{"id":167,"date":"2020-03-25T18:28:38","date_gmt":"2020-03-25T18:28:38","guid":{"rendered":"https:\/\/mucahede.com\/2020\/03\/25\/vakiflar-taguti-sistemin-icazetli-kurumlari\/"},"modified":"2020-03-25T18:28:38","modified_gmt":"2020-03-25T18:28:38","slug":"vakiflar-taguti-sistemin-icazetli-kurumlari","status":"publish","type":"post","link":"https:\/\/mucahede.com\/kose-yazilari\/vakiflar-taguti-sistemin-icazetli-kurumlari\/","title":{"rendered":"VAKIFLAR (Ta\u011futi Sistemin \u0130cazetli Kurumlar\u0131)"},"content":{"rendered":"
Yüce Allah (cc), kendisine ibadetin nas\u0131l, hangi \u015fekilde ve ne zaman yap\u0131laca\u011f\u0131n\u0131 bildirdi\u011fi gibi, insanlara gönderdi\u011fi Tevhidi esaslar\u0131n nas\u0131l tebli\u011f edilece\u011fi konusunu da en ince noktas\u0131na kadar belirtmi\u015ftir. O’nun belirledi\u011fi bu esaslar\u0131 <\/span>b\u0131rak\u0131p be\u015feri sistemlerin belirledi\u011fi ve izin verdi\u011fi metoda göre hareket etmek, ta\u011futun hükmünü yüce Allah’\u0131n hükmüne tercih etmektir ki bu, apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131k, \u015firk ve küfürdür. “Allah ve Resulü, bir i\u015fte hüküm verdi\u011fi zaman, art\u0131k inanm\u0131\u015f bir erkek ve kad\u0131n\u0131n, o i\u015fi kendi isteklerine göre seçme hakk\u0131 yoktur. Kim Allah’a ve Resulüne kar\u015f\u0131 gelirse, apaç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131\u011fa dü\u015fmü\u015f olur.” (Ahzab, 36) “Kim de kendisine do\u011fru yol belli olduktan sonra Rasule kar\u015f\u0131 gelir ve mü’minlerin yolundan ba\u015fka bir yola uyarsa, onu döndü\u011fü yola yöneltiriz ve cehenneme sokar\u0131z. Ne kötü bir gidi\u015f yeridir oras\u0131!” (Nisa, 115) Yüce Allah (cc), iman edenlerin neyi nas\u0131l yapacaklar\u0131n\u0131, \u015firk ve küfür toplumlar\u0131 içerisinde nas\u0131l hareket edeceklerini çok aç\u0131k bir \u015fekilde bildirmi\u015f ve bu konuda en güzel örnek olarak da Rasul Hz. Muhammed <\/span>(as)’\u0131 ve di\u011fer rasulleri vermi\u015ftir. “Andolsun Allah’\u0131n Elçisinde sizin için Allah’a ve ahiret gününe kavu\u015fmaya inanan ve Allah’\u0131 çok anan kimseler için en güzel bir örnek vard\u0131r.” (Ahzab, 21) Bu nedenle iman etti\u011fi iddias\u0131nda bulunan bir kimse, bu ilahi esaslara uymakla mükelleftir ki bu zaten imand\u0131r. \u0130lahi esaslar\u0131n belirledi\u011fi kurallar\u0131n aksine hareket etmek iman de\u011fil \u015firk ve küfürdür. \u015eeytan ve onun taraftar\u0131 olan ta\u011futi düzenlerin, iman edenlere bilmedikleri yönden yakla\u015fmas\u0131n\u0131n en tehlikeli kap\u0131s\u0131 olan vak\u0131flar, bugün birçok insan\u0131 Kur’an ve Sünnet’in çizgisinden, Tevhidi esaslar\u0131n belirledi\u011fi esaslardan ç\u0131kararak küfrün icazetli çizgisine çekmi\u015ftir. Kur’an gerçe\u011fini ve bu gerçe\u011fin bildirdi\u011fi risalet önderlerinin örnek mücadelelerini yeterince bilmeyen ya da bilmek istemeyen ki\u015filerin rahat bir \u015fekilde kap\u0131ld\u0131klar\u0131 vak\u0131flar, mü’minlerin yollar\u0131 üzerine kurulmu\u015f ve Allah (cc) yolundan sapt\u0131ran tuzaklard\u0131r. Bugün din ad\u0131na ortaya ç\u0131kan tarikat, vak\u0131f, dernek ve partiler, insanlar\u0131 Tevhidi esaslardan ve Allah yolundan sapt\u0131ran, \u015feytan\u0131n dostlar\u0131 taraf\u0131ndan ortaya konulmu\u015f farkl\u0131 tuzaklard\u0131r. Kur’an, bu \u015feytani yöntem ve metotlar\u0131 \u015föyle tan\u0131mlamaktad\u0131r. “Siz her yol üzerine, (insanlar\u0131 aldatmak için) bir i\u015faret yap\u0131p da bo\u015f \u015feyle mi u\u011fra\u015f\u0131yorsunuz?” (\u015euara, 128) <\/span>“Ve her yolun ba\u015f\u0131na oturup da tehdit ederek inananlar\u0131 Allah yolundan çevirme\u011fe ve o(Hak yolu)nu e\u011friltme\u011fe çal\u0131\u015fmay\u0131n; dü\u015fünün siz az idiniz, O sizi ço\u011faltt\u0131 ve bak\u0131n, bozguncular\u0131n sonu nas\u0131l oldu!” (A’raf, 86) Vak\u0131flar konusundaki hassasiyetimiz, bu yuvalar\u0131n Kur’an’da ve Risalet tarihinde yeri bulunmamas\u0131 ve \u015feri hiçbir delile dayanmamas\u0131 noktas\u0131ndad\u0131r. Kurulu\u015fundan itibaren ta\u011futi sistemlerin mahkemelerinin onay\u0131ndan geçen vak\u0131flar\u0131n tüm hareketleri, \u0130slâm dü\u015fman\u0131 ta\u011futi sistem taraf\u0131ndan kontrol alt\u0131nda tutulmaktad\u0131r. Vak\u0131fç\u0131lar, kendi inisiyatifleri do\u011frultusunda istedikleri gibi hareket edemedikleri gibi, kanuna ayk\u0131r\u0131 en küçük bir hareketlerinin tesbit edilmesi halinde de ba\u011fl\u0131 bulunduklar\u0131 genel müdürlük ve kendilerine izin veren mahkeme taraf\u0131ndan derhal kapat\u0131lacaklar\u0131 ilgili kanunda aç\u0131kça yer almaktad\u0131r. Kimi ak\u0131l sahiplerinin ve f\u0131trat\u0131 bozulmam\u0131\u015f kimselerin gerçekleri görmeleri için, vak\u0131fç\u0131lar\u0131n, izin almak için ta\u011futun mahkemesine nas\u0131l gittikleri ve vak\u0131flar\u0131n kurulu\u015fu ile ilgili bilgileri, V. G. Müdürlü\u011fünün ‘Yeni Vak\u0131flar’<\/strong> adl\u0131 kitaba bakmalar\u0131 yeterlidir. Bu yaz\u0131da, vak\u0131flar\u0131n kurulu\u015f a\u015famas\u0131n\u0131 özetledikten sonra \u0130slâmi nokta-i nazar\u0131ndaki konumu üzerinde duraca\u011f\u0131z in\u015faAllah. Dileyen diledi\u011fi yolu tutar, sonuçta yüce Allah’a hesab\u0131n\u0131 verecektir. Bir vakf\u0131n kurulmas\u0131 için gereken \u015fartlar 1-<\/span><\/strong> Noterde vak\u0131f senedi düzenlenecek vak\u0131f <\/span>senedinde; vakf\u0131n ad\u0131, merkezi, amac\u0131 aç\u0131k olarak ve terettütlere <\/span>sebebiyet vermeyecek \u015fekilde düzenlenecektir<\/strong>. Vakf\u0131n amac\u0131,74. Madde gere\u011fince; kanuna, ahlaka, adaba, milli menfaatlere ayk\u0131r\u0131 olmayacak, belli bir \u0131rk veya cemaat yarar\u0131na çal\u0131\u015fmayacak, egemen siyasi dü\u015fünceden ba\u015fka dü\u015fünce ta\u015f\u0131mayacak, egemen siyasi güce ayk\u0131r\u0131 dü\u015fünen siyasi bir dü\u015fünceyi veya cemaat\u0131 desteklemeyecektir. 2-<\/span><\/strong> Asliye hukuk mahkemesine,<\/strong> vakf\u0131n tescili için müracaat edilecek ve mahkemenin verece\u011fi izinle kurulacakt\u0131r, aksi halde kurulmayacakt\u0131r. 3-<\/span><\/strong> Vak\u0131f kurallar\u0131n\u0131n kaç ki\u015fi taraf\u0131ndan olu\u015fturulaca\u011f\u0131na V. G. M. karar verecek ve vak\u0131f idarecileri, vak\u0131f senedinde yaz\u0131l\u0131 \u015fartlara uymad\u0131klar\u0131 takdirde<\/strong> V.G.M.’ce görevden al\u0131nmalar\u0131 için mahkemeye ba\u015fvurularak görevden uzakla\u015ft\u0131r\u0131lacaklard\u0131r. 4-<\/span><\/strong> Vakf\u0131n idaresinde ya da amac\u0131nda yap\u0131lacak de\u011fi\u015fiklikler yetkili asliye mahkemesince tescil edilecektir,<\/strong> tescil edilmeyen de\u011fi\u015fiklikler geçersiz say\u0131lacakt\u0131r. 5-<\/span><\/strong> Toplanacak ba\u011f\u0131\u015flar, V. G. M. personeli sosyal yard\u0131mla\u015fma ve emeklilik vakf\u0131 taraf\u0131ndan taraf\u0131ndan bast\u0131r\u0131lacak makbuzlarla mümkün olacakt\u0131r.<\/strong> Makbuzsuz olarak kesinlikle para toplanmayacak, toplanan paralar günü gününe vak\u0131flar bankas\u0131na ya da bir devlet bankas\u0131na yat\u0131r\u0131lacakt\u0131r. Bankaya yat\u0131r\u0131lan hay\u0131r paralar\u0131, di\u011fer mudilerin paralar\u0131 gibi i\u015flem görecektir.<\/strong> Yat\u0131r\u0131lan bu paralar, bir taraftan bankan\u0131n güçlenmesine katk\u0131da bulunurken, di\u011fer yandan bu paralara faiz uygulanacakt\u0131r. Faizle i\u015ftigal ise, Allah’a ve rasulüne sava\u015f açmakt\u0131r. 6-<\/span><\/strong> Vakf\u0131n gelir ve giderleri, V. G. Müdürlü\u011fünce haz\u0131rlanan muhasebe hesap plan\u0131na uygun olacakt\u0131r. 7-<\/span><\/strong> Vak\u0131flar, V. G. M.’nün tefti\u015fine tabidir. Tefti\u015f makam\u0131 vak\u0131f senedi hükümlerinin yerine getirilip getirilmedi\u011fini, vak\u0131f mallar\u0131n\u0131n tüzükte belirtilen gayeye uygun surette ve tarzda idare ve sarf edilip edilmedi\u011fini denetler.<\/strong> Tefti\u015f her iki y\u0131lda bir zorunlu olarak yapt\u0131r\u0131lacakt\u0131r. 8-<\/span><\/strong> Kanuna, milli menfaatlere ahlaka ve siyasi idareye uygun bir \u015fekilde kurulan vak\u0131flar, bu gayenin d\u0131\u015f\u0131na ç\u0131kmalar\u0131 halinde V. G. M’nün müracaat\u0131 üzerine yetkili mahkemece da\u011f\u0131t\u0131l\u0131r<\/strong>. 9-<\/span><\/strong> Yetkili mahkemece da\u011f\u0131t\u0131lan vak\u0131f mallar\u0131, V. G. Müdürlü\u011fünce idare ve temsil edilen mazbut vak\u0131flar\u0131n tüzel ki\u015fili\u011fine intikal eder. Hangi ideolojiyi ta\u015f\u0131rsa ta\u015f\u0131s\u0131n, her siyasi irade kendi aç\u0131s\u0131ndan toplumsal düzeni sa\u011flamak, kendisine kar\u015f\u0131 olu\u015fabilecek olu\u015fumlar\u0131 önlemek, siyasi egemenli\u011fini sürdürmek için her konuda tedbir almak, vatanda\u015flar\u0131n\u0131 kontrol alt\u0131nda tutmak zorundad\u0131r. Bu \u0130slâm için de Demokrasi için de, Sosyalizm için de böyledir. Burada üzerinde durulan husus, \u0130slâm’a inand\u0131klar\u0131n\u0131 iddia etmelerine ra\u011fmen, ta\u011futi sistemin kurallar\u0131na göre hareket eden, ancak bu hareketlerini inançlar\u0131n\u0131n bir parças\u0131 olarak gören dengesiz, tutars\u0131z ki\u015filerin, içinde bulunduklar\u0131 çifte standartt\u0131r. Bugün, tarihin hiçbir döneminde olmayan çifte standartl\u0131k vak\u0131fç\u0131lar taraf\u0131ndan ortaya konulmaktad\u0131r. Vak\u0131fç\u0131lar, risalet tarihini sözde kabul ettiklerini iddia etmelerine ra\u011fmen, bu tarihi gerçe\u011fe ayk\u0131r\u0131 hareket etmektedirler. Onlar\u0131n bu tav\u0131rlar\u0131, Tevhidi gerçeklerin insanlar taraf\u0131ndan net olarak anla\u015f\u0131lmas\u0131n\u0131 engellemektedir. Bunun sorumlulu\u011fu ise, hiç \u015füphesizdir ki, hakk\u0131 bat\u0131la bula\u015ft\u0131r\u0131p gerçe\u011fi gizleyen vak\u0131fç\u0131lar\u0131n üzerindedir. Di\u011fer yandan halk\u0131n hay\u0131r diye verdi\u011fi paralar, vak\u0131fç\u0131lar taraf\u0131ndan, \u0130slâm’\u0131n belirledi\u011fi ölçüler göz önüne al\u0131nmadan egemen siyasi rejimin r\u0131zas\u0131na uygun bir \u015fekilde harcanmaktad\u0131r. Vak\u0131f konusunu, vakf\u0131n kurulu\u015fu ile ilgili verilen bilgilerden de yararlanarak Kur’an ve Sünnet ölçüsünde de\u011ferlendirilecek olursa. 1-<\/span><\/strong> Müslüman davetçinin amac\u0131, yüce Allah’\u0131 yegane otorite kabul ederek, O’nun <\/span>indirdi\u011fi hükümleri, nefsinden ba\u015flayarak topluma, ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 topraklar üzerine ve giderek tüm dünyaya; yeryüzünde <\/span>fitne kalmay\u0131p, egemenlik yaln\u0131zca Allah’\u0131n oluncaya kadar mücadele ederek, hakim k\u0131lmakt\u0131r. Bu durum ister istemez, Müslüman\u0131, be\u015feri \u015firk düzenleriyle kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya gelmeyi gerektirmektedir. Be\u015feri sistemler, “Hakimiyet ancak milletindir” <\/span><\/strong>diyerek egemenli\u011fi be\u015fere tahsis etmi\u015ftir. \u0130slâm ise, “<\/em><\/strong>Hakimiyet ancak Allah’\u0131nd\u0131r” <\/span><\/em><\/strong>(12\/40)<\/em><\/strong> hükmüyle hakimiyet ve egemenli\u011fi yüce Allah’a vermi\u015ftir. Bu durum ise, vak\u0131f senedinin 74. Maddesine ters dü\u015fmektedir. Vak\u0131f senedine ayk\u0131r\u0131 bir vak\u0131f kurulamayaca\u011f\u0131na göre, kurulan vak\u0131flar, vak\u0131f senedine uygun kurulmu\u015f <\/span>demektir ki bu, gayri \u0130slâmi ve küfürdür. Vak\u0131f senedine uygun kurulabilmek için kurucular, ister istemez yalan söyleyeceklerdir. Çünkü, hiçbir kurucu “\u015eeriat’\u0131 getirece\u011fim” <\/span><\/strong>diye dilekçe vererek vak\u0131f kurma talebinde bulunamaz. Bu nedenle yalan söylenerek kurulan bir vakf\u0131n ne kadar \u0130slami olaca\u011f\u0131 da bir gerçektir. Bu ise, <\/span>“<\/em><\/strong>Emrolundu\u011funuz gibi do\u011fru olun <\/span><\/em><\/strong>” <\/em><\/strong>Hud,112.<\/em> <\/span>ayeti celilesine ayk\u0131r\u0131 hareket etmek ve Hakk\u0131 gizlenmektir ki bu küfürdür. Vak\u0131fç\u0131l\u0131k, takiyye yapmak ve \u0130slâmi daveti net ve aç\u0131k olarak ortaya koymamakt\u0131r ki bu haramd\u0131r. Buradan hareketle; a) <\/span><\/strong>\u0130slâmi olmayan metodlarla \u0130slâm \u015feriat\u0131n\u0131 getirmeye çal\u0131\u015fmak \u0130slâmi ve Makyavelist felsefenin, “Amaca ula\u015fmak için her araç me\u015frudur” <\/span><\/strong>mant\u0131\u011f\u0131n\u0131n bir ürünüdür. Ayr\u0131ca küfrün ideolojisine uygun bir \u015fekilde kurulan vak\u0131flarla \u0130slâm’a hizmet etmeye kalk\u0131\u015fmak, ilahi hükmü b\u0131rak\u0131p ta\u011futun hükmüne uymakt\u0131r. “\u0130\u015fte biz onu, Arapça bir hüküm olarak indirdik. E\u011fer sana gelen ilimden sonra onlar\u0131n arzular\u0131na uyarsan, art\u0131k seni Allah’tan kurtaracak ne bir veli ne de bir koruyucu olmaz”<\/span><\/em><\/strong> <\/span><\/em><\/strong>(Rad,37) Vak\u0131f, yüce Allah (cc) taraf\u0131ndan gelen hükümleri terkedip ta\u011futun hükümlerine uymakt\u0131r. bu ise, \u0130slâm dinini terk etmektir. “O halde sana (\u0130slâm) dini(ni) yalanlatan nedir?” (Tin, 7) Müslümanlara, “Biz \u0130slâm’\u0131 getirmeye çal\u0131\u015f\u0131yoruz”<\/strong> diyen vak\u0131fç\u0131lar, sistem taraf\u0131ndan kontrol edildiklerinde: “Sisteme uygun bir kurulu\u015f”<\/strong> olduklar\u0131n\u0131 söylemektedirler. Bu ise vak\u0131fç\u0131lar\u0131, ilahi hükme sokmaktad\u0131r. \u0130man edenlere raslad\u0131klar\u0131 zaman; ‘inand\u0131k’ derler, fakat \u015feytanlar\u0131yla yaln\u0131z kald\u0131klar\u0131 zaman; ‘biz sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz’ derler.” (Bakara, 14) Küfre kar\u015f\u0131 tak\u0131n\u0131lmas\u0131 gereken tavr\u0131n nas\u0131l olmas\u0131 gerekti\u011fi, kâfirlere itaat edilmemesi ve onlar\u0131n hevalar\u0131na göre hareket edilmemesi ile ilgili onlarca ayet-i kerime vard\u0131r. Vak\u0131fç\u0131lar, bu ayetlere ayk\u0131r\u0131 hareket etmektedirler. b)<\/span><\/strong> Vak\u0131flarla \u0130slâm’a hizmet edebilece\u011fini iddia etmek, aç\u0131k ve net olan Kur’an mesaj\u0131n\u0131n önünde gürültü kopar\u0131p Kur’an’\u0131n ça\u011fr\u0131s\u0131n\u0131 bulan\u0131kla\u015ft\u0131rmakt\u0131r. “Onlardan önce Nuh kavmi ve onlardan sonra gelen kollar da yalanlad\u0131. Her millet, elçisini yakalama\u011fa yeltendi; hakk\u0131 gidermek için bo\u015f \u015feyler ileri sürerek tart\u0131\u015ft\u0131lar. Bu yüzden onlar\u0131 yakalad\u0131m. (Bak) azab\u0131m nas\u0131l oldu?” (Mü’min, 5) c)<\/span><\/strong> Sünnetullahtaki mücadele metodunu sapt\u0131rmak, yüce Allah’\u0131n koydu\u011fu mücadele metodunu terk etmektir. Oysa yüce Allah (cc), Sünnetullahtaki davet metodunda hiçbir \u015fekilde de\u011fi\u015fiklik olamayaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmektir. d)<\/span><\/strong> Ta\u011futi sisteme muhakeme olmay\u0131 istemektir ki bu küfür, \u015firk ve sap\u0131kl\u0131kt\u0131r. 2-<\/span><\/strong> Vakf\u0131n gelir gideri ta\u011futi sistemin kontrolü alt\u0131ndad\u0131r, yap\u0131lacak yard\u0131mlar, küfrün belirledi\u011fi kurallara göredir. Oysa \u0130slâm’da, infak\u0131n nas\u0131l ve nereden toplanaca\u011f\u0131 ve toplanan paralar\u0131n nas\u0131l ve ne \u015fekilde harcanaca\u011f\u0131 Kur’an ve sünnet’te çok aç\u0131k bir \u015fekilde belirtilmi\u015ftir ki bu, mevcut sistemin kurallar\u0131yla çat\u0131\u015fmaktad\u0131r. Yüce Allah yolunda çal\u0131\u015fan ve küfür sistemle çat\u0131\u015fan mü’minlere yard\u0131m etmek farzd\u0131r, vak\u0131f bu farziyete engeldir. Çünkü yard\u0131m edilmesi halinde vakf\u0131n kapanaca\u011f\u0131 bir gerçektir. Vak\u0131fç\u0131lar, vak\u0131flar\u0131n\u0131 kapatmamak için Allah (cc) yolunda çal\u0131\u015fanlara yard\u0131m yapamazlar ya da yapsalar bile bunu takiyye yaparak gizlerler. 3-<\/span><\/strong> Müslümanlar aras\u0131ndaki ili\u015fkiler, \u0130slâm’\u0131n belirledi\u011fi esaslara göredir. Vak\u0131flardaki ili\u015fkiler ta\u011futi sistemin belirledi\u011fi kurallara göredir. 4-<\/span><\/strong> Mevcut sisteme ayk\u0131r\u0131 faaliyet gösterdi\u011fi tesbit edilen vak\u0131flar, ba\u011fl\u0131 oldu\u011fu genel müdürlü\u011fün müracaat\u0131 üzerine ilgili mahkeme taraf\u0131ndan faaliyetine son verilerek, mevcut mallar\u0131, ilgili genel müdürlükçe idare ve temsil edilen vak\u0131flar\u0131n tüzel ki\u015fili\u011fine devredilir; isterse bu vak\u0131flar, \u0130slâm’a ve Allah’a dü\u015fman olsunlar. Oysa, mü’minlerin mallar\u0131 ancak yüce Allah’\u0131n r\u0131zas\u0131na uygun olan yerlere harcan\u0131r. \u015eimdi, bu gerçekler ortada iken, kimi vak\u0131f tutkunlar\u0131 ya da bunlar\u0131 hakl\u0131 gören baz\u0131 mant\u0131k sahipleri, vak\u0131fç\u0131lar\u0131n,<\/span><\/strong> “çifte standart uygulad\u0131klar\u0131n\u0131 ve rejime ayr\u0131 bildirimde bulunup hareketlerinde ayr\u0131 bir yol izlediklerini” <\/span><\/strong>iddia ediyorlar. Biz, bunun böyle yap\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 elbette biliyor ve <\/span><\/strong>bu ikiyüzlülü\u011fün \u0130slâmi olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 (2\/14), Tevhidi hareketin netli\u011fini bozup parçalad\u0131\u011f\u0131n\u0131, ayr\u0131 ayr\u0131 vak\u0131flar\u0131n vahdet bilincini yok etti\u011fini, bu tutumun “Topluca Allah’\u0131n ipine sar\u0131l\u0131n,parçalanmay\u0131n” (3\/103),<\/em> hükmüne ayk\u0131r\u0131 oldu\u011funu, izzet sahibi olmas\u0131 gereken mü’minlerin zillete düçar olup ta\u011futa izzet verdiklerini<\/span><\/strong> söylüyoruz.<\/span><\/strong>