<\/p>\n

Son zamanlarda, gerek vicahi olarak tan\u0131d\u0131\u011f\u0131m\u0131z, gerekse sanal internet ortam\u0131nda, yaz\u0131lar\u0131n\u0131 okuyup g\u0131yabi olarak tan\u0131d\u0131\u011f\u0131m\u0131z birçok kimse, Tevhidden sözetmekte, ta\u011futu reddettiklerini ifade etmektedirler. Bu durum sevindirici olmakla beraber, tan\u0131d\u0131\u011f\u0131m\u0131z bu kimselerden bir ço\u011fu, Tevhidi esaslar\u0131n ön gördü\u011fü ilkelere uygun bir davran\u0131\u015f sergilememektedirler.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tan\u0131d\u0131\u011f\u0131m\u0131z bu kimselerden bir ço\u011fu, bir taraftan Tevhidden, ta\u011futu reddetmekten söz ederlerken, di\u011fer taraftan ya ta\u011futi sistemin izin ve icazeti ile kurulmu\u015f ve Risalet tarihinde hiçbir örne\u011fi bulunmayan, en önemlisi de \u0130slâm nokta-i nazar\u0131nda \u015firk ve küfür yuvas\u0131 olan vak\u0131flara devam etmekte, ya da bu kurumlarda yuvalanan Samiri soylu belamlar\u0131n, yaz\u0131 ve videolar\u0131n\u0131 yay\u0131nlamaktad\u0131rlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi kabul ettiklerini söyleyen ba\u015fka kimseler de, Tevhidi esaslar\u0131n, hassasiyetle üzerinde durdu\u011fu ve iman edenlerin kurtulu\u015funa vesile oldu\u011funu bildirdi\u011fi karde\u015flik, velayet ve s\u0131rda\u015fl\u0131k hukukunu olu\u015fturmaktan, \u0130slâmi yap\u0131lanma olan cemaatle\u015fmekten uzak, birey olarak hareket ettikleri görülmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“\u015eirk ve küfürdür”<\/strong><\/span><\/font><\/font> diyerek kar\u015f\u0131 ç\u0131kt\u0131klar\u0131 tasavvuf ve tarikat\u0131 yerden yere vuran, tasavvufa kar\u015f\u0131 ç\u0131kt\u0131klar\u0131nda Kur’an’\u0131 a\u011f\u0131zlar\u0131ndan dü\u015fürmeyen baz\u0131 kimseler, önder edindikleri a\u011fabey ve hocalar\u0131na, tarikatç\u0131lardan daha çok fanatik ve ba\u011fnaz bir yakla\u015f\u0131mla ba\u011flanmakta, a\u011fabey ve hocalar\u0131n\u0131n yanl\u0131\u015flar\u0131n\u0131 görmezden gelmekte, itaatte sak\u0131nca görmedikleri a\u011fabeylerinin yanl\u0131\u015flar\u0131na kar\u015f\u0131 ç\u0131kan Tevhidi Müslümanlara ise dü\u015fman kesilmektedirler.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi esaslar\u0131 kabul ettiklerini ve ta\u011futu reddettiklerini ifade eden baz\u0131 kimseler ise, Tevhidi kavramlar\u0131, sloganla\u015ft\u0131rarak kullanmaktad\u0131rlar. Bu kimseler, vahyin belirledi\u011fi ölçüler içerisinde, \u0130slâmi bir kimlik ku\u015fanmaktan, Müslümanca bir ya\u015fant\u0131 sergilemekten oldukça uzakt\u0131rlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yukar\u0131da belirtilen durumlar, Tevhid ilkesiyle çeli\u015fmektedir. Bu nedenle bu fiilleri i\u015fleyen kimselerin, Müslümanl\u0131k iddialar\u0131 kuru bir iddia olmaktan öte bir anlam ifade etmedi\u011fi gibi, bu kimseler, yüce Allah (cc) indinde büyük bir azaba düçar olacaklard\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah’a ve indirdi\u011fi Tevhidi esaslara iman etmek, yaln\u0131zca sözel bir kabul olmad\u0131\u011f\u0131 gibi, indirilen esaslar\u0131n bir k\u0131sm\u0131n\u0131 al\u0131p bir k\u0131sm\u0131n\u0131 b\u0131rakmak da de\u011fildir. Tevhidi esaslara iman, yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi ilahi hükümleri, dü\u015fünce, söz ve davran\u0131\u015flar üzerinde hakim k\u0131lmak, bireysel ve toplumsal hayat\u0131, bu ilahi hükümler do\u011frultusunda tanzim etmektir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

\u0130slâm, bireysel ve toplumsal hayat\u0131 düzenleyen kurallar bütünüdür, Tevhid de bu düzenlemenin, yaln\u0131zca yüce Allah’\u0131n bildirdi\u011fi hükümlere göre yap\u0131lmas\u0131, O’nun d\u0131\u015f\u0131nda hüküm koyucunun tan\u0131nmamas\u0131d\u0131r. Tevhidi esaslara iman eden bir kimse, hayat\u0131n\u0131 bu esaslara göre düzenlemek, bu esaslar\u0131n belirledi\u011fi ölçüler içerisinde konu\u015fmak ve hareket etmek zorundad\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Hayatlar\u0131n\u0131, yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi Tevhidi esaslara göre düzenleyen mü’minler, hiçbir \u015fekilde ve \u015fartta, iman ettikleri Tevhidi esaslardan taviz veremez, bu esaslardan ba\u015fka hiçbir hükmü önemseyip önceleyemezler. Mü’minler için Tevhidi esaslar, hayatlar\u0131n\u0131n olmazsa olmaz \u015fart\u0131d\u0131r. Bu nedenle de Tevhidi esaslardan zerre kadar taviz vermeyi ak\u0131llar\u0131ndan bile geçiremezler.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi esaslara ayk\u0131r\u0131 herhangi bir dü\u015fünce içerisine giren, söz ve davran\u0131\u015flar\u0131nda iman ettikleri esaslara ayk\u0131r\u0131 hareket eden ya da sözel olarak Tevhidi dile getirmelerine ra\u011fmen davran\u0131\u015flar\u0131nda Tevhidi esaslara ayk\u0131r\u0131 bir yol tutan kimseler, aç\u0131kça \u015firke girmi\u015f, küfre saplanm\u0131\u015flard\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Risalet tarihinde, hemen bütün Risalet önderleri, insanlar\u0131, ta\u011futu reddetmeye ve yüce Allah’\u0131n birli\u011fine davet ettikten hemen sonra onlar\u0131, kendilerine itaat etmeye ve böylece vahdeti sa\u011flamaya davet etmi\u015flerdir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Andolsun biz, her millet içinde: ‘Allah’a kulluk edin, ta\u011futa itaat etmekten kaç\u0131n\u0131n’ diye bir rasul gönderdik. Onlardan kimine Allah hidâyet etti, onlardan kimine de sap\u0131kl\u0131k gerekli oldu. \u0130\u015fte yeryüzünde gezin de bak\u0131n, yalanlayanlar\u0131n sonu nas\u0131l olmu\u015f!” (Nahl, 36)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Karde\u015fleri Nuh onlara: ‘Korunmaz m\u0131s\u0131n\u0131z?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/em><\/span><\/font>Ben size gönderilmi\u015f güvenilir bir elçiyim.<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/em><\/span><\/font>Allah’tan korkun ve bana itaat edin.’ demi\u015fti.” (\u015euara, 106-108)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Hz. Nuh (as)’dan ba\u015flayarak Hz. Muhammed (as)’a karar süren, ta\u011futtan kaç\u0131n\u0131p yüce Allah’\u0131 tek ilah edinerek Tevhidi esaslara iman etme ve hemen akabinde vahdeti olu\u015fturma ça\u011fr\u0131s\u0131 tüm rasüllerin ortak ça\u011fr\u0131s\u0131d\u0131r. Bu ça\u011fr\u0131 evrensel ve ça\u011flarüstü olan Kur’an’da, k\u0131yamete kadar sürecek ve her ça\u011fdaki insanlar\u0131 ba\u011flay\u0131c\u0131 bir ça\u011fr\u0131d\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Günümüzde baz\u0131 kimseler, sözel olarak ta\u011futa “<\/span><\/font><\/font>La<\/strong><\/span><\/font><\/font>” demelerine ra\u011fmen, onun devam\u0131 olan “<\/span><\/font><\/font>\u0130llallah<\/strong><\/span><\/font><\/font>”\u0131 hak\u0131n\u0131 vererek söylemiyor, yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi hükümleri bir bütün olarak hayatlar\u0131na hakim k\u0131lam\u0131yor, vahyin belirledi\u011fi esaslar do\u011frultusunda hareket edemiyorlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), iman edenlerin ve Tevhidi esaslar\u0131 kabul edenlerin, nas\u0131l hareket edeceklerini, gönderdi\u011fi ilahi Kitab\u0131 Kur’an’da çok aç\u0131k bir \u015fekilde belirtmi\u015f, bu esaslara uyulmas\u0131n\u0131 iman edenlerden istemi\u015ftir. Ancak ne yaz\u0131k ki, Kur’an’\u0131 dillerinden dü\u015fürmeyen baz\u0131 kimseler, baz\u0131 söz ve hareketleri ile yüce Allah’a muhalefet edercesine, Rab’lerinin emrine ayk\u0131r\u0131 hareket etmektedirler. Kur’an, bu kimseleri \u015föyle uyar\u0131yor.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Kendilerine Kitap verdi\u011fimiz kimseler, sana indirilene sevinirler; fakat hiziplerden onun bir k\u0131sm\u0131n\u0131 inkâr edenler vard\u0131r. De ki: ‘Bana, yaln\u0131z Allah’a kulluk etmem ve O’na hiçbir \u015feyi ortak ko\u015fmamam emredildi. Ben O’na davet ederim, dönü\u015füm de O’nad\u0131r.” (Rad, 36)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“…Yoksa siz Kitab\u0131n bir k\u0131sm\u0131na inan\u0131p bir k\u0131sm\u0131n\u0131 inkâr m\u0131 ediyorsunuz? Sizden bunu yapan\u0131n cezas\u0131, dünya hayât\u0131nda rezil olmaktan ba\u015fka nedir? K\u0131yâmet gününde de (onlar) azâb\u0131n en \u015fiddetlisine itilirler. Allâh yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 bilmez de\u011fildir.” (Bakara, 85)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bu ayetlerin i\u015faret etti\u011fi kimseler \u015funlard\u0131r:<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

A\u011fabey ve hocalar\u0131n\u0131n pe\u015fi s\u0131ra gidenler<\/strong><\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bugün birçok kimse, Tevhid ad\u0131na, \u015firk ko\u015ftuklar\u0131 için tasavvufa kar\u015f\u0131 ç\u0131k\u0131p bu konudaki ayetleri, ard\u0131 ard\u0131na s\u0131ralarken, kendilerinin a\u011fabeylik müessesesi içinde yer ald\u0131klar\u0131n\u0131 görmezden gelmekte ve bu nedenle bir ço\u011fu \u015firke ve küfre saplanan a\u011fabeylerinin yanl\u0131\u015fl\u0131klar\u0131n\u0131 söyleme cesaretini göstermemektedirler. Bu kimseler, her ne kadar Tevhidden söz etseler de kendileri, mü\u015friklikle suçlad\u0131klar\u0131 tarikatç\u0131lardan çok daha fazla tutucu ve ba\u011fnazd\u0131rlar. Bu kimseler, \u0130slâm nokta-i nazar\u0131nda, tarikatç\u0131lardan çok daha fazla sap\u0131k ve \u0130slâm için tehlikelidirler. <\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tarikatç\u0131lar, cahil ve Kur’an’\u0131 anlamaktan uzak kimseler olduklar\u0131 için, akleden, dü\u015fünen ve Kur’an’a yönelen kimseleri kand\u0131rmalar\u0131 mümkün de\u011fildir. Oysa a\u011fabey ve hocalar\u0131na ba\u011fl\u0131 olan kimseler, ö\u011frendikleri Kur’an ayetlerinin arkas\u0131na s\u0131\u011f\u0131narak insanlara yakla\u015fmakta ve \u015feytan\u0131n sa\u011fdan yana\u015fan yard\u0131mc\u0131lar\u0131 olarak insanlar\u0131 kand\u0131rarak sapt\u0131rmaktad\u0131rlar. Bunlar, yukar\u0131daki ayetlerin bildirdi\u011fi üzere, ayetlerin bir k\u0131sm\u0131n\u0131 al\u0131p bir k\u0131sm\u0131n\u0131 terkeden kimselerdir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Sizler, ey a\u011fabey ve hocalar\u0131n\u0131 önceleyenler; okudu\u011funuz Kur’an’da yüce Allah’\u0131n, tefrikaya dü\u015füp dinlerini parçalayanlar\u0131 k\u0131nad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve grup grup olanlar\u0131n ac\u0131 bir azaba gireceklerini bildirdi\u011fini görmüyor ve okumuyor musunuz? <\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Dinlerini parçalad\u0131lar ve grup grup oldular; her parti kendi yan\u0131ndakiyle sevinmektedir.” (Rum, 32)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Aralar\u0131ndan ç\u0131kan hizipler, birbirleriyle ihtilâfa dü\u015fmü\u015flerdir; ac\u0131 bir günün azab\u0131ndan vay o zalimlerin haline!” (Zuhruf, 65)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Sizler, grupla\u015fman\u0131n ve parçalanman\u0131n, cehennem ate\u015finin çukurunun kenar\u0131nda bulunmak oldu\u011funu ve \u015fayet topluca Allah’\u0131n ipine sar\u0131lmaman\u0131z halinde o ate\u015f çukuruna dü\u015fece\u011finizi bilmiyor musunuz? O bulundu\u011funuz ate\u015f çukuru kenar\u0131ndan sizleri, a\u011fabey ve hocalar\u0131n\u0131z\u0131n kurtaramayaca\u011f\u0131n\u0131 bilmiyor musunuz?<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ve topluca Allah’\u0131n ipine sar\u0131l\u0131p, ayr\u0131lmay\u0131n; Allah’\u0131n size olan nimetini hat\u0131rlay\u0131n; hani siz birbirinize dü\u015fman idiniz, (Allah) kalblerinizi uzla\u015ft\u0131rd\u0131; O’nun nimetiyle karde\u015fler haline geldiniz. Siz ate\u015ften bir çukurun kenar\u0131nda bulunuyordunuz, sizi ondan kurtard\u0131. Allah size ayetlerini böyle aç\u0131kl\u0131yor ki, yola gelesiniz.” (Al-i \u0130mran, 103)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Vak\u0131flar\u0131 mesken edinenler ve oralara gidenler<\/strong><\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhid ad\u0131na, ta\u011futa kar\u015f\u0131 olduklar\u0131n\u0131 iddia eden ve ta\u011futun reddedilmesi ile ilgili ayetleri sürekli tekrarlayan baz\u0131 kimseler, reddettikleri ta\u011futtun izni ile aç\u0131lm\u0131\u015f vak\u0131flarda yuvalanan ve Kur’ani gerçekleri çarp\u0131tan Samiri soylu belamlar\u0131n pe\u015finden gitmekte, onlar\u0131n savunuculu\u011funu yapmakta, \u015firk ve küfür yuvas\u0131 olan vak\u0131f ve dernekleri savunmaktad\u0131rlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Vak\u0131f ve derneklere giden kimseler, Risalet tarihindeki Tevhid \u015firk mücadelesinin nas\u0131l yap\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilmelerine ve Sünnetullahta, hiçbir Risalet önderinin ve Tevhid erinin, kar\u015f\u0131s\u0131nda olduklar\u0131 ta\u011futtan, hayatlar\u0131 pahas\u0131na, hiçbir \u015fekilde izin almad\u0131klar\u0131n\u0131 bilmelerine ra\u011fmen, ta\u015f\u0131d\u0131klar\u0131 baz\u0131 nefsi ve mali endi\u015feler nedeniyle bu küfür ve \u015firk yuvalar\u0131nda bulunmalar\u0131n\u0131 savunma gafletine dü\u015fmektedirler. Oysa onlar, yüce Allah’\u0131n \u015fu buyru\u011funu her vesile ile okumaktad\u0131rlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Yoksa siz, sizden önce geçenlerin durumu ba\u015f\u0131n\u0131za gelmeden cennete girece\u011finizi mi sand\u0131n\u0131z? Onlara öyle yoksulluk ve s\u0131k\u0131nt\u0131 dokunmu\u015ftu, öyle sars\u0131lm\u0131\u015flard\u0131 ki, nihayet peygamber ve onunla birlikte inananlar: ‘Allah’\u0131n yard\u0131m\u0131 ne zaman?’ diyecek olmu\u015flard\u0131. \u0130yi bilin ki, Allah’\u0131n yard\u0131m\u0131 yak\u0131nd\u0131r.” (Bakara, 214)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bu zorluk ve s\u0131k\u0131nt\u0131larla kar\u015f\u0131la\u015fan Peygamber ve beraberinde bulunan kimseler, Tevhidi mücadeleyi, Rab’lerinin bildirdi\u011fi ölçüler içerisinde yapt\u0131klar\u0131, ta\u011futun izin ve icazeti ile kurulmu\u015f \u015firk ve küfür yuvalar\u0131nda davet yapmad\u0131klar\u0131 için bu zorluk ve s\u0131k\u0131nt\u0131larla kar\u015f\u0131la\u015fm\u0131\u015flard\u0131. Onlar, kendi dönemlerindeki ta\u011futlar\u0131n tüm isteklerini reddetmi\u015fler, vahyin belirledi\u011fi esaslar do\u011frultusunda hareket etmi\u015flerdi. Peki ya günümüz insanlar\u0131, ta\u011futun çizdi\u011fi s\u0131n\u0131rlar içerisinde hareket ettikleri halde nas\u0131l ta\u011futu reddedecekler ve nas\u0131l Tevhidi bir mücadele yapacaklar?<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), gönderdi\u011fi Tevhidi esaslar\u0131n, insanlara nas\u0131l ula\u015ft\u0131r\u0131laca\u011f\u0131n\u0131, emretti\u011fi dinin nas\u0131l uygulan\u0131p ya\u015fanaca\u011f\u0131n\u0131, Risalet tarihinden çok aç\u0131k örnekler vererek anlatm\u0131\u015f, bunun de\u011fi\u015ftirilmeyece\u011fini, bu uygulaman\u0131n Sünnetullah oldu\u011funu ve dinini tamamlad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bildirmi\u015ftir. Yüce Allah (cc), Kendisinin raz\u0131 edilmesinin ancak gönderdi\u011fi rasullerinin ve son Rasul Hz. Muhammed (as)’\u0131n örnek edinilmesi ile mümkün olabilece\u011fini iman eden kullar\u0131na bildirmi\u015ftir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Hz. Muhammed (as)’dan sonra bir peygamber, Kur’an’dan sonra bir kitap göndermeyen yüce Allah (cc), kendi hevalar\u0131n\u0131 ölçü edinip yüce Allah’\u0131n Kitab’\u0131 ve O’nun dini hakk\u0131nda yeni metodlar ortaya koyan, heva ve heveslerini ölçü edinenleri uyarm\u0131\u015ft\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Neyiniz var, nas\u0131l hüküm veriyorsunuz?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Yoksa sizin bir kitab\u0131n\u0131z var da onda m\u0131 okuyorsunuz?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Onda istedi\u011finiz her \u015feyi buluyorsunuz?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Yoksa sizin istedi\u011finiz hükmü verebilece\u011finize dair, k\u0131yâmete kadar sürecek andlar\u0131n\u0131z m\u0131 var üzerimizde?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Sor onlara: Onlar\u0131n hangisi buna kefil olacak?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Yoksa kendilerinin ortaklar\u0131 m\u0131 var? Do\u011fru iseler ortaklar\u0131n\u0131 ça\u011f\u0131rs\u0131nlar.” (Kalem, 36-41)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bu aç\u0131k uyar\u0131lara ra\u011fmen, siz ey Kur’an’\u0131 okuduklar\u0131 halde Kur’an’\u0131n bildirdi\u011fi hükümlere ayk\u0131r\u0131 hareket ederek, ta\u011futun kurallar\u0131n\u0131 metod edinenler, yüce Allah’a nas\u0131l hesap vereceksiniz? Hiç dü\u015fündünüz mü? Ta\u011futun hükmüne göre kurulan \u015firk ve küfür yuvalar\u0131nda bulunman\u0131z\u0131n, oralara gitmenizin sizleri sap\u0131kl\u0131k içerisine soktu\u011funun fark\u0131nda de\u011fil misiniz? Vak\u0131flara devam etmekle ta\u011futtan yana oldu\u011funuzu ve böylece ta\u011futun sizleri ate\u015fe ça\u011f\u0131rd\u0131\u011f\u0131n\u0131 anlam\u0131yor musunuz?<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Allah, inananlar\u0131n dostudur, onlar\u0131 karanl\u0131klardan ayd\u0131nl\u0131\u011fa ç\u0131kar\u0131r; kâfirlerin dostlar\u0131 da ta\u011futtur. (O da) onlar\u0131 ayd\u0131nl\u0131ktan karanl\u0131klara ç\u0131kar\u0131r; onlar ate\u015f halk\u0131d\u0131r, orada ebedi kalacaklard\u0131r.” (Bakara, 257)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Ta\u011futi be\u015feri sistemler, direkt olarak Allah yolundan çeviremedi\u011fi kimseleri, çe\u015fitli tavizler verdirerek sapt\u0131rmaya çal\u0131\u015f\u0131r. Ta\u011futi sistemin, izin vererek kurulmalar\u0131n\u0131 kolayla\u015ft\u0131rd\u0131\u011f\u0131 parti, dernek ve vak\u0131flar, \u015feytani ta\u011futi düzenlerin, belamlar\u0131n\u0131 devreye sokarak, Allah yolundan ve Tevhidi esaslardan insanlar\u0131 sapt\u0131rmak için haz\u0131rlad\u0131\u011f\u0131 tuzaklard\u0131r. <\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Risalet tarihinde, hiçbir benzeri bulunmayan bu \u015firk ve küfür yuvalar\u0131, Kur’ani ifade ile her yol üzerine, ta\u011futi sistemlerin, belamlar\u0131yla el ele vererek haz\u0131rlad\u0131\u011f\u0131 tuzaklard\u0131r. \u015eeytan\u0131n ve dostlar\u0131n\u0131n <\/span><\/font><\/font>insanlar\u0131, yüce Allah’a ve Tevhidi esaslara yönelmekten al\u0131koymak, insanlar\u0131 kand\u0131rmak ve Hak yoldan sapt\u0131rmak için haz\u0131rlad\u0131klar\u0131 bu tuzaklara, mü’minlerin de dikkat etmeleri ve bu tuzaklara dü\u015fmemeleri gerekir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ve her yolun ba\u015f\u0131na oturup da tehdit ederek iman edenleri Allah yolundan çevirme\u011fe ve o(Hak yolu)nu e\u011friltme\u011fe çal\u0131\u015fmay\u0131n; dü\u015fünün siz az idiniz, O sizi ço\u011faltt\u0131 ve bak\u0131n, bozguncular\u0131n sonu nas\u0131l oldu!” (A’raf, 86)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bugün din ad\u0131na ortaya ç\u0131kan tarikatlar, vak\u0131flar, dernek ve partiler, insanlar\u0131 Tevhidi esaslardan ve Allah yolundan sapt\u0131rmak için, \u015feytan\u0131n dostlar\u0131 taraf\u0131ndan ortaya konulmu\u015f de\u011fi\u015fik tuzaklard\u0131r. Kur’an, \u015feytan\u0131n taifesinin de\u011fi\u015fik yöntem ve metotlar\u0131n\u0131, her yol üzerine i\u015faretler yapmak olarak belirtir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Siz, (insanlar\u0131 sapt\u0131rmak için) her yol üzerine bir i\u015faret yap\u0131p da bo\u015f \u015feyle mi u\u011fra\u015f\u0131yorsunuz?” (\u015euara, 128)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Baz\u0131 kimseler, yüce Allah’\u0131 raz\u0131 edecekleri dü\u015füncesi ile \u015feytan\u0131n taifesinin kurduklar\u0131 tuzaklara dü\u015fmekte, ancak Rab’lerini raz\u0131 edemedikleri gibi ancak O’na \u015firk ko\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tek ba\u015flar\u0131na hareket edip vahdeti olu\u015fturmayanlar<\/strong><\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Kur’an, birçok ayetinde mü’minlerin, birle\u015fmelerini, karde\u015flik, velayet ve s\u0131rda\u015fl\u0131k hukukunu olu\u015fturmalar\u0131n\u0131 istemekte, onlar\u0131n, yüce Allah’\u0131n rahmetine ula\u015fmalar\u0131n\u0131n ve kurtulu\u015flar\u0131n\u0131n ancak bu \u015fekilde mümkün olabilece\u011fini bildirmektedir. Yüce Allah (cc), vahdeti nas\u0131l olu\u015fturacaklar\u0131 konusunda mü’minlere yol göstermektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), iman edenlerin, Rab’lerine davet edenlerle beraber olmalar\u0131n\u0131, mü’minlerin aralar\u0131nda vahdeti olu\u015fturup birlikte hareket etmelerini emretmektedir. Tevhidi esaslara iman edenlere dü\u015fen görev, Tevhidi esaslara davet edenlerle beraber bulunmak ve hiçbir neden ve gerekçe ile onlardan ayr\u0131lmamakt\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Nefsini, sabah ak\u015fam, r\u0131zas\u0131n\u0131 isteyerek Rablerine davet edenlerle beraber tut, gözlerin, dünya hayat\u0131n\u0131n süsünü isteyerek onlardan ba\u015fka yana sapmas\u0131n; kalbini bizi anmaktan al\u0131koydu\u011fumuz keyfine uyan ve i\u015fi, hep a\u015f\u0131r\u0131l\u0131k olan ki\u015fiye itâat etme.” (Kehf, 28)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Mü’min olduklar\u0131n\u0131, iddia eden kimselerin, yüce Allah’\u0131n emrine uyarak mü’minlerle beraber vahdeti olu\u015fturmamalar\u0131, bu ilahi emre muhalefet etmektir ki bu, apaç\u0131k bir tefrika ve sapmad\u0131r. Unutulmas\u0131n ki, her sapma \u015feytandan ve her sapman\u0131n sonu cehennemdir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Mü’minlerin, bireysel hareketleri, yüce Allah’\u0131n, vahdeti olu\u015fturanlara verdi\u011fi rahmetten mahrum olmalar\u0131na sebebiyet verdi\u011fi gibi, ayn\u0131 zamanda, \u015firk ve küfür unsurlar\u0131n\u0131n, inanç ve de\u011ferlerine yapt\u0131klar\u0131 sald\u0131r\u0131lara kar\u015f\u0131 da acziyet içerisinde kalmalar\u0131na ve toplum içerisinde ezilmelerine neden olacakt\u0131r. Yüce Allah (cc), bu duruma i\u015faret ederek mü’minleri uyarmaktad\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Allah’a ve peygamberlerine itaat edin, birbirinizle çeki\u015fmeyin; sonra içinize korku dü\u015fer ve devletiniz elden gider, sab\u0131rl\u0131 olun, çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal, 46)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tarihi süreç içerisinde, bölünüp parçalanan toplumlar\u0131n, ba\u015fka güçler taraf\u0131ndan nas\u0131l horland\u0131klar\u0131, ezilip sömürüldükleri ile ilgili birçok örnek bulunmaktad\u0131r. Bölünmenin tarihi süreçteki örne\u011fi, \u0130srail o\u011fullar\u0131n\u0131n Fir’avn taraf\u0131ndan ezilmeleridir. Bölünmenin günümüzdeki örne\u011fi ise, Müslümanlar\u0131n dünya genelinde emperyalizm taraf\u0131ndan sömürülmeleri; ülkeler baz\u0131nda ise emperyalizmin yerli i\u015fbirlikçileri taraf\u0131ndan ezilmeleri, a\u015fa\u011f\u0131lanmalar\u0131, inanç de\u011ferlerine sald\u0131r\u0131lmas\u0131d\u0131r. Yüce Allah (cc), mü’minlerin bu zillete dü\u015fmekten kurtulmalar\u0131 için onlar\u0131 cemaatle\u015fmeye te\u015fvik etmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Kafirler birbirlerinin velisidirler; ancak siz bunu yapmazsan\u0131z, yeryüzünde fitne ve büyük bir fesat olur.” (Enfal, 73)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Bugün yeryüzünde varolan fitne ve fücurun, zulüm ve fesad\u0131n temel nedeni, Müslümanlar\u0131n cemaatle\u015fmemeleri ve velayet hukukunu olu\u015fturmamalar\u0131d\u0131r. Müslümanlar, yeryüzünde vahyi esaslara sar\u0131l\u0131p cemaat haline gelmedikleri, birey olarak ya\u015fad\u0131klar\u0131 ve içerisinde ya\u015fad\u0131klar\u0131 gayri \u0130slami düzenlere itaat ettikleri için emperyalizm ve onun \u0130slâm topraklar\u0131ndaki yerli i\u015fbirlikçileri taraf\u0131ndan en a\u011f\u0131r hakaretlere maruz kalmakta, onurlar\u0131yla oynanmakta, inanç de\u011ferlerine sald\u0131r\u0131lmaktad\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Siyasi literatürde; <\/span><\/font><\/font>“Örgütlenmi\u015f bir az\u0131nl\u0131k daima örgütlenmemi\u015f ço\u011funlu\u011fa hükmeder.”<\/strong><\/span><\/font><\/font> diye bir deyim vard\u0131r. Ço\u011funluk kemiyet olarak ne kadar fazla olursa olsun, örgütlü olmad\u0131\u011f\u0131 sürece örgütlenmi\u015f az\u0131nl\u0131k taraf\u0131ndan yönetilmeye, ezilmeye ve horlanmaya mahkumdur. Bugün Tevhid erlerinin bireysel hareketleri nedeniyle örgütlenen küfür ve \u015firk unsurlar\u0131, maalesef Tevhid erlerine hükmetmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Kavmi ve \u0131rki taassublar\u0131n\u0131 terk etmeyenler<\/strong><\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), ancak mü’minlerin, karde\u015f olduklar\u0131n\u0131, insanlar\u0131n, bir anne ve babadan ço\u011fald\u0131klar\u0131n\u0131, din karde\u015fli\u011finin daha önemli oldu\u011funu bildirmi\u015ftir. Irkç\u0131l\u0131k, bir hastal\u0131kt\u0131r ve vahdetin dü\u015fman\u0131d\u0131r. Bu nedenle yüce Allah (cc), mü’minler aras\u0131nda herhangi bir nedenle bir tart\u0131\u015fman\u0131n, bir sava\u015f\u0131n ve bir ayr\u0131l\u0131\u011f\u0131n ç\u0131kmas\u0131 halinde bunun, karde\u015flik hukuku esas al\u0131narak çözülmesini istemektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Muhakkak mü’minler karde\u015ftirler; karde\u015flerinizin aras\u0131n\u0131 düzeltin ve Allah’tan korkun ki size rahmet edilsin.” (Hucurat, 10)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Müslümanlar, hiçbir neden ve gerekçe ile ba\u015fka kavimlere mensup iman eden karde\u015flerini hor görmemeli, onlar\u0131 küçümseyip alay etmemelidir. Yüce Allah (cc), iman ettikten sonra din karde\u015flerini, \u0131rki gerekçelerle küçümsemenin, f\u0131sk oldu\u011funu, f\u0131sk\u0131n ise, kavim ve kabile ile övünmek oldu\u011funu bildirmi\u015ftir. \u0130slâm toplumuna mensup karde\u015flerini, \u0131rki nedenlerle küçümseyen kimseler, zalimlerdir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ey iman edenler, bir topluluk, ba\u015fka bir toplulukla alay etmesin; belki (o alay edilenler), kendilerinden iyidirler. Kad\u0131nlar da ba\u015fka kad\u0131nlarla alay etmesinler. Belki onlar, kendilerinden iyidirler. Birbirinizde kusur aramay\u0131n; birbirinizi kötü lakaplarla ça\u011f\u0131rmay\u0131n, iman ettikten sonra f\u0131sk ad\u0131, ne kötü bir \u015feydir! Kim tevbe etmezse, i\u015fte onlar, zâlimdirler.”<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), \u0130slâm ümmetinin parçalanmas\u0131n\u0131 k\u0131namakta, Vahdet’in esas oldu\u011funu bildirmektedir. Çünkü Vahdet, Tevhid’dir, tefrika ise \u015firktir ve yüce Allah (cc) kullar\u0131n\u0131 \u015firke bula\u015fmaktan sak\u0131nd\u0131rmaktad\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Sen yüzünü, Allah’\u0131 birleyici olarak do\u011fruca dine çevir: Allah’\u0131n yaratma yasas\u0131na ki, insanlar\u0131 ona göre yaratm\u0131\u015ft\u0131r. Allah’\u0131n yaratmas\u0131 de\u011fi\u015ftirilemez. \u0130\u015fte do\u011fru din odur; fakat insanlar\u0131n ço\u011fu bilmezler; yaln\u0131z O’na yönelin ve O’ndan korkun; namaz\u0131 k\u0131l\u0131n ve mü\u015friklerden olmay\u0131n. (ki o mü\u015frikler) Dinlerini parçalad\u0131lar ve bölük bölük oldular. Her parti kendi yan\u0131ndakiyle sevinmektedir.” <\/em><\/span><\/font><\/font><\/font>(Rum, 30-32)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/font><\/p>\n

Hangi gaye ile olursa olsun, Vahdet’i b\u0131rak\u0131p tefrikaya dü\u015fmek, Tevhidi b\u0131rak\u0131p \u015firke dü\u015fmektir. \u015eirke dü\u015fenlerin ise, Müslüman olmalar\u0131 mümkün de\u011fildir. Emperyalizm, kavmiyet hastal\u0131\u011f\u0131n\u0131, \u0130slâm toplumu içine sokarak ümmeti parçalam\u0131\u015f, küçük devletlere bölerek onlar\u0131 daha rahat sömürmü\u015f, sömürmeye devam etmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhid eri ve Müslüman oldu\u011funu savunan insanlar, olaylar kar\u015f\u0131s\u0131nda, Tevhidi bir duru\u015f sergileyerek konular\u0131 de\u011ferlendirecek yerde, meydana gelen herhangi bir olay kar\u015f\u0131s\u0131nda, Tevhidi bak\u0131\u015f aç\u0131s\u0131ndan uzak bir \u015fekilde tamamen indi görü\u015fleriyle hareket etmekte, adil olmalar\u0131 gerekirken, s\u0131rf \u0131rki taassuplar\u0131 nedeniyle tarafgir olmaktad\u0131rlar. Böylece Haktan, mazlumdan yana tav\u0131r tak\u0131nmak yerine zalimden yana tav\u0131r almakta ve iman etti\u011fini ifade ettikleri Kur’ani esaslara ayk\u0131r\u0131 bir duru\u015f sergilemektedirler.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yüce Allah (cc), mü’minlerden, hiçbir \u015fekilde ve durumda, en yak\u0131nlar\u0131 da olsa, \u015fayet zalim iseler, zalimlerle beraber olmamalar\u0131n\u0131, zalimlere meyletmemelerini istemekte, aksi halde zalimlerle beraber ate\u015fe gireceklerini bildirmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Sak\u0131n zulmedenlere meyletmeyin, sonra size ate\u015f dokunur; sizin Allah’tan ba\u015fka dostlar\u0131n\u0131z yoktur, sonra size yard\u0131m edilmez.” (Hud, 113)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Kavim ve soysop iddias\u0131n\u0131n cahiliye iddias\u0131 oldu\u011funun bilincinde olan Tevhid eri mü’minler için aslolan, yüce Allah’\u0131n gönderdi\u011fi \u0130slâm dinidir. Mü’minler, bu hassasiyetlerinin önüne ba\u015fka hiçbir \u015feyi almamal\u0131d\u0131rlar. Onlar\u0131n kayg\u0131lar\u0131, her halükârda iman ettikleri esaslardan hareket etmek ve onu ayakta tutmak olmal\u0131d\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ey iman edenler, adâleti tam yerine getirerek Allah için \u015fahidlik edenler olun, kendinizin, ana baban\u0131z\u0131n ve yak\u0131nlar\u0131n\u0131z\u0131n aleyhinde bile olsa, zengin veya fakir de olsalar (adâletten ayr\u0131lmay\u0131n). Çünkü Allâh, ikisine de daha yak\u0131nd\u0131r; öyle ise keyfinize uyarak do\u011fruluktan sapmay\u0131n. E\u011fer (gerçe\u011fi) e\u011fip bükerseniz ya da do\u011fruyu söylemezseniz, muhakkak ki Allah yapt\u0131klar\u0131n\u0131z\u0131 bilir.” (Nisa, 135)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Yak\u0131nlar\u0131n\u0131 ve \u0131rk\u0131n\u0131 koruma endi\u015fesi, insan\u0131n, her zaman yanl\u0131\u015fl\u0131k yapmas\u0131na, adaletsiz bir tav\u0131r sergilemesine neden olur ki, adaleti ayakta tutmay\u0131 emreden yüce Allah’a kar\u015f\u0131 suç i\u015flemesine neden olur. Bu durum, iman ettiklerini ifade eden kimselerin, birey olarak helak olmalar\u0131na neden olaca\u011f\u0131 gibi, \u0130slâm ümmetinin parçalanmas\u0131na da sebebiyet verecektir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi dü\u015fünüp hayatlar\u0131n\u0131, Tevhidi esaslar do\u011frultusunda düzenleme gayreti içerisinde bulunan mü’minler, her konuda oldu\u011fu gibi, \u0131rki söylem ve davran\u0131\u015flardan da kaç\u0131nmal\u0131, hayatlar\u0131n\u0131n ve çal\u0131\u015fmalar\u0131n\u0131n ana gayesi, iman ettikleri Tevhidi esaslar\u0131 ya\u015famak ve insanlara ula\u015ft\u0131rmak olmal\u0131d\u0131r.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Sloganik ifadelerden, amelsiz iddialardan sak\u0131nmayanlar<\/strong><\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Kur’an, iman etmenin bir iddia olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, iman\u0131n, yüce Allah’\u0131n hükümlerini kabul edip o hükümler do\u011frultusunda ya\u015famak oldu\u011funu bildirir. Bu nedenle Kur’an’da, iman edip salih amel i\u015fleyenlerden övgü ile bahseder ve kurtulu\u015fa erenlerin de ancak bunlar olduklar\u0131n\u0131 bildirir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ancak iman edip salih amel i\u015fleyenler hariç; onlar için kesintisiz bir mükâfat vard\u0131r.” (Tin, 6)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ancak iman edip salih amel i\u015fleyenler, hakk\u0131 ve sabr\u0131 tavsiye edenler (kurtulurlar.)” (Asr, 3)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Salih ameli olmayan, fiiliyata aktar\u0131lmayan iman iddias\u0131, bir iddiadan öte bir anlam ifade etmedi\u011fi gibi, sahibini de, yüce Allah indinde büyük bir sorumluluk alt\u0131na sokar. Bu nedenle yüce Allah (cc), iman edenlerden, yapmayacaklar\u0131 bir \u015feyi söylememelerini ve böyle bir davran\u0131\u015f\u0131n, Kendi yan\u0131nda çok büyük bir suç ve akl\u0131 kullanmamak oldu\u011funu bildirmektedir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Ey iman edenler niçin yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi söylüyorsunuz?<\/em><\/span><\/font><\/font> <\/span><\/font>Yapmayaca\u011f\u0131n\u0131z \u015feyi söylemek, Allah kat\u0131nda en sevilmeyen bir \u015feydir.” (Saf, 2-3)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

“Siz Kitab\u0131 okudu\u011funuz halde, insanlara iyili\u011fi emredip kendinizi unutuyor musunuz? Akl\u0131n\u0131z\u0131 kullanm\u0131yor musunuz?” (Bakara, 44)<\/em><\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Gere\u011fi yap\u0131lmayan kimi söz ve ifadeler, sloganik olmaktan öte bir anlam ta\u015f\u0131maz. Sloganik ifadeleri kullananlar, hiçbir zaman iman etmi\u015f de\u011fillerdir. Onlar, duygular\u0131n\u0131n ak\u0131nt\u0131s\u0131na kap\u0131larak, ho\u015flar\u0131na gitti\u011fi için \u0130slâmi kimi kavramlar\u0131 sloganla\u015ft\u0131rm\u0131\u015flar, ancak daha sonra bunlar\u0131 terk etmi\u015flerdir.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Sloganik ifadeler, sahibini hem Rabb’inin yan\u0131nda sorumluluk alt\u0131na sokar, hem de belli bir zaman sonra kendisinin, bu sloganlar\u0131 terk etmesine ve topuklar\u0131 üzerinden yeniden küfre ve \u015firke dönmesine neden olur. Günümüzde birçok \u0130slâmc\u0131, kendilerine küfür sisteminin sa\u011flad\u0131\u011f\u0131 baz\u0131 imkânlar nedeniyle eskiden kulland\u0131klar\u0131 kimi Tevhidi ifadeleri terk ederek, topuklar\u0131 üzerinden gerisin geriye küfre ve \u015firke dü\u015ftüler.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi Müslümanlar, kullanacaklar\u0131 ifadeleri, kavramlar\u0131 çok iyi bilmeli, bu ifadelerin kendilerinden ne istedi\u011fini kavramal\u0131, kendileri, bu kavramlar\u0131n bildirdi\u011fi esaslar do\u011frultusunda hareket ettikten sonra kullanmal\u0131d\u0131rlar. <\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Tevhidi Müslümanlara yak\u0131\u015fan da budur.<\/span><\/font><\/font><\/p>\n

Ramazan Y\u0131lmaz: 2013.08.05
\n