{"id":250,"date":"2020-03-25T18:28:51","date_gmt":"2020-03-25T18:28:51","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/tevhid-dini-sirk-dini\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:51","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:51","slug":"tevhid-dini-sirk-dini","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/tevhid-dini-sirk-dini\/","title":{"rendered":"Tevhid dini \u015firk dini"},"content":{"rendered":"

<\/p>\n

Ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z ça\u011fda, tüm kavramlar, anlam kaymas\u0131na u\u011frat\u0131ld\u0131\u011f\u0131 gibi, din kavram\u0131 da as\u0131l tan\u0131m\u0131ndan uzak bir \u015fekilde anlamland\u0131r\u0131lm\u0131\u015f, toplumun dü\u015fünce yap\u0131s\u0131nda, dinin tan\u0131m\u0131 konusunda, yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi gerçeklerden çok uzak bir alg\u0131 olu\u015fturulmu\u015ftur.<\/span><\/p>\n

Günümüzde, Tevhidi esaslar\u0131 toplumun gündeminden ç\u0131karmaya çal\u0131\u015fan Samiri soylu baz\u0131 kimseler, kendilerinde din kavram\u0131 olu\u015fturma gayreti içerisindedirler. Bunlar, Kur’an’daki din tan\u0131m\u0131n\u0131 b\u0131rak\u0131p kendi mant\u0131klar\u0131nca dini, indirilen din, uydurulan din diye tan\u0131mlayarak, bu saçma tan\u0131mlamalar\u0131n\u0131, Tevhid dini ve \u015firk dininin yerine kullan\u0131yorlar. Oysa Kur’an, Tevhid \u015firk ekseninde konular\u0131 aç\u0131klar, tüm de\u011ferlendirmeleri bu eksende yapar.<\/span><\/p>\n

Kur’an’da gerçek tan\u0131m\u0131n\u0131 bulan din kavram\u0131, \u015feriat, kanun, adet, yol, mezhep, taklit, millet, itaat, boyun e\u011fme, kulluk, kölelik yapmak, zilleti kabullenmek, teslim ve tabi olmak, üstünlük kurmak, hüküm, emir, boyunduruk alt\u0131na almak, ceza, mükâfat, muhakeme ve hesap anlamlar\u0131n\u0131n tümünü içermektedir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), din konusunu çok aç\u0131k bir \u015fekilde belirtir ve insanlar\u0131n ona göre hareket etmelerini ister. Kur’an, dini tan\u0131mlarken, insanlar\u0131n sosyal hayattaki davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 ve ili\u015fkilerini esas al\u0131r. Buna göre, insanlar\u0131n yeryüzündeki ya\u015fam\u0131n\u0131 düzenleyen, insan ili\u015fkilerine çözümler sunan hükümlerin, kanun ve kurallar\u0131n ve insan ya\u015fam\u0131n\u0131 ilgilendiren meselelere getirilen çözüm ve önerilerin tümüne birden din ad\u0131 verilmektedir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah, yaratt\u0131\u011f\u0131 kullar\u0131n\u0131n, yeryüzünde neler yapacaklar\u0131n\u0131 bildirmi\u015f, onlara yol gösterip hedeflerini belirlemi\u015f, ona göre hareket etmelerini istemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

"O ki yaratt\u0131, düzene koydu; <\/span><\/em>takdir etti, pe\u015finden hedefini gösterdi,<\/span><\/em>" (A’la 2-3)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

\u0130ndirdi\u011fi hükümlerle insanlar\u0131n tabi olacaklar\u0131 dini tamamlayan yüce Allah (cc), bu dine \u0130slâm ad\u0131n\u0131 vererek ondan raz\u0131 oldu\u011funu bildirmi\u015ftir. Böylece yüce Allah (cc), insanlar\u0131n yeryüzünde uyacaklar\u0131 kurallar\u0131 onlara bildirerek tabi olacaklar\u0131 dini belirlemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“… Bugün sizin için dininizi olgunla\u015ft\u0131rd\u0131m ve üzerinize nimetimi tamamlad\u0131m ve size din olarak \u0130slâm’a raz\u0131 oldum…” (Maide, 3)<\/span><\/em><\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131 yarat\u0131p neler yapacaklar\u0131n\u0131, indirdi\u011fi Kitap’\u0131nda, apaç\u0131k bir \u015fekilde belirten yüce Allah (cc), onlar\u0131n aralar\u0131nda herhangi bir sorunun ç\u0131kmas\u0131 halinde de onlara sorunlar\u0131n\u0131 çözecekleri Kitab’\u0131n\u0131, nebileri vas\u0131tas\u0131yla göndermi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“\u0130nsanlar, bir tek ümmet idi; bu yüzden Allah, nebilerini, müjdeciler ve uyar\u0131c\u0131lar olarak gönderdi ve onlarla beraber, anla\u015fmazl\u0131\u011fa dü\u015ftüklerinde insanlar aras\u0131nda hükmetmek için Kitab’\u0131 hak olarak indirdi. Kitap verilmi\u015f olanlar\u0131n ihtilaflar\u0131 ba\u015fka de\u011fil, onlara apaç\u0131k deliller geldikten sonra onlar\u0131n azg\u0131nl\u0131klar\u0131n\u0131n aç\u0131\u011fa ç\u0131kmas\u0131d\u0131r; bunun üzerine Allah, Kendi izniyle iman edenleri, onlar\u0131n, o ihtilafa dü\u015ftükleri \u015feyde Hakka iletti. Allah, diledi\u011fi kimseyi do\u011fru yola iletir.” (Bakara, 213)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131n, Rab’leri taraf\u0131ndan gönderilen Kitap üzerinde ihtilafa dü\u015füp sapmalar\u0131, Tevhid dininden uzakla\u015fmalar\u0131na ve kendilerine göre yeni dinler olu\u015fturmalar\u0131na neden oldu. Tevhid dininden kopanlar, onun kar\u015f\u0131s\u0131nda yeni bir hayat tarz\u0131 olarak \u015firk dinlerini olu\u015fturdular.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), raz\u0131 oldu\u011fu ve olgunla\u015ft\u0131r\u0131p tamamlad\u0131\u011f\u0131 \u0130slâm dinini, k\u0131smen ya da tamamen terk edenler, aç\u0131kça yüce Allah’\u0131n raz\u0131 oldu\u011fu dini be\u011fenmemi\u015flerdir. Bu kimseler, apaç\u0131k \u015fekilde mü\u015frik ve \u0130slâm’dan ba\u015fka tabi olduklar\u0131 dinleri de \u015firk dinleridir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), \u0130slâm d\u0131\u015f\u0131ndaki tüm dinleri, \u015firk dini, mensuplar\u0131n\u0131 da mü\u015frikler olarak de\u011ferlendirir ve onlar üzerine Kendi gönderdi\u011fi dini hâkim k\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 bildirir.<\/span><\/p>\n

“<\/span><\/em>O ki, Rasulü’nü hidayetle ve hak dinle gönderdi, mü\u015frikler ho\u015flanmasa da onu bütün dinlerin üzerinde tuttu.” (Tevbe, 33)<\/span><\/em><\/p>\n

“Muhakkak ki Allah yan\u0131nda din, \u0130slâm’d\u0131r; Kitap verilmi\u015f olanlar\u0131n ihtilaflar\u0131, ba\u015fka de\u011fil, ancak onlara ilim geldikten sonra kendilerinin azg\u0131nl\u0131klar\u0131n\u0131n aç\u0131\u011fa ç\u0131kmas\u0131d\u0131r. Kim, Allah’\u0131n ayetlerini inkâr ederse, elbette Allah, hesab\u0131 çabuk görendir.” (Al-i \u0130mran, 19)<\/span><\/em><\/p>\n

Kur’an, nas\u0131l ki, Müslümanlar\u0131 tek bir \u0130slâm milleti, Müslümanlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda kalan tüm kâfir, mü\u015frik, münaf\u0131k, fas\u0131k ve mürtetleri de ayr\u0131 tek bir küfür milleti olarak tan\u0131ml\u0131yorsa, ayn\u0131 \u015fekilde \u0130slâm’\u0131 tek bir din, \u0130slâm d\u0131\u015f\u0131ndaki tüm dinleri tek kategoride de\u011ferlendirir. Kur’an, \u0130slâm’\u0131n d\u0131\u015f\u0131ndaki dinlerin, \u015firk dini olduklar\u0131n\u0131, onlar\u0131n hiç birisinin Allah kat\u0131nda geçerli olamayaca\u011f\u0131n\u0131 bildirir.<\/span><\/p>\n

“Ve kim, \u0130slâm’dan ba\u015fka bir din ararsa, elbette ondan kabul edilmeyecek ve o, ahirette de hüsrana u\u011frayacakt\u0131r.” (Al-i \u0130mran, 85)<\/span><\/em><\/p>\n

Tevhid dini \u0130slâm ile \u015firk dinleri aras\u0131ndaki farklar<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Tevhid dini \u0130slâm,<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

\u0130slâm dininde, hüküm koyma hakk\u0131 yaln\u0131zca yüce Allah’a aittir ve O’nun d\u0131\u015f\u0131nda hiç kimse, hüküm koyamaz.<\/span><\/p>\n

“Siz, O’nu b\u0131rak\u0131p sizin ve atalar\u0131n\u0131z\u0131n isimlendirdi\u011fi isimlerden ba\u015fkas\u0131na tapm\u0131yorsunuz. Allah, onlar hakk\u0131nda hiçbir delil indirmemi\u015ftir, Allah’\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda hüküm koyucu yoktur. O, Kendisinden ba\u015fkas\u0131na tapmaman\u0131z\u0131 emretmi\u015ftir, i\u015fte do\u011fru din budur, lakin insanlar\u0131n ço\u011fu bilmezler." (Yusuf, 40)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Kendisi d\u0131\u015f\u0131nda hüküm koyucu olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bildiren yüce Allah (cc), ancak Kendi koydu\u011fu hükümlerden olu\u015fan dinin en do\u011fru oldu\u011funu, yaratt\u0131\u011f\u0131 kullar\u0131 üzerine de ancak kendisinin hüküm koyaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“…\u0130yi bilin ki, yaratma ve emir O’nundur, âlemlerin Rabb’i Allah, ne yücedir!” (A’raf, 54)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), yaratt\u0131\u011f\u0131 kullar\u0131 üzerine kimsenin hüküm koyamayaca\u011f\u0131n\u0131, hükmüne kimseyi de ortak etmeyece\u011fini bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“…O (Allah), hükmüne kimseyi ortak etmez.” (Kehf, 26)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Kendisi d\u0131\u015f\u0131nda kimseye hüküm koyma hakk\u0131 vermeyen yüce Allah (cc), kullar\u0131 üzerine hüküm koyanlar\u0131 ve konulan hükümleri tan\u0131mayarak Kendisine \u015firk ko\u015fanlar\u0131, aç\u0131k bir \u015fekilde uyarm\u0131\u015f, onlar\u0131n zalimler olduklar\u0131n\u0131 ve onlar için ac\u0131kl\u0131 bir azab\u0131n bulundu\u011funu bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Yoksa onlar\u0131n, Allah’\u0131n izin vermedi\u011fi \u015feyleri dinden kendileri için \u015feriat k\u0131lan ortaklar m\u0131 var! E\u011fer karar sözü olmasayd\u0131, derhal aralar\u0131nda hüküm verilirdi; ku\u015fkusuz zalimler için ac\u0131kl\u0131 bir azap vard\u0131r.” (\u015eura, 21)<\/span><\/em><\/p>\n

\u0130slâm dininde hüküm koyucu yaln\u0131zca yüce Allah’t\u0131r, hangi gerekçe ile olursa olsun, Allah’tan ba\u015fkalar\u0131na hüküm koyma hakk\u0131 tan\u0131yanlar, o hüküm koyucular\u0131, hükümde Rab’lerine ortak yapm\u0131\u015f, \u015firk ko\u015fmu\u015f, mü\u015frik ve zalimlerden olmu\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u015eirk dini be\u015feri sistemler,<\/span><\/em><\/strong><\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n, kullar\u0131 için indirdi\u011fi kurallar\u0131n, bir k\u0131sm\u0131n\u0131 ya da tamam\u0131n\u0131 b\u0131rak\u0131larak insanlar üzerine konulan be\u015feri hükümlerden olu\u015fan sistemler, \u015firk dinleridirler. \u015eirk dinlerinde hüküm koyucu insanlard\u0131r. Bu anlamda demokrasi, sosyalizm gibi be\u015feri tüm sistemler, Hr\u0131stiyanl\u0131k, Yahudilik gibi tahrif edilmi\u015f dinler, \u015eamanizm, Hinduizm, Budizm gibi sap\u0131kl\u0131k dinleri, \u015firk dinleridirler. Bu dinlere mensup olanlar da mü\u015frik ve kâfirlerdir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n koydu\u011fu hükümlerin, k\u0131smen ya da tamamen terk edilmesi, ki\u015fi ve ki\u015fileri, \u0130slâm dininden ç\u0131kar\u0131r, \u015firk dinine tabi k\u0131lar. \u015eirk dininde, isterse hükümlerin %99’u yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi hükümlerden te\u015fekkül etsin, yine de \u015firk dinidirler. Çünkü burada belirleyici olan insand\u0131r ve o, ho\u015funa giden yüce Allah’\u0131n hükümlerini alarak, ho\u015funa gitmeyen, -velev ki, %1 olsun- hükmü terk ederek kendisine göre bir sistem, bir din olu\u015fturmu\u015ftur. Bu nedenle o sistem, \u0130slâm dini olmaktan ç\u0131km\u0131\u015f, \u015firk dini olmu\u015ftur.<\/span><\/p>\n

Allah, hükmedenlerin en iyi Hâkimi de\u011fil midir?” (Tin, 8)<\/span><\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), en iyi hüküm koyucu iken, herhangi bir konuda O’nun hükmünü b\u0131rakmak, hâ\u015fâ, yüce Allah’\u0131 o konuda eksik görmektir ki O, eksiklikten münezzehtir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131, en iyi hüküm koyucu olarak kabul edenler, O’nun hükümlerini hiçbir \u015fekilde terk etmez, O’ndan ba\u015fka hüküm koyuculara uymazlar; onlar, aksine hareketin Rab’lerine \u015firk ko\u015fmak, isyan etmek oldu\u011funu ve küfre girilece\u011fini bilirler.<\/span><\/p>\n

Tevhid dini \u0130slâm’da davet metodu<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an’da, insanlar\u0131n Tevhidi esaslara, yüce Allah’\u0131 birlemeye ve \u0130slâm dinine nas\u0131l davet edilecekleri apaç\u0131k bir \u015fekilde ortaya konulmu\u015f, Risalet önderlerinin ve Tevhid erlerinin hayatlar\u0131ndan örnekler verilerek, Müslümanlar\u0131n da böyle yapmalar\u0131 istenmi\u015ftir. Kur’an’da bu davet metoduna, Sünnetullah denmi\u015f ve bunda hiçbir de\u011fi\u015fiklik olmayaca\u011f\u0131 bildirilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

\u0130lahi mesaj ile kullar\u0131n\u0131 \u015fereflendiren yüce Allah (cc), bu ilahi mesaj\u0131n metodunu da koymu\u015f, Müslümanlar\u0131n nas\u0131l, ne \u015fekilde hareket edeceklerini bildirmi\u015ftir. Müslümanlar, metot olarak Rab’lerinin belirledi\u011fi ölçülere uygun hareket etmekle mükelleftirler.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’a ve indirdi\u011fi Tevhidi esaslara iman edenler, Sünnetullahta cari olan davet metodunu aynen uygularlar ve hiçbir \u015fekilde bunun d\u0131\u015f\u0131nda bir aray\u0131\u015f içerisine girmezler. Bu, yüce Allah’a iman etmelerinin ve Müslüman olmalar\u0131n\u0131n gere\u011fidir.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar, Tevhidi esaslar\u0131n ilkelerine iman ettikleri gibi, bu esaslar\u0131n ortaya koydu\u011fu davet metoduna uyma konusunda da sorumludurlar ve hiçbir \u015fekilde bu esaslara ayk\u0131r\u0131 hareket edemezler. Bu nedenle de onlar, daveti ortaya koyarlarken hiçbir \u015fekilde hevai davranamaz, davet metodunun belirledi\u011fi esaslara uygun hareket ederler.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar, kendilerinden önce geçen Risalet önderleri ve Tevhid erleri gibi hareket ederler ve kar\u015f\u0131s\u0131nda olduklar\u0131 ta\u011futi sisteme kar\u015f\u0131 mücadelelerini aç\u0131k ve net olarak ortaya koyarlar.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar, Hz. Nuh (as) gibi, zorba kâfirlere kar\u015f\u0131, gece gündüz demeden gizli ve aç\u0131k olarak daveti ortaya koyarlar, Hz. Musa (as) ve Ashab\u0131 Kehf gibi zalim diktatörlere kar\u015f\u0131 bu Tevhidi ilkeleri ilan ederler ve Hz. Muhammed (as) gibi, bütün mal varl\u0131klar\u0131n\u0131 harcayarak putperestlere kar\u015f\u0131 Hakk\u0131 hayk\u0131r\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar, davalar\u0131 u\u011frunda gerekirse Hz. Yusuf (as) gibi, zindanlar\u0131 mesken edinir ya da Hz. \u0130brahim (as), gibi bu u\u011furda ate\u015fe girmeyi bile göze al\u0131rlar ve nihayet Ashab\u0131 Uhdud’a ve Kasabal\u0131lara giden elçiler gibi kendi bedenlerini bu u\u011furda seve seve verirler. Ancak hiçbir \u015fekilde ve \u015fartta ta\u011futi sistemlerin kurallar\u0131na ve isteklerine göre hareket etmezler.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar için aslolan, kendilerine verilen görevi, verildi\u011fi \u015fekilde ortaya koymak, kendilerinden istenildi\u011fi yere kadar ula\u015ft\u0131rmakt\u0131r. Kendilerine belirlenen ölçüler içerisinde hareket etmeleri onlar\u0131n, Rab’lerine teslimiyetlerinin göstermesi olacakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

Müslüman davetçilerin görevi, kendilerini araya sokmadan, yapt\u0131klar\u0131 davet kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131nda herhangi bir ücret almadan, insanlar\u0131 Tevhidi esaslarla yüzyüze getirmek, onlara Rab’lerinin mesaj\u0131n\u0131 ula\u015ft\u0131r\u0131p b\u0131rakmakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

Elçilik görevi, görevin gerektirdi\u011fi \u015fekilde hareket etmeyi gerektirir, aksine bir hareket, haddi a\u015fmak ve sorumluluk alt\u0131na girmektir. \u0130nsanlar, isterse ilahi mesaj\u0131 kabul ederler, isterlerse reddederler, bu onlar\u0131n bilecekleri bir \u015feydir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n buyruklar\u0131 d\u0131\u015f\u0131ndaki yol ve yöntemlerle mücadele edenler, Rab’lerine muhalefet ederek haddi a\u015fm\u0131\u015f, isyan etmi\u015flerdir. Oysa vahyi esaslara iman edip teslim olan Müslümanlar, Rab’lerinin kendilerine bildirdiklerini yaln\u0131zca tebli\u011f etmekle mükellef olduklar\u0131n\u0131n bilincinde hareket eder ve sonucu yüce Allah’a b\u0131rak\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

\u015eirk dinlerindeki metotlara uymak \u015fiddetli azab\u0131 gerektirir<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Her dü\u015fünce ve her ideolojinin metodu, anlat\u0131m ve uygulama biçimi farkl\u0131d\u0131r. Bir din ya da ideoloji, ba\u015fka bir dinin ya da ideolojinin metodu ile anlat\u0131lamaz. Örne\u011fin, demokratik küfür ve \u015firk sistemlerinin kurallar\u0131 ile Tevhid ve hidayet dini olan \u0130slâm anlat\u0131lamaz. Herkes, inand\u0131\u011f\u0131 din ve ideolojiye göre hareket eder, konu\u015fur ve mücadele eder.<\/span><\/p>\n

Müslümanlar, demokratik, Marksist sistemlerin metotlar\u0131n\u0131 alarak mü\u015frik ve kâfirlerin yapt\u0131klar\u0131n\u0131 yapamaz dediklerini söyleyemezler. Onlar, küfür ve \u015firk cephesinin ve onlar\u0131n ak\u0131l hocalar\u0131 \u015feytan (aleyhillaneni)\u0131n her türlü tahriklerine kar\u015f\u0131l\u0131k iman ettikleri esaslardan hareket ederler.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), ortaya koydu\u011fu hükümlerden hiçbir \u015fekilde sap\u0131lmamas\u0131n\u0131 istemi\u015f, en küçük bir tavizin verilmesi durumunda çok a\u011f\u0131r bir \u015fekilde cezaland\u0131raca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“\u015eüphesiz neredeyse seni, sana vahyetti\u011fimizden ay\u0131r\u0131p ondan ba\u015fkas\u0131n\u0131 üstümüze iftira atman için kand\u0131racaklard\u0131, i\u015fte o zaman seni dost edineceklerdi.<\/span><\/em><\/p>\n

\u015eayet biz seni gerçekten sa\u011flamla\u015ft\u0131rmam\u0131\u015f olsayd\u0131k, neredeyse onlara biraz yana\u015facakt\u0131n, o zaman sana hayat\u0131n iki kat ve ölümün iki kat\u0131 (azab\u0131)n\u0131 tatt\u0131r\u0131rd\u0131k, sonra bize kar\u015f\u0131 kendine bir yard\u0131mc\u0131 bulamazd\u0131n.” (\u0130sra, 73-75)<\/span><\/em><\/p>\n

Hz. Muhammed (as), kendisi ve arkada\u015flar\u0131, onca zulüm ve bask\u0131 görmelerine ra\u011fmen, zerre kadar taviz vermemi\u015f, vermeyi dü\u015fünmemi\u015ftir. Mü\u015friklerin, yapt\u0131klar\u0131 en cazip teklifleri, elinin tersi ile reddetmi\u015f ve onlara; “Güne\u015fi sa\u011f elime, Ay’\u0131 da sol elime koysalar yine de bundan vazgeçmem” <\/strong>demi\u015ftir. Yüce Allah (cc), en küçük bir tavizin verilmesi halinde \u015fiddetli bir \u015fekilde azap edece\u011fini bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“\u015eayet o, baz\u0131 sözleri uydurup bize atfen söyleseydi, Biz de onun sa\u011f\u0131n\u0131 al\u0131rd\u0131k, sonra onun can damar\u0131n\u0131 keserdik, sizden hiçbir kimse de ona engel olamazd\u0131.” (Hakka, 44-47)<\/span><\/em><\/p>\n

Kur’ani gerçekler de aç\u0131kça göstermektedir ki, yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi hükümlerden en küçük bir sapma, büyük bir azab\u0131 gerekli k\u0131lmaktad\u0131r. Bu nedenle bütün Risalet önderleri, davet görevlerini, Rab’lerinin bildirdi\u011fi \u015fekilde yapm\u0131\u015flar, bundan zerre kadar taviz vermemi\u015fler, sapmam\u0131\u015flar ve kâfirlerin kendilerine yapt\u0131klar\u0131 her türlü teklifi reddetmi\u015f, yap\u0131lan tehditlere ald\u0131r\u0131\u015f etmemi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), kâfirlere itaat edilmesini, taviz verilmesini, onlara kar\u015f\u0131 yumu\u015fak davran\u0131lmas\u0131n\u0131 yasaklam\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Öyleyse itaat etme yalanlayanlara ki, istediler ki sen, ya\u011fc\u0131l\u0131k yapas\u0131n da onlar da ya\u011fc\u0131l\u0131k yaps\u0131nlar.” (Kalem, 8-9)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), kâfir zalimlere de\u011fil itaat etmeyi, onlara meyletmeyi bile yasaklam\u0131\u015f, onlara meyledenlerin ate\u015fe gireceklerini bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

 <\/span>“Zalimlere meyletmeyin, yoksa size ate\u015f dokunur, sizin Allah’tan ba\u015fka dostlar\u0131n\u0131z yoktur, sonra size yard\u0131m edilmez.” (Hud, 113)<\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n, bu apaç\u0131k hükümlerine ra\u011fmen, ta\u011futi \u015firk dinlerine itaat edenler, yüce Allah’a kar\u015f\u0131 gelmi\u015f, \u015feytana tabi olmu\u015f, \u0130slâm’dan ç\u0131km\u0131\u015f, \u015firk dinine girmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Tüm vak\u0131f, dernek ve partiler, istisnas\u0131z \u015firk dininin metotlar\u0131d\u0131rlar<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Demokratik sistemlerin izni ile \u0130slâm ad\u0131na aç\u0131lan tüm vak\u0131f, dernek ve partiler, istisnas\u0131z, \u015firk dininin metotlar\u0131 ve Allah yolundan insanlar\u0131 sapt\u0131rmak için kurulan tuzaklard\u0131r. Bu metotlar\u0131, bilerek ya da bilmeyerek kullananlar, insanlar\u0131, yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi Tevhid dininden al\u0131koymaya çal\u0131\u015fan \u015feytan\u0131n yard\u0131mc\u0131lar\u0131d\u0131r. Çünkü \u015feytan, Allah’\u0131n do\u011fru yolu üzerine oturaca\u011f\u0131n\u0131 ve insanlar\u0131 sapt\u0131raca\u011f\u0131n\u0131 söylemi\u015fti.<\/span><\/p>\n

“Dedi ki, ‘Beni azd\u0131rmana kar\u015f\u0131l\u0131k, onlar için senin do\u011fru yolunun üstüne oturaca\u011f\u0131m.” (A’raf, 16)<\/span><\/em><\/p>\n

Demokratik \u015firk dininin kurallar\u0131 do\u011frultusunda kurulan vak\u0131f, dernek ve partiler, \u015feytan\u0131n görevini üstlenerek, dini anlatma kisvesi alt\u0131nda hareket edip sureti Haktan görünerek insanlar\u0131n, Tevhidi esaslar\u0131 ö\u011frenmelerine ve Allah yoluna yönelmelerine engel olmu\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

Demokratik \u015firk dininin kurallar\u0131na göre hareket eden vak\u0131f, dernek ve particiler, insanlar\u0131 Allah yolundan ve Tevhidi esaslara yönelmekten al\u0131koymak için çok de\u011fi\u015fik metotlar kullanmaktad\u0131rlar. Yüce Allah (cc), \u015feytan\u0131n yard\u0131mc\u0131lar\u0131 bu bozguncular\u0131 uyarmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Ve iman edenleri, Allah yolundan tehdit edip engelleyerek, onu e\u011friltmeyi arzulayarak, her yol üzerine oturmay\u0131n, bir zamanlar siz az idiniz, nihayet sizi ço\u011faltt\u0131\u011f\u0131n\u0131 dü\u015fünün ve bak\u0131n, bozguncular\u0131n sonu nas\u0131l oldu!” (A’raf, 86)<\/span><\/em><\/p>\n

“Ve iman edenleri, Allah yolundan tehdit edip engelleyerek, onu e\u011friltmeyi arzulayarak, her yol üzerine oturmay\u0131n.”<\/span><\/em> Bu uyar\u0131, tarihin hemen her döneminde var olan \u015feytani düzenlerin, Hakka kar\u015f\u0131 zorbal\u0131klar\u0131n\u0131, Allah yolundan sapt\u0131r\u0131lmalar\u0131n\u0131 ve insanlara kurulan tuzaklar\u0131n\u0131, Hakk\u0131n bat\u0131lla kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131larak gizlenmesini çok aç\u0131k \u015fekilde ortaya koymaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Tarihi süreçte insanlar\u0131, Allah yolundan sapt\u0131rmak için yap\u0131lan sapt\u0131rma faaliyetleri ve kurulan tuzaklar, günümüzde çok daha de\u011fi\u015fik \u015fekillerde ve geli\u015fmi\u015f metotlarla yap\u0131lmaktad\u0131r. \u0130nsanlar, kendilerine kurulan tuzaklar\u0131n fark\u0131na varmadan, küfre sapmakta, \u015firke dü\u015fmekte ve yüce Allah’a isyan etmektedirler.<\/span><\/p>\n

Halk\u0131nda Müslümanlar\u0131n bulundu\u011fu \u0130slâm toplumlar\u0131n\u0131, emperyalizmin belirledi\u011fi s\u0131n\u0131rlar içerisinde idare eden resmi sistemler, bir taraftan, güvenlik güçleri ile di\u011fer taraftan ekonomik gücünü kullanarak insanlar\u0131 kendilerine itaat ettirmek için zorlarlar. Bunun yan\u0131nda, bas\u0131n\u0131 devreye sokarak propaganda ile insanlar\u0131 kand\u0131r\u0131p sindirmeye, kendi kurduklar\u0131 diyanet \u015febekesi ile ve kurulmalar\u0131na izin verdi\u011fi parti, dernek ve vak\u0131flar yoluyla insanlar\u0131n inançlar\u0131n\u0131 buland\u0131rarak onlar\u0131 sapt\u0131rmaktad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Askeri, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel bütün gücü ellerinde tutan ta\u011futi güçler, belamlar\u0131 da devreye sokarak “\u0130man edenleri, Allah yolundan tehdit edip engelleyerek, onu e\u011friltmeyi arzulayarak,”<\/em> gece gündüz demeden <\/em>çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

\u0130nsanlar\u0131n, Tevhidi esaslardan sapt\u0131r\u0131lmas\u0131nda, Hakk\u0131n bat\u0131lla kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131nda ve Kur’ani gerçeklerin gizlenmesinde vak\u0131flar\u0131n oynad\u0131\u011f\u0131 rol, ta\u011futi sistemin hiçbir kurumu ile k\u0131yaslanamayacak kadar büyüktür.<\/span><\/p>\n

“\u0130man edenleri Allah yolundan çevirme\u011fe ve o hak yolu e\u011friltme\u011fe”<\/span><\/em> çal\u0131\u015fanlar içerisinde vak\u0131flar\u0131n pay\u0131, ta\u011futi sistemin di\u011fer bütün kurumlar\u0131n\u0131n paylar\u0131n\u0131n toplam\u0131ndan daha fazlad\u0131r. Bu nedenle \u0130slâm dü\u015fman\u0131 olduklar\u0131 halde be\u015feri sistemler, vak\u0131f aç\u0131lmas\u0131n\u0131 kolayla\u015ft\u0131rmakta, onlara, ço\u011fu kez maddi katk\u0131 yapmaktad\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Demokratik \u015firk dininin metodunu kullanmak, yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atmakt\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

\u015eirk dinlerinin kurallar\u0131 ile \u0130slâm’a hizmet edilece\u011fini iddia etmek, \u0130slâm’dan sapma, \u015firk ve küfür oldu\u011fu gibi, ayn\u0131 zamanda yüce Allah’\u0131n üzerine de iftira atmakt\u0131r. Hz. \u015euayb (as)’\u0131n, mü\u015frik topluma, bu konuda verdi\u011fi cevap, tüm Müslümanlar\u0131n, üzerinde hassasiyetle dü\u015fünmeleri gereken çok önemli bir örnekliktir.<\/span><\/p>\n

Ad\u0131 ne olursa olsun, demokratik \u015firk dinindeki tüm vak\u0131f, dernek ve parti mensuplar\u0131, yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi Tevhidi mücadele metodunu terk edip be\u015feri ta\u011futi sistemin kurallar\u0131na göre hareket ettikleri için yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atm\u0131\u015f müfterilerdir.<\/span><\/p>\n

“Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: ‘Ey \u015euayb, mutlaka seni ve seninle beraber iman edenleri kentimizden ç\u0131kar\u0131r\u0131z ya da milletimize dönersiniz!’ Dedi ki: ‘\u015eayet biz ho\u015f görmesek de mi?” (A’raf, 88)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

“Allah, bizi ondan kurtard\u0131ktan sonra e\u011fer sizin milletinize dönersek, Allah’\u0131n üzerine yalan atm\u0131\u015f oluruz. Rabb’imiz Allah’\u0131n, dilemesi d\u0131\u015f\u0131nda ona dönmemiz bizim için kesinlikle mümkün de\u011fildir. Rabb’imiz, bilgice her \u015feyi ku\u015fatm\u0131\u015ft\u0131r, biz Allah’a tevekkül ettik; Rabb’imiz, bizimle kavmimizin aras\u0131n\u0131 gerçekle aç, muhakkak ki sen açanlar\u0131n en iyisisin!” (A’raf, 89)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah’a iman ettikten sonra be\u015feri \u015firk dinlerinin kurallar\u0131 ile hareket etmek, yüce Allah’\u0131n dinini yetersiz görüp terk edip küfre ve \u015firke dü\u015fmek, \u015firk dinine girmektir.<\/span><\/p>\n

Egemen zorba güçler, insanlardan, her \u015feyi terk edip kendi kurallar\u0131n\u0131 kabul etmelerini istemezler; tarihi süreçte de insanlardan zaten böyle bir istekte bulunulmam\u0131\u015ft\u0131r. Onlar, dini ya da görü\u015fü ne olursa olsun, bu din ve görü\u015flerini bireysel olarak ya\u015famalar\u0131na da bir itirazda bulunmazlar, ancak bunlar\u0131, bugünün ifadesi ile kamusal alan dedikleri yerlerde ifade edip eyleme dönü\u015ftürmelerini istemezler.<\/span><\/p>\n

Demokratik \u015firk dini, hangisi olursa olsun, tüm inanç ve görü\u015flerin, kendi belirledi\u011fi kurallar çerçevesinde, kendisine kar\u015f\u0131 bir tutum izlememeleri \u015fart\u0131yla, kendi izin verdi\u011fi ölçüde ortaya konulmas\u0131na müsaade edebilir. Bunun örnekleri, içerisinde ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z ça\u011fda ve ülkede çokça görülmektedir ve vak\u0131f, dernek ve partiler, bunun apaç\u0131k bir örnekleridirler.<\/span><\/p>\n

Egemen güçlerin belirledikleri kurallara göre hareket etmek, onlar\u0131n kurallar\u0131n\u0131 kabul etmek ve onlar\u0131n belirledi\u011fi \u015fekilde hareket etmektir ki bu, onlar\u0131n \u015firk dinine uymak, iman edilen Tevhidi esaslardan dönmek, yüce Allah’a isyan etmek ve sapmakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

Egemen güçlerin belirledi\u011fi be\u015feri kurallara göre hareket eden kimseler, kendileri aç\u0131kça ifade etmeseler bile, bu hareketleri ile iman ettikleri Tevhidi esaslar\u0131 terk etmi\u015flerdir demektir. Hz. \u015euayb (as) ve Hz. Muhammed (as)’a mü\u015friklerin yapt\u0131klar\u0131 teklifler ve onlar\u0131n, kendilerine yap\u0131lan tekliflere verdikleri cevaplar Müslümanlar için apaç\u0131k birer örnektir.<\/span><\/p>\n

Hz. \u015euayb (as), daha önce kendi toplumu içerisinde namaz\u0131n\u0131 k\u0131l\u0131p o toplumun kötü fiillerine bula\u015fmad\u0131\u011f\u0131 zaman kimse ondan rahats\u0131zl\u0131k duymuyordu. Ancak ne zaman ki o, kendisine bildirilen ilahi mesaj\u0131 insanlara duyurarak onlardan, yapt\u0131klar\u0131 kötü fiilleri terk etmelerini istedi, i\u015fte o zaman k\u0131nanmaya, bask\u0131 görmeye ve tehditler almaya ba\u015flad\u0131.<\/span><\/p>\n

Kendi toplumu içerisinde “Muhammed-ül Emin”<\/strong> olarak bilinen Hz. Muhammed (as) da, Hz. \u015euayb (as)’\u0131n kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131 sorunun ya\u015fam\u0131\u015ft\u0131. O, y\u0131llarca içerisinde ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 toplum taraf\u0131ndan öz o\u011fullar\u0131 gibi tan\u0131nan, sözü dinlenen, sevilen ve güven duyulan birisiydi, ancak Tevhidi esaslar\u0131 duyurmaya ba\u015flad\u0131\u011f\u0131 anda kar\u015f\u0131la\u015fmad\u0131\u011f\u0131 bask\u0131, tehdit ve hakaret kalmam\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130man öyle bir cevherdir ki, bir kere kalbe girdi mi, onu oradan hiçbir güç ç\u0131karamaz. Tarihi süreçte ya\u015fanan Tevhid \u015firk mücadelesinde kâfirler, iman edenleri, kimi zaman Ashab-\u0131 Uhdud’un ve Hz. \u0130brahim (as)’\u0131n davetine kar\u015f\u0131 ç\u0131kan Nemrut’un yapt\u0131\u011f\u0131 gibi yakm\u0131\u015flar, kimi zaman da Kasabal\u0131lar gibi ta\u015fa tutmu\u015flar ya da Hz. Muhammed (as) döneminde oldu\u011fu gibi en a\u011f\u0131r i\u015fkenceleri yapm\u0131\u015flard\u0131r. Ancak bütün bunlar, insanlar\u0131n kalplerinde yer eden iman\u0131 oradan söküp ç\u0131karmaya yetmemi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Günümüzde, Samiri soylu belamlar, Tevhidi esaslar\u0131 anlatmad\u0131klar\u0131 gibi, hizmetinde bulunduklar\u0131 ve mensup olduklar\u0131 ta\u011futi \u015firk dininin kurallar\u0131na uygun kurduklar\u0131 vak\u0131f, dernek ve partilerle, insanlar\u0131n Allah yoluna, Tevhidi esaslara yönelmelerine de engel olmaktad\u0131rlar. Samiri soylu belamlar, demokratik \u015firk dininin metotlar\u0131 ile hareket etmeye ba\u015flad\u0131ktan sonra o \u015firk dininin kurallar\u0131na göre bir ki\u015filik olu\u015fturmu\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130man etmek, geçmi\u015fe ait her \u015feyi terk etmek, \u015firk dininden uzakla\u015fmakt\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Yüce Allah’a, O’nun gönderdi\u011fi Tevhidi esaslara iman etmek, önceden inan\u0131lan ve tabi olunan bütün dü\u015fünce, söz ve davran\u0131\u015flar\u0131 terk edip yepyeni bir kimlik ve ki\u015filik ku\u015fanmakt\u0131r. Bu ku\u015fan\u0131lan yepyeni kimlik ve ki\u015fili\u011fi de, hiçbir \u015feyden ve kimseden korkmadan aç\u0131kça ortaya koymak ve bunu ifade etmek, iman edilen esaslar\u0131n iman edenlerden iste\u011fidir.<\/span><\/p>\n

Egemen güçlerin kurallar\u0131na göre hareket etmek, Tevhidi esaslar\u0131 terk etmek oldu\u011fu gibi, yüce Allah’\u0131n gönderdi\u011fi dini yetersiz görüp be\u011fenmemek ve O’nun üzerine iftira atmak anlam\u0131n\u0131 da ta\u015f\u0131maktad\u0131r. <\/span>\u0130man etti\u011fi esaslar\u0131 b\u0131rak\u0131p be\u015feri egemen sistemlerin kurallar\u0131na dönen kimse, bunu aç\u0131kça ifade etmese bile, davran\u0131\u015f olarak bunu ifade etmi\u015f demektir. \u0130\u015fte bu gerçe\u011fi bilen Risalet önderleri ve Tevhid erleri, \u015firk dinleri ile aralar\u0131na net bir çizgi çekmi\u015flerdir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi esaslara iman eden bir kimse, daha önce mensup oldu\u011fu siyasi görü\u015fü, ideolojiyi, her \u015feyi ile terk etmek, hiçbir \u015fekilde ondan bir iz ta\u015f\u0131mamak zorundad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Terk edilen bir siyasi görü\u015f, ideoloji ve din, yetersiz demektir; yüce Allah’\u0131n koydu\u011fu hükümleri b\u0131rak\u0131p be\u015feri \u015firk dininin kurallar\u0131 ile hareket etmek de, yüce Allah’\u0131n Tevhid dinini eksik ve yetersiz görmektir. Hz. \u015euayb (as), bu durumu ifade ederek: “Allah, bizi sizin milletinizden kurtard\u0131ktan sonra e\u011fer tekrar ona dönersek, Allah’\u0131n üzerine yalan atm\u0131\u015f oluruz.”<\/em> demi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Demokratik \u015firk dininin verdi\u011fi izinle kurulan vak\u0131f, dernek ve parti gibi \u015firk ve küfür yuvalar\u0131nda bulunan Samiri soylu belamlar, bu davran\u0131\u015flar\u0131 ile yüce Allah’\u0131n dinini eksik görmü\u015fler, yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atm\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/p>\n

\u0130slâm, insanlar\u0131n toplumsal hayatlar\u0131n\u0131, be\u015feri ve sosyal ili\u015fkilerini, ruhi ve psikolojik durumlar\u0131n\u0131, adalet ekseninde en mükemmel bir \u015fekilde düzenledi\u011fi gibi, Tevhidi esaslar\u0131n, insanlara nas\u0131l ula\u015ft\u0131r\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 da aç\u0131k bir \u015fekilde belirtmi\u015ftir. Bu metodu terk etmek, Allah’\u0131n dinini terk etmektir.<\/span><\/p>\n

Kur’ani gerçekler, apaç\u0131k bir \u015fekilde ortada iken, iman etti\u011fi iddias\u0131nda olan bir kimsenin, \u0130slâmi esaslar\u0131 b\u0131rak\u0131p kimi ç\u0131kar ve kayg\u0131larla demokratik dinin kurallar\u0131na uyulmas\u0131, \u0130slâm’\u0131n eksik görülmesi ve bu nedenle yüce Allah’\u0131n üzerine iftira at\u0131lmas\u0131 demektir.<\/span><\/p>\n

Risalet önderleri ve onlar\u0131n izlerinde giden Tevhid erleri, insanlar\u0131, öncelikli olarak ta\u011futu reddetmeye davet etmi\u015flerdir. Elçiler, bu davetlerini ortaya koyarlarken, Tevhidin dü\u015fman\u0131 olan ta\u011futtan hiçbir \u015fekilde izin almam\u0131\u015flar, izin almay\u0131 dü\u015fünmemi\u015flerdir. Onlar, ta\u011futla kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya gelmi\u015fler, birço\u011fu bu yolda s\u0131k\u0131nt\u0131, çile, i\u015fkence çekerken birço\u011fu da bu u\u011furda \u015fehadete ula\u015fm\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/span><\/p>\n

\u0130slâm, temel prensip olarak Tevhidin kabulü için ta\u011futun reddedilmesini temel \u015fart olarak kabul eder, günümüzde, \u0130slâm ad\u0131na ortaya ç\u0131kt\u0131klar\u0131n\u0131 iddia eden baz\u0131 kimseler, ta\u011futu reddetmedikleri gibi onun kurallar\u0131 ile hareket etmekte, desteklenmesi için çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar. Bunlar, Risalet tarihinde hiçbir örne\u011fi bulunmad\u0131\u011f\u0131, Kur’an’da bu konuda hiçbir hüküm olmad\u0131\u011f\u0131 halde, ta\u011futun izin verdi\u011fi vak\u0131f, dernek ve parti gibi \u015firk kurumlar\u0131nda zillet içerisinde, ta\u011futun gölgesi alt\u0131nda onun izin verdi\u011fi ölçüler içerisinde hareket etmektedirler.<\/span><\/span><\/p>\n

Demokratik \u015firk dininin kurallar\u0131 ile \u0130slâmi davet yap\u0131laca\u011f\u0131 iddias\u0131, Sünnetullahtaki davet metodunu terk etmek, Risalet önderlerine ve Tevhid erlerine, onlar\u0131n mücadelelerine hakaret etmektir.<\/span><\/p>\n

Günümüzde vak\u0131f, dernek ve parti ile \u0130slâm’\u0131 anlatmaya çal\u0131\u015fan tüm belamlar, onlar\u0131 takip edenler, Sünnetullahtaki davet metodunu terk etmi\u015fler, Risalet önderlerinin ve Tevhid erlerinin mücadelelerine ihanet etmi\u015flerdir. Bunlar, Allah’\u0131n bildirdi\u011fi Tevhid dininin mensubu de\u011fil, \u015firk dininin mensuplar\u0131d\u0131rlar.<\/span><\/p>\n

Tasavvuf, \u015firk dinidir<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Tevhid dini olan \u0130slâm’da, bireysel ve toplumsal ibadetlerin, namazdan cihada kadar, ne olduklar\u0131n\u0131, ne zaman, hangi \u015fartlarda yerine getirilece\u011fi apaç\u0131k bir \u015fekilde belirtmi\u015f, bunlar\u0131n nas\u0131l yap\u0131laca\u011f\u0131 konusunda rasuller ve nihayet son Rasul (as) en güzel örnek olarak verilmi\u015ftir.<\/a><\/span><\/p>\n

Yüce Allah’a, O’nun indirdi\u011fi Kur’an’a ve Rasulullah (as)’a iman edenler, Kur’an’da belirtilen ibadetleri, vahyin belirledi\u011fi esaslar içerisinde Rasulullah (as)’\u0131n eda etti\u011fi gibi eda ederler. Bunun d\u0131\u015f\u0131nda ibadetler ihdas etmek, yüce Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelmek ve apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fmektir.<\/span><\/p>\n

“Allah ve Rasulü, bir i\u015fte hüküm verdi\u011fi zaman, onlar\u0131n, Mü’min erkek ve kad\u0131n için o i\u015fi kendilerine göre seçme hakk\u0131 yoktur, kim Allah’a ve Rasulü’ne kar\u015f\u0131 gelirse, muhakkak apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fer.” (Ahzab, 36)<\/span><\/em><\/span><\/em><\/p>\n

\u0130slâm’da, bireysel ibadetler namaz, oruç, hac, zekât, sadaka, tebli\u011f ve cihat ba\u015fl\u0131klar\u0131 alt\u0131nda belirtilmi\u015f, bunlar\u0131n ne zaman, nas\u0131l yap\u0131lacaklar\u0131, \u015füpheye yer vermeyecek \u015fekilde aç\u0131klanm\u0131\u015ft\u0131r. Bu aç\u0131klananlar d\u0131\u015f\u0131nda \u0130slâm ad\u0131na ibadet ihdas etmek, belirtilen ibadetlere ekleme ve ç\u0131karmalar yapmak, ba\u015fka bir din ihdas etmektir ki bu, apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131kt\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Art\u0131k kim bundan sonra dönerse, i\u015fte onlar fas\u0131klard\u0131r; Allah’\u0131n dininden ba\u015fkas\u0131n\u0131 m\u0131 ar\u0131yorlar; göklerde ve yerdekilerin hepsi, O’na teslim olmu\u015f ve ister istemez, O’na döndürüleceklerdir.” (Al-i \u0130mran, 82-83)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Rasulullah (as), dinin tamamland\u0131\u011f\u0131n\u0131, bundan sonra din ad\u0131na uydurulacak her \u015feyin bid’at, her bid’at\u0131n sap\u0131kl\u0131k, her sap\u0131kl\u0131\u011f\u0131n da cehennemde olaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir. Bu nedenle ne ad\u0131na olursa olsun, ibadet ihdas etmek, ki\u015fiye ancak cehennemin ac\u0131 azab\u0131n\u0131 kazand\u0131racakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), do\u011fru yolu apaç\u0131k bir \u015fekilde belirtmi\u015f, Rasulü’nü, bu konuda en güzel örnek olarak vermi\u015f, ona uyanlar\u0131n Mü’minler olduklar\u0131n\u0131, bu yolun esas oldu\u011funu bildirmi\u015ftir. Bu esas\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda yol edinmek sap\u0131kl\u0131k ve sap\u0131klar\u0131n sonu cehennemdir.<\/span><\/p>\n

Tevhid dini \u0130slâm, apaç\u0131k hükümleri ile ortaya konulmu\u015f, iman edenlerin bunlara uymalar\u0131 istenmi\u015f, en küçük bir sapman\u0131n insan\u0131 Tevhid dininden ç\u0131karaca\u011f\u0131 belirtilmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi kurallar\u0131n d\u0131\u015f\u0131ndaki her hareket, sap\u0131kl\u0131k, Rasul’e kar\u015f\u0131 gelmek, Mü’minlerin yolundan ve \u0130slâm dininden ayr\u0131lmak ve \u015firk dinine mensup olmakt\u0131r ki, böyle yapanlar, cehenneme girmi\u015f mü\u015frikleridir.<\/span><\/p>\n

Kur’an’da, iman edenlere verilen s\u0131fatlar\u0131 tek etmek, Tevhid dininden ç\u0131kmakt\u0131r<\/span><\/em><\/strong><\/p>\n

Kur’an’da, iman edenlere, durumlar\u0131na göre çe\u015fitli isimler vermi\u015ftir. Yüce Allah’a iman edenlere Mü’min, iman ettikleri esaslar do\u011frultusunda ya\u015fayanlara Müslüman; bu iki s\u0131fatlar\u0131na ba\u011fl\u0131 olarak iman ve teslimiyetlerinde ihlas sahibi olup hassasiyet gösteren, Rab’lerini daha fazla raz\u0131 etmek için çal\u0131\u015fanlara muttaki, infak, iyilik ve ihsanda çok cömert olanlara Muhsin s\u0131fatlar\u0131n\u0131 vermi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), iman eden kullar\u0131n\u0131 onurland\u0131rarak onlara verdi\u011fi s\u0131fatlar do\u011frultusunda hareket edenlerden raz\u0131 olaca\u011f\u0131n\u0131, onlar\u0131 mükâfatland\u0131raca\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir. Bu nedenle bu s\u0131fatlara ek yapmak ya da onu b\u0131rakmak, apaç\u0131k bir \u015fekilde Tevhid dininden sap\u0131p \u015firk dinine girmek ve yüce Allah’\u0131n r\u0131zas\u0131ndan uzakla\u015fmakt\u0131r.<\/span><\/p>\n

Kur’an’\u0131n tamamlanmas\u0131ndan ve Rasulullah (as)’dan sonra ortaya ç\u0131kan sonra ortaya ç\u0131kan ve adeta \u0130slâm dininin önüne geçen tüm gruplar, ak\u0131mlar, mezhepler, s\u0131fatland\u0131rmalar, Tevhid dini \u0130slâm’dan kopma, \u015firk dinini olu\u015fturmad\u0131r.<\/span><\/p>\n

Yüce Allah (cc), dinini tamamlad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015f, tefrikay\u0131 yasaklam\u0131\u015f, gruplara ayr\u0131lanlar\u0131n, Müslüman olmad\u0131klar\u0131n\u0131, bunlar\u0131n, Rasule kar\u015f\u0131 gelmi\u015f ve Mü’minlerin yolundan ba\u015fka bir yola uymu\u015f kimseler olarak cehenneme gireceklerini bildirmi\u015ftir.<\/span><\/p>\n

“Kim, kendisine hidayet aç\u0131kland\u0131ktan olduktan sonra Rasul’e kar\u015f\u0131 gelir ve Mü’minlerin yolundan ba\u015fkas\u0131na uyarsa, onu döndü\u011fü yola yöneltiriz ve cehenneme sokar\u0131z; ne kötü bir dönü\u015ftür!” (Nisa, 115)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Yüce Allah’a ve Tevhidi esaslara iman iddias\u0131nda bulunan herkes, Kur’ani hükümler do\u011frultusunda kendisini, Kur’an ile test edip dü\u015fünce yap\u0131s\u0131n\u0131 ve mevcut konumunu gözden geçirerek nerede bulundu\u011funu çok aç\u0131k bir \u015fekilde görebilir.<\/span><\/p>\n

Kendilerini, mensup olduklar\u0131 grup, ak\u0131m, mezhep ve me\u015freplere göre s\u0131fatland\u0131ranlar, \u015firk dinine mensup kimselerdir. Bunlar\u0131n, bu durumlar\u0131na ra\u011fmen kendilerini Müslüman olarak addetmeleri ise, yüce Allah’\u0131n üzerine iftira atmalar\u0131d\u0131r.<\/span><\/p>\n

“Allah’a davet eden, salih amel i\u015fleyen ve ‘\u015eüphesiz ben, Müslümanlardan\u0131m’ diyen kimseden daha güzel sözlü kim vard\u0131r!” (Fussilet, 33)<\/span><\/em><\/p>\n

“Gerçekten bu, onun için büyük kurtulu\u015ftur; o halde çal\u0131\u015fanlar bunun benzeri için çal\u0131\u015fs\u0131nlar.” (Saffat, 60-61)<\/span><\/em><\/span><\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2015.08.04
\n