<\/o_p><\/em><\/font><\/span><\/p>\nTevhidi esaslara kar\u015f\u0131 ç\u0131kanlara itaat edilmemesi gerekti\u011fi, Alak suresinde “Kesinlikle ona itaat etme”<\/em> uyar\u0131s\u0131yla davetçi Müslümanlar uyar\u0131l\u0131rken Kalem suresinde, “Öyleyse yalanlayanlara itaat etme”<\/em> denilerek Müslüman davetçilerin, küfür ve \u015firk içerisindeki ki\u015fi ve sistemlere itaatini ve onlara taviz verilmesini kesinlikle yasaklamaktad\u0131r.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\nKur’an’\u0131n bu buyru\u011fu gere\u011fi, ta\u011futu bütün unsurlar\u0131 ile reddediyor, kabul etmiyoruz. Bu reddiyemizin örnekkli\u011fini de, bize en güzel örnek olarak verilen Hz. \u0130brahim (as)’dan alarak ta\u011futu ve yanda\u015f destekçilerini reddediyoruz.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“\u0130brâhim’de ve onunla beraber bulunanlarda sizin için güzel bir örnek vard\u0131r; onlar kavimlerine ‘Biz sizden ve sizin Allah’tan ba\u015fka itaat ettiklerinizden uza\u011f\u0131z, sizi tan\u0131m\u0131yoruz. Siz, bir tek Allah’a iman edinceye kadar sizinle bizim aram\u0131zda sürekli bir dü\u015fmanl\u0131k ve nefret belirmi\u015ftir…” (Mümtehine, 4)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\nVe yüce Rabb’imizin, kâfirleri dost edinmememizi emreden ilahi buyru\u011funa göre kâfirleri hiçbir \u015fekilde ve \u015fartta dost edinmiyoruz.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“Mü’minler, inananlar\u0131 b\u0131rak\u0131p, kâfirleri dost edinmesin. Kim böyle yaparsa Allâh ile bir dostlu\u011fu kalmaz. Ancak onlardan (uzakla\u015f\u0131p) korunman\u0131z ba\u015fka. Allâh sizi kendisinden sak\u0131nd\u0131r\u0131r, dönü\u015f Allah’ad\u0131r.” (Al-i \u0130mran, 28)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\nBu ilahi buyruklara göre kâfirleri dost edinmedi\u011fimiz gibi, kâfirleri ve küfrü dost edinenleri <\/span>de, babam\u0131z ve karde\u015flerimiz bile olsalar, dost edinmiyoruz.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“Ey inananlar, e\u011fer imânâ kar\u015f\u0131 küfrü seviyorlarsa babalar\u0131n\u0131z\u0131 ve karde\u015flerinizi veliler edinmeyin. Sizden kim onlar\u0131 dost tutarsa i\u015fte zâlimler onlard\u0131r.” (Tevbe, 23)<\/span><\/em><\/o_p><\/span><\/font><\/p>\nSöylemlerimizde Kur’an’\u0131n örnekli\u011fi <\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/strong><\/p>\nYüce Rabb’imiz, en yak\u0131nlar\u0131m\u0131z da dahil olmak üzere, küfür, \u015firk ve sap\u0131kl\u0131k içerisinde bulunanlara nas\u0131l davranaca\u011f\u0131m\u0131z\u0131 ve neler söyleyece\u011fimizi biz Müslümanlara bildiriyor ve bizler bu ilahi buyru\u011fa iman edip teslim oluyoruz.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“\u0130brâhim, babas\u0131 Âzer’e demi\u015fti ki: ‘Sen putlar\u0131 ilahlar m\u0131 ediniyorsun? Do\u011frusu ben seni ve kavmini aç\u0131k bir sap\u0131kl\u0131k içinde görüyorum.” (En’am, 74)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“Mûsâ dedi ki: ‘Bunlar\u0131, ancak göklerin ve yerin Rabbinin, kan\u0131tlar olarak indirdi\u011fini pekâlâ bildin. Ey Fir’avn, ben de seni mahvolmu\u015f görüyorum.” (\u0130sra, 102)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“Mûsâ: ‘Rabbimiz, sen Fir’avn ve adamlar\u0131na yak\u0131n hayâtta süs ve nice mallar verdin. Rabbimiz, senin yolundan sapt\u0131rs\u0131nlar diye mi? Rabbimiz, onlar\u0131n mallar\u0131n\u0131 yok et, kalblerini s\u0131k ki, ac\u0131 azâb\u0131 görünceye kadar inanmas\u0131nlar!’ dedi” (Yunus, 88)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“Nûh: ‘Rabbim, yeryüzünde kâfirlerden tek ki\u015fi b\u0131rakma.<\/span><\/em> <\/span>Çünkü sen onlar\u0131 b\u0131rak\u0131rsan, kullar\u0131n\u0131 \u015fa\u015f\u0131rt\u0131rlar ve sadece ahlâks\u0131z, nânkör (insanlar) do\u011fururlar.’ Dedi.” (Nuh 26-27)<\/o_p><\/span><\/em><\/font><\/p>\n\u015eirk, küfür ve zulüm kar\u015f\u0131s\u0131nda susanlara kar\u015f\u0131 ortaya konulacak tav\u0131r<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/strong><\/p>\nKur’an, Müslüman \u015fahsiyetin, küfre, \u015firk ve zulme kar\u015f\u0131 tavizsiz olmas\u0131n\u0131 emretti\u011fi gibi, \u015firk, küfür ve zulme kar\u015f\u0131 susanlara kar\u015f\u0131 da nas\u0131l davranaca\u011f\u0131m\u0131z\u0131 Hz. Musa (as)’\u0131n kendisi gibi peygamber olan karde\u015fine kar\u015f\u0131 tutumunu örnek vererek gösterir.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n <\/span>“Mûsâ, kavmine k\u0131zg\u0131n ve üzgün bir halde dönünce: ‘Benden sonra arkamdan ne kötü i\u015fler yapt\u0131n\u0131z? Rabbinizin emrini (beklemeyip) acele mi ettiniz?’ dedi, levhalar\u0131 yere att\u0131 ve karde\u015finin ba\u015f\u0131n\u0131 tutup kendine do\u011fru çekmeye ba\u015flad\u0131. (Karde\u015fi): ‘Anam\u0131n o\u011flu, dedi, bu insanlar beni h\u0131rpalad\u0131lar, az daha beni öldürüyorlard\u0131. (Ne olur) dü\u015fmanlar\u0131 üstüme güldürme, beni bu zâlim kavimle beraber tutma!” (A’raf, 150)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“(Mûsâ) ‘Ey Hârûn, onlar\u0131n sapt\u0131klar\u0131n\u0131 gördü\u011fün zaman sana ne engel oldu (da önlemedin)?<\/span><\/em> <\/span>Neden bana uymad\u0131n, buyru\u011fuma kar\u015f\u0131 m\u0131 geldin?’ dedi. <\/o_p><\/span><\/em><\/font><\/p>\n(Hârûn): ‘Ey anam\u0131n o\u011flu, sakal\u0131m\u0131, ba\u015f\u0131m\u0131 tutma. Ben senin ‘\u0130srâil o\u011fullar\u0131 aras\u0131nda ayr\u0131l\u0131k ç\u0131kard\u0131n, sözümü tutmad\u0131n’ diyece\u011finden korktum.’ Dedi.” (Taha, 92-94)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\nMüslümanlara kar\u015f\u0131 \u015fefkatli olmak<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/strong><\/p>\nKur’an, yaln\u0131zca Müslümanlara kar\u015f\u0131 yumu\u015fak davranmmam\u0131z\u0131 emrediyor, onlar\u0131 koruyup kollamam\u0131z konusunda tavsiyelerde bulunuyor, örnekler veriyor.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“Muhammed Allâh’\u0131n Rasulüdür; onun yan\u0131nda bulunanlar, kâfirlere kar\u015f\u0131 kat\u0131, birbirlerine kar\u015f\u0131 merhametlidirler. Onlar\u0131n, rükû ve secde ederek Allâh’\u0131n lutuf ve r\u0131zâs\u0131n\u0131 arad\u0131klar\u0131n\u0131 görürsün. Yüzlerinde secde izinden ni\u015fanlar\u0131 vard\u0131r. Onlar\u0131n Tevrât’taki vas\u0131flar\u0131 ve \u0130ncildeki vas\u0131flar\u0131 da \u015föyle bir ekin gibidir ki, filizini ç\u0131kard\u0131, onu güçlendirdi, kal\u0131nla\u015ft\u0131, derken gövdesinin üstüne dikildi, ekincilerin ho\u015funa gider, onlara kar\u015f\u0131 kâfirleri de öfkelendirir bir duruma geldi. Allâh onlardan inan\u0131p iyi i\u015fler yapanlara ma\u011ffiret ve büyük mükâfât vadetmi\u015ftir.” (Fetih, 29)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“Ey inananlar, sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allâh, yak\u0131nda öyle bir toplum getirecek ki (O) onlar\u0131 sever, onlar da O’nu severler. Mü’minlere kar\u015f\u0131 alçak gönüllü, kâfirlere kar\u015f\u0131 onurlu ve \u015fiddetlidirler. Allâh yolunda cihâd ederler, hiçbir k\u0131nay\u0131c\u0131n\u0131n k\u0131namas\u0131ndan korkmazlar. Bu, Allâh’\u0131n bir lutfudur, onu diledi\u011fine verir. Allâh'(\u0131n lutfu) geni\u015ftir, (O), bilendir.” (Maide, 54)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“\u0130brâhim’den korku gidip kendisine sevinç gelince, Lût kavmi hakk\u0131nda bizimle tart\u0131\u015fma\u011fa ba\u015flad\u0131.<\/span><\/em> <\/span>Çünkü \u0130brâhim, gerçekten halimdir, içlidir, (Allah’a) yüz tutup yalvarand\u0131r.<\/span><\/em> <\/span>(Melekler): ‘Ey \u0130brâhim, dediler, bundan vazgeç (bo\u015funa u\u011fra\u015fma). Zira Rabbinin emri gelmi\u015ftir. Mutlaka onlara, geri çevrilmez azâb gelecektir!” (Hud, 74-76)<\/o_p><\/span><\/em><\/font><\/p>\nDavette yumu\u015fakl\u0131k göstermek<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/strong><\/p>\nTevhidi esaslar\u0131n ortaya konulmas\u0131nda yüce Allah (cc), Müslümanlar\u0131n yumu\u015fak davranmalar\u0131n\u0131 bildirmektedir. Bu konuda Kur’an, Hz. \u0130brahim (as) ve Hz. Musa (as)’dan örnekler vermektedir.<\/o_p><\/font><\/span><\/p>\n“Fir’avn’e gidin, çünkü o azd\u0131; ona yumu\u015fak söz söyleyin, belki ö\u011füt al\u0131r veya korkar.” (Taha, 43-44)<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\n“Babas\u0131na demi\u015fti ki: ‘Babac\u0131\u011f\u0131m, i\u015fitmeyen görmeyen ve sana hiçbir yarar\u0131 olmayan \u015feylere niçin tap\u0131yorsun?<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\nBabac\u0131\u011f\u0131m, bana sana, gelmeyen bir bilgi geldi; bana uy, seni düzgün bir yola ileteyim. Babac\u0131\u011f\u0131m, \u015feytâna tapma, çünkü \u015feytân, Rahmân’a isyân etmi\u015ftir.<\/o_p><\/font><\/span><\/em><\/p>\nBabac\u0131\u011f\u0131m, ben sana Rahmân’dan bir azâb\u0131n dokunmas\u0131ndan korkuyorum. O zaman, \u015feytân\u0131n dostu olursun.” (Meryem, 42-45)<\/span><\/em><\/o_p><\/span><\/font><\/p>\nKur’an, Müslüman bireyin nerede, nas\u0131l <\/span>davranaca\u011f\u0131n\u0131; olay ve geli\u015fmeler konusunda nas\u0131l bir tav\u0131r ortaya koyaca\u011f\u0131n\u0131 en ince detay\u0131na kadar belirtmi\u015f, iman edenlerden bunu ayn\u0131 \u015fekilde uygulamalar\u0131n\u0131 istemi\u015ftir. <\/o_p><\/font><\/span><\/p>\nKur’an’dan nasipleri yaln\u0131zca Kur’an’\u0131 yüzünden okuyup b\u0131rakmaktan ya da bir iki ayeti, kar\u015f\u0131s\u0131ndaki muhatab\u0131n\u0131 susturmak amac\u0131 ile kullanmaktan ileri gitmeyen baz\u0131 kimseler, Fir’avn’e kar\u015f\u0131 davetin ortaya konulmas\u0131n\u0131 dillerine dolayarak kâfir ve mü\u015friklere kar\u015f\u0131 yumu\u015fak davran\u0131lmas\u0131 gerekti\u011fini iddia etmektedirler.