{"id":173,"date":"2020-03-25T18:28:40","date_gmt":"2020-03-25T18:28:40","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/gunumuzun-rafizi-ve-belamlari\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:40","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:40","slug":"gunumuzun-rafizi-ve-belamlari","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/gunumuzun-rafizi-ve-belamlari\/","title":{"rendered":"G\u00dcN\u00dcM\u00dcZ\u00dcN RAF\u0130Z\u0130 VE BELAMLARI"},"content":{"rendered":"
\u0130slâm tarihi boyunca, Tevhidi esaslara ve ümmetin vahdetine kar\u015f\u0131 birçok fitne odaklar\u0131 ortaya ç\u0131km\u0131\u015f, Tevhidi esaslar\u0131 bozmaya ve ümmet aras\u0131ndaki vahdeti parçalamaya çal\u0131\u015fm\u0131\u015flard\u0131r. Bu fitne odaklar\u0131n\u0131n en \u015ferlileri ise hiç ku\u015fkusuzdur ki, Rafiziler ve belamlard\u0131r. Rafiziler, ümmet aras\u0131ndaki birlikteli\u011fi bozmaya çal\u0131\u015f\u0131rlarken, belamlar, Tevhidi esaslar\u0131 bozarak ve ilahi mesaj\u0131 kar\u0131\u015ft\u0131rarak insanlar\u0131n, ilahi mesaj\u0131 ve Tevhidi ilkeleri net olarak anlamalar\u0131n\u0131 ve Tevhidi esaslara yönelmelerini engellemeye çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar. Sonuç olarak her iki fitne oda\u011f\u0131 da Kur2an noktai nazar\u0131nda \u0130slâm dü\u015fman\u0131 ve sap\u0131kt\u0131rlar. Rafizilik<\/span><\/em><\/strong> Rafizi,“Terkeden, ayr\u0131lan, b\u0131rakan” anlamlar\u0131na gelmektedir. Rafizilik; ilk ortaya ç\u0131k\u0131\u015flar\u0131, ilk defa \u0130mam Zeyd (r.aleyh) zaman\u0131nda olmu\u015ftur. Hz. Hüseyin’in torunu olan \u0130mam Zeyd b. Ali<\/span> (r.aleyh), Emevi Devletinin yapt\u0131\u011f\u0131 zulme kar\u015f\u0131,<\/span> <\/span><\/strong>devrin hükümdar\u0131 Hi\u015fam b. Abdilmelik’i, <\/span>önce sözel<\/span> aç\u0131kça uyarm\u0131\u015f<\/span> ancak bu uyar\u0131lar\u0131n\u0131n dinlenmemesi ve netice vermemesi üzerine,<\/span> Kufe’de kendisine biat eden onbe\u015f bin ki\u015fiden bir ordu olu\u015fturarak zaman\u0131n Kufe-Basra valisi Yusuf b. Ömer es-Sakafi’ye kar\u015f\u0131 Hicri, 122\/M. 740 y\u0131l\u0131nda isyan bayra\u011f\u0131n\u0131 açm\u0131\u015ft\u0131r. \u0130mam zeyd (r.aleyh) sava\u015fta üstün oldu\u011fu bir zamanda, kö\u015feye s\u0131k\u0131\u015fan Hi\u015fam, fitne odaklar\u0131n\u0131 harekete geçirir ve bu yolla sava\u015f\u0131 kendi lehine çevirir. Hi\u015fam’\u0131n fitne odaklar\u0131, \u0130mam Zeyd b. Ali<\/span> (r.aleyh)’\u0131n, Hz. Ömer (r.anh) ve Hz. Ebu Bekr (r.anh)’a olan sevgisini bildikleri için bu konuda fitne ç\u0131kar\u0131rlar. <\/span> Hz. Ömer (r.anh) ve Hz. Ebu Bekr (r.anh)’\u0131 sevmeyen baz\u0131 kimseleri kand\u0131ran fitne odaklar\u0131, onlardan \u0130mam<\/span> Zeyd (r.aleyh)’e, Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer hakk\u0131nda görü\u015fünü sormas\u0131n\u0131 isterler. Bunun üzerine, onlardan bir grup, <\/span>\u0130mam<\/span> Zeyd (r.aleyh)’e gelerek, "Gerçek \u015fu ki biz, dü\u015fmanlar\u0131na kar\u015f\u0131 sana, atan Ali b. Ebî Talib’e haks\u0131zl\u0131k eden Ebû Bekir ve Ömer hakk\u0131nda görü\u015fünü söyledikten sonra yard\u0131m edece\u011fiz" <\/strong>derler. \u0130mam, "Bu ikisi hakk\u0131nda iyilikten ba\u015fka bir \u015fey söyleyemem ve babamdan da onlar hakk\u0131nda iyilikten ba\u015fka bir \u015fey söyledi\u011fini i\u015fitmedim. Ben, atam Hüseyin’i öldüren ve el-Harra gününde Medine’ye sald\u0131ran, sonra da Allah’\u0131n evini (Kabe) manc\u0131n\u0131kla ta\u015fa tutup ate\u015fe veren Ümeyye o\u011fullar\u0131na kar\u015f\u0131 ayakland\u0131m" <\/strong>der. Onlar,<\/span> "<\/strong>Ebu Kuhafe o\u011flu Ebu Bekir<\/span><\/strong><\/a>‘e ve <\/strong>Hattab o\u011flu Ömer<\/span><\/strong><\/a>‘e dü\u015fman ol!" <\/strong>derler. \u0130mam Zeyd onlara diye cevap verir.<\/span> Bu üzerine onlar, \u0130mam\u0131 terk ederler. \u0130mam, onlara, "Râfaztumunî=Beni b\u0131rak\u0131p kaçt\u0131n\u0131z, terkettiniz" <\/strong>der. \u0130\u015fte bu nedenle o ayr\u0131lanlara o günden beri "Raf\u0131zî" denmi\u015ftir. <\/span>Rafiziler, \u015fian\u0131n 21 kolundan birisidir. \u015eia, temel itibar\u0131 ile sahabenin bir k\u0131sm\u0131na dü\u015fmand\u0131r. \u015eia’n\u0131n, bütün kollar\u0131 kendi içerisinde, sap\u0131kl\u0131k yönünden farkl\u0131l\u0131k gösterse de, yukar\u0131da verilen örnekten de anla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 üzere, sahabeye dü\u015fman olan bütün kollar \u0130slâm noktai nazar\u0131nda Rafizi, fitneci ve sap\u0131kt\u0131rlar. <\/span>K\u0131saca özetlemeye çal\u0131\u015ft\u0131\u011f\u0131m\u0131z üzere Rafizilik, ümmet aras\u0131nda ihtilaf\u0131 körükledi\u011fi gibi, \u015eia içerisinde de fitne unsuru sap\u0131k bir görü\u015ftür. Asl\u0131nda \u0130slâm ümmeti içerisinde, bölünmeye, fitne ç\u0131karmaya, Rasulullah (as) ve Sahabe-i Kiram hakk\u0131nda olur olmaz fikirler ileri süren, onlara dil uzatan her ki\u015fi ve grup sap\u0131k oldu\u011fu gibi ayn\u0131 zamanda da, Hakk\u0131 ve do\u011frular\u0131 terkettikleri için rafizidirler. Günümüzde, Tevhidi esaslardan, Kur’ani gerçeklerden uzak olan ve insanlar\u0131 da küçük ç\u0131karlar\u0131 için uzak tutmaya çal\u0131\u015fan, Hakk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131p gerçekleri gizleyerek, insanlar\u0131 farkl\u0131 farkl\u0131 gruplara ay\u0131ran bütün ki\u015filer, mezhepler, tarikatler, vak\u0131flar, dernek ve partiler, Hakk\u0131 terkettikleri, ümmet aras\u0131nda fitneye sebebiyet verdikleri, insanlar\u0131 f\u0131rkalara ay\u0131rd\u0131klar\u0131 için rafizi sap\u0131klardand\u0131rlar. Bel’amlar Bel’am, Tevhidi esaslar\u0131, Kur’ani gerçekleri bilmelerine ra\u011fmen kimi ç\u0131kar, endi\u015fe ve korkular\u0131 nedeniyle bunlar\u0131 gizleyen, aç\u0131klamayan ve bildiklerinin aksine hareket edip be\u015feri ta\u011futi sistemlere itaat eden ki\u015filere verilen bir isimdir. Bel’am s\u0131fat\u0131, Hz. Musa (as)’\u0131n döneminde ya\u015fayan, kendisine ilim verilen, ilahi mesaj\u0131, Allah’\u0131n ayetlerini çok iyi bilen ancak sonradan bildi\u011fi ayetlere ayk\u0131r\u0131 davran\u0131\u015flar sergileyerek irtidat eden Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> isimli ki\u015fiden gelmektedir. “Onlara \u015fu adam\u0131n haberini de oku; kendisine ayetlerimizi verdik de onlardan s\u0131yr\u0131ld\u0131 ç\u0131kt\u0131; \u015feytan onu pe\u015fine takt\u0131, böylece azg\u0131nlardan oldu. Dileseydik elbette onu o ayetlerle yükseltirdik, fakat o, yere sapland\u0131 ve hevesinin pe\u015fine dü\u015ftü. Onun durumu, t\u0131pk\u0131 \u015fu köpe\u011fin durumuna benzer; üstüne varsan da dilini sark\u0131t\u0131p solur, onu b\u0131raksan da dilini sark\u0131t\u0131p solur. \u0130\u015fte ayetlerimizi yalanlayanlar\u0131n durumu budur. Bu k\u0131ssay\u0131 anlat, belki ö\u011füt al\u0131rlar. Ayetlerimizi yalanlayan ve kendilerine zulmeden toplulu\u011fun durumu ne kötüdür!” (A’raf, 175-177) Bel’am \u0130bn Bahura<\/span><\/strong> hakk\u0131nda tefsir kitaplar\u0131nda ve \u0130srailiyatta çok de\u011fi\u015fik ve uydurulmu\u015f hikâyeler bulunmaktad\u0131r. Kur’an’da, Hakk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131rarak bel’aml\u0131k yapan ikinci bir ki\u015fiden sözedilir. Bu ki\u015fi, Hz. Musa (as)’\u0131n kavminden olan ve insanlar\u0131 buza\u011f\u0131ya tapt\u0131ran Samiri<\/strong>’dir. Samiri<\/span><\/strong>, ilah kavram\u0131n\u0131 çarp\u0131tm\u0131\u015f, hakk\u0131 bat\u0131la bulayarak insanlar\u0131 kand\u0131rarak sapt\u0131rm\u0131\u015f ve onlar\u0131n Rab’leri yüce Allah’a isyan ettirmi\u015ftir. Samiri<\/strong>’ye, kendisine insanlar\u0131 neden sapt\u0131rd\u0131\u011f\u0131 soruldu\u011funda verdi\u011fi cevap, adeta günümüz takipçilerinin kimli\u011fini orta koyuyordu. “(Sâmiri): ‘Ben, onlar\u0131n görmediklerini gördüm. Elçinin izinden bir avuç ald\u0131m da att\u0131m; nefsim bana böyle (yapmay\u0131) ho\u015f gösterdi.’ dedi.” (Taha, 96)<\/span><\/em> Samiri<\/span><\/strong>’nin söyledikleri asl\u0131nda çok aç\u0131k; cahil olan basiretsiz halk\u0131n cehaletinden yararlanarak, kurnazl\u0131\u011f\u0131n\u0131 kullan\u0131p insanlar\u0131 kand\u0131rm\u0131\u015f, onlar\u0131n manevi duygular\u0131 yan\u0131nda maddi de\u011ferlerini alm\u0131\u015f ve insanlar\u0131 buza\u011f\u0131 \u015feklindeki puta tapt\u0131rm\u0131\u015ft\u0131r. Samiri<\/strong>, bunu yapma nedeni olarak da nefsinin bu yapt\u0131klar\u0131n\u0131 kendisine ho\u015f göstermesiymi\u015f.<\/span> Bu yaz\u0131dan amac\u0131m\u0131z, Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong>’y\u0131 ya da Samiri<\/strong>’yi tan\u0131tmak ya da onun hakk\u0131nda bir makale yazmak de\u011fildir. Burada üzerinde durulacak as\u0131l konu, bel’aml\u0131\u011f\u0131n ne, Samiri<\/strong>’nin kim oldu\u011fu, günümüzdeki <\/span>bel’am ve Samirilerin kimler oldu\u011fudur. Kur’an penceresinden bel’aml\u0131k ve Samirilik nedir? Günümüzde kimler, hangi nedenlerle bu s\u0131fatlar\u0131 ta\u015f\u0131d\u0131klar\u0131 konular\u0131 üzerinde duracak, <\/span>Hakk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131p gerçekleri gizleyen ki\u015filere bir s\u0131fat olarak verilen bel’aml\u0131\u011f\u0131 ve Samirili\u011fi anla\u015f\u0131l\u0131r bir \u015fekilde aç\u0131klamaya çal\u0131\u015faca\u011f\u0131z in\u015faAllah. Bel’am ve Samirinin özellikleri Bel’am \u0130bn Bahura<\/span><\/strong> hakk\u0131nda indi\u011fi rivayet edilen A’raf suresi, 175-177. ayetlerinde sözü edilen ki\u015finin durumundan hareketle bel’am\u0131n ve Samiri<\/strong>’nin, Taha 96. ayetinde say\u0131lan özellikleri: Bel’am; Kur’ani hükümleri iyi bilen, ancak kimi nedenlerle Hakkk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131p bildi\u011fi gerçekleri gizleyen, kendi arzular\u0131n\u0131 önceleyen, \u015feytana ve \u015feytani dü\u015fünce ve sistemlere tabi olan bu nedenlerle Allah’\u0131n ayetlerini yalanlayarak azg\u0131nla\u015f\u0131p alçalan ki\u015fidir. Kur’an, bel’amlar\u0131n durumunu, köpeklerin durumuna benzetmektedir. Bu benzetme neden yap\u0131lmaktad\u0131r? Çünkü köpeklere kim bir kemik ya da bir yiyecek verse köpek ona kuyruk sallar ve kötü bir \u015fey görmesine ra\u011fmen, ald\u0131\u011f\u0131 kemik ya da yiyecek için havlamaz, dilini sark\u0131tarak solumaya ba\u015flar. Samiri<\/span><\/strong>, nefsinin ho\u015funa giden \u015feyleri yapmak için Hakk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131p insanlar\u0131 Allah yolundan sapt\u0131r\u0131p \u015firke ve küfre sokan, azg\u0131n ve mü\u015frik olan kimsedir.<\/span> Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> ile Samiri<\/strong>, hevalar\u0131n\u0131 ölçü edinip ilahi mesajdan yüz çevirerek azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131 seçmi\u015flerdir. Sonraki dönemlerde ve günümüzde, Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> ve Samiri<\/strong>’nin takipçileri hep varolagelmi\u015f, Tevhidi mücadeleyi onurlu bir \u015fekilde ortaya koymaya cesaret edemeyen kimseler, hevalar\u0131na uyarak \u0130slâmi gerçekleri çarp\u0131tm\u0131\u015flar, Hakk\u0131 bat\u0131la bulayarak gerçekleri gizlemi\u015flerdir.<\/span> Bel’am ve Samiri s\u0131fat\u0131, Tevhidi ilkelerin ifade aç\u0131k bir \u015fekilde edilmemesine, insanlara duyurulmamas\u0131na, insanlar\u0131n Hak yoldan sapt\u0131r\u0131lmas\u0131na, Kur’ani gerçeklerin gizlenmesine, Hakk\u0131n bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131na, Kur’ani esaslara kar\u015f\u0131 söz söylenmesine ve Tevhidi ilkelere kar\u015f\u0131 kimi hareketlerin yap\u0131lmas\u0131na atfen ki\u015filere verilir. Bel’am ve Samiri, baz\u0131 dünyevi ç\u0131kar ve hesaplar için ve arzular\u0131n u\u011fruna, Tevhidi esaslar\u0131 aç\u0131klamayan, Allah’\u0131n dinini tahrif eden, Kur’ani hükümleri gizleyen, Hakk\u0131 bat\u0131la kar\u0131\u015ft\u0131ran kimselerin, ta\u011futi küfür sistemlerine ve yöneticilerine yaranmak maksad\u0131yla ya da onlar\u0131n korkusuyla, inand\u0131\u011f\u0131 esaslara ayk\u0131r\u0131 bir tutum ve davran\u0131\u015f içerisinde bulunan kimseleri temsil etmektedir. Biz bu iki ayr\u0131 s\u0131fat\u0131, tek bir s\u0131fat olarak, Samiri soylu belamlar<\/strong> \u015feklinde birle\u015ftirecek ve günümüzdeki sapt\u0131r\u0131c\u0131lar için kullan\u0131yoruz.<\/span> Samirinin mazereti, günümüz belamlar\u0131n\u0131n yapt\u0131klar\u0131 ile adeta özde\u015flik arzediyor. Günümüz bel’amlar\u0131 da, Allah’\u0131n ayetlerini nefislerinin ise\u011fi do\u011frultusunda istismar etmekte ve kendi azg\u0131nl\u0131klar\u0131 için kullanmaktad\u0131rlar. Günümüz belamlar\u0131 da, ayetleri gizledikleri için onlardan s\u0131yr\u0131lm\u0131\u015flar ve hevalar\u0131n\u0131 ilah edinerek yere saplanm\u0131\u015flard\u0131r. Günümüz bel’amlar\u0131n\u0131n durumu, ayette anlat\u0131lan ki\u015finin durumuna benzer; idaresi alt\u0131nda ya\u015fad\u0131klar\u0131 ta\u011futi sistemin kendilerine verdi\u011fi ünvanlar, makam ve mevkiler, sistemden korku ve çekingeleri nedeniyle onlara ne anlat\u0131l\u0131rsa anlat\u0131ls\u0131n iman etmezler. Bu nedenle onlar\u0131n durumu, dilini sark\u0131t\u0131p soluyan köpe\u011fe benzemektedir. Günümüz Samiri soylu belamlar\u0131 Günümüz Samiri soylu belamlara bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda,<\/span> Bel’am \u0130bn Bahura<\/span><\/strong> ve Samiri<\/strong>’nin bütün özelliklerine sahip olduklar\u0131 çok aç\u0131k bir \u015fekilde görülür. \u0130lim sahibi olan Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong>, sahip oldu\u011fu ilmi ile halk\u0131n\u0131 yüce Allah’a ve Tevhidi esaslara davet edecek yerde tam aksine hareket ederek Hz. Musa (as)’\u0131n bildirdi\u011fi Tevhidi esaslara kar\u015f\u0131 kullanmaya kalk\u0131\u015fm\u0131\u015f ve böylece A’raf, 175-176. ayetlerde bildirildi\u011fi üzere ilmini kötüye kullanarak sapm\u0131\u015f, \u015feytana tabi olmu\u015f ve azg\u0131nlardan olmu\u015ftur. Bu nedenle Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k biri olarak nefsinin pe\u015fine tak\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Samiri<\/span><\/strong>’ye bak\u0131ld\u0131\u011f\u0131nda, onun da vahyi esaslar\u0131 kullanarak ve baz\u0131 ayetleri aklarak hevas\u0131n\u0131n ho\u015funa giden sap\u0131kl\u0131\u011f\u0131 tercih etmi\u015ftir. \u0130nsanlar\u0131n inançlar\u0131n\u0131 ve maddi <\/span>de\u011ferlerini kullanarak insanlar\u0131 Allah yolundan sapt\u0131r\u0131p buza\u011f\u0131ya tapt\u0131ran Samiri<\/strong>, Tevhid inanc\u0131ndan s\u0131yr\u0131lm\u0131\u015f ve sap\u0131klardan olmu\u015ftur. Günümüz Samiri soylu belamlar\u0131<\/strong>n\u0131n bir ço\u011fu <\/strong>da, Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> gibi belli bir ilme, Kur’ani bilgiye sahip olduklar\u0131 halde bunu insanlar\u0131n Tevhidi esaslara yönelmeleri için kullanmad\u0131klar\u0131, tam <\/span>aksine hareket ederek t\u0131pk\u0131 Samiri<\/strong> gibi insanlar\u0131n dini inançlar\u0131n\u0131 ve maddi de\u011ferlerini kullanarak insanlar\u0131 ta\u011futi sisteme itaat ettirmeye çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar.<\/span> Günümüzdeki Samiri soylu belamlar, ta\u011futi küfür sisteminin, ünvan ve makam verdi\u011fi ilahiyatç\u0131 Prof.lar, dekanlar, rektörler, küfür sisteminin izni ile aç\u0131lan parti, dernek ve vak\u0131flarda \u0130slâm ad\u0131na hareket ettiklerini iddia eden bütün vak\u0131fç\u0131lar, diyanet i\u015flerinde görevli ki\u015filer, ta\u011futi sistemin desteklenmesini isteyen ilim sahibi kimseler, Kur’an’da özellikleri verilen Samiri soylu bel’amlard\u0131r. Samiri soylu bel’amlar, ta\u011futi sistemin varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 sürdürmesi için çal\u0131\u015f\u0131rlar, yanda\u015flar\u0131ndan ve müritlerinden de sistemi desteklemelerini ve oy kullanma zamanlar\u0131nda sisteme oy vermelerini isterler, konu\u015fmalar\u0131nda ta\u011futtan yana bir tav\u0131r sergilerler. Yüce Allah (cc), Tevhidi esaslar\u0131n ikame edilmesi için, tarihi süreçte her millete rasul göndererek onlar\u0131n ta\u011futu reddetmelerini istemi\u015ftir. Çünkü Tevhidi esaslara iman etmenin temel \u015fart\u0131 ta\u011futun reddedilmesidir. “Andolsun biz, her millet içinde: ‘Allah’a kulluk edin ta\u011futtan kaç\u0131n\u0131n’ diye bir rasul gönderdik. Onlardan kimine Allah hidayet etti, onlardan kimine de sap\u0131kl\u0131k hak oldu. \u0130\u015fte yeryüzünde gezin de görün, yalanlayanlar\u0131n sonu nas\u0131l olmu\u015f!” (Nahl, 36)<\/span><\/em> Günümüz Samiri soylu belamlar\u0131 da Kur’ani bilgiye sahip kimselerdir. Bunlar, ö\u011frendikleri ayetlerle Tevhidi esaslar\u0131 insanlara duyurup yücelecekleri yerde, hevalar\u0131n\u0131 ilahla\u015ft\u0131rarak sapm\u0131\u015flar, alçalarak ta\u011futi sisteme tabi olmu\u015flard\u0131r. Ta\u011futi sisteme iman eden Samiri soylu belamlar\u0131<\/strong>, t\u0131pk\u0131 atalar\u0131 Samiri<\/strong> gibi, elçiden ald\u0131klar\u0131 bilgileri, Bel’am \u0130bn Bahura<\/strong> gibi tam tersine kullanarak insanlar\u0131 sapt\u0131r\u0131yor, ta\u011futa itaat etmeleri için, Kur’ani gerçeklerin anlamlar\u0131n\u0131 de\u011fi\u015ftirerek, Hakk\u0131 bat\u0131la bulay\u0131p gerçekleri saklayarak ta\u011futi sistemin istedi\u011fi do\u011frultuda nefislerinin ho\u015funa giden \u015feyleri yap\u0131yorlar.<\/span> Samiri<\/span><\/strong>’nin günümüz takipçileri de, Tevhidi mücadeleyi omuzlayacak iman, bilgi ve cesaretten yoksun olduklar\u0131 için, t\u0131pk\u0131 atalar\u0131 Samiri gibi, etraflar\u0131na toplanan insanlar\u0131n manevi duygular\u0131n\u0131 ve maddi de\u011ferlerini sömürerek insanlar\u0131 aldatarak onlar\u0131, ta\u011fut putuna tapt\u0131rmaya çal\u0131\u015f\u0131yorlar.<\/span> Günümüzde Tevhidi mücadelenin önünde en büyük engel, hiç ku\u015fkusuzdur ki Samiri soylu belamlar<\/strong>d\u0131r. Bunlar, kendileri Tevhidi esaslara iman etmekten, bu yolda mücadele etme cesaret, iman ve bilgiden mahrum olduklar\u0131 gibi, Kur’an’a yönelen insanlar\u0131 da Tevhidi mücadeleye kat\u0131lmaktan al\u0131koymaya çal\u0131\u015fmaktad\u0131rlar. Tevhidi mücadelede yer almayan, insanlar\u0131 yüce Allah’\u0131n indirdi\u011fi ilahi hükümlere teslim olmaya davet etmeyen <\/span>Samiri soylu belamlar<\/span><\/strong>,<\/span> heva ve heveslerini ölçü edinip sapm\u0131\u015flard\u0131r. Bu kimseler, zaman içerisinde ya münaf\u0131kça bir tav\u0131r sergileyerek Müslüman görünüp \u015firk ve küfürlerini sürdürmü\u015fler ya da imani de\u011ferlerinden tamamen soyutlanarak sap\u0131p gitmi\u015flerdir. Ta\u011futi sistem, de\u011fi\u015fik ünvanlar vererek kendisine ba\u011flad\u0131\u011f\u0131 <\/span>Samiri soylu belamlar<\/span><\/strong>\u0131, sürekli bir \u015fekilde televizyon kanallar\u0131na ç\u0131kartarak, \u0130slâmi konular\u0131 tart\u0131\u015ft\u0131r\u0131r, tart\u0131\u015fma ve konu\u015fmalar\u0131n sonunda kendisini tastik ettirerek insanlara kendisini kabul ettirmeye çal\u0131\u015f\u0131r. Ta\u011futi sisteme iman eden Samiri soylu belamlar<\/strong>, televizyon programlar\u0131nda özellikle Türkiye’nin, demokrasiyi en iyi uygulayan \u0130slâm ülkesi ve Ortado\u011fu ülkeleri için örnek bir ülke oldu\u011funu vurgularlar. Böylece \u015firki ve küfrü \u0130slâm’la yo\u011furarak insanlara sunarlar. Oysa \u0130slâm, halk\u0131n ço\u011funlu\u011funa dayanan demokrasinin sap\u0131kl\u0131k ve saçmal\u0131k oldu\u011funu bildirir ve Müslümanlar\u0131n, demokratik sistemlere uymamalar\u0131n\u0131 ister.