabullenmi\u015f güçsüz zavall\u0131lard\u0131r.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na taraf olanlar, zalimlere kar\u015f\u0131 onurlu bir \u015fekilde ba\u015fkald\u0131ran, haks\u0131zl\u0131klara kar\u015f\u0131 duran, zulmü bertaraf etmeyi amaç edinen, mazlumlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 zalimden al\u0131p sahiplerine veren kimselerdir. Oysa zillet içerisinde bulunan vak\u0131f ve dernekçiler, temelini zulüm üzerine bina eden, kendi halk\u0131na zulmeden sistemin ve bu sistemin ba\u015f\u0131ndaki zalimlerin destekçileridirler.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na taraf olanlar, siyasi iradeden izin almadan, kendi aralar\u0131nda birliktelik olu\u015fturmu\u015flard\u0131r. Bu erdemli olu\u015fumu, kendi çarp\u0131k ve zillet içerisindeki durumlar\u0131na örnek gösterenler ise, zulüm sisteminden izin alarak ayr\u0131 ayr\u0131 tefrika içerisinde bu zorba sisteme teslim olmu\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na taraf olanlar, zalimlerin kar\u015f\u0131s\u0131na dikilen, zalimi sindiren kimselerdir. Onlar\u0131 örnek ald\u0131klar\u0131n\u0131 iddia eden vak\u0131f ve dernekçiler ise, sistemin zulmüne, ta\u011futi sistemin ba\u015f\u0131nda bulunan ve Mekke soysuzlar\u0131 gibi, halk\u0131n mal\u0131n\u0131 çalan h\u0131rs\u0131z ve soygunculara kar\u015f\u0131 dilsiz \u015feytan rolünü oynayan, onlar\u0131n zulüm ve h\u0131rs\u0131zl\u0131klar\u0131n\u0131 me\u015frula\u015ft\u0131rmaya ve örtmeye çal\u0131\u015fan, mazlumdan yana de\u011fil zalimden yana olan kimselerdir.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131n\u0131n, dini hiçbir kayg\u0131s\u0131 bulunmad\u0131\u011f\u0131 halde vak\u0131f ve dernekçi Samiri soylu bel’amlar, bu antla\u015fmaya dini bir kimlik atfederek kendi küfür ve \u015firklerine delil göstermeye, iman edip destekledikleri ta\u011futi sistemin putperest yöneticilerini de Müslüman göstermeye çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131n\u0131 yapanlar ile günümüz vak\u0131f ve derneklerin, say\u0131lamayacak kadar farkl\u0131 ve birbirine z\u0131t yönleri bulunmas\u0131na ve birbirleri ile hiçbir \u015fekilde k\u0131yaslanmas\u0131 mümkün olmamas\u0131na ra\u011fmen vak\u0131f ve dernekçiler, H\u0131lf’ul Fudul’u kendilerine örnek ald\u0131klar\u0131n\u0131 iddia etmektedirler.<\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul, Samiri soylu bel’amlar\u0131n, ta\u011futtan izin alarak kurduklar\u0131 bir dernek ya da vak\u0131f olmad\u0131\u011f\u0131 gibi onu kuran ki\u015filer de, ne idü\u011fü belirsiz, Samiri soylu belamlar gibi zalimlerin, h\u0131rs\u0131z ve soyguncular\u0131n önünde el pençe duran, zalimleri alk\u0131\u015flayan, zalimler için çal\u0131\u015fan kimseler de de\u011fildirler. Onlar, Mekke’nin soylu, asil ve sözü geçer ki\u015fileridir.<\/span><\/span><\/p>\n

H\u0131lf’ul Fudul, sözü geçen, silahl\u0131 bir güce sahip olan ki\u015filerin olu\u015fturdu\u011fu bir güçtü; vak\u0131fç\u0131 ve dernekçi ta\u011fut eksenli, zillet içerisindeki Samiri soylu zavall\u0131lar, bunu bile anlamaktan mahrumdurlar!<\/span><\/span><\/span><\/p>\n

\u015eirk ve küfür içerisinde, zalimlerden yana olan, zulüm ve haks\u0131zl\u0131\u011fa kar\u015f\u0131 dilsiz \u015feytanl\u0131k görevini üstlenen vak\u0131f ve dernekçilerin bu iddialar\u0131, pislik içerisinde debelenen kara böceklerin, kendilerinin aslana benzediklerini iddia etmeleri kadar gülünç ve zavall\u0131ca bir iddiadan ba\u015fka bir \u015fey de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

<\/p>\n

Rasulullah (as)’\u0131n, gençlik y\u0131llar\u0131nda H\u0131lf’ul Fudul’a kat\u0131lmas\u0131 Müslümanlara örnek olamaz.<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Hz. Muhammed (as)’\u0131n yirmili ya\u015flar\u0131nda H\u0131lf’ul Fudul’a kat\u0131lmas\u0131, Müslümanlar için örnek olamaz. Çünkü Hz. Muhammed (as), o ya\u015flar\u0131nda kendisi zaten geleneksel Hanif dini içerisinde ve Kur’ani ifade ile daha ne yapaca\u011f\u0131n\u0131 bilmez bir durumdad\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Seni \u015fa\u015fk\u0131nl\u0131k içerisinde bulup hidayet verdi.” (Duha, 7)<\/span><\/em><\/p>\n

“Sen bundan önce kitaptan bir \u015fey okuyan de\u011fildin ve elinle de onu yazm\u0131yordun; öyle olsayd\u0131 o zaman iptalciler, ku\u015fkulan\u0131rlard\u0131.” (Ankebut, 48)<\/span><\/em><\/p>\n

“\u0130\u015fte böyle, sana emrimizden bir ruh vahyettik! Sen Kitap nedir, iman nedir bilmiyordun; lakin Biz onu, nur yapt\u0131k, kullar\u0131m\u0131zdan diledi\u011fimiz kimseyi, onunla hidayete iletiyoruz; \u015füphesiz sen, do\u011fru yola götürüyorsun.” (\u015eura, 52)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n

Kendisi, ne yapaca\u011f\u0131n\u0131 bilmeyen bir kimsenin, ba\u015fkas\u0131na örnek olmas\u0131 elbette mümkün de\u011fildir. Rasulullah (as)’\u0131, iman edenlere örnek olmas\u0131 onun, Tevhidi esaslar\u0131 ortaya koymas\u0131ndan sonrad\u0131r ki, yüce Allah (cc) da onun bu dönemini Mü’minlere örnek olarak vermektedir.<\/span><\/p>\n

“Andolsun, sizin için Allah’\u0131n Rasulü’nde, Allah’a ve ahiret gününe kavu\u015fmay\u0131 uman ve Allah’\u0131 çok anan kimseler için, en güzel bir örnek vard\u0131r.” (Ahzab, 21)<\/span><\/em><\/p>\n

“Allah ve Rasulü, bir i\u015fte hüküm verdi\u011fi zaman, Mü’min erkek ve kad\u0131n için o i\u015fi kendilerine göre seçme hakk\u0131 yoktur, kim Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelirse, muhakkak apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fer.” (Ahzab, 36)<\/span><\/span><\/em><\/p>\n

Ayetlerden de aç\u0131kça anla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 üzere yüce Allah (cc), Rasulullah (as)’\u0131n, Risalet’ten sonraki dönemini Mü’minler için en güzel örnek olarak vermekte ve “<\/em><\/span>Allah’\u0131n Rasulü’nde”<\/span><\/em> buyurarak onun, Rasul oldu\u011fu dönemin örnek oldu\u011funu bildirmektedir.<\/span><\/span><\/p>\n<\/p>\n

Rasulullah (as)’a atlan iftiralar<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

\u0130slâmi kavram ve kelimeleri yerlerinde kayd\u0131rarak anlam de\u011fi\u015fikli\u011fine u\u011fratan, Hakk\u0131 bat\u0131lla bulayarak Tevhidi esaslar\u0131 gizleyen, zalim ve zorba ta\u011futi sistemin belirledi\u011fi kurallar d\u0131\u015f\u0131nda hareket etmeyen vak\u0131f ve dernekçi Samiri soylu bel’amlar, küfür ve \u015firklerini gizleme ad\u0131na, adaleti ikame etmeye çal\u0131\u015fan Rasulullah (as)’a iftira atacak kadar haddi a\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Bunlar, içeri\u011finin ne oldu\u011funu bilmeden istismar edip küfürlerine kalkan yapt\u0131klar\u0131 H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131na, dini bir hüviyet kazand\u0131rmak ad\u0131na ya Rasulullah (as) ad\u0131na hadis uydurmu\u015flar, ya da var olan hadislere eklemeler yaparak kendilerine göre anlam\u0131n\u0131 de\u011fi\u015ftirmeye kalk\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r. \u0130\u015fte bu uydurma hadislerden biri de Rasulullah (as)’\u0131n, H\u0131lf’ul Fudul Erdemliler antla\u015fmas\u0131 ile ilgili söyledi\u011fi iddia edilen sözdür.<\/span><\/p>\n

Abdurrahman ibnu Avf (r.anh)<\/span>, gelen, ancak Buhari ve Müslim’in sahihlerine almad\u0131klar\u0131 bir hadiste<\/span> Rasulullah (as)<\/span>’\u0131n<\/span> \u015föyle dedi\u011fini rivayet edilir: "Amcalar\u0131mla birlikte \u0130yi Ki\u015filer Antla\u015fmas\u0131’nda bulundum, o zaman daha genç ya\u015ftayd\u0131m, bu anla\u015fmay\u0131 bozmam kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda k\u0131rm\u0131z\u0131 develerimin olmas\u0131n\u0131 istemem.<\/strong>"<\/span><\/span> <\/span>(4)<\/span><\/span><\/p>\n

Günümüz Samiri soylu belamlar ve onlar\u0131n öncüleri, sahih olmayan uydurma bu hadisi, kendi bozuk mant\u0131klar\u0131na göre kuvvetlendirmek ad\u0131na de\u011fi\u015ftirerek ekleme yapm\u0131\u015flar ve Rasulullah (as)’\u0131n \u015föyle dedi\u011fini iddia etmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

\u0130bnu \u0130shak diyor ki: "Muhammed ibnu Zeyd ibni Muhacir’in Talha ibnu Ubeydillah ibni Avf’tan onun da Zühri’den rivayet etti\u011fine göre Zühri, Rasulullah (as)’in \u015föyle dedi\u011fini duymu\u015ftur: “Ben Abdullah ibnu Ced’an’\u0131n evinde yap\u0131lan bir antla\u015fmada haz\u0131r bulundum, böyle bir toplant\u0131da haz\u0131r bulunmam benim için k\u0131rm\u0131z\u0131 develere sahip olmamdan daha sevimlidir. \u0130slam’da da böyle bir antla\u015fmaya davet edilsem yine icabet ederim.<\/strong>" (<\/span><\/span>5<\/span>)<\/span><\/span><\/p>\n

Ayn\u0131 konuda Rasulullah (as)’a atfen uydurulan, ancak birbirlerinden farkl\u0131 olan iki söz. Yalanc\u0131 müfteriler, kendi iman ettikleri kaynaklara göre bile sahih olmayan bu uydurma söze Rasulullah (as)’\u0131n a\u011fz\u0131ndan,<\/span> <\/span><\/strong>“<\/span><\/strong>\u0130sl<\/span><\/strong>â<\/span><\/strong>m’da da böyle bir antla\u015fmaya davet edilsem yine icabet ederim”<\/span><\/strong> eklemesini yapm\u0131\u015flard\u0131r. Onlar, uydurma yalanlar\u0131na Rasulullah (as)’\u0131 alet ederek \u0130slâmi hiçbir yönü bulunmayan H\u0131lf’ul Fudul’a \u0130slâmi bir hüviyet kazand\u0131rmaya çal\u0131\u015farak içerisinde bulunduklar\u0131 küfür ve \u015firk yuvalar\u0131n\u0131 bununla me\u015frula\u015ft\u0131rmaya kalk\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/span><\/span><\/p>\n

Rabb’inin ayetlerini getiren, adaleti emreden, zulmü kald\u0131rmay\u0131 amaç edinen, yoksullar\u0131n haklar\u0131n\u0131n verilmesini, en güzel söz olan Tevhidi tasdik etmek olarak kabul eden, zulme ve zalimlere sava\u015f açan bu dini tebli\u011f eden Rasulullah (as)’\u0131n, kendisinin, tebli\u011f etti\u011fi din hakk\u0131nda böyle bir \u015fey söylemesi, elbette hiçbir \u015fekilde mümkün de\u011fildir.<\/span><\/p>\n

“Muhakkak ki Allah adaleti, ihsan\u0131, akrabaya vermeyi emreder ve fah\u015fadan, münkerden ve azg\u0131nl\u0131ktan meneder; O, size ö\u011füt veriyor belki dü\u015fünürsünüz.” (Nahl, 90)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

“\u0130man edip salih amel i\u015fleyenlere gelince onlara ecirlerini tam olarak verecektir; Allah zalimleri sevmez.” (Al-i \u0130mran, 57)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

“Ey iman edenler, Allah için adaleti ayakta tutan \u015fahitler olun, bir kavme kar\u015f\u0131 olan kininiz sizi adaletten sevk etmesin, adil davran\u0131n, o, takvaya daha yak\u0131nd\u0131r. Allah’tan korkun, \u015füphesiz Allah, yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 haber almaktad\u0131r.” (Maide, 8)<\/span><\/em><\/p>\n

Bu ilahi hükümlere ra\u011fmen,<\/span> Allah’\u0131n hükümlerinin uyguland\u0131\u011f\u0131 beldede, zulüm olacak diye Rasul (as) \u015füphe duyacak ya da kendisi devletin ba\u015f\u0131nda iken zulmedecek, \u0130slâm Devletine ve kendisine kar\u015f\u0131 olu\u015facak bir örgüte de yine kendisi dâhil olacak, böylece kendisinin yapt\u0131\u011f\u0131 zulmü, o örgütle beraber kald\u0131racakt\u0131r! Bu ne büyük bir iftira ve ne büyük bir yalan ve çeli\u015fkidir!<\/span><\/span><\/p>\n

Kendisine inen ayetlere teslim olanlar\u0131n ilki olan, daha ilk inen ayetlerde ve surelerde, zalimlere kar\u015f\u0131 hükümler indiren bir dini tebli\u011f eden, Rabb’inden ve indirdi\u011fi hükümlerden zerre kadar ku\u015fku duymayan Rasulullah (as)’\u0131n üzerine at\u0131lan bu ahlaks\u0131zca iftiran\u0131n hesab\u0131n\u0131 elbette Rabb’im bu müfterilere soracakt\u0131r.<\/span><\/span><\/p>\n

Dernekçi ve vak\u0131fç\u0131 cahillere göre yüce Allah (cc), ayetlerini indirirken Rasul de bu ayetleri uygulad\u0131\u011f\u0131 zaman (ha\u015fa) zulmedecek, o, zulmederken yüce Allah (cc) Rasulü’nü uyarmayacak! Sonra Rasul (as), bu müfteri yalanc\u0131lara göre “Ben ona \u0130slâm devrinde bile ça\u011fr\u0131lsam icabet ederdim.<\/strong>” diyerek H\u0131lf’ul Fudul benzeri bir olu\u015fuma girecek!<\/span><\/span><\/p>\n

Bu Allah ve Rasulullah dü\u015fman\u0131 \u015fa\u015fk\u0131nlar, a\u011f\u0131zlar\u0131ndan ç\u0131kan bu a\u011f\u0131r hakaret ve iftiray\u0131 hiç dü\u015fünmüyorlar. Bu nedenledir ki, hiçbir ahlaki de\u011fer ta\u015f\u0131madan yüce Allah’\u0131n kontrolünde olan, ba\u015f\u0131nda Rasulullah (as)’\u0131n bulundu\u011fu \u0130slâm Devletinde zulüm olabilece\u011fini iddia etmekte, bu konuda Rasulullah (as)’\u0131n üzerine iftira atabilmektedirler.<\/span><\/span><\/p>\n

En küçük bir tereddüdünde bile Rasulullah (as)’\u0131, en a\u011f\u0131r \u015fekilde uyaran yüce Allah’\u0131n,  <\/span>indirdi\u011fi hükümlere ra\u011fmen (ha\u015fa) zulüm olacak da Rasulü’nü uyarmayacak! \u015ea\u015fk\u0131n ve cahil dernek ve vak\u0131fç\u0131lar, yüce Allah’\u0131n, Rasulü’nün en küçük bir tereddüdünde nas\u0131l uyar\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilmiyorlar, ya da bile bile inkâr edip gizliyorlar.<\/span><\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em><\/span>Gerçekten neredeyse seni, sana vahyetti\u011fimizden ay\u0131r\u0131p ondan ba\u015fkas\u0131n\u0131 üstümüze iftira atman için kand\u0131racaklard\u0131, i\u015fte o zaman seni dost edinirlerdi.<\/span><\/em><\/p>\n

E\u011fer biz seni gerçekten sa\u011flamla\u015ft\u0131rmam\u0131\u015f olsayd\u0131k, neredeyse onlara biraz yana\u015facakt\u0131n, o zaman sana hayat\u0131n iki kat ve ölümün iki kat\u0131 (azab\u0131)n\u0131 tatt\u0131r\u0131rd\u0131k, sonra bize kar\u015f\u0131 kendine bir yard\u0131mc\u0131 bulamazd\u0131n.” (\u0130sra, 73-75)<\/span><\/em><\/p>\n

“\u015eayet o, baz\u0131 sözleri uydurup bize atfen söyleseydi, Biz de onun sa\u011f\u0131n\u0131 al\u0131rd\u0131k, sonra onun can damar\u0131n\u0131 keserdik, sizden hiçbir kimse de ona engel olamazd\u0131.”(Hakka, 44-47)<\/span><\/em><\/p>\n

Zilleti bozuk bir ki\u015filik haline getirmi\u015f vak\u0131fç\u0131lar\u0131n iftiralar\u0131na göre yüce Allah’\u0131n kontrol ve gözetiminde olan Rasulullah (as)’\u0131n bizzat ba\u015f\u0131nda bulundu\u011fu \u0130slâm Devleti, Mekke \u015firk devleti gibi Allah’a (ha\u015fa) \u015firk ko\u015facak, zenginler, mazlumlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 gasp edecektir. Rasulullah (as) da, ba\u015f\u0131nda bulundu\u011fu \u0130slâm Devletine ve kendisine kar\u015f\u0131 bir olu\u015fum kuracak, ya da kendisine ve \u0130slâm devletine kar\u015f\u0131 kurulmu\u015f böyle bir olu\u015fuma girecek, mazlumlar\u0131n haklar\u0131n\u0131, (ha\u015fa) zalim olan kendisinden almaya çal\u0131\u015facak!<\/span><\/span><\/p>\n

\u0130\u015fte dü\u015fünmekten ve Kur’an’\u0131 anlamaktan mahrum varl\u0131klar\u0131n seviyeleri bu kadard\u0131r.<\/span><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), mazlumlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 vermemeyi, nankörlük ve küfür olarak belirtmi\u015f, varl\u0131k sahiplerinin, mazlumlar\u0131n haklar\u0131n\u0131 vermeleri konusunda uyarm\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em><\/span>Allah, r\u0131z\u0131kta kiminizi kiminizden üstün k\u0131ld\u0131, üstün k\u0131l\u0131nanlar, ellerinin alt\u0131nda bulunanlara kendi r\u0131z\u0131klar\u0131n\u0131 verip de onda onlar, e\u015fit olmuyorlar, Allah’\u0131n nimetini mi inkâr ediyorlar!” (Nahl, 71)<\/span><\/em><\/p>\n

Vak\u0131fç\u0131 Samiri soylu bel’amlar, hiç mi hiç Kur’an’dan nasiplenmemi\u015f kimselerdir. Sünnetullah\u0131n daha ne oldu\u011funu bilmeyen, Risalet tarihinden ve oradaki Tevhidi mücadeleden habersiz olan bu zavall\u0131 Samiri soylu bel’amlar, Kur’an’\u0131 anlamaktan, yüce Allah’\u0131 tan\u0131maktan da mahrum kimselerdir.<\/span><\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em><\/span>Allah’\u0131 hakk\u0131yla takdir edemediler, k\u0131yamet günü yer, tamamen O’nun avucundad\u0131r, gökler de sa\u011f elinde dürülmü\u015ftür. O yücedir, onlar\u0131n ortak ko\u015ftuklar\u0131ndan münezzehtir” (Zümer, 67)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Samiri soylu bel’amlar, zaten yüce Allah’\u0131 gere\u011fince tan\u0131m\u0131\u015f olsalard\u0131, O’na gere\u011fince iman edecek ve içerisinde yuvaland\u0131klar\u0131 ta\u011futtan izinli vak\u0131f ve derneklerden ç\u0131kacaklard\u0131.<\/span><\/span><\/p>\n

Samiri soylu bel’amlar, Kur’an’\u0131 okuyor, aç\u0131kl\u0131yor, ancak iman etme noktas\u0131nda eksik olduklar\u0131 için okuduklar\u0131n\u0131 anlam\u0131yorlar, ayetleri anlamak ancak yüce Allah’a gere\u011fince iman ve teslim olmakla mümkündür. Dini ticari bir emtia gören bel’amlar, Rab’lerine gere\u011fince iman edip teslim olmad\u0131klar\u0131 için Kur’an’\u0131 anlayamaz ve ona teslim olamazlar.<\/span><\/span><\/p>\n

Dipnotlar:<\/span><\/strong><\/span><\/p>\n

1. <\/span>\u0130brahim, Mahmood (Aug., 1982). "Social and Economic Conditions in Pre-Islamic Mecca." International Journal of Middle East Studies<\/em>, (3): 355<\/span><\/span><\/span><\/p>\n

2. <\/span>\u0130bnu Hi\u015fam Sireti<\/span><\/p>\n

3. Bkz. Münir Gadban, Resulullah’\u0131n Hayat\u0131 ve Metodu, Risale, \u0130st., C. 1, sh. 93-95,<\/span><\/span><\/p>\n

4. Buhari, el-Edebu’l-Mufred, 567 (el-Edebu’l-Mufred, Buhari’nin el-Cami’u’s-Sahih’ten ayr\u0131 müstakil bir kitab\u0131d\u0131r); \u0130bnu Hibban, el-Mevârid, 2062; Hakim, 2\/220, Tefsir. Hakim: "\u0130snâd\u0131 sahihtir, ancak Buhari ve Müslim Sahih’lerine almam\u0131\u015flard\u0131r" demi\u015f Zehebi de ona muvafakat etmi\u015ftir. Ahmed ibnu Hanbel, 1\/190-193; \u0130bnu Hacer el-Heysemi, Mecmeu’z-Ze-vaid, 8\/172<\/span><\/span><\/p>\n

5. \u0130bn\u0131 Hi\u015fam Sireti<\/span><\/span><\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2015.10.05
\n