{"id":172,"date":"2020-03-25T18:28:40","date_gmt":"2020-03-25T18:28:40","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/islamda-bosanma-nasil-gerceklesir\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:40","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:40","slug":"islamda-bosanma-nasil-gerceklesir","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/islamda-bosanma-nasil-gerceklesir\/","title":{"rendered":"\u0130SL\u00c2M'DA BO\u015eANMA NASIL GER\u00c7EKLE\u015e\u0130R"},"content":{"rendered":"
Talak, lugatta, herhangi bir \u015feyin ba\u011f\u0131n\u0131 çözmek manas\u0131ndad\u0131r. Ist\u0131lahta talak; kad\u0131n ile erkek aras\u0131ndaki ba\u011f\u0131n <\/span>çözülmesi ve evlilik ili\u015fkisinin sona ermesidir. Talak, “\u0131tlak” kelimesinden türemi\u015f olup salmak ve terketmek manas\u0131na gelir. \u0130slam hukukuna göre, tatlik manas\u0131na bir isimdir. Tatlik de zevciyet rab\u0131tas\u0131 olan nikah ba\u011f\u0131n\u0131, usulü kaidesinde çözüp sal\u0131vermektir ki, Türkçe’de ‘bo\u015fanmak’ olarak ifade edilir: Yani evlenmi\u015f olan kad\u0131n ve erke\u011fin, türlü sebeplerden dolay\u0131 birbirleriyle bir arada ya\u015famalar\u0131na imkân olmad\u0131\u011f\u0131nda, yek di\u011ferinden ayr\u0131lmas\u0131, birlik ba\u011f\u0131n\u0131n çözülmesidir. \u0130slam dini, zaruret zaman\u0131nda, talak\u0131 bir mahlas\u0131 hukuki olarak \u0130slam bo\u015fanmay\u0131, ne Yahudilerde oldu\u011fu gibi olabildi\u011fince serbest b\u0131rakm\u0131\u015f, ne de Hr\u0131stiyanlarda oldu\u011fu gibi daraltm\u0131\u015f ve yasaklam\u0131\u015ft\u0131r. Mesela; Yahudi \u015feriat\u0131nda bugün geçerli olan uygulamada, özürsüz olarak kar\u0131s\u0131n\u0131 bo\u015famak mubaht\u0131r. Yahudi bir erkek, kendi han\u0131m\u0131ndan daha güzel bir kad\u0131n görürse, han\u0131m\u0131n\u0131 özgür olarak bo\u015fayabilir; ancak özürsüz bo\u015fanma toplumda pek ho\u015f kar\u015f\u0131lanmaz. Yahudilere göre bo\u015fanmay\u0131 gerektiren özürler iki k\u0131sma ayr\u0131l\u0131r: a) Yarad\u0131l\u0131\u015ftan olan ay\u0131plar; devaml\u0131 göz salg\u0131s\u0131, \u015fa\u015f\u0131l\u0131k, a\u011f\u0131z kokusu, kamburluk, topall\u0131k ve k\u0131s\u0131rl\u0131k gibi. b) Ahlâki ay\u0131plar; sert mizaçl\u0131 olmak, geveze, pis, inatç\u0131, müsrif olmak, açgözlülük, oburluk, yiyeceklerin en güzelini aramak ye tantanay\u0131 sevmek gibi vas\u0131flar. Hr\u0131stiyanlarda ise bo\u015fanma, neredeyse yasaklanm\u0131\u015ft\u0131r. Mesela, Katolik mezhebinde, hiçbir \u015fekilde evlilik ba\u011f\u0131n\u0131 çözmek mubah say\u0131lmaz. Ortodoks ve Protestanlarda ise, e\u015flerin birbirine ihaneti d\u0131\u015f\u0131nda bo\u015fanma mubah say\u0131lmaz. Bu durumda bo\u015fanan e\u015fler, her üç Hr\u0131stiyan mezhebine göre ba\u015fkalar\u0131yla evlenemezler. \u0130slam, aile yuvas\u0131na önem vermekle beraber, bo\u015fanmay\u0131 da belli kurallara ba\u011fl\u0131 olarak kabul etmi\u015f, ancak <\/span>bo\u015fanma hakk\u0131n\u0131n alelacele kötüye kullan\u0131lmas\u0131n\u0131 önlemek için de önlemler alm\u0131\u015ft\u0131r. Aile içerisinde durumun kötüye gitmesi, e\u015fler aras\u0131nda büyük sorunlar\u0131n ba\u015fgöstermesi ve bunun düzelmesinin mümkün görülmemesi sonucunda e\u015flerin bir arada ya\u015famalar\u0131na imkân kalmamas\u0131 halinde bo\u015fanma helal k\u0131l\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r. Fakat bunun da en kötü bir helal oldu\u011fu bildirilmi\u015ftir. Hadisi \u015ferifte Rasulullah(as): “Allah kat\u0131nda en menfur helal bo\u015fanmakt\u0131r.” (Ahkamul Kur’an, c.2 sh 110) “Evlenin ve (ciddi bir sebep olmad\u0131kça) bo\u015fanmay\u0131n, zira bo\u015fanmada arz titrer.” <\/span>(Ebu Davut ibnül-Humam, Fethul Kadir. c.2 sh.22) “Evlenin, bo\u015fanmay\u0131n. Çünkü Allah ne zevkine dü\u015fkün erkekleri, ne de zevkine dü\u015fkün kad\u0131nlar\u0131 sevmez.” <\/span>(ibni Adi, Muh-Eha. sh.60) “Aile geçimsizli\u011fi \u015fiddetlenip de ayr\u0131l\u0131k bir zaruret haline gelmedikçe, bir kad\u0131n zevcinden talak\u0131n\u0131 isterse ona cennet kokusu haram olur.” <\/span>(Tecrid c.2 s.376) (Evlilik ve mahremiyetleri, sh.256) \u0130slâm’da, bo\u015fanmaya getirilen bu s\u0131n\u0131rlamalara ra\u011fmen, bir erkek han\u0131m\u0131n\u0131 bo\u015famak isterse ya da bir kad\u0131n bo\u015fanmak isterse bu durumda her ikisi belli kurallara uymakla mükellef tutulmu\u015flard\u0131r. “Ey peygamber, kad\u0131nlar\u0131 bo\u015fa(mak iste)di\u011finiz zaman onlar\u0131 iddetleri içinde bo\u015fay\u0131n ve iddeti say\u0131n. Rabbiniz Allah’tan korkun (iddet süresince) onlar\u0131 evlerinden ç\u0131karmay\u0131n, kendileri de ç\u0131kmas\u0131nlar. Ancak apaç\u0131k bir edepsizlik yapmalar\u0131 durumu bu hükmün d\u0131\u015f\u0131ndad\u0131r. Bunlar Allâh’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131d\u0131r. Kim Allâh’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 geçerse, kendisine yaz\u0131k etmi\u015f olur. Bilmezsin belki Allâh, bundan sonra (iddet süresi içinde) yeni bir i\u015f ortaya ç\u0131kar\u0131r.” <\/span>(65 Talak, 1) Bo\u015fanmada Ölçü Hayat\u0131n her safhas\u0131n\u0131 düzenlemek üzere indirilen Kur’an’\u0131 Kerim, talak konusuna da el atarak bu konuyu en ince noktas\u0131na kadar iman edenlere duyurmu\u015ftur. Kafalar\u0131n\u0131 Kur’an’a göre programlayan ve kalplerini Kur’ani mesaja teslim edip davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 ona göre düzenleyen mü’minler, talak konusunda da Kur’ani hareket etmekle mükelleftirler. Bu mükellefiyetlerini unutanlar\u0131 ya da hevalar\u0131na tabi olanlar\u0131 Kur’an, Allah’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 a\u015fmakla tehdit etmekte ve Allah’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 a\u015fanlar\u0131n ise kendilerine yaz\u0131k ettiklerini bildirmektedir. Buhari ve Müslim’de geçen bir hadisi \u015ferifte, talak\u0131n nas\u0131l yap\u0131laca\u011f\u0131, ne zaman ve ne \u015fekilde yerine getirilece\u011fi aç\u0131kça ortaya konulmaktad\u0131r. Hz. Ömer’in o\u011flu Hz. Abdullah (r.anh), Rasulullah(as) zaman\u0131nda, kar\u0131s\u0131n\u0131 hay\u0131z halinde iken bo\u015fam\u0131\u015ft\u0131. Hz. Ömer bin Hattab, o\u011flunun bu hareketinin hükmünü Rasulullah’a sordu\u011funda, Rasulullah (as) \u015föyle cevap vermi\u015ftir: “O\u011flun Abdullah’a söyle, kar\u0131s\u0131na geri dönsün, sonra kad\u0131n temizlenip tekrar adetini görüp sonra temizleninceye kadar onunla birlikte ya\u015fas\u0131n. \u0130kinci adetinden temizlendikten sonra dilerse aile hayat\u0131na devam etsin ve dilerse (cinsi bir surette yakla\u015fmaks\u0131z\u0131n) bo\u015fas\u0131n. \u0130\u015fte kad\u0131n\u0131n iki kirlenmesi ve temizlenmesi zaman\u0131, erkeklerin kad\u0131nlar\u0131 tatlik etmeleri için Allah’u Tealan\u0131n emretti\u011fi iddet müddetidir.” Bu tür bir bo\u015fanman\u0131n, \u015fer’i olup olmad\u0131\u011f\u0131 alimlerce tart\u0131\u015f\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Bir k\u0131s\u0131m f\u0131k\u0131hç\u0131lar bunun gerçek bir bo\u015fanma oldu\u011funu, ancak bu bo\u015fanmay\u0131 yapan\u0131n günahkâr olaca\u011f\u0131n\u0131 öne sürerken; di\u011fer bir k\u0131s\u0131m f\u0131k\u0131hç\u0131lar, “bu bo\u015fanma, Allah’\u0131n me\u015fru k\u0131ld\u0131\u011f\u0131 cinsten olmad\u0131\u011f\u0131 ve kendisine izin verilmedi\u011fi halde, sahih oldu\u011fu dü\u015fünülemez” diyerek, böyle bir bo\u015fanman\u0131n caiz olmad\u0131\u011f\u0131ndan, gerçek anlamda bo\u015fanma olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 iddia etmi\u015flerdir. Hz. Ömer (r.anh)’\u0131n o\u011flu Abdullah’\u0131n e\u015fini bo\u015famas\u0131 \u015feklindeki bir bo\u015fama, gerçek bir bo\u015fama de\u011fildir. Çünkü, bu bo\u015fama istenilen ölçülere uygun de\u011fildir. Böyle bir bo\u015fanmay\u0131 yapmaya kalk\u0131\u015fmak Allah’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 a\u015fmak olur ki Allah’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 a\u015fan kimse kendine yaz\u0131k etmi\u015ftir. Rasulullah(as), Hz. Abdullah(r.anh)’\u0131n kendisine yaz\u0131k etmemesi için, onun e\u015fini bo\u015famas\u0131n\u0131 iptal ediyor. Rasulullah(as), bu bo\u015famay\u0131 iptal etmi\u015f, bo\u015faman\u0131n nas\u0131l ve ne zaman yap\u0131laca\u011f\u0131 konusunda ölçüler vermi\u015f ve ancak bu \u015fekildeki bir bo\u015faman\u0131n Allah’\u0131n istedi\u011fi \u015fekle uygun olaca\u011f\u0131n\u0131 ifade etmi\u015ftir. Bo\u015fanma da Allah’\u0131n emirlerinden biri oldu\u011funa göre, di\u011fer emirler gibi, \u015fartlara uygun olmal\u0131d\u0131r. Aksi halde fiil gerçekle\u015fmez. T\u0131pk\u0131 oruçta, namazda ve di\u011fer ibadetlerde oldu\u011fu gibi. Mesela oruç tutmak isteyen bir insan, tanyeri a\u011far\u0131ncaya, yani fecrin siyah ipli\u011fi beyaz ipli\u011finden ay\u0131rt edilinceye kadar yiyip içecek ve sonra oruca niyet ederek geceye kadar yiyip içmeden, cinsi münasebette bulunmadan orucunu tamamlayacakt\u0131r. \u0130\u015fte bu \u015fekilde tutulan oruç, tam tutulmu\u015f bir oruçtur. E\u011fer oruç tutacak olan ki\u015fi, güne\u015f <\/span>do\u011funcaya kadar yer içerse ya da gece olmadan orucunu bozarsa bu ki\u015fi, oruç tutmu\u015f say\u0131lmaz. E\u011fer mü’min bir ki\u015fi, oruç tutmak isterse ancak \u015fartlar\u0131na uydu\u011fu sürece oruçlu say\u0131l\u0131r. \u0130\u015fte bo\u015faman\u0131n hükmü de böyledir. Ancak \u015fartlar\u0131na uygun bir bo\u015fanma gerçek bir bo\u015fanma olabilir. Hz. Ömer(r.anh)’in o\u011flu Hz. Abdullah’\u0131n bo\u015famas\u0131nda oldu\u011fu gibi, hay\u0131zl\u0131 halde iken kad\u0131n\u0131 bo\u015famak haram k\u0131l\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r. Ayba\u015f\u0131 halinde ve temiz iken kendisiyle münasebette bulunulduktan sonra, kad\u0131n\u0131 bo\u015famak haramd\u0131r. Çünkü belki bu son birle\u015fmede kad\u0131n hamile kal\u0131r ve hamile oldu\u011funu anlayan kad\u0131n, ya da e\u015finin hamile oldu\u011funu ö\u011frenen erkek ayr\u0131lma fikrinden vazgeçer ve bu cenin sebebiyle e\u015fiyle ya\u015famaya raz\u0131 olur. E\u011fer kad\u0131n, temiz olur da bu temizlik halinde erkek kendisine dokunmam\u0131\u015fsa veya hamile oldu\u011fu belli ise, bu durumda bo\u015fanma sebebinin kuvvetli bir geçimsizlik oldu\u011fu anla\u015f\u0131l\u0131r ki o zaman bo\u015fanma me\u015fru olabilir. \u0130slâm, aile yuvas\u0131na önem verdi\u011fi gibi, bu yuvan\u0131n olu\u015fumunu sa\u011flayan nikah ba\u011f\u0131na da sayg\u0131 gösterilmesini ister. Her önüne gelenin bo\u015famay\u0131 diline dolamas\u0131n\u0131 ho\u015f görmeyen \u0130slâm, nikah üzerine yemin etmeyi de haram k\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Tirmizi, Hakim ve Ebu Davut’ta geçen bir hadisi \u015ferifte, Allah’tan ba\u015fkas\u0131n\u0131n ad\u0131 ile yemin etmek yasaklanm\u0131\u015f, \u015firk oldu\u011fu ifade edilmi\u015ftir. “Allah’tan ba\u015fkas\u0131n\u0131n ad\u0131 ile yemin eden \u015firk ko\u015fmu\u015f olur”<\/span><\/strong> denilmi\u015ftir. Bo\u015fanmanIn Nedenleri Kur’an-\u0131 Kerim’de, hangi nedenlerden bo\u015fanman\u0131n zaruret haline geldi\u011fi aç\u0131k bir \u015fekilde belirtilmi\u015ftir. Aç\u0131k Edepsizlik (Zina) Zina, \u0130slâm’da büyük bir suç, \u015firkle e\u015f anlama gelecek kadar büyük bir günaht\u0131r. Zina, aile düzenini yerle bir eden, toplumu ifsat eden, evlilik ba\u011f\u0131n\u0131 hemen ortadan kald\u0131ran büyük bir günah ve suçtur. \u0130slam hukuku aç\u0131s\u0131ndan zina, kad\u0131n ve erkek için ayn\u0131 a\u011f\u0131rl\u0131kta bir suçtur. Oysa geleneksel kültürde zina, kad\u0131n ve erke\u011fe göre de\u011fi\u015fmektedir. Geleneksel kültürde zina fiilini i\u015fleyen e\u011fer kad\u0131n ise ölüm ile cezaland\u0131r\u0131l\u0131rken bu çirkin fiili i\u015fleyen erkekse neredeyse kahraman addedilmektedir. Zina fiilinin, Müslüman bir evde i\u015flenmesi hiçbir zaman dü\u015fünülemez. Bu fiili Müslüman’\u0131n evine reva gören bir kad\u0131n ya da erkek, o eve lay\u0131k olamaz ve derhal, hem de hiçbir hak iddia etmeden, mü’min olan e\u015finden bo\u015fanarak oray\u0131 terk etmelidir. Zina fiilini i\u015fleyen kad\u0131n ise bu ki\u015fi, ayn\u0131 zamanda mehirden mahrum kal\u0131r. Zina yapan erkek ve kad\u0131n\u0131n her ikisinin de mü’minlere nikah\u0131 haram olur. “Ey inananlar, kad\u0131nlar\u0131 mirâs yoluyla zorla alman\u0131z size helâl de\u011fildir. Onlara verdiklerinizin bir k\u0131sm\u0131n\u0131 al\u0131p götürmek için onlar\u0131 s\u0131k\u0131\u015ft\u0131rmay\u0131n. \u015eâyet aç\u0131k bir edepsizlik yaparlarsa ba\u015fka. Onlarla iyi geçinin. E\u011fer onlardan ho\u015flanmazsan\u0131z, bilin ki sizin ho\u015flanmad\u0131\u011f\u0131n\u0131z bir \u015feye Allâh çok hay\u0131r koymu\u015f olabilir.” (Nisa, 19) “Ey peygamber, kad\u0131nlar\u0131 bo\u015fad\u0131\u011f\u0131n\u0131z zaman onlar\u0131 iddetleri içinde bo\u015fay\u0131n ve iddeti say\u0131n. Rabbiniz Allah’tan korkun (bekleme süresi içinde) onlar\u0131 evlerinden ç\u0131karmay\u0131n. Kendileri de ç\u0131kmas\u0131nlar. Ancak apaç\u0131k bir edepsizlik yapmalar\u0131 durumu, bu hükmün d\u0131\u015f\u0131ndad\u0131r (o zaman evden ç\u0131karabilirsiniz).” ( Talak, 1) Zina fiili, f\u0131khi bütün anla\u015fmalar\u0131 iptal eder; zina eden ki\u015fi, mü\u015friklerle ayn\u0131 kategoriye girdi\u011finden dolay\u0131 ancak zina eden veya mü\u015frik olan birisiyle evlenebilir. Mü\u015frikler, kâfir olduklar\u0131na göre kâfirlerle mü’minlerin evlenmeleri haramd\u0131r. \u0130\u015fte bu konudaki ilahi uyar\u0131lar; <\/span>“Zinâ eden erkek, zinâ eden veya ortak ko\u015fan kad\u0131ndan ba\u015fkas\u0131yla evlenmez; zinâ eden kad\u0131n da zinâ eden veya ortak ko\u015fan erkekten ba\u015fkas\u0131yla evlenmez. Böyleleriyle evlenmek mü’minlere harâm k\u0131l\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r.” (Nur, 3) “…Kâfir kad\u0131nlar\u0131n ismetlerini (nikâh ba\u011flar\u0131n\u0131) tutmay\u0131n (onlar\u0131 sal\u0131verin ve kâfirlere kat\u0131lan kad\u0131nlara) harcad\u0131\u011f\u0131n\u0131z(mehri)i isteyin. Onlar da (size kat\u0131lan kad\u0131nlar\u0131na) harcad\u0131klar\u0131n\u0131 istesinler. Bu size Allâh’\u0131n hükmüdür. Aran\u0131zda (böyle) hükmediyor. Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir.” (Mümtehine, 10) “…Bunlar Allâh’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131d\u0131r. Kim Allâh’\u0131n s\u0131n\u0131rlar\u0131n\u0131 geçerse, kendisine yaz\u0131k etmi\u015f olur.” (Talak, 1) Bütün bu ilahi emirler, kâfir olan kimselerle evlenilmeyece\u011fi gibi, müslüman iken sonradan zina eden, ya da \u015firke giren ve irtidat edip \u0130slâm’dan ç\u0131kan kimseler için de geçerlidir. Huzursuzluk Ç\u0131karma, Fikri Anla\u015fmazl\u0131k \u0130slâmi bir toplumun, huzurlu bir ortam\u0131n olu\u015fmas\u0131 için, toplumun çekirde\u011fini olu\u015fturan ailenin huzurlu olmas\u0131 gerekir. Ailedeki huzuru ise, birbirleriyle çok iyi anla\u015fan e\u015fler sa\u011flar. Ailedeki temel direkler, dengeli de\u011filse aile yuvas\u0131 her an y\u0131k\u0131lmaya mahkumdur. Ailedeki huzuru ve süreklili\u011fi sa\u011flamak için dengesiz olan dire\u011fin tamir edilerek düzeltilmesi, düzeltilmesi mümkün de\u011filse de\u011fi\u015ftirilerek yenilenmesi, hem aile hem de \u0130slam toplumu aç\u0131s\u0131ndan yararl\u0131 olacakt\u0131r. Ailenin temel direklerinden biri olan kad\u0131n ya da erkek, e\u015fine kar\u015f\u0131 evde huzursuzluk ç\u0131kar\u0131yor, e\u015fi ile ayn\u0131 de\u011ferleri ta\u015f\u0131m\u0131yor, e\u015finin her sözüne sözlü veya fiili olarak kar\u015f\u0131 ç\u0131k\u0131yor, e\u015finin ta\u015f\u0131d\u0131\u011f\u0131 mesaja destek olmuyor, köstek oluyorsa ve e\u015fini iman etti\u011fi esaslardan döndürmeye ya da al\u0131koymaya çal\u0131\u015f\u0131yorsa bu e\u015ften bo\u015fanmak zaruri hale gelmi\u015f demektir. E\u011fer fikirlerine kar\u015f\u0131 ç\u0131k\u0131lan e\u015f bo\u015fanmazsa bu durumda iki \u015f\u0131k ortaya ç\u0131kar. Birinci \u015f\u0131k, fikirlerine kar\u015f\u0131 ç\u0131k\u0131lan e\u015f di\u011fer e\u015fine ald\u0131r\u0131\u015f etmez, yoluna devam eder. Ancak bu durumda evde huzursuzluk ba\u015fgösterecektir. Huzursuzlu\u011fun ba\u015fgöstermesi ile de, e\u011fer varsa, çocuklar etkilenecek ve sonuçta bunal\u0131ml\u0131 bir nesil ortaya ç\u0131kacakt\u0131r. Bu nesil, belki de Allah’\u0131 tan\u0131mayacak derecede dinden, imandan uzak bir nesil olacakt\u0131r. Çünkü huzursuzluk ç\u0131karan e\u015f, evde çocuklar\u0131n yan\u0131nda bulundu\u011fundan dolay\u0131 onlar\u0131 etkileyecektir. E\u015fler aras\u0131nda huzursuzluk olan bir yuvada yeti\u015fen çocuklar, istikbalde belki de dini hassasiyetlerini kaybedeceklerdir. Bu ise, \u0130slâmi de\u011ferleri her \u015feyin üstünde tutan ve bu u\u011furda çal\u0131\u015fan mücadeleci bir insan için büyük bir kay\u0131p ve davas\u0131na a\u011f\u0131r bir darbe olacakt\u0131r. Ayr\u0131ca fikri hassasiyet ta\u015f\u0131yan e\u015f, evde huzurlu bir ortam bulamad\u0131\u011f\u0131ndan çal\u0131\u015fmalar\u0131nda ba\u015far\u0131s\u0131z olacak veya en az\u0131ndan istedi\u011fi seviyeye gelemeyecektir. Birbirlerinin evliyas\u0131 olmas\u0131 gereken mü’min erkek ve kad\u0131nlar, evde bu velayeti olu\u015fturamam\u0131\u015flarsa, d\u0131\u015far\u0131da hiç bir zaman olu\u015fturamazlar; yeterince iyili\u011fi emredemez, kötülükten al\u0131koyamazlar. O halde Kur’an’\u0131n emretti\u011fi ölçüler içinde bo\u015fanman\u0131n yap\u0131lmas\u0131 \u015fart olacakt\u0131r. \u0130kinci \u015f\u0131k, mü’min e\u015f, huzursuzluk ç\u0131karan e\u015finin sözüne uyup ta\u015f\u0131d\u0131\u011f\u0131 hassasiyetten, iman davas\u0131ndan ve bu u\u011furdaki çal\u0131\u015fmalar\u0131ndan vazgeçecektir ki bu da, o e\u015fin fas\u0131k olmas\u0131na ve dinden uzakla\u015fmas\u0131na neden olacakt\u0131r. Son y\u0131llarda bunlar\u0131n bir çok örnekleri bulunmaktad\u0131r. “De ki: ‘e\u011fer babalar\u0131n\u0131z, o\u011fullar\u0131n\u0131z, karde\u015fleriniz, e\u015fleriniz, h\u0131s\u0131m akrabalar\u0131n\u0131z, kazand\u0131\u011f\u0131n\u0131z mallar, dü\u015fmesinden korktu\u011funuz ticaret, ho\u015fland\u0131\u011f\u0131n\u0131z meskenler size, Allah’tan, Rasulünden ve O’nun yolunda cihad etmekten daha sevgili ise o halde Allah emrini getirinceye kadar gözetleyin. <\/span>Allah fas\u0131k kavmi hidayete erdirmez.” (Tevbe, 24) “Ey iman edenler, e\u015flerinizden ve çocuklar\u0131n\u0131zdan baz\u0131lar\u0131 size dü\u015fmand\u0131r. Onlardan sak\u0131n\u0131n..” (Tegabun, 14) Allah yolundan al\u0131koymak için çal\u0131\u015fan her kad\u0131n ya da erkek, kendi e\u015fine dü\u015fman oldu\u011fu gibi ayn\u0131 zamanda Allah’\u0131n da dü\u015fman\u0131d\u0131r. Bu dü\u015fmandan sak\u0131nman\u0131n ve korunman\u0131n yolu, ondan uzakla\u015fmak yani o e\u015ften bo\u015fanmakt\u0131r. Çünkü böyle bir e\u015f iyi bir e\u015f de\u011fildir. \u0130syankâr e\u015fler, e\u011fer düzelmezlerse onlar\u0131 bo\u015famak en ideal yoldur. “Allâh’\u0131n, insanlar\u0131 birbirinden üstün k\u0131ld\u0131\u011f\u0131 ve mallar\u0131ndan harca(y\u0131p kad\u0131nlar\u0131n geçimini sa\u011fla)d\u0131klar\u0131 için erkekler, kad\u0131nlar üzerinde yöneticidirler. Bundan dolay\u0131 iyi kad\u0131nlar itâatkâr olup, Allâh’\u0131n kendilerini <\/span>korumas\u0131na kar\u015f\u0131l\u0131k gizliyi korurlar (kocalar\u0131na aslâ ihânet etmezler). H\u0131rç\u0131nl\u0131k etmelerinden korktu\u011funuz kad\u0131nlara ö\u011füt verin, yataklarda onlara sokulmay\u0131n, onlar\u0131 huzursuz edin. E\u011fer size itâat ederlerse art\u0131k onlar\u0131n aleyhine ba\u015fka bir yol aramay\u0131n. Çünkü Allâh yücedir, büyüktür.” <\/span>(Nisa, 34) E\u011fer nasihat edilmesine, yataklar\u0131ndan uzakla\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131na ve huzursuz edilmelerine ra\u011fmen düzelip kendilerine çeki-düzen vermezlerse onlar\u0131 bo\u015famak en iyi çaredir. Ancak düzelmeleri halinde, aleyhlerinde bir yol aramak \u0130slâm’da yasaklanm\u0131\u015ft\u0131r. Dünya Hayat\u0131n\u0131 Ve Süsünü Allah’a Tercih Etmek Kad\u0131n olsun erkek olsun ki\u015fi, yarat\u0131l\u0131\u015f\u0131n\u0131n temel gayesi olan Allah’a itaat (kulluk) etmek ve O’nun dini için çal\u0131\u015fmakla mükelleftir. Yarat\u0131l\u0131\u015flar\u0131n\u0131n \u015fuurunda olanlar, hareketlerinin yönünü ona göre düzenlerler. Mü’minler, yüce Allah’a kullu\u011fu ve yüce Allah’\u0131n r\u0131zas\u0131n\u0131 hayatlar\u0131n\u0131n temel gayesi olarak kabul ederler ve bütün de\u011ferlerini bu gaye u\u011fruna verirler. “Ben cinleri ve insanlar\u0131, ancak bana kulluk etsinler diye yaratt\u0131m.” <\/span>(Zariyat, 56) “… Yaln\u0131z sana kulluk eder ve yaln\u0131z senden yard\u0131m dileriz….” <\/span>(Fatiha, 4) Yarat\u0131l\u0131\u015f gayesini unutup dünya hayat\u0131n\u0131n süsünü isteyen kad\u0131nlar\u0131 ya da erkekleri bo\u015famak, her iman eden Müslüman\u0131n yapmas\u0131 gereken bir davran\u0131\u015f olmal\u0131d\u0131r. Aksi halde, bu kad\u0131nlar ya da erkekler, e\u015fleri olan o Müslüman için ayak ba\u011f\u0131 olacak ve engel te\u015fkil edeceklerdir. Bu yüzden onlardan bo\u015fanmak, kad\u0131n iseler mehirlerini verip onlar\u0131 salmak en iyi yoldur. “Ey peygamber! E\u015flerine söyle: “E\u011fer siz, dünyâ hayât\u0131n\u0131 ve süsünü istiyorsan\u0131z, gelin size müt’a (bo\u015fanma bedeli) vereyim ve sizi güzellikle salay\u0131m. Ey peygamber kad\u0131nlar\u0131! Sizden kim aç\u0131k bir fuhu\u015f (edepsizlik) yaparsa onun için azap iki kat yap\u0131l\u0131r. Bu, Allah’a göre kolayd\u0131r.” (Ahzab, 28-29) \u0130slâmi hassasiyetlerini yitiren, Allah’\u0131n nizam\u0131n\u0131n egemen olmas\u0131 için çal\u0131\u015fmay\u0131p dünya hayat\u0131n\u0131n süsünü isteyen kad\u0131nlar ya da erkekler, Allah için çal\u0131\u015fan davetçilerin önlerinde bir kambur, bir engeldirler. Bu engelin giderilmesi de mü’minler için bir zarurettir. Gününü gün etmeye çal\u0131\u015farak dünya hayat\u0131n\u0131 temel gaye olarak alanlar\u0131n ahirette nasipleri olmayacakt\u0131r. Çünkü yüce Rabb’imiz, dünya hayat\u0131n\u0131 ve süsünü isteyenlerin ahirette nasiplerinin olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bildiriyor. Ahirette nasibi olmayan\u0131n, ahirette nasibi olanlarla beraber olmas\u0131 söz konusu olamaz. “\u0130\u015fte onlar, ahireti verip dünyâ hayât\u0131n\u0131 sat\u0131n alan kimselerdir. Onlardan azap hiç hafifletilmez ve onlara hiç yard\u0131m edilmez..” (Bakara, 86) “Kimler dünyâ hayât\u0131n\u0131 ve süsünü isterse onlara oradaki amellerin(in kar\u015f\u0131l\u0131\u011f\u0131n)\u0131 tam veririz ve onlar orada hiçbir eksikli\u011fe u\u011frat\u0131lmazlar. Ama onlar öyle kimselerdir ki âhirette onlar için ate\u015ften ba\u015fka bir \u015fey yoktur ve yapt\u0131klar\u0131n\u0131n hepsi orada bo\u015fa ç\u0131km\u0131\u015ft\u0131r, amelleri hep bât\u0131l olmu\u015ftur!” (Hud, 15-16) “Kim âhiret ekinini istiyorsa onun ekinini art\u0131r\u0131r\u0131z; kim dünyâ ekinini istiyorsa ona da dünyâdan bir \u015fey veririz. Fakat onun âhirette bir nasibi olmaz..” (\u015eura, 20) Dünya hayat\u0131n\u0131 ve süsünü isteyenin, ahiret ekinini isteyenle hiçbir ilgisi ve ili\u015fkisi olmayaca\u011f\u0131ndan, mü’min bir \u015fahsiyetin yapaca\u011f\u0131 en güzel hareket, dünya süsünü isteyen e\u015fini bo\u015famas\u0131d\u0131r. Bu bo\u015faman\u0131n nas\u0131l, ne zaman ve ne \u015fekilde olaca\u011f\u0131n\u0131 ise, \u0130slâmi esaslar net bir \u015fekilde ortaya koymu\u015ftur.